Bel ağrısı en yaygın görülen ağrı tiplerinden biri olup günlük yaşantıyı ve iş yaşantısını olumsuz yönde etkileyen bir sorundur. Bel ağrısının birçok sebebi olabilir. Çoğunlukla ağır bir nesne kaldırma, ani hareketler yapma gibi bel kaslarını zorlama sonucu oluşur ama sadece bununla kalmaz; enfeksiyonlar, omurilik kanseri, fıtık, omur diski yırtılmaları, böbrek hastalıkları gibi çok fazla sebebi bulunabilir. Ağrının belli bir nitelendirmesi yoktur, ani künt başlangıçlı olabileceği gibi yavaş ve yayılımcı bir şekilde de başlayabilir.
#Bel AğrısıDünya nüfusunun %90’ı hayatlarında en az bir kere bel ağrısı yaşamıştır. 45-55 yaş grubu arasında en sık görülür. Baş ağrısından sonra en sık görülen ağrı tipi olan bel ağrısı günlük yaşantımızı, iş yaşantımızı oldukça etkileyen bir bulgudur.
#Bel AğrısıHareketsiz yaşam, duruş bozukluğu ve bilgisayar karşısında geçirilen uzun saatler sebebiyle son dönemde bel ağrısı çekenlerin sayısı hızla artıyor. Yanlış yaşam şartları ve zorlamaların bel fıtığına zemin hazırladığını söyleyen Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Ubeydullah Sevgili, gelişi güzel ve merdiven altı yapılan tedavilerin ise fıtığın daha da kötüleşmesine neden olduğunu belirtti.
#Ortopedi Ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Ubeydullah SevgiliOmurganın kendi ekseninde dönerek kıvrılması ve yana doğru eğriliği olarak tanımlanan ve günümüzde her 100 ergenlik dönemi kız çocuktan 3’ünün karşılaştığı skolyozun erken teşhisi pandemi sürecinde imkansız olabiliyor. Omurga Sağlığı, Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Alanay, Haziran ayı Skolyoz Farkındalık Ayı kapsamında yaptığı açıklamada, toplumumuzda skolyoz hakkında doğru bilinen yanlışları anlattı, anne-babalara önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
#SkolyozBel fıtığı tanısı konmuş hastaların yüzde 80’inin ameliyat yapılmadan iyileştiğini söyleyen Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Ayşegül Başar, bel fıtığı tedavisinde hilterapi, manuel terapi, proloterapi, nöroproloterapi, nöral terapi, PRP ve fizik tedavi uygulamaları ile başarılı sonuçlar alındığını açıkladı.
#Bel AğrısıBel ve boyun ağrısı çeken hastalarımız için doğru bir yol izlemeleri tedavi açısından hayli önem arz etmektedir. Bu konuda da bize çok fazla sayıda ‘Fıtık mıyım, yoksa fıtık dışı nedenlere bağlı bir ağrı mı yaşıyorum?‘ gibi sorular gelmektedir. Bu karmaşık problemin ayırt edilmesi ciddi bir uzmanlık, bilgi ve tecrübe gerektirmektedir. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Ahmet İnanır konu hakkında önemli bilgiler verdi.
#Bel FıtığıŞehir yaşamı insanları her geçen gün biraz daha hareketsizleştiriyor. Çok katlı binalarda yaşayan ve çalışan insanlar düzenli olarak asansör kullanmak durumda kalıyor. Evden çıktığında asansöre binen bir kişi, işe giderken uzun saatler trafiğe maruz kalıyor ve ofisine çıkmak için yine asansör kullanıyor. Böylelikle fiziksel aktivite neredeyse sıfırlanıyor. U tipi adı verilen bu hareketsiz yaşam tarzı zamanla kas-iskelet sisteminin zayıflaması ile birlikte omurga ve eklem sorunlarına yol açabiliyor.
#U Tipi YaşamElimizle, belimize dokunduğumuzda iki taraflı hissedilen kemik, leğen kemiği olarak isimlendirilmektedir. Bu kemik, vücut için önemli bir destek elemanı olarak görev almaktadır. Bu sebeple de leğen kemiği nedir, kırığı tedavisi nasıl yapılır gibi çok sayıda soru sorulmaktadır. İşte leğen kemiği ile ilgili bilmek istediğiniz tüm detaylar.
#Leğen Kemiği Nedir?Omurga yapısı kapsamında omur adı verilen kemiklerin arasında bulunan ve disk olarak adlandırılan fizyolojik oluşumlar mevcuttur. Dikler fiziksel yapının ana elemanlarındandır ve çekirdek ve bir bu çekirdeği çevreleyen bir kılıftan oluşur. Fıtık denilen oluşum bu çekirdeğin etrafındaki kılıf yapısından dışarıya doğru çıkması olayıdır.
#FıtıkOmurganın farklı nedenlere bağlı hastalıkları ile her hastalığa ve hastaya özgü tedavi yaklaşımları bulunuyor. Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Hilmi Kaya, genetik yatkınlığı olanlarda ise omurga yıpranmasının daha hızlı gerçekleştiğini ifade ederek, son derece kısıtlı bir alanda hayati yapıları taşıyan omurganın cerrahisinin de önem ve özellik arz ettiğine işaret etti.
#Genetik YatkınlıkYürümek sağlıklı bireyler için çok normal ve rutin bir aktivite olarak görülse de birçok kişi için zorlu bir mücadeleye dönüşebiliyor. Çünkü bazı hastalıklar tam da yürüme esnasında ortaya çıkıyor ve şiddetlenerek devam ediyor. Spinal Stenoz yani Vitrin hastalığında olduğu gibi… Bu hastalık kişilerin yürürken sık sık duraksamaları ve vitrine bakarmış gibi yapıp ağrının geçmesini beklemesiyle karakterize ediliyor. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Özgür Ortak, hastalık hakkında bilgiler verdi.
#Vitrin HastalığıBel ve bacak ağrısı yaşayan milyonlarca insana çekilen MR’lar ile fıtık teşhisi konulur ve bu durum kişileri bir hayli endişelendirir. Peki, nedir bu bel fıtığı? Her fıtık aynı mıdır? Tedavisi için mutlaka ameliyat gerekir mi? Girişimsel Nöroradyoloji Uzmanı Doç. Dr. Eren Erdem bel fıtığı ile ilgili önemli bilgiler verdi.
#Bel FıtığıObezite ya da bilinen adıyla şişmanlık, değişen çevresel şartlara ve gıda tüketimindeki değişikliklere bağlı olarak oranı hızla artmakta olan bir sorun haline gelmiştir. Morbid obezite tanımlaması kilonun, boyun karesine bölünmesi ile hesaplanan ve vücut kitle indeksi denen matematiksel bir değerle belirlenmektedir. Bu hesaba göre vücut kitle indeksinin 40 kg/m2 ve üzerinde olması ya da 35 kg/m2 ve üzerinde olup şeker hastalığı, hipertansiyon gibi eşlik eden hastalıkların bulunması morbid obezite olarak tanımlanır.
#Obozite