Hareketsiz yaşam bel fıtığı riskini artırıyor

ÖZEL Gazi Hastanesi’nde hasta kabulüne başlayan Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Seymen Özdemir, bel fıtığının nasıl oluştuğunu anlattı. İnsan vücudunda omurganın dik durmamızı sağlarken, ortasında bulunan kanaldan omuriliğin geçtiğini ifade eden Özdemir, “Omurga, omur olarak adlandırılan birbirine bağlı kemik yapılarından oluşur. Kemik yapılar yumuşak disk ve iki adet eklem ile birbirlerine bağlanır. Omurlar arasındaki disk olarak adlandırılan yastık görevi gören jelatinsi kıvamda güçlü bir bağ dokusu vardır. Bu yapı yastık göreviyle omurga harekeleriyle oluşan enerjiyi emer. Diskin dışındaki güçlü yapının zayıflaması ile ortada bulunan jelatinsi doku dışarı fıtıklaşarak omurgadan çıkan sinirlerin üzerine baskı yapması bel fıtığı olarak bilinen lomber disk hernisine neden olur” dedi. Belden başlayan ve bacağa yayılan ağrı, uyuşma, his kaybına ve en önemlisi hastanın bacağında güçsüzlüğe neden olduğunu kaydeden Özdemir, “İlerleyen tedavi edilmemiş vakalar da idrar ve veya gaita kontrolü kaybolur. Ağır kaldırma, tekrarlayan zorlayıcı hareketler, fazla kilo ve travma bel fıtığına neden olurken, bel fıtığı olan hastada yaşam kalitesi belirgin olarak düşer” diye konuştu. Hareketsiz yaşam, aşırı kilo, ani yapılan kontrolsüz hareketlerin bel fıtığı riskini artırdığını belirten Özdemir, hareketsiz yaşamın, omurga çevresindeki kasların zayıflaması sonucu tüm yükün omurlara ve disklere binmesi nedeniyle bel fıtığı için önemli risk faktörü olduğunu bildirdi.

CERRAHİ TEDAVİ

Bel fıtığı belirtileri olan hastaların beyin cerrahisi polikliniğinde kontrolünün yapılması gerektiğini ifade eden Özdemir, şunları söyledi: “Doktorunuz tarafından yapılan muayene sonucunda gerekliyse MR veya bilgisayarlı tomografi, kullanılacak görüntüleme yöntemleridir. Bel fıtığı tanısı olan hastalar da ilaç ve fizik tedavi ameliyatsız tedavi yöntemleridir. Bel fıtığı tanısı almış bir hastanın ilaç ve fizik tedaviye rağmen geçmeyen ağrısı varsa, ilerleyen his kaybı ve güç kaybı varsa yapılacak tedavi cerrahi olmalıdır. İdrar ve gaita kontrolü yoksa yapılabilecek tek tedavi yöntemi cerrahidir.” Bel fıtığı tedavisinde operasyonun genel veya spinal anestezi ile yüzükoyun pozisyonda belinden yapılan küçük bir kesi ile gerçekleştirildiğini söyleyen Özdemir, “Operasyon sonrasında hastalar 6-8 saat içinde hareket edebilir, operasyon sonrası 24 saat içinde evine taburcu edilmektedir. Hastanın kliniğine ve yaptığı işe bağlı olarak 2 ila 4 hafta içinde işine dönebilir” ifadelerini kullandı.