10 Kasım 1938 günü Atatürk’ün ölüm haberini alan vatandaşlar, hissettikleri acıyı şiir ve mektuplarla dile getirdi, yayınlaması için Ankara Radyosu’na gönderdi. O dönem bir kenara kaldırılan bu satırlar, 86 yıl sonra kitap oldu... İşte bir milletin ulu önderini kaybetmenin acısını resmettiği dizeler...
#AtatürkTürk müziğinin efsane sanatçılarından İlham Gencer 101 yaşında Bodrum’da vefat etti. Uzun sanat hayatında birçok yeniliğe imza atan İlham Gencer, 2022 yılında Hürriyet’e verdiği röportajında vasiyetini şu sözlerle açıklamıştı: “Cumhuriyet’in 100. yılı için marş besteledim. Vasiyetim, Cumhuriyet’in 100. yıldönümü marşının devlet tarafından çaldırılması.”
#İlham Gencer11 yaşında Ankara Konservatuvarı’na giriyor. Türk Çağdaş müziğinin öncülerinden Ahmet Adnan Saygun ve kendisine ‘çetebaşı’ diye takılan Ulvi Cemal Erkin’in öğrencisi oluyor. İlk bestesini 14 yaşında aşık olduğu bir balerin için yazıyor. 25 yıl Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nı yöneten, dünyaca ünlü orkestra şefimiz Gürer Aykal’la albümleri karıştırdık. Bugünlerde kurucusu olduğu Borusan Filarmoni Orkestrası’nın kendisi için düzenlediği 80. yaş konserine hazırlanıyor…
#Gürer AykalDemokratik bir hukuk devletinin yöneticilerini zor ve şiddet yoluyla görevden uzaklaştırmaya kalkmak, kimsenin hakkı ve haddi değil. Demokratik bir ülkede buna teşebbüs edenler, kim olurlarsa olsunlar, ister asker olsunlar ister sivil, onlara karşı çıkmak herkesin görevi...Ülkemizdeki son darbe teşebbüsüne karşı o görev –o teşebbüsün sorumluları dışında- toplumumuzun her kesimince yerine getirildi. Meclis’te temsil edilen-edilemeyen siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları, medyanın her alanındaki gazeteciler, televizyoncular, yayıncılar, bilim kurumlarındaki akademisyenler, öğrenciler ve tek tek vatandaşlar, o teşebbüse karşı kesin tutum aldılar ve darbecilerin başarısızlığa uğramasına büyük katkı yaptılar.Bu sonuç, halkımızın demokratik rejime bağlılığının yeni bir göstergesidir. Bu gerçeği, herkesin görmesi ve değerini bilmesi gerekir.
#15 Temmuz 2016Türkiye Cumhuriyeti bugün 91’inci yaşını kutluyor. Bu kutlu günde tarihte iz bırakan ‘Cumhuriyet kadınları’nı hatırlıyoruz. Sanatta, sporda, siyasette hep öncü oldular. Kimi bilimde çığır açtı, kimi söylediği şarkıyla gönlümüzde taht kurdu. Ülkemizi ileriye taşıdılar. İşte Cumhuriyet’in sembolü 91 kadın...
Türkiye Cumhuriyeti bugün 91’inci yaşını kutluyor. Bu kutlu günde tarihte iz bırakan ‘Cumhuriyet kadınları’nı hatırlıyoruz. Sanatta, sporda, siyasette hep öncü oldular. Kimi bilimde çığır açtı, kimi söylediği şarkıyla gönlümüzde taht kurdu. Ülkemizi ileriye taşıdılar. İşte Cumhuriyet’in sembolü 91 kadın...
Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, “Günümüz Türkiyesi, Mehmet Akif Bey’in yaklaşık 100 yıl önceki yaptığı değerlendirmelerin ortamından çok farklı. O dönem Osmanlı İmparatorluğu, Batı karşısında çok büyük mağlubiyetler yaşamış, büyük topraklar kaybetmiş bir ülkeydi. O çöküş sırasında Mehmet Akif, ‘Ya Rab! Bir hilal uğruna ne güneşler batıyor’ diyor. Şehitlerimizden bahsediyor, lakin büyük bir metafor. O hilal battı ama Cumhuriyet doğdu” dedi.
1 milyondan fazla satan ‘Şu Çılgın Türkler’ kitabı başta olmak üzere, Çanakkale’den Cumhuriyet yıllarına uzanan çalışmalarıyla Türk milletinin gönlünde taht kuran tiyatro ve edebiyat dünyasının duayen ismi Turgut Özakman 83 yaşında hayata veda etti. Özakman, yarın Kocatepe Camisi’nde öğle vakti kılınacak cenaze namazının ardından Karşıyaka Mezarlığı’nda toprağa verilecek.
“Kimine saz vermiş çalar eğlenir/ Kimi zevk içinde güler eğlenir/ Veysel gözyaşları siler eğlenir/ Yeter gayrı yumma gözün kör gibi...” Aşık Veysel deyince kimi “Kara Toprak”ı, kimileri “Uzun İnce Bir Yoldayım”ı baş köşesine koyar. Ben ise onun bu mütevazı ama müthiş bir hayat felsefesi içeren dörtlüğünü hatırlarım. Bana göre silahlı, külahlı kahramanlar çağının sona erdiği bir dönemde gerçek bir halk kahramanıdır Veysel... Tek bir kitap okumadan, bir gün bile okula gitmeden hayatı özümsemiş ve asıl önemlisi kendisinden sonraki nesillere müthiş bir miras bırakmıştır. O, derdin değerini bilen, derdi derman olarak gören bir toprak adamıydı... Soy ve mezhep ayrımcılığına karşı çıkmış, gözleri görmese de geleceği belki de çok net görebilmiş bir barış elçisiydi. Onun mirasını yaşatmaya çalışan ise bir “plaza kadını” olan torunu Çiğdem Özer...
TÜRK Halk Müziği sanatçısı, derlemeci, besteci ve yorumcu Sümer Ezgü, her geçen gün kalabalıklaşan İstanbul’dan ayrılarak evini Antalya’ya taşındı. Kısa sürede Antalya’ya özgün projelere de katılan Ezgü, ’Organ Bağışı Kampanyası’nın yüzü olacak. Çocuklarla birlikte yeni bir albüm hazırlığı da yapan Ezgü, Antalya’daki yaşamı ve projelerini anlattı.
Bazı çevreler bugünlerde yaşadığımız sorunların Cumhuriyet’in kuruluş ideolojisinden kaynaklandığını yazıyor, söylüyor! Bunu yaparken tarihi eğip büküyor; yarım yamalak bilgileriyle büyük sonuçlara varıyor. Yapmak istedikleri mevcut iktidarın “resmi tarihini” oluşturmak. Peki, Cumhuriyet tarihinde kimlerin üreten “Kalem”; kimlerin sürekli satıp savan ve mülk kalmayınca umudunu dışa bağlayan “Silgi” olduğunu öğrenmek ister misiniz?
Bir zamanlar Hafız Kemal adında sanatçı bir din adamı vardı. Hem müzisyen hem mevlithandı. Sesi o kadar güzeldi ki, 20. yüzyılın başında İstanbul’da tam bir efsaneye dönüşmüştü. Ben büyüklerimden duymuştum. Derlerdi ki: "O Süleymaniye Camii’nde mevlit okurken kuşlar susar, havuzun fıskiyelerindeki sular durur, çınarların yaprakları arasında gezinen rüzgar hızını keser, bütün şehir onu dinlerdi."
Başta Samanyolu olmak üzere dillerden düşmeyen bir çok şarkının bestekarı Teoman Alpay(73), bir süredir tedavi gördüğü Çanakkale SSK Hastanesi’nde vefat etti.<br><img src=/images/kirmizinokta.gif border=0>  <a href="http://www.hurriyetim.com.tr/haber/0,,sid~1@w~1@nvid~536087,00.asp"class="hurhaberlink">Yüzyılın tiyatro yazarı öldü</a>