Altın fiyatları yükselişine hız kesmeden devam ediyor. Gram altın, 500 liranın üzerini görürken, Ons altın, ABD'de artan enflasyon endişelerine rağmen Fed üyelerinin mesajlarıyla 1900 dolara kadar dayandı. Vatandaşların fiziki altına olan talebinde de ciddi bir azalma gözleniyor. Yeni trend ise altın fonu… Peki altın fonu nedir, neden fona talep hızla arttı? Detaylar haberimizde…
#Altın FonuİAR Yönetim Kurulu Başkanı Ayşen Esen "Yastık altındaki altının ne size ne de ekonomiye bir faydası var. Türkiye'de bankacılık sistemi birçok ülkeye göre daha gelişmiş durumda. Bu sisteme güven var. Bu sistemin içinde birtakım garantiler var. Evde durduğunda değerlenmeyen altınınız, bankada durduğunda değerleniyor" dedi.
#AltınUzmanlar, katılım bankalarının bankacılık sektörünün aktifinden aldığı payın yüzde 6.5, altın bankacılığından alınan payın yüzde 22 olduğunu belirterek, “Katılım bankaları, 2011’den 2020’nin mart ayına kadarki süreçte 80 ton hurda altın toplayarak ekonomiye kazandırdı. Sektör toplamının 365 ton olduğu göz önüne alındığında söz konusu rakamın değeri daha net anlaşılıyor” yorumunda bulundu.
#Gazetehaberleriİstanbul Altın Rafinerisi (İAR) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Üst Yöneticisi (CEO) Ayşen Esen, bankalarla yürüttükleri yastıkaltı altının ekonomiye kazandırılması projesi kapsamında 10 yılda yaklaşık 100 ton altın toplandığını belirterek, "Yastık altında olduğunu bildiğimiz 3 ila 5 bin ton arasındaki altın sonuçta 200-300 milyar dolarlık bir ekonomi ve bu ekonomi şu anda kayıt dışında. Bunun kayıt içine girmesi demek, Türkiye'de yaşanan bütün finansal sıkıntıların, ekonomiyle ilgili çözümlerin aslında bir kaynağı olması demek." dedi.
#İstanbul Altın Rafinerisi- TEB Genel Müdürü Leblebici:- "Bu ülkenin problemi verimlilik. Hepimiz o verimli çalışmaya odaklandıkça, hepimiz daha iyi ürettikçe, yarattığınız katma değerler hayatta kaldıkça bu ülkeyi çok daha iyi yerlere taşıyacağız"- TEB KOBİ Bankacılığı Kıdemli Genel Müdür Yardımcısı Boz: - "2005 yılında KOBİ Bankacılığına başlarken, Türkiye'de bu alanda akla gelen ilk üç bankadan biri olma hedefiyle yola çıkmıştık. Bugün ise IFC tarafından dünyada KOBİ bankacılığında örnek gösterilen üç bankadan biri olmayı başardık"
İş’le Buluşmalar toplantısının 35’incisini Samsun’da gerçekleştiren İş Bankası’nın Genel Müdürü Adnan Bali, İş Bankası’nın sosyal paydayı gözetmeden yaptığı hiçbir işi olamadığını belirterek, “Her işimiz bu memleketin genel çıkarlarının doğrusuna hizmet etme amacıyla paralel yürütülüyor” dedi.
Daha fazla büyümek isteyen Türkiye’nin daha çok kaynağa ihtiyacı var. Bunun bir kısmı da yastık altında yatan altınlar. Bankalar geliştirdikleri yeni ürünlerle altın bankacılığına olan ilgiyi artırırken, bankalardaki kıymetli maden depo hesaplarında 265 ton altın birikti. Bu rakamın şimdilerde 300 tona yaklaştığı düşünülüyor. Ortalama bir kamyon 10 ton ağırlık taşıdığı düşünüldüğünde bankaların hesaplarında 30 kamyonluk altın birikti.
Altında son yıllarda yaşanan yüksek fiyat hareketliliği, tüm dünyada altına olan talebin yükselmesi ve özellikle 2011 yılında altın bankacılığına olan ilginin artmasına paralel olarak Türkiye İş Bankası da bu alanda müşterilerine yeni ürün ve hizmetler sunmaya başladı.
Küresel krizde güvenli liman olarak görülen altında son yıllarda görülen değer artışı, merkez bankaları dahil tüm bankaların ilgisini artırdı. İstanbul Altın Rafinerisi ve Gramaltın Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç, altının karakter değiştirine dikkat çekerek, “Munzam oranlarının artırılması bankalara güzel bir fırsat sunuyor. Tahminim 3-5 yıl sonra altın, dolar ve Euro gibi aramızda dolaşacak. Ceplerimizde belki altın sertifikaları olacak. Altın sertifikaları belki çek yerine geçecek. Belki ticarette dönecek, vadeleşme altın sertifikasıyla olacak” dedi.
Merkez Bankası’nın zorunlu karşılıklardaki altın oranını yüzde 10’dan 20’ye yükseltmesi ve vatandaşın altına olan ilgisi bankalardaki toplam mevduat içinde altına dayalı mevduatın miktarını artırdı. Vakıfbank Genel Müdür Yardımcısı Hasan Ecesoy, toplam mevduatın içinde altına dayalı mevduatın oranının yüzde 1.6’ya ulaştığını belirterek, 2011 başında 2.4 milyar TL olan bankaların kıymetli maden depo hesaplarının 14.3 milyar lirayı aştığı bilgisini verdi.
Altına yönelik çok sayıda farklı ürünlerinin bulunduğunu belirten İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Erdal Aral, “Bunlardan biri vadesiz mevduat niteliğinde olan ve gram olarak alınıp satılan “Altın Depo Hesabı” ürünü, bir diğeri “Yatırım Hesabı” aracılığı ile müşterilerimize sunduğumuz ve gram altına, tam Cumhuriyet Altınına ve yarım Cumhuriyet Altınına eşdeğer kaydî altın ürünlerimiz” dedi.
Bankalar aracılığıyla yapılan altın yatırımlarının her zaman daha güvenli olduğunu belirten Denizbank Altın Bankacılığı Grup Müdürü Cem Turgut Gelgör, “Fiziksel altın alım satımlarında karşılaşılabilecek sahte altın, ayar düşüklüğü veya gramajının eksik olması gibi riskler ortadan kalkar. İstendiği zaman çekilebilir. İhtiyaç duyulduğunda boran tutar kadar bozdurulabilir, TL ve dövize dönülebilir. Afette kaybolma riski yoktur” dedi.