Güncelleme Tarihi:
Bankacılık sektörünün kârlarına da değinen Bali, “Bugün geldiğimiz noktada, bankacılık sektörünün kârları kendisine kurayla isabet etmiş değildir. Hakiki bir kalitenin göstergesidir ve bundan hepimiz memnun olmalıyız” ifadesini kullandı.
TÜRKİYE İş Bankası’nın, 2008’den bu yana KOBİ’lere bilgi ve danışmanlık desteği sağlamak amacıyla düzenlediği İş’le Buluşmalar toplantısının 35’inci durağı Samsun oldu. Toplantının açılışında konuşan İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, bankacılık sektörünün ekonomik büyüme içindeki yerine ve kârlılığının önemine değinerek, “Bugün geldiğimiz noktada, güçlü özkaynaklar, gelişmiş insan gücü, gelişmiş teknolojik altyapı ve iyi yönetim kalitesiyle bankacılık sektörünün kârları kendisine kurayla isabet etmiş değildir. Hakiki bir kalitenin göstergesidir ve bundan hepimiz memnun olmalıyız. Bu kârlar, bu tür performanslar açıkça topluma yarattığımız değeri gösteriyor. Ya da bir başka deyişle toplumun üzerinden aldığımız ekstra yükleri ifade ediyor” dedi.
SİSTEMİN MATEMATİĞİ VAR
Her iş gibi, finans sisteminin de bir matematiği olduğunu kaydeden Bali, şöyle konuştu: “Yüzde 15’in altında öz kaynak kârlılığı, yüzde 2’nin altında aktif kârlılığı, yüzde 4’ün altında net faiz marjı, yüzde 43 ile 45’in üzerinde bir gider gelir rasyosu finans sisteminin matematiğini çalıştırmıyor. Öz kaynakların güçlenmesi sürecini devam ettiremiyor, özkaynaklar güçlenmedikçe de kredi verme kapasiteniz aynı oranda artmıyor. Bu şu demektir, bu ülkenin altyapıdan, enerjiye, işletme sermayesi ihtiyacından hane halkının ihtiyaçlarına kadar finansmanı yeterli düzeyde karşılanabilecek olmuyor demektir. Bugün en büyük kreditörlerin, en büyük bankaların sermaye yeterlilik rasyoları yüzde 14’lü seviyelere gelmişse, biz kendimize uluslararası normlardan uzaklaşmış kıstaslar koymamalıyız. Bunların tamamını bir arada düşünüp politika demetimizi finansal istikrarı bir yandan korurken, finans sisteminin istikrarını da aynı şekilde koruyup reel sektörün de bundan olan istifadesini sağlamak gerekir”.
200 MİLYAR TL’Yİ AŞKIN AKTİF
İş Bankası’nın Türkiye’de eksik bıraktığı bir alan olmadan çok büyük bir sorumlulukla çalıştığını belirten Bali, şunları kaydetti: “Bugün 200 milyar Türk lirasını aşkın bir aktif büyüklüğü ile 23 milyar TL’nin üzerinde en büyük öz kaynağa sahip olmuş bir banka olarak ve 132 milyar liraya erişmiş kredilerle Türkiye ekonomisine hizmet ve destek veriyoruz. Diğer taraftan bu kredilerin yüzde 72’si ticari kredidir. Bizim lider olmadığımız yegane alanlar bireysel bankacılık alanlarıdır. Oysa ticari bankacılık alanında ise açık ara çok önemli liderlik pozisyonunu uzun bir süreden beri sürdürüyoruz. Bu bankanın çalışma prensibiyle ve sorumluluk anlayışıyla çok yakından ilişkili bir durum. Aslında sosyal paydayı gözetmeden yaptığımız hiçbir iş yoktur. Her işimiz bu memleketin genel çıkarlarının doğrusuna hizmet etme amacıyla paralel yürütülüyor.”
Ekonomi için güçlü finans sektörü önemli
TÜRKİYE ekonomisinin başarılı bir şekilde devam ettiğini, ortaya çıkan finansal dalgalanmaları bir süredir iskonto ile yaşadığını belirten İş Adnan Bali, Batı Avrupa’nın yaşadığı krizden de örnek vererek şunları söyledi: “Batı Avrupa’da kriz sırasında gördük. Hane halkına, vergi mükellefine dünyanın yükü fatura edildi. Türkiye’de böyle bir tablo oluşmadığı gibi, tek kuruş finans sistemine veya bu tür sermayelendirme operasyonlarına kaynak ayrılmadığı gibi, performans üzerinden de vergisi ödenen bir gelişme gösterildi. Bunların çok kıymetli olduğunu, sürdürülmesi gerektiğini düşünüyorum”.
Altın bankacılığında önemli rol üstlendik
BANKACILIK sisteminde çok ciddi oranda bir altın bankacılığı ilgisi olduğunu dile getiren Adnan Bali, şöyle devam etti: “Büyük ölçüde bunun içinde çok önemli bir rol oynadık. Çünkü cari açık için, kayıt dışının kayıt içine alınması için, kalkınmamızın gelişmemizin sürdürülebilir olması için önemliydi. Bizim açımızdan sadece bir kazanç kapısı değil bu memleketin ortak çıkarlarına hizmet etme her şeyden daha önce geliyor. O nedenle kredilerimizin büyük bölümü ticari krediler. Kredilerde sıkıyız ama açık ara da lideriz. Sıkı olup açık ara lider olup bu ülkenin kaynaklarını heba etmeksizin bu gün sektörün bir puan daha altında sorunlu krediler oranına sahip olmak demek, sorumluluğunu yerine getirmek demektir.”
Samsun’da ikinci ‘İş’le buluşma
‘TİCARETTEKİ Değişim Rüzgârlarına Samsun’dan Bakış’ konulu toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren Adnan Bali, Samsun’da ikinci kez İş’le Buluşmalar toplantısı düzenlediklerini belirterek “Uzun yıllardan beri Samsun’da en çok şubesi olan özel banka ünvanımızı koruyoruz. Samsun, Karadeniz Bölgesi’nde nakdi ve nakdi ticari kredilerde bankamızın ve sektörün en fazla bakiyeye sahip olduğu il. Ulaşım altyapısı, tarım ve tarıma dayalı sanayi potansiyeli, uluslararası pazarlara erişimi, enerji koridorları açısından bakıldığında, Türkiye’nin geleceğinde kritik öneme sahip bir kent olacağını kolaylıkla söyleyebiliriz” dedi.
Türkiye buralara kolay gelmedi
TÜRKİYE’-nin gelmiş olduğu yerin kolay bir yer olmadığını vurgulayan Adnan Bali, “Ama uluslararası konjonktürü dikkat edecek olursak ortaya çıkan dalgalanmaları bir süreden beridir hem iskonto ile yaşarken şimdi aynı fazda yaşar hale geldik. Kurumlarımızın gelmiş olduğu yerler kolay değildir. Bu kolay gelinmemiş yerleri kolay kaybetmemeliyiz. Bunun için büyük bir sorumluluk anlayışıyla çalışmaya devam etmeliyiz. Bu gün bu sürecin bu şekilde gelişmesinde hepinizin bildiği üzere finans sektörünün sağlam duruşunun da çok önemli rolü oldu. Güçlü öz kaynaklara dayanarak sağlıklı büyüme stratejileri izleyerek bütün bir finans sektörü sadece bankamızı kastediyor değilim, bütün bankalar bu dönemde iyi bir sınav verdiler. Bu dengeleri de fazla zorlamamalıyız bozmamalıyız diye düşünüyorum. Çünkü finans sektörünün istikrarı finans sektörünün güçlü öz kaynak yapısının sürdürülmesi sadece kendisi için lazım değildir aynı zamanda reel sektör içinde lazımdır” dedi.
1.5 milyon yolcu hedefi
SAMSUN’un 1 milyon 251 binlik nüfusu ile nüfus itibariyle Türkiye’nin 16’ncı büyük şehri olduğunu söyleyen Samsun Valisi Hüseyin Aksoy ise şunları anlattı: “Rusya Federasyonu ile birlikte yürütülen Kafkas-Samsun Tren Feri Hattı Projesi hayata geçti. Tren vagonları ile Rusya’dan gelen mallar vagon değiştirmeden sadece ray açıklıkları nedeniyle buji değiştirilmesi gerçekleştirilerek ulaştırılması gereken alanlara ulaştırılacağı bir mekanizmanın da kurulduğu bir Samsun. Samsun limanı 2010 yılında özelleştirildi. Daha önce yapılmayan konteynır taşımacılığı da yapılmaya başladı. Ayrıca kentimizde iki özel limanda da bulunuyor. Samsun uluslararası bir havalimanına sahip. Geçtiğimiz yıl 1 milyon 250 bin yolcu kapasitesine ulaştı. Bu yıl 1.5 milyon yolcuya ulaşma hedefinde hızla
ilerliyor. Hava kargo konusunda da bu anlamda önemli bir aşamayı da önümüzdeki dönemde lojistik merkezinin faaliyete geçmesiyle birlikte gerçekleştireceğiz” dedi.
Süreci çok iyi yönetmeliyiz
TÜRKİYE’nin epey bir süreden beri çok ciddi problem yaşamamakla birlikte çok ciddi sarsıntılardan geçtiğini dile getiren Adnan Bali, şöyle konuştu: “İçinde bulundurduğumuz dönemi de çok iyi yönetmemiz gerektiğinin altını özellikle çizmek istiyorum. Uluslararası konjonktürde değişiklikler var. Bildiğiniz üzere Amerika Birleşik Devletleri’nde beklenenden daha önce bir ekonomik hareketlenme başladı. Bu da para arzını çok genişletici politikalardan daha erken çıkılması olgusunu yarattı. Avrupa ekonomilerine bakıldığında da formal olarak resesyondan çıkış süreci yaşandı. Japonya’da büyümeye ilişkin bekleyişler yukarı yönlü revize ediliyor. Böyle olunca da hem parasal genişlemenin bir miktar geri alınması hem de likiditenin gelişmekte olan ülkelerden gelişmiş ülkelere doğru kayması olgusu yaşanıyor.”
Samsun’a lojistik köyü
SAMSUN Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Muharrem Durmuşoğlu da, Karadeniz’in en büyük kenti olan Samsun’un geçmişten gelen ticaret geleneğine sahip olması nedeniyle bölgenin merkezi olduğunu ve potansiyelinin de oldukça yüksek bir şehir olduğunu kaydetti. Samsun’un 4 ulaşım aksının bulunduğu Türkiye’deki 4 ilden biri olduğunu ifade eden Durmuşoğlu, “Samsun Lojistik Köy Projesi 45 milyon Euro bütçesiyle kabul gördü. Alt yapı çalışmalarını hızla tamamlıyoruz. Şüphesiz bu proje sadece kent ölçeğinde değil, bölge hatta Türkiye ölçeğinde büyük katma değer yaratacaktır” diye konuştu.