Güncelleme Tarihi:
İstanbul Altın Rafinerisi (İAR) Altın Bankacılığı Müdürü Evren Yaşar, "Gram altın, yatırım amaçlı fiziki altın olarak kabul edilen ürünler içinde yatırımcısına en fazla fayda sağlayan altındır. Bunun en önemli sebepleri, düşük işçilik maliyeti, 4 banka tarafından altın mevduatına kabul edilmesidir" dedi. Yaşar, altın fiyatlarına ilişkin yaptığı değerlendirmede, altının ons fiyatının aslında tek başına iç piyasa için belirleyici bir faktör olmadığını anlattı. Altının Türk Lirası karşılığını, ons ve TL’nin dolar karşısındaki değerinin birlikte belirlediğini dile getiren Yaşar, "Altının onsu 1.000 dolar olabilir ama dolar aynı tarihte 3 lira olursa bu durumda altının gramı 96,5 lira seviyesine gelir. Altının TL karşılığındaki düşüşün tek sebebi ons düşüşü değil, aynı zamanda dolardaki esnekliktir" dedi. Altın fiyatındaki azalışın genelde bir alım fırsatı olarak görüldüğünü ve fiziki altına talebin arttığını ifade eden Yaşar, şöyle devam etti: "Genelde yatırım amaçlı altın alımlarının yanı sıra takı ve süs amaçlı olarak alınan altınlarda da bir artış görülüyor. Altının fiyatındaki bu düşüş aslında uzun zamandır bekleniyordu, beklenti sadece altın değil tüm emtia fiyatlarında genel bir düşüş yönündeydi. Amerikan ekonomisindeki nispeten beliren iyileşme ve Fed’in parasal genişlemeden vazgeçmiş olması, küresel ekonomide var olan iyimser hava gibi nedenler bu beklentiyi doğurdu. Aslında önümüzde bu iyimser havayı bozabilecek, henüz çözüme kavuşmayan bazı sorunlar var. Bu tablo karşısında tedirgin olanlar tekrar altını güvenli liman olarak görüp, altın fiyatlarının yeniden yükselmesine neden olabilir. Günümüzde bu durum, piyasalar için bir tehdit olarak görülmese de 2015’te piyasaların bu riske olan bakış açısı ve algısı değişebilir."
CUMA GÜN SONU İTİBARİYLE ALTIN FİYATLARI
Altın (TL/GR) 85,29
22 Ayar Bilezik 78,40
Cumhuriyet Altını 574,26
Yarım Altın 279,60
Çeyrek Altın 139,80
'BU YIL SONUNA KADAR ALTIN MEVDUATINDA ARTIŞ BEKLİYORUZ'
Yaşar, altın fiyatındaki düşüş ile altın pozisyonunda kalan bazı yatırımcıların stop loss (zarar durdurma) kararı almasına sebep olabileceğini anlatarak, "Spekülatör' diye tabir edilen yatırımcılar ise özellikle orta vadede bu fiyatları, iyi bir alım fırsatı olarak görüyorlar. Kısaca stop loss ile altından çıkacak kesim kadar belki de daha fazla altın yatırımı için avantajlı, bu durumdan faydalanmak isteyen bir kesim var" dedi. Bu varsayımlar sonucunda altın mevduatında bir artış beklediklerini aktaran Yaşar, şunları kaydetti: "Ayrıca altın fiyatından bağımsız altın yatırımı yapan önemli bir kesim var ki altını kendi yatırım sepetlerinde mutlaka tutuyor. Bu da altının otonom bir yatırımcı kitlesinin olduğunun göstergesi. Bu kesimin göz ardı edilmemesi gereken büyüklükte olduğunu düşünüyoruz. Kaydi altından daha güvenli olduğu düşüncesi veya banka üzerinden altın yatırımı yapmak istemedikleri için fiziki altın yatırımını tercih eden önemli bir altın yatırımcısı da mevcut. Bu tarz yatırımcılar altın alımı yaparken şu noktayı gözden kaçırmamalılar, bir yatırım aracı aslında yatırımcısına alırken kazandırır. Her çeşit fiziki altında mutlaka bir işçilik söz konusu, bu işçilik maliyeti alınan ürüne göre farklılık gösterir. Eğer yatırımcı aldığı ürüne en az maliyetle sahip olmak istiyorsa burada tercih etmesi gereken en güvenilir ürün gram altındır. Gram altın, yatırım amaçlı fiziki altın olarak kabul edilen ürünler içinde yatırımcısına en fazla fayda sağlayan altındır. Bunun en önemli sebepleri, düşük işçilik maliyeti, dört banka tarafından altın mevduatına kabul edilmesidir." Yaşar, geçen yılın Aralık ayında toplam altın mevduatı TL cinsinden 20,9 milyar lira seviyesinde iken, bu yıl Eylül ayında bu rakamın 16,9 milyar lira seviyesine gerilediğini ifade ederek, "Bu süreçte 4 milyar liralık bir çıkış var, ancak bu çıkışın temel sebeplerinden biri kur farkı ve yıl içinde altından çıkmak isteyen yatırımcı için uygun altın fiyatlarının oluşması ve yatırımcıların uygun fiyatlardan altından çıkmasıdır. 2012 Aralık’ta 18,6 milyar lira olan altın mevduat toplamı, Eylül 2013’de 20,6 milyar lira seviyesine çıkmıştır. Altın fiyatındaki bu uygun fiyatlar bu yıl sonunda kadar altın mevduatında bir artışın olacağı kanaatini bize veriyor" diye konuştu.
'YASTIK ALTINDAN ALTIN ÇIKARMA DEVLET POLİTİKASI OLMALI'
Bu sene ilk 10 ayda 13,2 ton altın topladıklarını, geçen yıl bu rakamın 9,3 ton civarında olduğuna işaret eden Yaşar, bunun en büyük nedeninin altın toplama faaliyetlerinin vatandaşlar tarafından artık kabul görmeye başlaması olduğunu kaydetti. Yaşar, yastık altında olduğunu tahmin ettikleri 5 bin ton altının yanında bu toplanılan rakamın çok da önemli olmadığını ifade ederek, "Yastık altından altınların çıkarılması sadece bankalar ve bizim projemiz değil, aynı zamanda bir devlet politikası olmalı. Ekonomi politikası yapıcılarının bu projeye destek verdiğini biliyoruz ama halkı bilinçlendirme ve teşvik etme noktasında daha fazla rol alması gerektiğini düşünüyoruz" dedi. Elmas ve Kıymetli Taş Piyasasına da değinen Yaşar, bu piyasada elmasın yanı sıra tüm değerli taşların da borsada işlem görmesi halinde KDV istisnasından yararlanacağını anlatarak, sözlerine şöyle tamamladı: "Kıymetli taşların vergilendirilmesi ile ilgili olarak yapılan düzenleme, ülkemizde mücevher işçiliğinin değerli hale gelmesi sektörde istihdam artışı açısından da önemli. Türkiye ekonomisinin ihracatta önemli bir paya sahip kuyumculuk ve mücevherat sektörünün daha organize, daha güçlü bir yapıya kavuşması için çok önemli bir adım olarak görüyoruz. Ayrıca borsanın sektörün global piyasalara entegre olması açısından da önemli bir faktör olacağı kanaatindeyiz."