Adalet Ağaoğlu 91 yaşında hayatını yitirdi. Adalet Ağaoğlu'nun ölümüyle ilgili hastaneden yapılan açıklamada, 'Sayın Adalet Ağaoğlu, 3 gündür yoğun bakımda gördüğü tedavi sonrasında çoklu organ yetmezliği nedeniyle bu sabaha karşı hayatını kaybetti.' denildi. Adalet Ağaoğlu, eserlerinde toplumsal sorunlara ve bunların bireyler üzerindeki etkisine iç monologlar ve ince alay ile dikkat çeker. Adalet Ağaoğlu, tiyatro, öykü ve roman türlerinde birçok ödüle layık görüldü. Peki, Adalet Ağaoğlu kimdi? İşte Adalet Ağaoğlu'nun eserleri ve hayatıyla ilgili bilgiler
#Adalet Ağaoğlu KimdirSpor Toto Süper Lig'in 28. haftası geride kalırken Hürriyet Yazarları Güntekin Onay, Fırat Aydınus, Uğur Meleke ve Mehmet Arslan, Futbol Konseyi'nde haftanın gelişmelerini değerlendirdi.
#FutbolFenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç, “Bugün tüm gerçeklere rağmen 2010-11 şampiyonuyuz diyerek kendinizi kandırıyorsunuz. Size önerim tez zamanda bir an evvel camianızı gerçeklerle tanıştırın ve onları gerçeklere alıştırın” dedi.
#FenerbahçeBüyük kentlerde bir metrekarelik sessiz bir yer bile artık bulunamıyor. Birçok dostum Ege’nin çeşitli bölgelerine göç etti. Orada yazıyorlar, çalışıyorlar. Ben böyle bir yeri özlemiyorum. Ancak bayramlarda, tatil yörelerine gidenler sayesinde boşalan şehirlerde yaşamak da ayrı bir güzellik.
#Deniz KavukçuoğluAnne babalar çocukların kitap okumasını istiyor ve çocuklar okumadığında bundan yakınıyor, ama yapılan açıklamalara göre Türkiye’de çocuklar yetişkinlerden daha çok kitap okuyor. Ancak asıl önemli olan çocukların nitelikli eser okuması! Peki, ama bu nasıl mümkün olur?
#Ömür KurtMilli Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın ardından TBMM'de kürsüye gelen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Gara operasyonu ile ilgili Meclis'e bilgi verdi. Soylu, yaptığı son dakika açıklamasında "Şimdi vereceğim rakam Türkiye Cumhuriyeti'nde ilk kez söylenen rakamdır. 1984'ten bugüne kadar terör örgütü 6021 sivil katliam gerçekleştirdi. O insan hakları denilen canı çıkasıca dernek bir tanesi için bunları söyledi mi? 6021 katliamı nasıl gerçekleştirmişlerse bu evlatlarımızı da o mağarada katlettiler." ifadelerini kullandı.
#Süleyman SoyluAldatıldım, tuzağa düştüm ve kendimi 33’üncü Çanakkale Boğazı Yüzme Yarışı’nda buldum. 7 kilometrelik Boğaz’ı zamanında geçemezsem akıntı yüzünden Bozcaada’dan çıkabilirim. Başarmak zorundayım. Tamam, bir Hektor, Akhilleus ya da Büyük İskender değilim. Ama ben de Makedon kökenliyim. İlber Hoca’nın deyimiyle “Atatürk’ün Rumeli inadı” bende de var. Bakalım bu inat beni kurtaracak mı...
#Çanakkale Boğazı Yüzme YarışıKayısı rengi güneş ışığı, rengârenk kıyafetler, havada süzülen su baloncuklarıyla İstiklal Caddesi cıvıl cıvıl. Ekvadorlu müzisyenler, aşk tazeleyen İspanyol-Rus çift, İranlı, Arap, Türk, neşeyle gülümseyen insanlar... Beyoğlu’nu en son ne zaman böyle gördüğümü hatırlamıyorum. Belki 10 yıl olmuştur. Ahmet Ümit son kitabında şehrin yeni yüzüne bakmış, buradan üç hikâye anlatmış. Yazarla ‘Aşkımız Eski Bir Roman’ çıkmadan hemen önce buluştuk. Değişen İstanbul’u ve gelecek umutlarını konuştuk.
#Suriyeliler‘Sazlı Cazlı Sözlük’ün üçüncü cildi ‘Görecek Günler Var Daha’da 70’li yıllar Türkiye’sinde hayatın akışını müzik, popüler kültür üzerinden anlatan Derya Bengi, “Âşık Mahzuni’nin bir türküsü var: ‘Daha anamdan doğmadan, yedi yaşına değmeden, ihtiyar oldum’. 70’lerin ruh halini iyi yansıtıyor. Bir yanda umut dolu, dinamik, örgütlü bir toplum fotoğrafı gözüküyor, ama 12 Mart rejiminin tetiklemesiyle kolayca şiddet sarmalına girip ziyan oluyor” diyor.
#Görecek Günler Var Daha / 70'Li Yıllarda Türkiye: Sazlı Cazlı Sözlük“Sokakta karşılaştığım arkadaşlarıma ‘Ne yapıyorsun’ diye sorduğumda ‘Bir roman yazıyorum” sözünü duyuyorum…” Sanat dünyasının otoritelerinden Hasan Bülent Kahraman, bir yazı kaleme aldı ve herkesin roman yazmasından nasıl mustarip olduğunu anlattı. Peki neden? Kahraman ile buluştuk, edebiyat dünyasının derdine düştük.
#NetkentDoğan Hızlan ile Hürriyet’te çalışmaya başladığım günden bugüne, yani altı yıldır hemen her gün görüşüyoruz. Ben onun beşinci kattaki odasına gidiyorum, yaklaşık 10-15 dakika edebiyattan siyasete günlük sohbetler yapıyoruz. Siz buna dedikodu da diyebilirsiniz rahatlıkla... Yeni kitabı ‘Yazı Kalır’ın çıktığını görünce yine kapısını çaldım. Kitap, adeta bir edebiyat belgeseli, Hızlan’ın edebiyatçılarla geçmişte yaptığı söyleşilerden oluşuyor. Adalet Ağaoğlu’ndan Yaşar Kemal’e kimler yok ki içinde? Kitaptan yola çıktık, yazın dünyasının içine daldık...
#Doğan HızlanRoman, Türk edebiyatına Fransızcadan yapılan basit çevirilerle girdi. Yıl 1862’ydi, Fénelon’un romanı Türkçeye Yusuf Kâmil Paşa’nın çevirisiyle ‘Terceme-i Telemak’ olarak çevrildi. Sonra Victor Hugo geldi... İlk Türk romanıysa bundan 10 yıl sonra yayımlanacaktı. Şemseddin Sami’nin ‘Talat ile Fitnat’ın Aşkı’ adlı eseri, ana-babasının zorlamaları sonucu istemediği biriyle evlendirilen ve sonunda kendini öldüren genç bir kızı anlatıyordu. Sonra Ahmet Midhat Efendi’ler, Recaizade Mahmut Ekrem’ler geldi. Türk edebiyatı akımlardan etkilendi ve yazıldığı döneme ışık tutan eserler üretildi. Kimi yazar insanı öne çıkardı, kimi tarihi, siyasi tutumunu, kimi cinselliği... Hepsi biricikti, hepsi bize masa başında yazılmış gibi görünen ‘gerçek hayatlar’ı anlattı. Okuyana ‘hayatın anlamı’nı sorgulattı. Bir liste yapıp romanlara gömülsek insanların, ülkelerin, psikolojinin, siyasetin nasıl değiştiğine dair tarih dersi almamız da kaçınılmaz. İşte biz de bu büyük fotoğrafa bakalım istedik. Hürriyet Pazar olarak ‘sinema’ ve ‘müzik’ soruşturmalarının ardından eleştirmenler, yazarlar, akademisyenler, edebiyat öğretmenleri ve yayıncılardan oluşan 100 kişilik bir jüriyle ‘Türk Edebiyatının Gelmiş Geçmiş En İyi 100 Romanı’nı çalıştık. Tavsiyemiz bu listeyi alın ve onun izinden bir kütüphane oluşturun.
#Türk Edebiyatının En İyi 100 EseriKanal D’nin yeni dizisi “Evlat Kokusu” ile seyirci karşısına çıkmaya hazırlanan Barış Kılıç’ı “Adını Feriha Koydum” ve “Güllerin Savaşı”ndan tanıyordum ama daha önce hiç tanışmamıştık. 10 yıllık evli, 9 ve 6 yaşında iki erkek çocuğu olan 38 yaşında birinin dizi sektörüyle ilgili görüşlerini merak edip kapısına dayandım. Karşıma müthiş sıcak, yakışıklı olduğu kadar sempatik bir ‘baba’ oyuncu çıktı.
#Barış KılıçBaşbakan Binali Yıldırım, "Trump 45. başkan olarak seçildi. Tebrik ediyorum" dedi. Başbakan Yıldırım, Trump'a çağrı yaparak, "Gülen'i iade edin" mesajı verdi. Dışişleri Bakanlığı'ndan da ABD seçimiyle ilgili ilk açıklama geldi. Dışişleri kaynaklarından yapılan açıklamada, 'Seçim sonuçları ABD halkının tercihidir. ABD halkı kimi seçerse saygı duyarız' denilirken, ABD'nin yeni başkanı Donald Trump'a ilk tebrik ise Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'ndan geldi.
#ABD SeçimBBC Türkçe Savcı Zekeriya Öz ile yaptığı söyleşinin üçüncü ve son bölümünü yayınladı. Röportajın son bölümünde hükümetin darbe iddiaları, kendisinin meslekten ihraç olasılığı ve sosyal medyada sık sık dile getirdiği otoriterleşme iddiaları konuşuldu.
#İhraçMurat Gülsoy ilk kez tarihi roman yazdı. Onunla da Sedat Simavi Edebiyat Ödülü’nü kazandı. ‘Gölgeler ve Hayaller Şehrinde’, Türk asıllı Fransız gazeteci Fuat’ın 19. yüzyıl İstanbul’undaki kimlik arayışını anlatıyor. Fuat’ın, babası Beşir Fuat’ın izini buluşuyla da Osmanlı toplumundan bugüne miras akıl tutulması ve Doğu-Batı arasında sıkışmışlık meselelerini irdelemeye koyuluyor.
Türkiye Cumhuriyeti bugün 91’inci yaşını kutluyor. Bu kutlu günde tarihte iz bırakan ‘Cumhuriyet kadınları’nı hatırlıyoruz. Sanatta, sporda, siyasette hep öncü oldular. Kimi bilimde çığır açtı, kimi söylediği şarkıyla gönlümüzde taht kurdu. Ülkemizi ileriye taşıdılar. İşte Cumhuriyet’in sembolü 91 kadın...
Adalet Ağaoğlu son romanını yazdığından bu yana 18 yıl geçti. O 18 yılın içinde çok büyük bir trafik kazası geçirdi, günlüklerini yayımladı, çeşitli söyleşileri ve açıklamalarıyla kimileri tarafından şeytan kimileri tarafından melek ilan edildi. Ve bir gün kendi deyişiyle ‘çıldırıp’ yeni romanını kaleme aldı. Dert Dinleme Uzmanı, ismiyle müsemma. Türkiye’nin bütün dertlerini bir editörün günlüklerinde okuyoruz. Adalet Ağaoğlu Türkiye’nin hali pür melalini her zamankinden daha muzipçe anlatıyor.