Profesör Fatih Hilmioğlu’nun neden serbest bırakılması gerektiğini böyle anlatıyorlar.
Hasta yani...
İnsaniyet namına.
Kimisi “bu haldeyken kaçmasının imkânsız olduğunu” söylüyor, kimisi “bu haldeyken delilleri karartmasının mümkün olmadığına” dikkat çekiyor... Kimisi “hükümetin büyüklük göstermesini” istiyor, kimisi “adaletin jest yapmasını”
rica ediyor.
Televizyon programları düzenleniyor; saatlerce “doktor raporları” ve “tıbbi teşhisler” konuşuluyor. Şu hastanenin tahlillerine göre şöyleymiş de, şu heyetin muayenesine göre böyleymiş filan... Hangi ilaçları kullandığı bile tek tek sayılıyor, kanıt olarak reçeteler gösteriliyor.
Adeta sadaka ister gibi...
Anlamadığı için...
İşler yavaş yürüyor.
*
Mesela...
PKK’lılarla mı kucaklaştın?
Kucaklaşmadım diyeceksin.
İnkâr edeceksin.
Seçenek seçenek sunuluyor.
Hükümetimiz isim beğenmiyor.
*
E bi öneride bulunayım bari.
*
Anadolu’nun küçücük kasabasından elinde bavuluyla yola çıktığında kendisi de küçücüktü, henüz 14 yaşındaydı. Askeri liseye yazıldı. Harp okulundayken, boks’a başladı, 1979 senesinde, kilosunda Türkiye şampiyonu oldu, defalarca milli takıma girdi. Özel kuvvetler’e seçildi, bordo bereyi taktı. Paraşütçü, kurbağaadam, kar kayakçısı, sualtı savunma-taarruz uzmanı, yakın dövüş ve atış hocası oldu.
*
15 Ağustos 1984, bölücü terör tarihimizde ilk kez vurdu... Bir saat sonra helikopterle Eruh’a indirilen tim’in komutanıydı. Lübnan, Somali, Bosna, Arnavutluk, Kosova, Gürcistan, Irak’ta özel görevlerde; 28 ülkede bulundu. Somali’deyken, bizzat ABD Genelkurmay Başkanı tarafından “
*
Halkı din ve ırk farkı gözeterek, kin ve düşmanlığa açıkça tahrik etmek suçundan hapis yatan ve siyaset yasağı konulan kişi, mevcut anayasa’ya göre başbakan olabiliyor mu? Olabiliyor.
*
Milletvekili ve genel başkan yardımcısı olduğu parti, Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılan... Sonradan milletvekili olduğu parti, Anayasa Mahkemesi tarafından bi daha kapatılan kişi... Mevcut anayasa’ya göre cumhurbaşkanı olabiliyor mu? Olabiliyor.
*
Anayasa Mahkemesi tarafından, laiklik karşıtı eylemlerin odağı ilan edilen ve hazine yardımı kesilen parti... Mevcut anayasa’ya göre iktidara gelebiliyor mu? Gelebiliyor.
*
Anayasa Mahkemesi tarafından, bölücülük suçlamasıyla bir defa, iki defa, üç defa kapatılan parti... Aynı kadrolarla, başka tabelalarla tekrar tekrar açılıp, meclise girebiliyor mu? Girebiliyor.
Nato’nun ne işi var Libya’da?
Ustayken...
Türkiye NATO topraklarıdır.
Kalfayken...
Cankuş Esad.
Ustayken...
Katil Esed.
*
Kamyonun üstüne çıkarak şehir turu atan başbakanımız, ahalimizi selamlamış, “bayramımız kutlu olsun, hamdolsun başardık, bunlar ilerde romanlarda yazılacak” demişti. Kehanet gibiydi... Böylesi anca bilimkurgu romanlarda yazılabilirdi.
*
Sayın gazetelerimiz “dünya bize hayran” manşetleri atarken... Siyenentürk’te AB’ye girişimiz şerefine AB belgeseli yayınlanmış, sayın başbakanımızın 10 sene evvel “onlar bizi AB’ye almamayı düşünüyor, biz de girmemeyi düşünüyoruz, bunların asıl adı Katolik Hıristiyan Devletler Birliği’dir” dediği ortaya çıkmıştı. Ama, olsundu. AB’ye girmiştik ve hep bir ağızdan “memleketim” şarkısını söylemiştik.
*
Seneye...
AB’ye bi daha girmiştik.