TÜİK’in açıkladığı verilere göre aralık ayı enflasyonu yüzde 1.18, yıllık yüzde 64.27, altı aylık enflasyon yüzde 15.39 oldu. Buna göre, 6 milyona yakın memur ve memur emeklisinin maaşına toplu sözleşme zammı ve enflasyon farkıyla yüzde 16.47 zam gelirken, 11.5 milyon SSK ve Bağ-Kur emeklisi, dul ve yetimin aylığı yüzde 15.40 oranında arttı.
TÜİK verilerinin açıklanmasından birkaç saat sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sözleşmeliye kadro şöleni” toplantısında memur ve tüm emekliye ocak ayından itibaren geçerli olmak üzere yüzde 25 zam verileceğini açıkladı.
Buna göre, memur ve memur emeklisine enflasyon zammının yanı sıra yüzde 8.5 oranında, işçi ve Bağ-Kur emeklisine de yüzde 9.5 oranında ek yansıtılmış oldu. Geçen yılbaşında memur ve memur emeklisine ödenen yüzde 5 oranındaki ek zamdan yoksun kalan en gariban kitle SSK ve Bağ-Kur’lular bu kez unutulmadı. Onlara da ek zam verilecek.
Önümüzdeki günlerde TBMM Genel Kurulu’nda 5510 sayılı sosyal Sigortalar Yasası’nın ek 19. maddesinde yapılacak yasal düzenleme ile milyonlarca memur ve emeklinin yüzde 25’lik zammı kesinleşecek.
Yine yüz binlerce emeklinin umutla beklediği 3.500 lira olan en düşük aylığın da ilgili yasada gerçekleştirilecek düzenleme ile yükseltilmesi kuvvetle muhtemel. Beklentiler en düşük aylığın net asgari ücret düzeyine, 8.506 liraya çıkarılması yönünde. Siyasi irade ne yanıt verecek bu isteklere? Şükrü KARAMAN
YENİ YILDA BİLİNÇ YAĞSIN DÜNYAMIZA
Cahit Sıtkı Tarancı’nın bir şiiri bizlere ders olsun.
Öyle bir yıl olsun ki; /Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun /Kuşların, çiçeklerin diyarı olsun.
İstanbul Üniversitesi Şarkiyat (Doğu Bilimi) Araştırmaları Enstitüsü’nde ünlü Alman Şarkiyatçı Prof. Dr. Hellmut Ritter’in (1892-1971) öğrencisiydi. ‘Buhari’nin Kaynakları Hakkında Araştırmalar’ adlı doktorasında, hadis kaynağı olarak İslam kültüründe önemli bir yere sahip Buhari’nin sözlü kaynaklar yerine yazılı kaynaklara dayandığını ortaya koydu. Arapça, Süryanice, İbranice, Latince ve Almanca başta olmak üzere toplam 27 dil biliyordu.
1960 askeri darbesiyle üniversitelerden uzaklaştırılan 147 akademisyen arasındaydı. 1961’de Türkiye’den ayrılıp Frankfurt Goethe Üniversitesi’ne gitti. Orada Arap-İslam Bilimleri Tarihi Enstitüsü’nü, ertesi yıl ise bu enstitü bünyesinde, tarih boyunca Müslüman biliminsanlarının icat ettiği 800’den fazla bilimsel alet ve düzeneğin modellerinin sergilendiği ‘İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi’ni kurdu. Prof. Sezgin bu müzenin bir benzerini de 2008’de İstanbul’da kurdu.
3500 metrekare sergi alanına sahip İstanbul’daki müze toplam 585 adet alet, cihaz kopyaları, maket ve model koleksiyonuyla alanında Türkiye’de ilk, dünyada ikinci örnek bir müze. Bahçesinde üzerinde Şam’da kurduğu rasathane ile ölçümler yapan Abbasi halifesi El-Me’mun’un 9. yüzyılda yaptırdığı dünya haritasının kopyası olan “Yerküre” ve İbni Sina’nın ‘el Kanun fi’t-Tıbb’ kitabının ikinci cildinde bahsedilen 26 çeşit tıbbi bitkinin yer aldığı “İbn Sina Botanik Bahçesi” bulunuyor. Bilim tarihi açısından Doğu-Batı ilim kültürünü birleştiren bir köprü niteliği taşıyor. Ayrıca bu kültürü gelecek kuşaklara aktarması açısından büyük önem taşıyor.
Beş yüz yıla yakın bir zaman İslam dünyasının başkentliğini yapmış, tarihi derinliğe sahip İstanbul’daki İslam Tarihi ve Teknolojisi Müzesi, şimdi Cumhuriyet’in 100. yılı dolayısıyla 2023 yılında açılacak bir sergiye hazırlanıyor. Sergide aralarında Cahit Arf gibi yirmiye yakın Cumhuriyet dönemi biliminsanının portresi, iştigal ettikleri bilim dalıyla harmonize edilmiş bir şekilde minyatüre işlenerek sergilenecek.
ADANA İÇİN MÜCADELE EDİYORUZ
14 bin kilometre alanı olan Adana, neden 10 kilometrekareye sıkıştırıldı? Ceyhan ve Yumurtalık Osmaniye’ye bağlanacak mı? Ceyhan il mi oluyor? Adana Havalimanı, uluslararası Çukurova Havalimanı açılınca ne olacak? Uluslararası Çukurova Havalimanı’nın yanına yapılacağı açıklanan Uluslararası Fuar Alanı ne anlama geliyor? TÜYAP Fuar alanı ne olacak? Türkiye’deki hemen hemen tüm metrolar, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nca borcuyla devir alınırken Adana Metrosu’nun devir alınmaması ve 2 Etap Metro için kredinin onaylanmaması ne anlama geliyor? Ceyhan Enerji İhtisas Bölgesi’nin bir türlü bitirilememesinin nedeni ne? Sosyal ve kültürel olarak 2003’te 8. sırada olan Adana, yıllar sonra neden 16. sıralara geriledi?
Hatırlatıyoruz. İl yapıp Adana’yı da Ceyhan’a bağlamadan önce el ele vererek sorunların çözümü için mantıklı ve gerçekçi mücadelede buluşalım. (Murat Berhun’un farklı açılardan yazarak gündeme taşımaya çalıştığı konuyla ilgili yazısını okumak için: www.adanahabermerkezi.com/adana-neden-az-geliserek-geri-kaldi)
MESAJ PANOSU
Dar ve sabit gelirliler arasında en çok yoksun olan emekliler. Bu kitle arasında 3.500 lira olan en düşük aylıkla geçinmeye çalışanlar mevcut. Ortalama emekli aylığının 4.660 lira olduğu dikkate alındığında yüz binlerce emekli yeni asgari ücretin oldukça altında gelire sahip. 3 Ocak Salı günü TÜİK tarafından açıklanacak aralık ayı enflasyonu ile memur ve emekliye 2023 yılının birinci 6 ayı için verilecek zam oranı netleşecek. Son beş aylık enflasyon yüzde 14.04 olarak gerçekleşti.
Öngörüler aralık enflasyonun yüzde 3 olacağı, 6 aylık zam oranının da yüzde 17-18 aralığında belirleneceği yönünde.
3.500, 4.600 veya üzerinde aylık alanlara yüzde 17-18 oranında artış yansıtmak can yakıcı hayat pahalılığında çözüm olmaz. En düşük aylığın net asgari ücret düzeyine, yani 8.506 liraya yükseltilmesi emeklinin öncelikli talebi. Emekli 6 aylık enflasyon artışının yanı sıra ek zam da istiyor.
Dini bayramlarda verilen 1.100 lira tutarındaki ikramiyenin günün koşullarına göre artırılmasını bekliyor.
Aylık bağlama oranını yüzde 35’e düşüren ve düşük emekli aylığına yol açan karma sistemden vazgeçilerek 2000 yılı öncesi gibi katsayı ve gösterge sistemine dönülmesi, büyümeden pay verilmesi olmazsa olmazları.
NE İSTİYORLAR
2000 yılı sonrası emekli olan SSK ve Bağ-Kur emeklilerini kapsayacak intibak yasasının çıkarılması, hastaneye tedaviye ya da eczaneye ilaç almaya gittiğinde aylıklarından kesilen katkı payı uygulamasının sonlandırılması diğer önemli talepleri. Çalışırken adlarına yıllarca yüzde 12 sağlık primi ödenen emekli haklı olarak katkı payına isyan ediyor. Vergi iadesi yerine aylığının yüzde 4-5’i kadar verilen ek ödemenin yüzde 8-10’a çıkarılması istemleri arasında.
Siyasi irade, EYT’lilerin katılmasıyla sayıları yakında 16 milyonu aşacak dev kitle emeklinin taleplerine kayıtsız kalmamalı. Gerçekleşmezse kendilerini üvey evlat gibi görecekler.
Türkiye Hava Sporları Federasyonu, İnsansız Hava Araçları Branşı bünyesinde, Gençlik Spor Bakanlığı İl Müdürlükleri tarafından verilen sporcu lisansına sahip tüm kişiler TEKNOFEST Drone Şampiyonası’na bireysel başvuru ile katılabiliyor.
Bu yıl yine 3 etaptan oluşacak olan TEKNOFEST Drone Şampiyonası’nın birinci etabı 02-05 Mart tarihlerinde İzmir’de, ikinci etabı 16-19 Mart tarihlerinde Ankara’da gerçekleşecek. İki etap sonucunda en iyi puanı alan sporcular TEKNOFEST 2023 İstanbul’da gerçekleşecek olan Büyük Final’de yarışmaya hak kazanacak. Dereceye giren sporculardan birinciye 30.000 TL, ikinciye 20.000 TL, üçüncüye ise 10.000 TL ödül takdim edilecek. Ayrıca TEKNOFEST Drone Şampiyonası Büyük Final yarışının birincisi yine TEKNOFEST 2022 kapsamında düzenlenecek olan World Drone Cup’ta ülkemizi temsil edecek.
TEKNOFEST kapsamında ilk kez 2018 yılında düzenlenen World Drone Cup, STM Savunma Teknolojileri Mühendislik ve Ticaret AŞ yürütücülüğünde dünyanın en iyi drone yarışçısını bu yıl da TEKNOFEST İstanbul’da belirleyecek. Dünyadan en fazla ülkenin ve en fazla sporcunun katıldığı yarışmaya bu yıl yine rekor sayıda başvuru bekleniyor. Yarışma 02-05 Mayıs tarihleri arasında İstanbul’da yapılacak. Dereceye giren birinci 80.000 TL, ikinci 60.000 TL, üçüncü ise 40.000 TL para ödülü kazanacak.
Sporcular tarafından büyük ilgi gören TEKNOFEST Drone Şampiyonası ve World Drone Cup yarışmalarının heyecanına ortak olmak için hemen www.teknofest.org adresi ziyaret edilebilir.
GÜNÜN SÖZÜ
“Geçmiş yıllarda hırsızlıktan, rüşvetten, irtikaptan, yalan söylemiş olmaktan utanılırdı, namuslu adamın elbisesinin yamasından utanılmazdı.” Yavuz ŞEN
SUSAMIN DEĞERİNİ BİLMİYORUZ 200 MİLYON DOLAR VERİYORUZ
Özellikle Rusya ve Ukrayna’da yaşanan savaş sonrası yoğun şekilde ülkemize gelen ve genel olarak Mezitli’de yaşamayı tercih eden Rusça konuşan ülkelere mensup misafirler, çevre duyarlılıklarıyla da örnek oluyor.
Geçtiğimiz günlerde Mezitli Belediye Başkanı Neşet Tarhan’la bir araya gelerek işbirliği konusundan fikir alışverişi yapan misafirler, ‘Rusça Konuşan Topluluklar’ adı altında kendi aralarında örgütlenerek işbirliğinin ilk ayağı olan sahil temizliği yaptı. Soli bölgesi sahil kesiminde gönüllü olarak yapılan temizliğe farklı milletlerden çok sayıda Rusça Konuşan Topluluk üyesi katıldı. Çalışmaya belediye de ulaşım, eldiven, tırmık, çöp poşeti sağlayarak destekte bulundu. Gönüllülerin temizlik yapması renkli görüntülerin de ortaya çıkmasını sağladı. En ilginci, gönüllülerin, çevredeki vatandaşlardan ortak kullandıkları sahillerin temiz tutulmasını istemeleriydi. Konuk vatandaşların duyarlılığına dikkat çeken Neşet Tarhan, “Daha birkaç gün önce ziyaretime gelerek yapmak istedikleri sosyal projeleri anlattılar. Destek oluruz dememizden birkaç gün sonra hemen gönüllü olarak temizlik yaptılar. Herkes bu duyarlılığı örnek almalı. Rusça Konuşan Topluluklar mensuplarıyla işbirliğine devam edeceğiz” dedi.
SAHTE ALKOLDEN YÜZLERCE KİŞİ CAN VERDİ
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer’in soru önergesine yanıt veren Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, yüzlerce kişinin ölümüne neden olan sahte alkolden, son 2 yıl içinde 21 kişinin de görme yetisini kaybettiğini açıkladı. Bakan Koca, alkol nedeniyle ölen vatandaşlarla ilgili sayısal veriler konusunda TÜİK’i adres gösterdi. 1 Ocak 2021 ve 30 Kasım 2022 tarihleri arasında, sağlık kuruluşlarında ‘T51.1-Metanolün Toksik Etkisi’ tanısı alan ve hastaneye giriş yapılan tarih ve saat baz alınarak 72 saat içerisinde körlük tanısı alan 21 kişinin olduğunu açıkladı. Bakan Koca, aynı süre içerisinde yoğun bakımda yatan hasta sayısının ise 456 olduğunu belirtti.
Gürer soru önergesinde “Kişinin alkol kullanıp kullanmaması kendi tercihidir. Buna karşın hükümet içki fiyatlarına fahiş zam ve vergi koydu. Bu nedenle son yıllarda, alkol ürünlerinin fiyatlarının önemli ölçüde artması nedeniyle çok sayıda sahte alkol üretimi ile ilgili vakalar kamuoyuna yansıdı” dedi.
ELEKTRONİK OYLAMA İÇİN NE YAPILABİLİR?
Dünkü ‘Elektronik oylama’ konusundaki yazınız için hatırlatıyorum. 13 Ekim 2016’dan beri Prof. İlyas Yılmazer ve ben; CHP’de önemli kararların alınmasında, MV adayları ile CB adayının belirlenmesinde, il ve ilçe kongreleri ve kurultayda yapılan seçimlerde elektronik oylama sistemi kullanılmasını öneriyoruz.
İlyas Yılmazer
İSTANBUL Boğazı’nda 14 kişinin ölümden döndüğü Arnavutköy’deki Danış Ethnic Restaurant’ın çöken iskelesinin ‘sigara’ içmek isteyenler için kaçak yapıldığı ortaya çıktı ya... Geçmişi iyi bilmek lazım. İBB’nin, restoranı daha önce üç kez mühürlediği, iki ay önce de yıkım için binaya gittiği ancak içeride müşteri olduğu için yıkım yapamadığı öğrenildi.
Kimse konuyu kurumların görevleri açısından incelemedi.
Göz göre göre gelen kazanın ardından İBB’nin açıklamasına göre, “İskelesi çöken restoran, geçtiğimiz ekim ayında el değiştirdi. Yeni sahiplerinin tadilat çalışmaları sırasında yapıda iki kez aykırılık tespiti yapıldı ve restoran mühürlendi. ‘Tescilli’ olan yapı, aykırılıklarının işletmeci tarafından giderileceği söylenmesine rağmen mühür bozularak, aykırılığı büyüterek devam etti” ifadeleri yer aldı.
OYUN BAŞLIYOR
İşletme sahibi tarafından aykırılıkların giderileceği söylenmesine rağmen bir işlem yapılmadı.
Aslında bu açıklamada anlaşılan şu: Biz gittik, mühürledik, ancak işletmeci mühür fekki yaparak çalışmaya devam etti. Mühür fekki yapan işletmeci ile ilgili 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 203. maddesi gereğince Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunulmuş mudur? Varsa evrakları basınla niye paylaşılmadı? İBB iki kez mühür işlemi yapıyor, ikisinde de mühür fekki yapılıyor. Bunun anlamı şu; böyle bir kaza olduğunda biz kurum olarak görevimizi yaptık aldatmacasıdır! Gerçekten mühürlediysen tehlike varsa kapısında bir zabıta görevlendirirsin, yıkım kararı çıkıp yıkım yapılana kadar oraya kimse girip çıkamaz; esas mühürlemek böyle olur. Daha sonra yıkım yapmaya gidiyorsun, bilinen cevap, yıkım yapılacak işletme işgalli, yıkamadık. İşgalli olduğu belli değil mi? Her gün restoran hizmeti veriliyor ve yer bulunmuyor.
İKİNCİ PERDE
Yıkımda ikinci perde şöyle oluyor. İBB olarak İSKİ, İGDAŞ, TEDAŞ vb. gibi kurumlara yazı yazdık,
Milyonlarca emekçinin merakla beklediği yeni asgari ücret, hükümet ve işverenin (TİSK) oyçokluğu ile saptandı. Türk-İş, son toplantıya katılmadı. Yeni ücret brüt 10.008, net 8.506 lira oldu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan ve 1 Ocak 2023’ten itibaren geçerli olacak yeni ücret yüzde 54.66 artışla net 5.500 liradan 8.506 liraya yükseldi. 10 milyona yakın emekçi, zamlı yeni ücreti şubat ayında alacak.
15 kişiden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu’na emekçileri temsilen katılan Türk-İş, 9 bin liralık teklifinin kabul görmemesi üzerine üçüncü toplantıda komisyondan ayrılmıştı.
Türk-İş’in talebi ile saptanan ücret arasında 500 lira farkın olması, “Emekçiye istediği verilebilirdi” yorumlarını beraberinde getirdi. Ancak işverenin maliyet gerekçesini öne sürmesinden ötürü 9 bin lira kabul edilmedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Sırtında küfe yok, atıyorlar” sözleriyle, toplantıya katılmayan Türk-İş ile 10 bin lira ve üzerinde tutar talep eden diğer sendikalara göndermede bulunması dikkat çekti. Asgari ücretin satın alma gücünün erimesi karşısında ara zammın sinyalini de verdi Cumhurbaşkanı. Eğer can yakan hayat pahalılığı dizginlenmezse önümüzdeki temmuzda asgari ücrete ara zam yapılması yüksek olasılık.
Asgari ücretin yükselmesine koşut başta kıdem tazminatı tavanı olmak üzere SGK, GSS, isteğe bağlı sigorta, askerlik ve doğum borçlanması primleri, bireysel emeklilik kesintileri, işsizlik aylığı, 65 yaş üzeri ve engelli aylıkları da artacak.
Asgari ücretlinin ardından sıra memur, emekli, esnaf, çiftçi, dul ve yetim aylığına yapılacak zamma geldi. Milyonlarca gariban maaş ve aylıklarına asgari ücrette olduğu gibi yüzde 55 zam bekliyor. 3.500 lira gibi son derece düşük aylığa talim eden milyonlarca emeklinin aylığı soluk alabilecekleri tutarda artırılmalı. Yıllarını çalışarak ülkeye katkı sağlamakla geçiren emeklinin en düşük aylığı net asgari ücret düzeyine yükseltilmeli. Zira onlar bu parayı fazlasıyla hak ediyor.
Bu yıl olduğu gibi Türk-İş 2019 yılında komisyondaki oylamaya katılmamış, 2020’de uygulanan ücret hükümet ve TİSK’in oyçokluğu ile saptanmıştı. 2021’de yürürlüğe giren asgari ücret de işçi tarafının muhalefetiyle yine oyçokluğu ile tespit edildi.
1. bölüm, ‘Kasım Günleri’ olarak adlandırılırdı. Kasım Günleri, 180 gün olarak kabul edilir ve 8 Kasım tarihinde başlardı. Ne zamana kadar, ‘5 Mayıs’ tarihine kadar.
2. bölüm ise, ‘Hızır Günleri’ olarak kabul görür; ‘186 gün’ olarak hesaplanırdı.
Hızır Günleri de, ‘6 Mayıs - 7 Kasım’ tarihleri arasında kabul edilirdi. Halk arasında baharın gelişi, ‘cemrelerin’ birer hafta aralıklarla düşmesiyle ilişkilendirilirdi!
Cemre sözlükte, ‘ateş topu’ anlamına geliyor. İlk cemrenin, Kasım Günleri’nin 105. gününde, yani 20 Şubat günü havaya; ikincisinin, Kasım Günleri’nin 112. gününde, 26-27 Şubat günü suya; üçüncüsünün ise Kasım Günleri’nin 119. gününde, 4-5 Mart Günü toprağa düştüğü inancı yer alır. Mart ayının ilk haftasından itibaren, ‘havalar ısınmaya’ başlardı!
21 Mart tarihi, bizim kültürümüzde; ‘Nevruz veya Bahar Bayramı’ olarak kutlanır. Yazımızın başlığına, “Kış Gelmedi mi?” dedik!
21 Aralık, ‘en uzun gece’ olarak bilinir. 21 Aralık, aynı zamanda; “kuzey yarımkürede kış gündönümü” olarak da telaffuz edilir. İşte bazı ülkelerde 21 Aralık tarihi, ‘kışın başlangıcı olarak’ da ifade edilir.
Bilimadamlarının tespitlerine göre “kuru hava bu yıl tarımı, ulaşımı ve enerji üretimini ciddi şekilde etkiliyor”.
Artık günümüzde;