Erdoğan, AK Parti’nin iktidara ilk geldiği günlerden itibaren THY Yönetim Kurulu’nda görev yapan Topçu’nun kızının nikâhına katılmayı planlamış, koruma ekibi de 7 Eylül Pazar akşamı 19.00’da gerçekleşen törene dönük ön hazırlıklar için Haliç Kongre Merkezi’ne gitmişti. Ancak Erdoğan, cumartesi gecesi Topçu’yu arayıp nikâha katılamayacağını, o akşam Ankara’da olması gerektiğini bildirdi.
Pazar akşamı saat 18.10’da Haliç Kongre Merkezi’ne gittim. İlk karşılaştığım davetliler, ANAP döneminin önde gelen isimleri Ali Talip Özdemir ve Bülent Akarcalı oldu. Törenin erkencileri arasında THY ile uçak yakıtı ortaklığı bulunan Koç Holding’in Enerji Grubu Başkanı Erol Memioğlu, Opet Yönetim Kurulu Başkanı Fikret Öztürk, Yönetim Kurulu Üyesi Nurten Öztürk, Genel Müdürü Cüneyt Ağca ile Süzer Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Süzer dikkatimi çekti.
Nikâh saati yaklaştıkça davetliler fuayeyi doldurdu:
CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, Green Park Otelleri’nin patronu Adil Üstündağ, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı ve THY Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Büyükekşi, Gürmen Yönetim Kurulu Başkanı Remzi Gür, Çalık Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Çalık, Özak Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akbalık, THY eski Yönetim Kurulu Başkanı Candan Karlıtekin, Kandilli Kulübü Başkanı Onur Soysal, Tüm Alışveriş Merkezleri ve Perakendeciler Derneği (TAMPD) Başkanı Vahap Küçük, Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Hüseyin Doğan, Ziylan Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ziylan, Saat & Saat Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Kaya, Türk Havacılık ve Uzay Sanayi (TUSAŞ) genel Müdürü Muharrem Dörtkaşlı, TİM eski Başkanı Oğuz Satıcı, Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Başdanışmanı Ahmet Ertürk.
Son dönemlerde isimleri gündemde olan, bir bölümü 3’üncü havalimanı konsorsiyumunda bulunan müteahhitler bir aradaydı:
Mehmet Cengiz, Cemal Kalyoncu, Sezai Bacaksız, Mehmet Nazif Günal.Nikâh için büyük salona geçildi. Önce Mustafa Çiçek, Kuran-ı Kerim okudu. Ardından Tuba Topçu-İsmail Cesur çifti nikâh masasındaki yerini aldı. Çekmeköy Belediye Başkanı Ahmet Poyraz da nikâhı kıymak üzere sahneye çıktı.
TORUNLAR GYO’nun İstanbul Mecidiyeköy’deki Ali Sami Yen Stadı’nın yerine yükselen projesinde şantiye asansörünün 10 işçiye mezar olması sonrası Aziz Torun’un şu sözü dikkatimi çekti:
- 10 gün önce ben de o asansöre bindim.Bu cümleyle vermeye çalıştığı mesaj şuydu:
- Ben dahil tüm çalışanların bindiği asansörün bakımını, kontrolünü yaptırmamış olmamız mümkün mü?Bakım ve denetim yapıldıysa, o asansör 10 işçiye neden mezar oldu?
Yanıtı bir bilenden almak için Otis Türkiye ve Orta Doğu Direktörü Bora Gülan’ı aradım. Beni Asansör ve Yürüyen Merdiven Sanayicileri Derneği (AYSAD) Başkanı Sefa Targıt’a yönlendirdi. Targıt, öncelikle şu noktanın altını çizdi:
- İş kazasının yaşandığı dikey taşıyıcı cihaz, tam anlamıyla asansör değil. Bunlar ‘şantiye asansörü’ olarak bilinir. Daha doğrusu ‘taşıyıcı makina’ kapsamına girer. O nedenle de asansör ve yürüyen merdiven yönetmeliğine değil, makina yönetmeliğine tabidir. Binalardaki asansörlere ayda bir bakım yaptırma zorunluluğu var. Ancak inşaatlardaki şantiye asansörleri makina yönetmeliğine tabi. Bu yönetmelikte de makinaların bakımı ve denetim periyodu ile ilgili bir açıklama yok. İnşaatlardaki kontrol mekanizması iş güvenliği uzmanı ve firma insiyatifinde.Targıt, asansör kazalarında Türkiye’nin Avrupa rekortmeni olduğunu vurguladı:
- Avrupa’daki ölümlü asansör kazalarının yüzde 70’i Türkiye’de gerçekleşiyor. Gerek bildiğimiz asansörlerde, gerekse şantiyelerde kullanılanlarda, denetimi ve bakımı yapıldığı sürece bu tür elim olayların yaşanması söz konusu olmaz.Bunu söylerken Makine Mühendisleri Odası’nın geçen mayıs ayında söz konusu şantiye asansörünün kontrolünü yaptığını anımsadı:
TV kanalları halkın ilk büyük darbeleri indirdiği Berlin Duvarı’nın yıkılışını canlı veriyordu. Annesi heyecanla uyardı:
- Oğlum, tarihi bir olaya tanıklık ediyoruz. Televizyondan izlemek olmaz. Çık dışarı, tarihe bizzat tanıklık et.
Visit Berlin’in CEO’su Burkhard Kieker, Berlin Duvarı’nın yıkılışın 25’inci yıldönümü kutlama hazırlıkları çerçevesinde Berlin’de buluştuğumuzda o günleri anımsadı. Sonra kutlamanın Berlin için önemine değindi:
- Duvarın yıkılışının 25’inci yıldönümü, Berlin için bir şans. Çok büyük bir organizasyonla dünyanın dikkatini yeniden Berlin’e çekmeyi planlıyoruz. Bu, kentimizin turistik değerine de katkı yapacak.
161 kilometrelik Berlin Duvarı’nın 1961-1989 döneminde 28 yıl boyunca Berlin’i böldüğünü anımsattı:
- Duvar hattının 12 kilometrelik bölümüne eşit aralıklarla 10 bin balon yerleştireceğiz. Metal ayaklara bağlı olacak balonların her biri BMW 5 serisi farı kadar ışık saçacak. Işıklar 7 Kasım akşamı yanmaya başlayacak. Her balonla bir ilgilenen olacak. Balonlar 9 Kasım akşamı saat 19.45’te uçurulacak.
Balonları uçuracaklar arasında dünyanın çeşitli ülkelerinden sembol isimlerin de yer alacağını belirtti:
Tiran Üniversitesi Rektörü Prof. Dhori Kule, gerekçeyi açıklarken Çalık’ın Arnavutluk’taki yatırımlarını anımsattı:
- Çalık Holding, ülkemizin lider bankası BKT’nin sahibi. Ayrıca ALBTelecom ile Eagle Mobile da onlara ait. Mezunlarımız o şirketlerde çalışıyor. Çalık, üniversitemize de katkı yapıyor.Türkiye’deki bazı üniversitelerle işbirliklerinin olduğunu belirtti:
- Çalık’ın “Tiran Üniversitesi Fahri Doktora” ünvanını kabul etmesi, Türkiye’deki üniversitelerle yeni işbirliği kapıları açar.Çalık, törende BKT Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Usta, Capital Partners ortağı Hasan Arat, Aksoy Grup Başkanı İbrahim Aksoy, Arnavutluk’un İstanbul Başkonsolosu Ermal Muça, Türkiye’nin Tiran Büyükelçisi Hidayet Bayraktar, ALBTelecom Genel Müdürü Erkan Tabak, BKT Genel Müdürü Seyhan Pencaplıgil, Yönetim Kurulu Üyesi Bahadır Aksoy’dan oluşan katılımcıların arasından İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Cemil Çelik’i işaret etti:
- Memleketim Malatya’nın İnönü Üniversitesi’nin Rektörü burada. İşbirliği için ilk adımları bugün atabilirsiniz.Arnavutluk Milli Eğitim ve Spor Bakanı Lindita Nikolla, Çalık’a iktidara geldikleri ilk günlerdeki sıkıntıyı aktardı:
- O günlerde sınavlar vardı. Bakanlığımızın ALBTelecom’a internet borçları birikmişti. Okullardaki internetin borç nedeniyle kesilebileceğini düşünüyorduk. ALBTelecom, borcumuza rağmen hizmeti kesmedi. Kesseydi, o günlerde sınav yapamazdık.ALB Telecom Genel Müdürü Tabak’a borç durumunu sordum:
- Bakanlığın borcu bir ara 3 yıla kadar uzamıştı. Şimdi de borçları var ama ödüyorlar.Nikolla, Çalık’a döndü:
- Borçlarımıza rağmen internetimizi kesmediğiniz için size çok teşekkür ederim.
- Hayrola?
- Sayın Cumhurbaşkanımızın elini sıktım. Antalya’da konuklarım bekliyor. Onlara yetişmem lazım.
Tosyalı, özel uçağıyla Ankara’ya geçip Gül’ün resepsiyonuna kısa süre için de olsa katılmış, oradan Antalya’ya uçuşu planlamıştı. O gece Esenboğa Havalimanı’na giderken aklıma takıldı:
- Acaba Gül’ün veda resepsiyonu için bu akşam Ankara’ya kaç özel uçak indi?
Araya başka işler girdi, verileri almakta geciktim. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 30 Ağustos resepsiyonuna iş ve sanat dünyasından geniş katılım merakımı bir başka açıdan tetikledi:
- İnsanların neye ihtiyacı olduğunu düşünerek icat yaparım.
Ardından GE’yi dünyada öne çıkaran özelliğe dikkat çekti:
- Pek çok teknolojinin kaynağında GE vardır.
Sonra, son 11-12 ay içinde Türkiye’de havacılık konusunda attıkları adımlara değindi:
- Yüzde 46.2 hissemiz bulunan Tusaş Motor Sanayi’nin (TEI) LEAP motorlarının yüksek yakıt verimliliği ve daha düşük ağırlığa sahip olmalarını sağlayan bliskler ihtisaslaşmış üretim tesis haline gelmesi için anlaşma imzaladık. Bu anlaşma, GE’nin Türkiye’de gerçekleştirdiği 515 milyon dolarlık yatırımın bir parçasıydı.
Arada şu ayrıntıya işaret etti:
- Türkiye’deki uçakların yüzde 60’ından fazlası GE ya da CFM motorlarıyla uçuyor.
- Ahlat’ta, Selçuklu mezar taşları arasında doğup, orada büyüdüm diyebilirim. Annem Prof. Beyhan Karamağaralı, 1000 dolayında mezar taşını gözden geçirip, 300’ünü incelemiş, 100 dolayında taşı kataloglamıştır. Babam Prof. Haluk Karamağaralı da yıllarını Ahlat Şehri Kazısı’na vermiştir.
Ardından Bitlis Eren Üniversitesi’ne 30 milyon dolar yatıran Eren Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Eren, oğlu Cem Eren, üniversitenin Rektörü Prof. Mahmut Doğru, Türkiye’nin Viyana Başkonsolosu Kağan Atay, Ticaret Müşaviri Atakan Özdemir, YÖK Üyesi Prof. Muhittin Şimşek ve Avusturya’dan konukların bulunduğu topluluğa sunumuna başladı:
- Ahlat’ın Türk Kültüründeki Yeri: Mezartaşları, Kazılar, Kaya Yerleşimleri ve Seramik-Çini Atölyesi.
Ahlat’ta 50 kilometrekarelik alanda Türkiye’nin en büyük şehir kazısının gerçekleştiğini belirtti:
- Şehirde 250 bin metrekarelik Selçuklu Mezarlığı yer alıyor. Burası, dünyanın en büyük mezarlıkları arasında bulunuyor. Araştırmalar, burada dönemin ünlü mimarlarının damgasını vurduğu 8 bin mezar taşı olduğunu gösteriyor. Mezar taşları, ait olduğu kültürün tapu belgeleri sayılır.
- Yarın (dün) Alman tarafı adına başkanlığımızı yapan Rolf Königs, Kuzey Ren Vestfalya Ekonomi Bakanı Gerralt Duin ve Almanya’nın büyük kömür patronları, kömür işçilerinin sendika temsilcileri, madencilikle ilgili önemli akademisyenlerin bulunduğu bir heyetle Soma’da olacağız.Ardından kısa gezinin önemine değindi:
- Almanya’nın ünlü kömür havzası Ruhr, Kuzey Ren Vestfalya eyaletinde yer alıyor. Ruhr’da 100 yıldır hiç ölümlü kaza olmadığı biliniyor. 301 canı yitirdiğimiz facianın en sıcak günlerinde TD-IHK heyeti olarak Soma’ya gitmiştik. Belediye Başkanı Hasan Ergene ve Kaymakam Mehmet Bahattin Atçı, bizden Ruhr bölgesinde uygulanan teknolojiyi Soma’ya götürmemizi istemişti. Şimdi bunun için yeniden Soma’dayız.İlk günlerdeki gözlemlerini Kuzey Ren Vestfalya Başbakanı Hannelore Kraft’a aktardıklarını vurguladı:
- Sayın Başbakan’ın da desteğiyle önümüze 3 hedef koyduk. Öncelikle Soma’ya Ruhr’daki teknolojinin aktarılması için elimizden geleni yapacağız. İkincisi, Alman maden şirketlerini teknolojileriyle birlikte Soma’ya yatırıma çekeceğiz. Üçüncüsü, Soma’daki vatandaşlarımıza yeni iş alanları yaratmanın yollarını bulacağız.Üç hedefte de somut adımların yakın olduğunu kaydetti:
- Öncelikle Ruhr’daki teknolojinin gelmesi, Soma’da kömür işi yapanların Ruhr’dan yönlendirilen bilgi desteğiyle eğitilmesi sağlanacak. Beraberinde Alman şirketlerin Soma’da kömür üretimine girmesine kapı açılacak.TAT-SO’nun Alman tarafı Başkanı Rolf Königs’in Aunde Group’un patronu olduğunu, ayrıca Borussia Mönchengladbach kulübünün Başkanı olduğunu anımsattı:
- Bay Königs’in Türkiye’de yatırımları var. Soma’da daha önce Fransızlar’ın başlayıp, tamamlayamadığı bir çimento yatırımı söz konusu. Bay Königs, o çimento yatırımı ile ilgilenecek. Bu amaçla ekibini birkaç kez Soma’ya gönderdi. Bu gezide karar verilirse, 200 milyon dolar yatırımla çimento fabrikasını Soma’ya yeni istihdam kapılarından biri olarak kazandıracak.Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin (TOBB) TD-IHK’nın kurucusu olduğuna işaret etti:
- TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da diğer faaliyetlerimizde olduğu gibi Soma’ya dönük çalışmalarımıza da destek veriyor.TD-IHK’nın Soma’ya para yardımı yapan odalar arasında da yerini aldığını belirtti:
- Para yardımları elbette önemli. Ancak, para bugün var, yarın yok. Önemli olan Soma’ya kalıcı birşeyler yapabilmek. Biz TAT-SO olarak bunun için çaba harcıyoruz.Koyuncu, dün öğlen saatlerinde arayıp bilgiyi verdi: