Uğur Meleke

Benim adayım Oliver Glasner

13 Eylül 2023
Stefan Kuntz’un yetersiz olduğunu göreve geldiği ilk gün söylemiştim.

Dün Belçika’da sahaya alternatif bir 11’le çıktık, ilk 45’te topu dahi görmeden 3 gol yiyince 46’da büyük ölçüde as kadromuza döndük. Rakip Japonya da Cegeka Arena’da ikinci takımıyla sahadaydı. Almanya’ya 4 atan takımdan tam 10 futbolcu değişmişti. Lâkin gerçekçi olalım, Japonya’nın ikinci değil dördüncü takımıyla da oynasak, şansımız çok azdı.

OYNAMADAN KAYBEDEN HOCA! 

1- Milli takımımızın başında ciddi rakiplerle karşılaşılan maçlara umutsuz çıkan ve kritik müsabakaları oynamadan kaybeden bir teknik adam var. İstanbul’da Norveç’e karşı umutsuzdu, gruptaki şansımızı tüketti. Play-off’ta Portekiz’e karşı (daha önce hiç denemediği) üçlü savunmayı denedi, sol kanat bek olarak Berkan’ı kullandı.

O noktada zaten Kuntz’a teşekkür etmeliydik, ama maalesef öyle bir vizyon yok TFF’de. Uluslar Ligi son iki maçında dahi sakin kalamadı, Lüksemburg ve Faroe Adaları’nı yenemedik. Euro 2024 elemelerinde Hırvatlar karşısında zaten amatör takım gibiydik. Son Ermenistan faciasıyla grubu 4 adaylı hale getirdik. İşimiz kolay değil.

YALAN SÖYLÜYORLAR 

2- Milli maç sonrası basın toplantısına gelen muhabirlerden bir tık hazırlıklı olduğunu zannettiği için kendini haklı zannediyor. Üç gün önce basın toplantısında göz göre göre yanlış bilgi verdi, Cenk Özkaçar’ın kulübünde o bölgede oynadığını iddia etti. Cenk, bırakın bu sezonu, kariyerinde birinci ya da ikinci kümede tek bir maç sol bek oynamışlığı yok. Yalan söylüyorlar. Ayrıca elinde Bertuğ varken Ermenistan maçına santrforda Barış’la çıktı.

DiĞER ADAYIM LOPETEGUi

3- ”Kuntz yetersiz” dediğinizde de “Yabancı istemiyorlar” diye bir savunma geliştirmişler! Pereira dörtte dört yapmışken yetersiz olduğunu söyledim. İsmael Türkiye’ye geldiği gün söyledim. Kuntz da göreve geldiği gün söylemiştim. Yazılar-konuşmalar arşivde var. Benim milli takım için bugünkü adayım Oliver Glasner. Genç, çalışkan, inovatif. Eintracht’tan en son 3 milyon Euro maaş alıyormuş. Yani pahalı da değil... Lopetegui de bir diğer adayım, tabii onu ikna etmek kolay değil.

Yazının Devamını Oku

Bu jenerasyona yazık oluyor

9 Eylül 2023
Halen FIFA sıralamasında 88’inci sırada Curaçao, 89’da Lüksemburg, 90’ıncı basamakta ERMENİSTAN, 91’de Ekvatoral Gine, 92’de Uganda var. Eskişehir’de oynadığımız rakibimizin seviyesi bu.

Dün Ermeni savunmacılardan biri 18, diğeri 20 yaşındaydı. Orta ikilileri 23 ve 22, santrforları da 20’likti. Yani karşımızda sadece zayıf değil, deneyimsiz de bir rakip vardı dün. Curaçao’dan bir tık zayıf, Uganda’dan bir tık iyi rakibimize karşı dün yapmamız gereken tek şey, sahaya doğruları yansıtmak. Yani harika bir gün geçirmemize gerek yok, fantastik sürprizler yapmamıza gerek yok. Savunmada Atletico Madridliler-Romalılar, orta sahada Benfica ve Inter’de sezonu çok iyi açan bir ikilin, onların yanında da Avrupa kupalarında çok iyi işler yapmış Süper Lig oyuncuların var.

SOL BEKTE NEDEN ONUR'UN YERİNE CENK ÖZKAÇAR OYNADI?

Peki bizim teknik adamımız ne yaptı? Takımında sol bek oynayıp gayet iyi işler yapan Onur kulübedeyken, hayatında birinci ya da ikinci kümede hiç sol bek oynamamış Cenk’i orada başlattı. Bir de galiba şöyle komik bir savunma geliştirmişler: “Takımında sol bek ileri çıkınca, Cenk onun arkasını kapatıyor” diye... Dünyadaki bütün sol stoperlerin ağzı açık kalmış olmalı, hiçbirisinin aklına gelmemişti zira bu(!)

45 DAKİKALIK GALLER SENARYOSUNUN AYNISI

Tabii Kuntz’un milli takıma kişisel imza isteği bununla da kalmamış. Kulübede Halil ve Bertuğ Yıldırım varken, ligde davet edilebilecek Enis Destan varken, en uçta devşirme Barış Alper’i tercih edip, 60 dakika da oyunda tuttu. Üstelik son milli maçta aynı hatayı yapmışsın, Galler’e karşı en uçta Barış’la başlayıp, muvaffak olamayıp 46’da Umut Nayir’i sokmuşsun. İnanılır gibi değil gerçekten. 45 dakikalık Galler senaryosunun aynısı yaşandı Ermenistan karşısında.

STEFAN KUNTZ BU TAKIMIN SEVİYESİNİN ÇOK ALTINDA

Milli takımın Interlilerden, Atleticolulardan, Benficalılardan, Romalılardan oluşan bu kaliteli jenerasyonu, maalesef teknik adam seçimleriyle heba olma yolunda. Umut Meraş-Kenan gibi seçimleriyle 60 yıllık Avrupa şampiyonaları tarihinin en kötü sonucuna imza atan Şenol Güneş ve bu takımın seviyesinin çok altındaki Stefan Kuntz... Bu jenerasyona gerçekten yazık oluyor.

Yazının Devamını Oku

Farkı Dzeko yarattı

4 Eylül 2023
Top ona gitmeyince Dzeko topa gitti ve o aksiyon da 3 puan için yeterli oldu.

Süper Lig’de ilk 36 müsabakayı geride bıraktık, tüm Anadolu takımları içinde fiziksel olarak en iyi seviyede görünen ekip Ankaragücü idi. Belli ki sezon başı ciddi bir hazırlık dönemi geçirmişler. Ayrıca Gikiewicz, Mert, Efkan, Tolga gibi transfer işlerini kamp öncesi halletmeleri de önemli bir detay.

iSMAiL ZOR BiR MAÇ GEÇiRDi 

Dün Ankara’da ilk 10-15 dakikada Fenerbahçe birkaç kıvılcım yarattı ama ilk devrenin son yarım saatinde maçın tonunu belirleyen genelde ev sahibi ekipti. Tolunay Kafkas’ın talebeleri neredeyse tüm devre boyunca önde baskı yaptılar, İsmail-Fred başta olmak üzere birkaç kez rakiplerini hataya zorladılar. Tolga Ciğerci ve Efkan Bekiroğlu merkezde çok çalıştılar. Yeni transfer Morutan da çizgide kalmadı, çok hareketliydi maç boyunca. Sezonun açılışından beri Fenerbahçe’nin en iyileri arasında olan İsmail’in Ankaragüçlüler’ün presi karşısında dün zor bir maç geçirdiğini söyleyebiliriz.

BAZI iSiMLER SALLANIYORDU

İsmail Kartal’ın Enschede-Ankara rotasındaki kadro tercihini de tabii burada denkleme katmak gerek. Kartal, Enschede’de başlayan 8 futbolcusunu Ankara’da da ilk 11’de kullandı. Szymanski ve İrfan Kahveci de ikinci yarıyı oynamışlardı Hollanda’da. Tabii ki 72 saat, rejenerasyon için yeterli bir süre olmalı. Twente ve Molde de mesela dün öğleden sonra deplasmana gittiler. Genk, Anderlecht’le oynadı. Ancak belki fiziksel olarak değilse de, mental olarak Fenerbahçe’de sallanan bazı oyuncular vardı ilk devrede Ankara’da.

FIRSAT YARATIP DENGEYi BOZDU

Sallanan bazı futbolcuların aksine, dün Ankara’da işler iyi gitmezken elini taşın altına koyan Dzeko’ya ayrı bir parantez açmak lazım. Dün 40 dakika boyunca top ona ulaşmayınca, o topa gitmeye başladı. İlk devrenin sonunda bir şans yakaladı, değerlendiremedi. İkinci devrenin başında Tadic’e bir şans yarattı, gol gelmedi. Sonra Samuel’e yarattığı fırsatla bozdu dengeyi. O aksiyon da 3 puan için yeterli oldu zaten.

KIZLARIMIZA TEŞEKKÜRLER

Yazının Devamını Oku

Kerem’den Icardi’ye bir ‘Icardi asisti’

3 Eylül 2023
Milli yıldızın Icardi ile kurduğu bağ Türk futbolu için umut verici. 

İki gün önce Orta ve Batı Avrupa’daki büyük liglerin transfer dönemi tamamlandı. 6’sında Belçika, 7’sinde İsviçre ve Arabistan, 11’inde Yunanistan’ın yaz transfer periyotları sona eriyor. Kulüplerimiz hem ekonomik darboğazda oldukları, hem de kadrolarını yenilemek istedikleri için haliyle Eylül’ün ikinci çeyreğini bekliyorlar. Özellikle Belçika ve Suudi Arabistan da transferi kapatınca bizim kulüplerin işi daha kolaylaşacak ve 15 Eylül’e kadar muhtemelen bayağı oyuncu alacaklar.

Gaziantep de henüz transferi tamamlamayanlardan. Dün hem sağ bekleri Mbakata, hem de sol bekleri Khacef’in sağlık sorunları olunca 11 kurmakta güçlük yaşadılar. Sağ bekte Ömürcan sıkça deneyimsizliğinin sıkıntılarını yaşadı. Sol bekte de ben stoper orijinli Arda Kızıldağ’ın başlamasını beklerdim ama Mustafa Eskihellaç’ı tercih etti Erdal Hoca. Maçın birinci dakikasından itibaren de zaten çalımcı Tete, pozisyonuna henüz alışamamış Mustafa’ya üstünlük kurdu. İkinci dakikada sağdan Tete üretimi bir pozisyonda gelip attılar, ofsayt nedeniyle iptal oldu. 5’inci dakikada bir kez daha sağdan Tete-Kerem Demirbay-Kerem Aktürkoğlu rotasıyla buldular golü.

İlk çeyrekteki şaşkınlıktan sonra Gaziantep oyuna zaman zaman ortak oldu, Galatasaray’da da özellikle tamamlanamayan ataklar sonrası geri dönüşlerde sıkıntılar gözlemlendi. Belki Molde 11’inin bozulmadan Gaziantep’e gelmesi birtakım yorgunluklar doğurmuş olabilir. Ancak 64’te Kerem Aktürkoğlu-İcardi işbirliğiyle ikinci golü bulunca Galatasaray zaten maçın fişini çekti. Ve milli maç arasına hem Devler Ligi bileti almış, hem de ligde gerekeni yapmış olmanın mutluluğuyla giriyorlar şüphesiz.

AYNI GOLÜ YiNE ATTI

Galatasaray'da dünün yıldızı Kerem Aktürkoğlu’na ayrı bir parantez açmak lazım elbette. 2’nci dakikada bir gol attı, sayılmadı. 5’te aynı golü bir daha attı. 64’te Mauro İcardi’ye adeta bir İcardi asisti yaptı. 75’te bir gol daha attı, bu kez de el nedeniyle iptal oldu. Kerem’in özellikle İcardi ile kurduğu özel bağ, Şampiyonlar Ligi grup maçları öncesi Türk futbolu için heyecan verici.

<iframe width="760" height="450" src="https://www.youtube.com/embed/8D_odI_awv8" title="Icardi, Türkiye tanıtım elçisi gibi | Sezona en iyi başlayan Fenerbahçe | Beşiktaş neşesini kaybetti" frameborder="0" allow="accelerometer; autoplay; clipboard-write; encrypted-media; gyroscope; picture-in-picture; web-share" allowfullscreen></iframe>

Yazının Devamını Oku

Daha iştahlı ve organize bir Trabzonspor izledik

2 Eylül 2023
Belki oyunuyla mucizeler yaratmadı ama daha derli toplu oynadı.

Geçtiğimiz hafta içinde düzenlediği basın toplantısında Bjelica’ya Enis Destan’ı neden daha fazla kullanmadığı sorulduğunda Hırvat Hoca şöyle yanıtlamıştı: “Siz Enis’ın Polonya’da kaç gol attığını biliyor musunuz?” 13, 0, 0, 0, 7, 1, 0, 58, 24, 45, 27, 12, 16, 16, 13, 10, 8, 0, 0, 13, 8, 17, 0, 2, 19, 0, 0, 14, 68, 32, 0... Bu sayılar, Enis Destan’ın geçen sezon Polonya Ligi’nin orta sıralarında dolaşan Warta Poznan’da aldığı dakikalar. Poznan’da ilk kez 3 Ekim’de ilk 11 şansı bulmuş. Gol atmış. Ama bir sonraki maçta yine kulübede oturmuş.

Sezonun genelinde tüm cephelerde 4 kez ilk 11 oynamış, bunların ikisinde gol atmış. Yani Bjelica aslında sanki Enis’e biraz haksızlık etmiş. Zira Enis’in Polonya günlerinde esas odaklanılması gereken detay gol sayısının düşüklüğü değil, aldığı şansların yetersizliği. Dün Enis Destan dahil, Rize maçının ikinci devresinde sergilenen oyunun etkili parçaları ilk 11’de şans buldular: Sağ bekte Mehmet Can başladı. Rize maçının ikinci devresinde olduğu gibi Visca sağda, Bardhi soldaydı. Ve Enis Destan da en uçta. Belki Trabzonspor’un oyunu mucizeler yaratmadı ama daha derli toplu, daha iştahlı bir bordo mavili takım vardı sahada

KUNTZ MiLLi TAKIMA ÇAĞIRABiLiR 

Enis belki henüz yolun çok başında. Daha fazla oynamaya ve gelişmeye ihtiyacı var elbette. Ancak milli takım kadrosuna sadece iki klasik santrfor (Umut Nayir ve Bertuğ) çağırıldı. Belki Kuntz bugün Enis’i de o listeye ekleyip, en azından santrfor seçeneğimizi üçe çıkarabilir. Hatta Japonya önünde de belki dakikas verebilir.

<iframe width="760" height="450" src="https://www.youtube.com/embed/8D_odI_awv8" title="Icardi, Türkiye tanıtım elçisi gibi | Sezona en iyi başlayan Fenerbahçe | Beşiktaş neşesini kaybetti" frameborder="0" allow="accelerometer; autoplay; clipboard-write; encrypted-media; gyroscope; picture-in-picture; web-share" allowfullscreen></iframe>

Yazının Devamını Oku

Harika bir Ağustos performansı

1 Eylül 2023
Ülke puanı sıralamasında 9. sıradayız. Türkiye'nin doğal yeri burası...

80’Lİ yıllarda, Sovyetler Birliği ve Yugoslavya henüz dağılmamışken, UEFA üye sayısı yalnızca 32 iken Türkiye’nin Avrupa futbol masasındaki yeri Malta gibi, Lüksemburg gibi ülkeler seviyesindeydi ancak. UEFA sıralamasında 32 ülke içinde 27-28 gibi basamaklarda gezindik yıllarca.

90’larda Galatasaray’ın tetiklediği ilk kıvılcımlar bizi ilk 20’lere taşıdı. Yetmiş seneye yaklaşan Avrupa kupaları tarihinde zirveyi ise 2000’de gördük. Galatasaray, UEFA Kupası’nı namağlup bir seriyle kazandıktan sonra ülkeler sıralamasında yedinci basamağa tırmanmış ve orada birkaç ay kalmayı başarmıştık.

SON 2 SEZONDA TOPARLADIK

21'inci yüzyılda Avrupa futbol masasının ikinci halka oyuncularından biri olduk hep. Sıralamamız da 10’la 15 arasında seyretti genelde. 2020’lerin başında yaşadığımız kriz bize ilk 20’nin dışı kabusunu yaşattı. Neyse ki son iki sezon iyi performanslarla toparladık ve an itibariyle dokuzuncu basamaktayız. Ki bence ülke futbolunun Avrupa’daki doğal yeri bu. Sekizincilik-dokuzunculuk, bizim ligin market değerinin, kulüplerin ve milli takımın seviyesinin doğal karşılığı gibi.

KOPENHAG ÇEKMEK ŞANS

Dün Türk futbolu adına güzel bir 31 Ağustos akşamı geçirdik. Şampiyonlar Ligi’ne giren 32 takım içinde sadece ikisi üç ön eleme geçerek o aşamaya ulaştı: Galatasaray ve Kopenhag. Galatasaray belki (ölüm grubu F’den sonra) en pahalı ikinci gruba düştü. Ama yine de üçüncü torbadan Kopenhag’ı çekmek bir şans.

Konferans Ligi’ndeki temsilcilerimizden Fenerbahçe, Enschede’deki gergin müsabakadan Becao’nun kahraman savunması ve King’in solosuyla gururla çıktı. Dolmabahçe’de Aboubakar şov sürdü, turnuvanın da gol krallığına oynuyor Kamerunlu. Yazıyı gazeteye geçtiğim dakikalarda Demirspor da birkaç katı bütçesindeki Genk’e karşı tarih yazmaya yakındı

CİDDİ TAVIR İÇİN TEŞEKKÜRLER

Yazının Devamını Oku

Galatasaray, Şampiyonlar Ligi’ne çok yakıştı

30 Ağustos 2023
Sarı kırmızılılar tam 17’nci kez Devler Ligi gruplarına merhaba diyor.

Bir sporsever olarak kendimi şanslı addediyorum, Türk futbolunun şerefli mağlubiyetler çağından kurtulup devrim yapmayı başardığı 90’lı yıllarda çocuktum. 1980’lerde maalesef çoğunlukla bir averaj takımıydık, “yenildik ama ezilmedik” ülkesiydik. 80’lerin sonunda Türk futbolu Şenes Erzik’le yönetimde, Gündüz Tekin Onay ve Serpil Hamdi Tüzün’le altyapıda yaktı devrimin ışığını. Mustafa Denizli gibi, Fatih Terim gibi gözü parlayan genç teknik adamlar yetiştirdik. 3 puanlı sisteme geçtik... 1989’da Dünya Kupası’na sadece bir maç kadar yaklaştık.

DEVRiMiN ESAS AKTÖRÜ

Ancak o devrimin kulüpler düzeyinde esas aktörü Galatasaray’dı: Önce Şampiyon Kulüpler Kupası’nda yarı final oynadılar. Sonra da sadece 8 takımla oynanan Şampiyonlar Ligi’ne hem de Manchester United’ı eleyerek girmeyi başardılar. Galatasaray o gün bir Şampiyonlar Ligi takımı oldu. Bir daha da hiç çıkmadı o tanımın içinden... Bugün Galatasaray tam 17’nci kez Devler Ligi gruplarına merhaba diyor. Bu sayı, Liverpool gibi, Atletico Madrid gibi, Manchester City gibi devlerin üzerinde.

KURALAR HiÇ KOLAY DEĞiLDi

Türk takımlarının play-offta çektiği hiçbir kura kolay değil bu sezon. Adana Demir, Şampiyonlar Ligi’nden gelen Genk’i çekti. Fenerbahçe bir Hollandalı’yı, Beşiktaş da Avrupa deneyimi çok yüksek Dinamo Kiev’i elemeye yakınlar. Galatasaray da bence önemli bir sistem takımını eledi bu turda. Erling Moe ile 5 yıldır gelişen, ilk 11’inde de beş seneyi doldurmuş 5 futbolcusu olan, üretici bir mekanizmayı, Molde’yi saf dışı bıraktı Buruk’un talebeleri.

iHTiYAÇ VARMIŞ GiBi 2. GOLÜ ARADILAR 

İlk maçta Yunus’a karşı çok sert oynayan Ellingsen’in karşısına Tete’yle başlamak iyi bir fikirdi bence mesela. Temsilcimizin çok erken bir dakikada 1-0’ı bulmasına rağmen ilk devreye 0-0’mış gibi iştahla devam etmesi, ihtiyacı varmışçasına ikinci golü araması bir büyük takım davranışı idi. İkinci devredeyse nedense vitesi gereğinden fazla küçülttük ama neyse ki tek gol yetti tur için.

Dün Seyrantepe’de alınan sonucun en kısa özeti bence şu: Galatasaray bir Şampiyonlar Ligi takımı. Ve bu sezon da Şampiyonlar Ligi’ne yakıştı.

Yazının Devamını Oku

Düşük bütçeli Brighton gibi

27 Ağustos 2023
Lige tutunur ve İlhan Palut’la uzun vadeli planlama yaparsa Rize’nin geleceği parlak.

Rizespor gerçekten enteresan bir takım. Süper Lig’de çok alışık olmadığımız türden bir modelle sezona girdiler. Takımın deneyimlileri Gökhan Gönül, Alper Potuk, Kubilay Kanatsızkuş, Amilton, Sefa Yılmaz, Koray Altınay, Bolasie gibi oyunculara teşekkür ettiler. Onların yerine adeta bir düşük bütçeli Brighton’mışçasına, bir Doğu Avrupalı Ajax’mışçasına oyuncular aldılar. Dün sol açık oynayan ve ikinci golün asistini yapan 23 yaşındaki Zeqiri, Finlandiya Ligi’nden 8 golle geliyor. 2001’li on numara Boşnak Varesanovic, Haziran’da ilk kez ulusal takıma çağırılmış. Aynı şekilde dün savunma göbeğinde oynayan ve gol atan 2000’li Macar Mocsi de bu yaz ilk kez milli olmuş. 99’lu Özbek milli Alikulov, Senegal U20 oyuncuları Diouf ve Faye, Beşiktaş altyapı kökenli 2003’lü Eray gibi futbolcular da bu yıl kadroya katılanlar arasında. 2000’li yürekli orta saha Mithat’ı da ben beğendim dün.

PALUT’U GETiRMEK DOĞRU FiKiR 

Böyle bir projeniz varsa, tek sezonluk değil uzun vadeli bir planlamayla transfer yapıyorsanız, bu takımın başına İlhan Palut’u getirmek de çok iyi fikir. Rizespor’un bende yarattığı izlenim şu: Eğer bu yıl ligde tutunurlarsa, İlhan Palut’la da uzun vadeli bir planlama yaparlarsa parlak bir gelecek bekliyor olabilir Doğu Karadeniz ekibini.

DÜZENSiZLiK DÜZEN OLUYOR 

Dünün ev sahibi Trabzonspor içinse yavaş yavaş düzensizliğin düzen haline geldiğini gözlemliyorum. Antalya’yı yenerken de iyi oynamamışlardı, Galatasaray önünde de dağınıklardı. Ama Bjelica ilk iki maçta işler iyi gitmişçesine yine sağ bekte Larsen’le, merkezde Bardhi, sağda Teklic’le başladı oyuna. Yunan on numara Fountas oyuna girene kadar Trabzon’un tek hücum şansı Bakasetas’ın ekstralarıydı. Ki Trabzon’un bu 4-1-4-1’i de Bakasetas’ı zincirliyor. Topla çok fazla geride buluşuyor ve etkinliği çok azalıyor.

BJELiCA REKABET YARATMALI 

Dün Rize’nin 2000’li orta sahası Mithat Pala merkeze hükmederken, Trabzon’da Kerem Şen kadroda yok, Göktan beş dakika ancak alabildi. Bjelica’nın bu takımı canlandırmak için rekabet yaratması şart ve bu ortamı da belki genç oyunculara fırsat vererek üretebilirsiniz.

<iframe width="760" height="460" src="https://www.youtube.com/embed/-CDt2e9nDSk" title="Beşiktaş&#39;ta kongre rüzgarları | Altay &amp; Livakovic değişimi | Sergio Ramos adım adım Galatasaray&#39;a" frameborder="0" allow="accelerometer; autoplay; clipboard-write; encrypted-media; gyroscope; picture-in-picture; web-share" allowfullscreen></iframe>

Yazının Devamını Oku