Uğur Cebeci

Göklere disiplinli dönüş

2 Haziran 2020
Ulaştırma Bakanı Adil Karaismailoğlu ile İstanbul-Ankara arasındaki ilk uçuşa katıldım. İstanbul Havalimanı’na çok erken gidip yolcuları izledim. Korkularına, endişelerine tanıklık ettim.

İSTANBUL Havalimanına gittiğimde bir korku şatosuna gireceğimi sandım. Her yerde sosyal mesafe işaretleri, ısı ölçen gizli ya da ortada ateş ölçtürmenin peşine düşmüş insanlar vardı. Her taraf hijyen ikazları ile donatılmıştı. Biraz ürktüm. İçeri girdiğimde insanların yüzlerinden okunuyordu. Herkes ateşini ruhuna gizlemiş, öksürüğünü içine atarak bekliyordu. Psikolojik bir ateş endişesi ve olmayan öksürükleri hissettim.

DEZENFEKTANLI PASPAS

Terminalin dışında yolcular sıra olmuştu. Aralarından sosyal mesafe bırakarak içeri girildiği için bir kuyruk meydana gelmişti. İç hatlar gidişi kapı dışında dezenfektan ve maske otomatı vardı. Maskesi olmayanlar oradan alabiliyordu. Kapı girişlerinde görevliler, polisler biletleri sordular. Çoğu telefonlarından gösterdi. Sonra otomatik ateş ölçümü yapıldı. Terminale girerken içinde dezenfektan sıvı bulunan paspaslara basıldı. Böylece ayakkabı altları dezenfekte edildi.

BANKA VEZNESİ GİBİ

Ardından güvenlik kontrolüne geçildi. Çantaların konulduğu plastik kaplar her kullanımdan sonra görevliler tarafından dezenfekte ediliyordu. Sonra gidilen check-in kontuarları banka vezneleri gibi olmuştu. Kimliğimi küçük bir delikten görevliye uzattım. HES kodumu söyledim. Baktı bilgiler doğru. Önü tamamen flexi ile kapalı olan görevlinin yanındaki makineden uçağa biniş kartım çıktı. Ardından yeniden güvenlikten geçildi. Yine hijyen şartları doruktaydı. Sık sık dezenfekte noktalarında ellerimi sıvı ile dezenfekte ettim. Yolculardan eldiven kullanımı istenmiyordu ama sürekli maskelere bakılıyordu. Salonlara geçildiğinde görevliler, hep sosyal mesafe için uyarılarda bulunuyordu. Bunu anonslarla da yapıyorlardı. Ama yine de çok başarılı değildi.

YOLCULAR TEK TEK ÇAĞRILDI

Yazının Devamını Oku

Bu fiyatlar şirketin sağlığını bozar

27 Mayıs 2020
THY Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı İlker Aycı maliyetlerin çok yükselmesinden yakınıyor. Bu maliyetler altında ezilmemek daha doğrusu şirketin sağlığı için bir dizi tedbirlere hazırlanıyor. Yolculara da yüklenmek istemediklerini belirten Aycı, “Otobüs yolculuklarında bile tavan ücreti 500 TL olarak belirlendi. Uçaklarda iç hatlarda bu ücret Ekim 2019’da belirlenen şekliyle tek yön 450 liraydı. Bu tavan ücreti ile uçmak şirketin sağlığını bozar” diyor.

Yeşilköy’deki THY genel yönetim binasındayız. THY Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı İlker Aycı ile buluştuk. Biraz gergin gördüm. Uçuşların başlaması yaklaştıkça var olan sancılar daha da artmaya başlamıştı. Karamsar değildi. Ama daha çok devletin sırtına yük olmadan sorunları çözmekten yanaydı. Bunu da şirketin sağlığı açısından daha fazla önemsiyordu. Bilet fiyatlarından, ikrama, uçak alımından battaniyeye kadar birçok şeyi konuştuk.

Bilet fiyatları artacak mı?

Maliyetlerimiz çok yükseldi. Bugün otobüs yolculuklarında bile tavan ücreti 500 TL olarak belirlendi. Uçaklarda iç hatlarda bu ücret Ekim 2019’da belirlenen şekliyle tek yön 450 liraydı. Bu tavan ücreti ile uçmak şirketin sağlığını bozar. Biz önce yolcularımızın, sonra çalışanlarımızın ve bir o kadar önemli şirketimizin sağlığını düşünüyoruz. Bu üçlü için elimizden ne geliyorsa fazlasıyla yapacağız. Şu anda dünyada 22 bin uçaktan yüzde 90’ı yerde. Bu durum maliyetleri çok yükseltti.



İÇ HATLARDA İKRAM YOK

Yazının Devamını Oku

Dominik harekâtı

20 Mayıs 2020
İnat etti. İşi biten ekibini Türkiye’ye götürmeye karar verdi. Bayram öncesi ailelerine kavuşturmak istedi. Acun Ilıcalı şirketinden ödediği paralarla Karayipler’de değişik adalarda çalışanlarımızı da memlekete getirdi. Organizasyon için ciddi bir savaş verdi. Ilıcalı, COVID-19’un yarattığı engelleri bir bir aştı.

Haftalar önceydi. Acun Ilıcalı hem işi sona eren hem de Survivor’da elenen yarışmacıları Türkiye’ye göndermek istiyordu. Ama neredeyse bütün hava sahaları kapanmıştı. Kendi ekibinden başta Macaristan olmak üzere iş yaptığı yabancı kanallarda işi biten personelini de Dominik Cumhuriyeti’nde tutmanın mantığı yoktu. Çalışanlarını bayram öncesi Türkiye’ye göndermek, hatta karantina süresi sonunda ailelerinin yanına ulaşabileceği şekilde uçurmak istiyordu.



TÜRKLER SIRAYA GİRDİ

Acun Ilıcalı’nın uçak kiralayacağı çabuk duyuldu. Karayip denizindeki Jamaika, Bahamalar Cayman,St Vincent ve Grenadinler gibi adalarda yaşayan bütün Türkler ona ulaşmaya başladı. Kısa sürede kimi ücretli, kimi ücretsiz vatana dönmek istiyordu. Survivor ekipleri dışında değişik adalarda turistik tesislerde çalışanlar dışında turist olarak gitmiş ama dönememiş olanlarda çaresizlik içindeydi. Kimi Küba’da kimi Bahamalar’da. Club Med’de çalışan Türkler de sıraya girmişlerdi.

ÇAVUŞOĞLU ARAYA GİRDİ

Yazının Devamını Oku

Yasak bitiyor travma başlıyor

13 Mayıs 2020
Birçok havayolu şirketi haziran ayında uçmaya başlıyor. Sonra hızla seferler yayılacak. Koronavirüs şartlarına hazırlıklar neredeyse tamam. Havayolları alacakları tedbirleri belirledi. Dünya Sağlık Örgütü ile mutabakatlar da sağlandı. Ama ya yolcular… Tedirgin, kararsız. Havayollarını bekleyen büyük tehlike yolcunun kararsızlığı olacak.

Herkes birbirine soruyor. ‘Sen uçacak mısın ?’, ‘Uçağa biner misin?’ Sorunun cevabı ‘evet’ ler kadar çok ‘hayır’. Tedirginlik dorukta. Yolcular dip dibe oturmaktan korkuyorlar. Burun buruna uzun saatler panik yaratıyor. Alınan bütün tedbirlere inandırmak zaman alacak. Elbette uçuş boyu zor olsa da herkes maske takacak. Uçakların zaten hijyen şartları dorukta olacak. Her yer tertemiz, steril. Hava içeride tertemiz olacak. Filtlereler daha sıklıkla değişecek. Ana üslerinden kalkıp giden uçaklar indikleri yerlerde de dönüş seferi için aynı titizlikle temizlenecek mi? Düşük maliyetli hava yolu şirketleri artan maliyetleri nasıl karşılayacaklar?



KARŞILIKSIZ YARDIM

Şu sıralar Uzakdoğu ve Amerika kıtasında uçan şirketler ciddi deneyimler kazandılar. Ama IATA raporlarına göre gökyüzü hala çok boş. Yolcu sayısı ise çok ağır artıyor. Hedefler, maliyet ve kâr hesaplarının hepsi de geride kaldı. Tutmaya imkân yok. Havayolu şirketleri, öncelikle iflas gibi büyük sözler kullanarak merkezlerinin olduğu ülkelerde ciddi mali yardım almanın peşindeler. Karşılıksız yardım en önemlisi. Hiçbir havayolu şirketi uzun vadeli de olsa kredilere yanaşmıyor. ‘Bittik, tükendik ‘seslerinin arkasında en önemli neden devletten nakit para yardımı alabilmek.

ZAMANA İHTİYAÇ VAR

Yazının Devamını Oku

Sosyal mesafeli havalimanı

6 Mayıs 2020
İstanbul Havalimanı CEO’su Kadri Samsunlu, terminalin çok büyük olmasından dolayı eleştirildiklerini ama şimdi sosyal mesafe konusunda belki de dünyanın en rahat terminalini işlettikleri söyledi.

Büyüklük sayesinde köprüler, salonlar, alışveriş merkezleri yiyecek-içecek alanları, hepsinde sosyal mesafe korunması için yeterli yer var. Kimse burun buruna gelmeden terminali kullanabiliyor. Pandeminin kollarına sıkışmış İstanbul Havalimanı’nda Kadri Samsunlu ile konuştum. Günde ortalama 3-4 tahliye uçağının indiği havalimanında bütün gelirler durmuş. Yaklaşık günlük 10 kargo uçağı hareketi, dev tesisin bir havalimanı olduğunu hatırlatıyor. Havalimanında yaşananları, aldıkları önlemleri ve gelecek planlarını Hürriyet’e anlatan Samsunlu, “Uçuşlar başlıyor anonsu yapıldıktan sonra 1 saat içinde hemen her şey devreye alınabilecek. Bütün ışıklar yanacak ve anında hayat verilecek. Birçok önlem devreye girecek. Örneğin yolcular, havayolu şirketlerine ikamet edecekleri adresi bildirmek zorunda olacak. Yabancı yolcularda ise ‘özel sağlık sigortası’ önkoşulu aranacak. Aşı bulunmadan hiçbir gevşemeye izin yok. Uçuşların muhtemel başlangıcı 28 Mayıs ya da haziran ortaları için bütün tedbirler alındı” diyor.

KİMSE İŞTEN ÇIKARILMADI

İşte CEO Kadri Samsunlu ile sohbetimizin ana başlıkları:

* Havayolları gibi havalimanlarında da salgın dönemi ciddi gelir kaybı oldu. Havacılık gelirleri dışında daha büyük gelir olan kiralama, mağazalardan alınan pay vs hepsi durmuş vaziyette. Kira geliri neredeyse sıfırlanmış. Bu dönem İGA, mağazalardan hiç kira almamış.

* Toplam 6 bin 700 çalışandan sadece yüzde 9’u geliyor. Bu yüzde 9 günde üç vardiya halinde çalışıyor.

* Şu ana kadar kimse işten çıkarılmadı.

* Terminalin en fazla eleştirilen yanı büyük oluşuydu. Ama şimdi sosyal mesafe kuralı çıkınca ve de uçuşlar açılınca belki de dünyanın en rahat terminali olacak.

TEMİZ HAVA VERİLİYOR

Yazının Devamını Oku

Ay-Yıldızı nasıl çizdiler

29 Nisan 2020
Dünyada neredeyse bir ilki gerçekleştirdiler. Bir grafiker edası ile gökyüzünden devasa bir Türk bayrağı dalgalandırdılar. Kusursuz bir çizim yaptılar. Şansları da yaver gitti. Bir bulut bile onları gölgelemedi. Ne uçağı ne de kendi yaşamlarını tehlikeye atmadan bayrağımızı Ankara merkezinden birçok şehri, ilçeyi, köyü tepeden kaplayacak bir çizime imza attılar. Genç yaşta mesleklerinin zirvesinde iki kaptan pilot kusursuzdular. Milyonlarca yürek onları alkışladı. Risk almadan, sadece kuralları uygulayarak kahraman oldular. Sivil havacılığın da tek isteği buydu zaten.

Size garip gelebilir. Bazıları analarından pilot olarak doğar. TK 1920. Uçak THY’nin en büyüklerinden Boeing 777-300 (ER) yani ekstra uzun menzilli. KC-JJF tescilini taşıyan uçak. Yer Ankara Esenboğa, uçak alışılmamış bir sefere çıkıyor. Anadolu’nun tam ortasına Türk bayrağı çekecek. Flight Radar24 gibi gerçek zamanlı uçuşu gösteren sistemden izleniyor. Tam 2 saat sürüyor... Günlerden 23 Nisan. Bütün zamanların çok özel günü. Çocukların nesiller boyu taşıyacakları koca bir hazine. Kaptan pilot ve bir sürü idari sorumlulukları da apoletlerinde taşıyan Öner Samyel. THY’nin basın müşaviri Yanya Üstün ile birlikte ilk Boeing 787-9 uçağı geldiğinde birlikte Trabzon’a uçmuştuk. Yanında yine genç yaşta işinin zirvesinde Kaptan pilot Murat Gülkanat vardı. O da bir öğretmen pilottu. Ve en büyük sorumluluk için Ankara Esenboğa Havalimanı’nda motor çalıştırdılar.

HEYECANA DÖNÜŞTÜ

Aralara girmenin anlamı yok. Nasıl çizdiler? sorusunun cevabını uçağın sorumlu Kaptan pilotu Öner Samyel veriyor:
“TK 1920 uçuşuna genel müdür yardımcımız Aykut Alpa Kaptan görevlendirdi. Düşünce saniyeler içinde heyecana dönüştü. Uçuşu gerçekleştirdiğimiz Murat Gülkanat kaptan ile simülatörde rotanın hangi irtifa ve sürat ile uçulacağını test ettik. Keskin dönüşler çok önemliydi, çünkü B777 uçağı bir havayolu uçağı ve 350 ton dev bir uçak. Dönüş yarıçapının küçük olması için mümkün olduğu kadar alçak irtifada ve keskin dönüş yapmamız gerekmekteydi. Uçuş sırasında hava durumu bizi en çok etkileyecek konuydu. Önümüze kaçınmamız gereken bir bulut çıkabilirdi ve rotadan sapmamız gerekebilirdi. Ancak uçuş sırasında her şey yolunda gitti.


Yazının Devamını Oku

Havayollarının 3 isteği

22 Nisan 2020
Tüm havayolları gerçekten panik içindeler. Bu salgın yüzünden neredeyse hiçbir şirket uçuş yapamıyor. Kısıtlı uçulan noktalar ise şirketleri ayakta tutmaktan çok uzak. Ne zaman her şirketin belirlediği tüm uçuş noktalarına uçacağı ise bilinmiyor.

HAVAYOLU şirketleri yeniden ayağa kalkabilmek daha doğrusu uçabilmek için hükümetlere el açmış durumda. Bu korkunç koronavirüs salgını bitse bile şirketlerin toparlanması zaman alacak. Belçika ve İsveç hükümetleri havayolu şirketlerine ilk el uzatanlar arasında yer aldı. En erken davranan ise Singapur hükümeti oldu. Salgının gelişmesini, yani yayılmasını bile beklemeden Çin’deki felaketten hemen sonra Singapur Havayolları’na para girişini sağladı.



Ne istiyorlar?

Havayolu şirketleri isteklerini, beklentilerini üç ana başlıkta topladılar.

1. Doğrudan finansal yardım. Yani karşılıksız sıcak para yardımı.

Yazının Devamını Oku

Çukurova havalimanı ihalesi iptal edildi

15 Nisan 2020
Çukurova Havalimanı üstyapı tesislerinin ihalesi geçtiğimiz aylarda açıldı. Devlet Hava Meydanları İşletmesi’nin açtığı ihaleye iki firma teklif verdi. Limak-Kalyon-Cengiz inşaat ortak girişimi şartlı teklif verince elendi. Diğer ortak girişim ise Günbeton İnşaat-Terminal Yapı ortak girişi ise 100 milyon Euro kira bedeli karşılığında ihaleyi kazandı.

Toplam yatırım tutarının 250 milyon Euro olması hesaplanan inşaat ortaya çıkan güvensizlik nedeniyle DHMİ Yönetim kurulunca ihale iptali için karar verildi. Yeni ulaştırma bakanı onayına sunuldu. Bakan Adil Karaismailoğlu zaten duruma çok iyi hakim olduğu için hızla onaylayınca da ihale iptal edilmiş oldu.



BAKAN EL KOYDU

İhaleyi kazanan ortaklardan Terminal Yapı daha önce de Çeşme-Alaçatı havalimanı inşaatı ihalesini kazanmıştı. Aynı zamanda işletmeyi de yapacaktı. Ancak haziran ayında bitmesi gereken havalimanı için hiçbir çalışma yapılmadı. İhaleye Kürtür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy bir bakıma el koydu. Bölgenin harika bir otoyolla İzmir Adnan Menderes Havalimanı’na bağlı olduğunu belirten bakan, böyle bir yatırımın gereksizliğini ve çevreye verilecek zararı gündeme getirdi. Terminal Yapı zaten ilerlemeyen işi durdurmak zorunda kaldı. Aynı şirket ayrıca Kıbrıs Ercan Havalimanı terminal işinde Taş Yapı firması ile ortaklık kurmuştu. O işte yürümüyordu.

ŞİRKETTEN AÇIKLAMA

Yazının Devamını Oku