Bu sayede hedeflenen kedi ve köpeklerin kaybolma durumlarında mikroçip yardımı ile sahiplerinin ve adreslerinin tespit edilebilmesi, hastane ve klinik ziyaretlerinde sağlık geçmişleri hakkındaki datalara ulaşılabilmesi, ortak iletişim ağı çerçevesinde ilgili kurumlarda yapılacak işlemler sırasında kolaylık ve netlik sağlanması, yurtdışı çıkış işlemlerinde kolaylık ve uygunluk oluşturma, ilgili kurumlarca istatistik oluşturabilmek hedefleniyor.
ENJEKTÖR İLE YERLEŞTİRİLİR
Özellikle sabahın erken saatlerindeki serinlik ve akşam güneş battıktan sonraki ciddi ısı düşüşü sonbahar için tipik olgulardır. Tıpkı bizlerde olduğu gibi köpeklerde de mevsim geçişlerinde uyum süreci esnasında bağışıklık sisteminin adaptasyonda güçlük çekmesi ve zayıf düşmesi söz konusu olabilmektedir. Serin ve yağış geçişli olan sonbaharda dostlarımızda rastlanabilecek hastalıkları şu şekilde sıralamak mümkündür:
- Kusma ve ishal: Sabah erken ve akşam güneşin etkisi geçtikten sonraki gezintileri esnasında köpeklerimizin mide, bağırsak sistemini üşütme ihtimali sonbaharda her zaman mümkündür. Bu olgu akut başlayan kusma ve şiddetli ishalle karakterize olabilir. İshal ve kusma sonucunda köpeğin vücudunun elektrolit dengesi bozulacağı için halsizlik iştah kaybı ve hareket isteğinde azalma gözlenebilir. Ayrıca sabah soğuğu ile çiğ düşmüş çim ya da otların dostumuz tarafından yenmesi yağmur sonrasında da görülebileceği üzere sindirim sisteminde bakteri ve tek hücreli parazitlerin artışına neden olabilir. Bu da tıpkı üşütmede olduğu gibi ishal ve kusmayla sonuçlanabilir. Her iki durum için de veteriner hekiminizle kontağa geçmeniz köpeğinizin sağlığı için en doğrusu olacaktır.
-Gaz birikmesi-gaz sancısı: Islak ot yeme ile alınabilecek olan bakteri ve parazitlerle sindirim sisteminin üşütülmesi soncunda bağırsaklarda şiddetli gaz birikmesi şekillenebilir. Bu olguda halsizlik, durgunluk, karın bölgesinde gerginlik, iştahsızlık, harekette isteksizlik ve hatta ağrıya bağlı topallık gözlemlenebilir. Yine dostumuzun onu rahatsız eden gazdan ve ağrıdan kurtarmak hedefli veteriner kliniğine başvurmak elzem olacaktır.
-Mide dönmesi: Her ne kadar sebebi bilinmeyen hastalık olarak tanımlansa da bu çok tehlikeli ve ölümcül olabilen olgu istatistiki olarak köpeklerde en çok sonbahar aylarında gözlemlenmektedir. Üşütme ya da çim yemeye bağlı olarak midede biriken gaz midenin kendi etrafında çeşitli derecelerde dönüp burkulmasına sebep olabilmektedir. Aşırı salyalanma, inleme, hareket ermeye direnç, yüksek seviye halsizlik, karın bölgesinde ciddi şişkinlik, gerginlik ve kambur duruşla karakterize olan bu olgu acil müdahale hedefli hayvan hastanelerine ulaşmayı gerektirir.
Bu eğitimin kurgusu, sahibin planlama ve takibi olmaksızın oluşturulabilecek bir durum değildir. Birçok köpek kurgunun doğru planlanamaması ve yönetilememesi sonucunda koşulsuz sevdiği sahibinden ayrılma dramıyla yüzleşmek zorunda kalır. Aslında biraz çaba ve doğru yönlendirmelerle kazandırılabilecek olan tuvalet alışkanlığı büyük oranda köpek sahiplerinin hataları yüzünden başarısız olur.
Peki yapılan bu hatalar nelerdir:
Bu ırklar orijini ve anavatanı Türkiye olmasına istinaden milli değer olarak öngörülmüş olup koruma altına alınmıştır. Bu olgu yasayla net olup, ırkların saflığının korunması ve genetik yapılanmalarının bozulmaması hedefli olarak oluşturulmuştur. Yasa çıkarılmadan önce Anadolu’ya has olan birçok kedi ve köpek başta Avrupa, Amerika ve Kanada olmak üzere dünyanın birçok ülkesine götürülmüş, buralarda kontrolsüz ve takipsiz bir şekilde üretime tabi tutularak karakteristik özelliklerini yitirdiklerine şahit olunmuştur. Yurt dışına çıkışı sınırlı ve yasak olan köpek ile kedileri şöyle sıralayabiliriz:
KÖPEKLER
-Kangal: Anadolu’da Sivas ve civarından köken alan milli gururumuz kangal köpeği, tüm dünyada büyükbaş ve küçükbaş hayvan sürülerini başta kurtlar olmak üzere birçok yırtıcıya karşı amansızca koruyabilen tek ırk olması sebebiyle değerli ve rakipsizdir. Bu ırkın mensupları ve yüksek oranlı melezleri Tarım ve Orman Bakanlığı’nın özel izni olmadan ve ülkeler arası anlaşma sağlanmadan yurt dışına çıkışı kesinlikle yasaklıdır.
Sevdiğimiz arkadaşlarımız, vakit geçirmekten keyif aldığımız aile üyelerimizle nasıl zaman zaman dışarıda birşeyler yapmaktan zevk alıyorsak köpeklerimizle de bir kafeye gidip kahvemizi içebilir, bir restoranda yemek yerken yanımızda olmalarından memnun olabiliriz. Dostumuzla planlayacağımız bu tür bir etkinlik için nasıl bir hazırlık yapmalı ve nelere dikkat etmeliyiz? İşte cevabı...
TUVALET İHTİYACI KARŞILANMALI
-Bir restoran ya da kafeye köpeğimizle gitmeden önce onun tuvalet ihtiyacını önceden karşılamış olduğundan emin olalım. Aksi takdirde oturulan yerlerde dostumuz stresli vakit geçirmek zorunda kalacaktır.
- Her hayvan, doğasına uygun alanlarda yaşama hakkına sahip olmalıdır. Bu sebeple, doğasından koparılıp sınırlandırılmış alanlarda yaşamaya zorlanan hayvanların biriktirildiği hayvanat bahçeleri kapatılmalıdır.
- İnsan eğlencesine yönelik esaret altında tutularak çeşitli numaralar yapmaya zorlanan yunus ve katil balinaların hapsedildiği su parkları kapatılmalıdır.
- İnsanlık yararına, bahanesine sığınarak birçok acıya ve ölüme mahkum edilen deney hayvanları özgür bırakılmalıdır.
- Küçük yaşlardan itibaren çocuklara okul müfredatlarında hayvan sevgisi ve hayvan hakları konularında eğitimler planlanmalıdır.
- Sokakta yaşamak zorunda kalan hayvanların refahı için iyileştirilmiş yasalar düzenlenmelidir.
İnsan eliyle yapılan suni seleksiyon sonucunda birbirinden çok farklı fiziksel ve kütlesel değişiklik gösteren köpek ırkları mevcuttur. Bu farklılıklar köpek ırklarını sınıflandırmada bir kıstas olmuş ve “küçük ırklar”, “orta boy ırklar”, “büyük ırklar” ve “dev ırklar” şeklinde belirlenmiştir. Fiziksel kütle farklılığından doğan bu sınıflandırmayla köpeğin boyutu bazı genellemeler için kıstas olmaktadır.
KÜÇÜK IRKLAR
- Küçük ırk sahiplenenler genellikle köpeklerinin gezinti ve egzersiz programlarına çok fazla dikkat etmeyerek daha çok evde vakit geçirmelerini sağlarlar. Köpeğin küçük ırk olması köpek olduğu gerçeğini değiştirmez. Küçük ırklar da düzenli gezmeye ve egzersize edilmeye ihtiyaç duyarlar.
- Az dışarıya çıkış ve izolasyon küçük ırklarda türdeşleri ve tür dışı canlılara karşı sosyal algı bozukluklarına sebep olur.
- En çok küçük ırk sahiplerinde gözlemlenen insanlaştırmaya yönelik manüplasyonlar bir çok davranış probleminin tetikleyicisi olmaktadır.
- Küçük ırklarda gözlemlenen fiziksel egzersiz eksiklikleri ve genetik nedenler bu ırklarda diz kapağı çıkması, çapraz bağ lezyonları gibi problemleri tetikler.
Yavru köpeğin hormonal aktivitesinin başlaması ve artışıyla karakterize olan süreç gençlik dönemine kadar uzayabilmektedir. Küçük ırk köpekler ergenlik sürecine, orta ve büyük ırklara göre daha erken girerler. 5 aylık civarı başlayan bu süreç küçük ırklarda 12 aylık olana kadar devam edebilmektedir. Orta ve büyük ırklarda ise 7 aylık civarında başlayan bu dönem, 18 aylık olana kadar sürebilmektedir. Ergenlik süreci ile birlikte hormonal aktiviteler yoğunlaşır ve buna paralel olarak da kas gelişimi ile büyüme ivmelenir. Seksüel gelişim dönemlerinden biri olan ergenlik, dişi ve erkek köpeklerde benzer değişimlere sebep olabildiği gibi, her iki cinsiyette de fiziksel ve davranışsal anlamda farklı etkiler oluşturabilir.
DIŞ DÜNYAYI KEŞFETMEYE MERAKLI OLURLAR