Serhat Demirel

Köpeğim beni görüntülü aradı

23 Kasım 2021
Bilim bu şekilde ilerlerse insanlarla iletişimi kesip nihai amacımız olan hayvanlarla diyalog kurabilmeyi becereceğiz sanırım. Köpeğinizle mesajlaştığınız, uzaktayken arayıp konuştuğunuz senaryolar sadece bilimkurgu filmlerinde yer almıyor, bizzat gündelik hayatımıza doğru geliyor.

TOPLA ARIYOR

İskoçya’da Glasgow Üniversitesi’nden hayvan-bilgisayar etkileşimi uzmanı Dr. Ilyena Hirskyj-Douglas’ın fikri hayata geçti ve köpeklerin sahiplerini görüntülü arayabilecekleri bir düzenek geliştirildi. Sistem şöyle işliyor: Oyun oynamayı sevdiği tenis topunun içine yerleştirilen parça, köpeğin topu sallamasıyla görüntülü arama komutu veriyor ve sahibinin telefonu aranıyor. Görüşme, cihazın bağlı olduğu ekranda da sahibinin görünmesiyle devam ediyor.

Dr. Hirskyj-Douglas, Finlandiya’daki Aalto Üniversitesi’nden akademisyenlerin yardım ettiği düzeneği kullanarak 10 yaşındaki Labrador cinsi köpeği Zack’le denemeler yaptı.

İlk iki gün, kimisi tesadüfen olan 16 arama yapan köpeği Zack, ekranda gördüğü sahibini tanıdı ve oyuncaklarını ekranın önüne getirip oyun oynama çağrısında bile bulundu. Günde ortalama 5, bir haftada toplam 35 arama yapan Zack’in hareketlerinde olan biteni fark ettiğine dair değişimler gözlemlediğini söyleyen Dr. Hirskyj-Douglas “Zack’in topu almakla arama yapmak arasındaki bağlantının farkında olduğundan emin değiliz” diyor. O da şimdilik bence.

KÖPEK İNTERNETİ

Çünkü konuşmasını şöyle sürdürüyor araştırmacı: “Evcil hayvanlara daha fazla özerklik tanıyacak ve teknolojiyle etkileşimleri üzerinde kontrol sağlayan bir tür ‘köpek interneti’ geliştirmeye yönelik bir adım daha attık. Bu, pandemide sahiplenilen köpeklerin sahipleri işe dönerken evde yalnız kalmanın stresiyle başa çıkmanın yeni yollarını bulmasına yardımcı olabilir.”

Zack

Yazının Devamını Oku

Kedilerin uyuyuş şekli bize ne anlatır?

13 Kasım 2021
Günün 16 saatini uykuyla geçiren, kalan 8 saatlik hareketliliğiniyse sizin uyuduğunuz, tam da uykunuzun en derin olan bölümüne denk getiren kedilerin uyuma halleri bazı şeylerin işaretçisiymiş.

Kedilerin uyuma şekillerini inceleyen uzmanların yorumlarını derledim. Bize de rehber olabilecek sözler sarf etmişler. Rehber niyetine dikkatinize sunuyorum.

Yan yatmışsa: Yan yatan bir kedi insanların önemli kısmı gibi en rahat pozisyonda uyuyor demekmiş. Bu muhtemelen onun en uzun ve derin uykusu olacak. Ellememeniz ikiniz için de en hayırlısı.

Sırtüstü, göbeği açık: Bilirsiniz bir kedinin karnını sevdirmesi, onun kendini güvende hissettiğinin habercisi. Bu uykuda da geçerliymiş. Yerini ve yanındakileri güvenli buluyor demekmiş.

Kıvrılmış şekilde: Hilal şeklini alıp kuyruklarını da kapatarak yatıyorlarsa olası tehlikelere karşı kendilerini korumaya alıyorlarmış. Aynı zamanda onu rahat bırakmanız gerekiyormuş.

Yazının Devamını Oku

Her adımında Atatürk’ün yanında: Foks

30 Ekim 2021
Bu köşenin hedefi, her fırsatta dile getirdiğim üzere belli: Başta sokak hayvanları olmak üzere, tüm canlıların daha iyi şartlarda yaşaması için farkındalık yaratmak.

Bu nedenle uzman görüşleri, tanıklıklar, bilimsel çalışmalar gibi çeşitli konulara değiniyorum.

Cumhuriyet Bayramı’nın 98’inci yılının ertesi gününde Atatürk’ün köpeği Foks ile ilişkisine değineceğim. Hayvan sevgisi konusunda da Atatürk’ün yolunu takip etmek, bizi arzuladığımız noktaya taşıyacaktır.

KÖPEKLERİ HEP SEVDİ

Hayatının önemli kısmı cephelerde geçen Atatürk’ün köpeklerle hep yakın bir ilişkisi olmuş. Çocukluğunda sevdiği ve sahiplendiği köpeklerin haricinde, Sofya’da askeri ataşeyken Alp adını verdiği İngiliz seteri bir köpeği olduğu ve Çanakkale dahil olmak üzere uzun süre yanında olduğu kaynaklarda yer alıyor. İstiklal Savaşı’nda ortada kalan Alber isimli av köpeğine de sahip çıktığı biliniyor.



Yazının Devamını Oku

Kedi ve köpeğin için ne yaparsın

23 Ekim 2021
Guardian gazetesi okuyucularından muhteşem bir şey istemiş. Gelen cevaplar nefis. O nedenle bir kısmını paylaşmadan edemeyeceğim. Sizden de benzer hikâyeleriniz varsa onları rica edeceğim. İnsanların hayatlarını paylaştıkları hayvanların anısına bu kadar saygı duymalarını hayranlıkla izliyorum.

Downton Abbey dizisi karakterlerinden Nelson’ın adını verdiği kedisini çevresi çok sevdiği için ona bir Facebook sayfası açan Cathy Peake, kedisinin bir reklam kampanyasında bile rol aldığını söylüyor. Peake, kedisinin anısına bir opera salonunda koltuk alıp, adını yazdırmış.

Lindsey Manton’un 10’uncu doğum gününden 4 gün sonra aniden fenalaşan köpeği Kimi Raikkondog Manton, COVID-19 nedeniyle yanına girmesine izin verilmemesi nedeniyle veterinerde tek başına hayatını kaybetmiş. O da bunun anısına eline geçen toplu parayı köpeğinin dövmesini yaptırmaya harcamış. Bacağındaki dövmeyi yaptırması 7 saat sürmüş.

15 yaşındaki Terrier cinsi köpeği ölünce onun küllerini elmasa çeviren ve o elmastan yüzük yaptıran Stephanie ve kedisinin patisinin üç boyutlu çizimini yapıp bunu seramik vazosunun üzerine işleyen Valeria, diğer gönül telimi titreten kişiler oldu.

Anlatın, peki siz ailenizden birisi kadar çok sevdiğiniz kedinizi, köpeğinizi kaybettiğinizde neler yaptınız? Haftaya da bunları konuşuruz.

MUTLU SONLA BİTMİŞ NEYSE Kİ

Yazının Devamını Oku

Kediler mi daha akıllı köpekler mi

9 Ekim 2021
Böyle bir kıyaslama durumunda tabii ki oyumu, yaşamını kedilerle paylaşan bir insan olarak kedilerden yana kullanabilirim. Ama her cinse eşit mesafede durup kararı bilim insanlarına bırakmalıyız. Bilim de burada işin çetrefilli olduğunu söylüyor.

New York’taki Barnard College’da köpek davranışı uzmanı olan Alexandra Horowitz, Live Science’a araştırmacıların köpekler konusunda sadece zekâyı tek başına çalışmadığını, farklı yönlere de baktığını anlatıp, kedilerin kendi yapmaları gereken şeylerde, köpeklerin de köpeklerin yapması gereken şeylerde iyi olduğunu söylüyor. Bu nedenle kıyaslamayı sağlıklı bulmuyor.

Maine’deki Unity College’dan Kristyn Vitale de hayvan davranışlarının üç geniş bölümde incelendiğini belirtiyor: Problem çözme yeteneği, kavram oluşturma ve sosyal zekâ. Vitale, insanların kedileri soğukkanlı ve ilgisiz olarak görmelerine rağmen aslında kedilerin genellikle köpeklerle aynı seviyede sosyal zekâ sergilediklerini anlatıyor.

ARALARINDA FARK YOK

2005 yılında yapılan ve kedi-köpek kıyaslaması içeren araştırmadaysa iki türün de insanların işaret ettiği ipuçlarını kullanarak gizli yiyecekleri bulma yeteneği arasında büyük fark göremedi. Aynı çalışmada kedilerin, köpeklere kıyasla dikkat çekme davranışlarının bazı bileşenlerine sahip olmadığını ortaya koydu.

ŞARTLARI İYİLEŞTİRELİM

Ez cümle, zekâ olarak kıyaslama yapmayı bırakabiliriz. Bilim insanları da bize bunu salık veriyor. Ne yapalım o zaman? Didaktik olacak ama olsun. Sokakta gördüğümüz kedi köpeği daha iyi şartlara kavuşturmak için çabalamak, becerebiliyorsak sahiplenmek, imkânımız yoksa da sahiplendirmek için uğraşmak yeterli sanırım.

Yazının Devamını Oku

Kediler de bağlanıyormuş

2 Ekim 2021
Hayatlarını kedilere hizmet ederek geçirenler. Hadi yaşadınız.

Oregon State Üniversitesi’ndeki araştırmacılar bu kez yüzümüze gülmüş. Biz hep kediler bizi umursamıyorlar, hareketlerimizi anlayabiliyorlar ama önemsemiyorlar diye düşünüyorduk. Ama araştırmacılar diyorlar ki kediler de beraber yaşadıkları insanlara karşı köpekler gibi bağlanma özellikleri gösterebilirlermiş.

Current Biology’de yayımlanan çalışmaya göre evcil kedilerin bakıcılara karşı, köpekler ya da bebeklerde görülen farklı bağlanma stilleri sergiledikleri ortaya çıkmış.

Araştırma şöyle yapılmış: 70 yavru kedi bakıcılarıyla bağlanma deneyine sokulmuş. İki dakika bakıcısıyla, iki dakika aynı odada, iki dakika da ayrı odada tutulmuş.

SAHİBİ YOKKEN STRESLİ

Genç, yaşlı fark etmeksizin kedilerin yüzde 65’i sahibi odada yokken ‘güvenli’ bağlanma stili dedikleri davranışı sergiledi. Yani sahibi odada yokken daha stresli, sahibi odaya dönünce daha rahat bir ruh hali gösterdiler.

Yüzde 35’iyse ‘güvensiz’ bağlanma stili sergiledi. Sahibi yokken stresli, o geri dönünce stresi devam etti, aşırı temas, kaçınma ve düzensiz temas gösterdiler.

Araştırmanın sonucu olarak güvenli-güvensiz bağlanma stilleri arasındaki farklar insanların çocuklarıyla yaşadığı ilişkideki bulgulara benzer oldu. İyi haber, kedilerin çoğunluğu, güvenli bağlanma davranışı sergiledi.

Yazının Devamını Oku

Oyuncu derken şaka yapmıyoruz

25 Eylül 2021
Kedilerin aksine köpekler araştırmacılarla daha barışık sanırım.

Çünkü kedilerin dünyasını anlamak için çabalarımız beklenen hızda sonuç vermiyor. Ama köpeklerle ilgili ne düşünsek hiç mahcup etmiyorlar ve fazlasıyla sevindirici sonucu önümüze seriyorlar.

Uzmanlar şimdi de bazı köpeklerin çocuklardakine benzer mizah anlayışına sahip olduklarına dair kanıtlar sunuyorlar.

Köpek uzmanı ve British Columbia Üniversitesi’nde çalışmalarını sürdüren psikoloji profesörü Stanley Coren, konunun 1872’de Charles Darwin’in hayvanlar ve insanların duyguları hakkında kitap yazmasından itibaren konuşulduğunu aktarıyor.

Coren, köpeklerin oyuncu bir karakter sergilediği sırada bu durumun gerçekten güldüğünün işaretçisi olduğunu, insanlardaki oyuncu karakter ve mizah anlayışı arasındaki doğru orantının köpeklerde de gözlemlenebileceğini söylüyor.

MİZAH DUYGULARI VAR

Bazı köpek cinslerinin mizah duygusunun daha gelişkin olduğunun altını çizen Stanley Coren, California Davis Üniversitesi’nde Benjamin Hart ve Lynnette Hart tarafından bir grup uzmanın 56 köpek cinsini bu konuda sıraladığı araştırmayı da paylaşıyor. Atılan topu koşup getirme, frizbi oynama ya da saklambaç gibi oyunlara eşlik edip etmeme gibi oyunculuk özelliklerini araştıran uzmanlar, en oyuncu türleri şöyle bulmuş: İrlanda seteri, İngiliz springer spaniel, Cairn terrier, Airedale terrier, Golden retriever ve Standard poodle. En az oyuncuysa, yani bunu söylemek istemem ama mizah duygusu en az olan cinslerse maalesef şunlar olmuş: Chihuahua, Rottweiler, Bulldogs ve Bloodhound tazılar.

Yazının Devamını Oku

Bir şehir bir cinsi kurtarmak için uğraşıyor

18 Eylül 2021
Hayvanlara karşı işlenen suçlarda ülkelerin yeterli mücadeleyi vermemesi durumunda halk inisiyatifi alıp, bir yolunu bularak adaleti kanunlar çerçevesinde sağlayabiliyor.

Bunun bir örneği İspanya’da yaşanıyor. Pas, gazetemizin yazarlarından ve Hürriyet Kitap Sanat Yayın Yönetmeni İhsan Yılmaz’dan geldi. Barselona’da gördüğü manzarayı etrafındakilere sorarak ilginç bir bilgiye ulaştı. Meğer şehirdeki bir seferberlikmiş.

Olay şu, İhsan Yılmaz, şehirde gezerken çoğu insanın yanında aynı cins köpeği görüyor ve öğreniyor ki meselenin avla bir ilgisi var. Detaylara geçeyim. İspanya’da İspanyol Tazısı cins köpekler avcılıkta kullanılıyor. Fakat zaman içerisinde eski av performansını veremediğinde kuyulara ve oluklara atılarak kaderine terk ediliyor ya da öldürülüyor.



“SOS Galgos” adında bir sivil toplum kuruluşu başı çekiyor ve bunun önüne geçmek için kurtarma, iyileştirme, sahiplendirme çalışmalarıyla 3 binden fazla İspanyol Tazısı’nı sahiplendirerek hayatlarını kurtarıyor.

İSPANYOL TAZISI 

Yazının Devamını Oku