Savaş Özbey

Serenay’ın kabusu

26 Ocak 2022
Çıtkırıldım falan değil ha: Antalya’dan anne-kız geldikleri İstanbul’da kendi deyişiyle “babasız” büyüdü ama bu koca şehirde ayakta kaldı.

Bugün ülkenin en tanınan kadınlarından biri. Ona göre bir çevresi, imkânları, hayat standartı var.

Sevgilisi Umut Evirgen şehrin en popüler kulüplerinin sahibi. Ha dediğinde kapısına bir koruma ordusu yığabiliyor. Fakat yine de kadına şiddetten kendini koruyamıyor, tehdit alıyor, küfür hakaretler işitiyor, şehrin göbeğinde arabasında saldırıya uğruyor.
Takıntılı bir erkek hayranı yüzünden evini, arabasını değiştirmek; telefonuna KADES (Kadın Destek Uygulaması) indirmek zorunda kalıyor.

Ki başına bir şey gelirse en yakın güvenlik güçlerinden yardım alabilsin...

Yaşadığı kâbusu düşünebiliyor musunuz?

Türkiye’yi kadınlar için bir “can pazarı”na dönüştürdük.

Ve en muktedirinden en savunmasızına, bunun istisnası yok.

Serenay Sarıkaya’ya bunu yapan hayat diğerlerine neler yapıyor, zaten hemen her gün görüyor, izliyoruz.

Yazının Devamını Oku

Karlı havada yemek siparişi verilir mi, verilmez mi?

25 Ocak 2022
İstanbul Valiliği, ikinci bir emre kadar moto kurye hizmetini yasakladı. Çok yerinde bir karar. Diğerlerine de örnek olsun. Ama bu yasak gelmese birçok firma hizmete, birçok kişi de sipariş vermeye devam edecekti. Bu meselede vicdani olarak nerede durmalıyız, görüşleri ve karşı görüşleri derledim...

- TEZ: Ne var ki bunda? Kar-kış demeden ben de her sabah işime gidip her akşam geri geliyorum. Bu kadar abartacak bir durum yok ortada.
ANTİTEZ: Bu yokuşlu şehrin buzlu yollarında motor kullanmak, senin otobüsle, metroyla, vapurla ya da arabayla işe gitmenle aynı şey değil ama.
-TEZ: Siparişimi ille de güzel havalarda, günlük güneşlik zamanlarda mı vereceğim? Asıl böyle zor zamanlarda lazım kurye hizmeti.
ANTİTEZ: Topu topu senede üç-beş gün. Pizza yemesen ölmezsin. Makarna haşlayamıyor musun, iki yumurta kırıp yiyemiyor musun?
 -TEZ: O zaman karlı havalarda asker de nöbet tutmasın, sağlık çalışanı da mezraya gitmesin, hatta kar temizleme çalışanları da işi bıraksın...
ANTİTEZ: İkisi aynı şey mi? Biri zorunluluk, diğeri keyfi. Doğru olan bütün bu zor meslekleri yapanlara gerekli donanımın sağlanması.
 -TEZ: Firma hizmet veriyorsa, ben bu hizmeti aldığım için niye vicdan azabı çekeyim? Alan memnun, veren memnun. Kime ne bundan?

Yazının Devamını Oku

Seviyorsan git konuş

24 Ocak 2022
Aslı T. Kızmaz’ın çok satan kitabından uyarlanan “Benden Ne Olur?” filminde bir deliyi canlandırıyor. Rolünü iyi canlandırmasının nedeni ortada: “Hayatım bir film olsa psikolojik drama olurdu” diyor. Bu kadar yakışıklı ve başarılı bir insanın ne draması olacak diye düşünüyorsunuz, orada da ketumluğu devreye giriyor, ağlamayı öğretici bulduğunu söylemekle yetiniyor. Hande Doğandemir’le yaşadığı aşkla gündem olan Onur Tuna’ya göre aşk cesur bir hissiyat.

◊ Tiyatro sahnesine ilk kez 6 yaşında çıktınız ama oyunculuğunuz 26 yaşında “Hayat Devam Ediyor”la başladı. Gecikme mi oldu, doğru zamanı mı beklediniz?
- 26 yaş televizyona çıkışım aslında. Bu dönemde üreten insanlarla beraber konunun hep içindeydim zaten. Doğru zamanı bekleyen biri olamıyorum sanırım. Tesadüfler siz hazırsanız gelip sizi buluyor gibi bir şey.
◊ Her ikisini de oynadınız: Basketbol mu, voleybol mu?
- Benim için basketbol her zaman başka.

◊ 14 yaşından beri müzikle ilgilisiniz, ses ve nota eğitiminiz var. Gitar çalmak mı, piyano çalmak mı?
- İkisi de farklı tınılar ve bütün içinde farklı görevleri var. O yüzden ayırt edemem ama piyano sesini daha çok seviyorum. Daha yoğun ve tam duyabildiğim bir enstrüman bence.

Yazının Devamını Oku

Burcu Biricik’in yaptığı işler

22 Ocak 2022
Eşiyle hayalini gerçekleştirip butik otel açıyor. Başka hayalleri de vardı gençken. Bakarsınız sıra onlara da gelir. Bu “kıssa”dan bize düşen güzel “hisse”yse hayatın barındığı umudun ta kendisi.

Kanal D’deki “Camdaki Kız” dizisinin başrolü Burcu Biricik, Ayvalık’ta butik otel açıyor. Bunun 9 yıllık sevgilisi, 6 yıllık eşiyle ortak hayali olduğunu söyleyen oyuncu, “Eskiden garsonluk yapıyordum. Yabancılık çekmeyeceğim bir iş kolu” diyor.
Ben de yaptığım için bilirim, zor ama zevkli meslektir garsonluk.
Hiç tanımadığınız insanların ilginç özelliklerine ya da çok tanınan kişilerin bilinmeyen yönlerine tanık olursunuz.
Burcu&Emre (Yetkin) çifti oteli açınca oraya kesin gidilir.
Kendileri gibi pırıl pırıl, zevkli, huzur ve sevgi dolu bir yer olacağına eminim.
Darısı, Los Angeles’taki fakir dönemlerinde garsonluk yapan Kerem Bürsin’in başına.
Burcu Biricik’in ünlü olmadan önce yaptığı başka işler de var.

Yazının Devamını Oku

Cadde’nin en yeni dükkânı

22 Ocak 2022
Kadıköy’de açılan Paolina tam bir ‘semt mekânı’. Yeme-içmenin yanı sıra DJ’li eğlence de var. Saat 22.00 oldu mu, Kayahan’dan ‘La-fa-la-sol’ mırıldanırken yarım saat sonra bir elinizi kaldırmış, ‘Bu Ne Dünya Kardeşim’i söylerken buluyorsunuz kendinizi...

Kentsel dönüşüm nedeniyle büyük marka ve zincirlerin ayrıldığı Kadıköy, Bağdat Caddesi yazdan beri yeniden canlanmaya başladı. Ardı ardına açılan mekânlara en son Şaşkınbakkal’daki Paolina eklendi. Tam bir ‘mahalle barı’, yeme-içmenin yanı sıra DJ’li eğlence de var.

Mitolojiden esinlenen Paolina’da sizi iki tanrıça heykeli karşılıyor, duvarlar ve tavan antik görsellerle kaplı. Aklınıza ören yerleri gelmesin.
O soğukluğu bol ahşap, hasırlar ve sarı ışıklarla kırmışlar.

Menüde kahvaltılıklar, atıştırmalıklar, burgerler ve makarnalara ana yemek olarak et, tavuk ve balık eşlik ediyor. İmza yemeği Hindistan cevizi sütlü ananasla soslanan somon (140 lira).

KAPIDA KALMAK YOK

Buranın alameti farikasıysa kokteylleri. Aynı zamanda mekânın ortaklarından, tanınmış bar şefi İsmail Çimentay’ın elinden çıkan kokteyller de mitoloji temalı: Zeus, Juno, Moena ve Afrodit öne çıkanlar (130-135 lira).

Yazının Devamını Oku

Bir kefede Billur öbüründe Bella

21 Ocak 2022
Aldatılmak kadının eksikliğinden kaynaklanıyor” açıklaması yapan Billur Kalkavan, baktı ki bir damar yakaladı, oradan devam ediyor:


“Madem aldatılmak istemiyorlar o zaman estetikten önce kafalarının içini doldursunlar. Kadın, dolma sarmaktan çok daha öte bir canlı.”
Bıraksanız, Hülya Avşar’ın yıllarca erkek tribünlerine oynadığı bu yoldan daha da yürüyecek ama heyhat!
Dünyanın en güzel ve çekici kadınlarından Bella Hadid, yaprak dolma sararken görüntülerini paylaştı.
Şimdi eğriye eğri:
Bella’nın sarması yenmez.
Kolum kadar yapmış, onun serçe parmağı inceliğinde olanı makbul.

Yazının Devamını Oku

Serdar Ortaç’ın sarışınlarla derdi

19 Ocak 2022
İki lafından biri: “Annem sarışından hayır gelmez demişti.” Bakın sayın Ortaç... Bu bir değil, iki değil. Bir çeşit espri falansa biliniz ki çok ayrımcı bir espri. Biz duymamış olalım, siz de artık tekrarlamayın.

Kasım ortası kendisi açıkladı: Bankaya 10 milyon, eski eşi Chloe Loughnan’a ise 600 bin lira borcu vardı.
Aradan daha 2 ay geçti. Önceki akşam sahne aldığı Yeni Gazino’da gazetecilere “Bütün borçlarımı kapattım, pamuk gibiyim” dedi.
Oh, geçmiş gitmiş olsun, bir daha da başına böyle iş gelmesin. Borç zor şeydir bilirim. Evimin kredisi bitene kadar gözüme uyku girmemişti.
Fakat aklıma takılan bir şey var: Bir insan 2 ayda 10 milyon 600 bin liralık borcu nasıl öder?
Evini sattı deseniz... Olmaz, banka ipotekli. Geriye iki olasılık kalıyor.
Birincisi, yeniden kumara başladı ve bu sefer şansı yaver gidiyor.
İkincisi de ayda 5 milyon 300 bin lira kazanıyor. Vergisini ödedikten sonra Allah artırsın tabii.

Yazının Devamını Oku

Ses teşhirim hepsine bin basar

17 Ocak 2022
13 yaşından beri sahne alıyor, aradan geçen sürede konser sayısı 1500’e yaklaştı. Şarkı söylediği gibi onlarca söz ve bestesi var. İkilemli soruların bu haftaki konuğu Burcu Güneş’le müzikal yolculuğundan girdik, en son meslektaşlarına yönelttiği sahne kostümü eleştirisinden çıktık: “Doz çok önemli. Sanatçının bir ‘iç çamaşırı modeli’ olmadığını unutmamak gerek. Bunu başaramazsan iş avamlaşır. Karşınızda sizi seven bir kitle varsa çuval da giyseniz olur. Nasıl cesurca ‘sergilendiğinizin’ pek de bir önemi yok.”

İlk kez 13 yaşınızda gitarist babanızla sahneye çıktınız. Bu meslekte müzisyen kızı olmak avantaj mı, dezavantaj mı?

- Müzik aşkıyla doğup müzisyen olmayan aileye mensup birine göre avantajları çok elbette. Ama benimki baskın bir baba olduğu için, bazı küçük dezavantajları da olmadı değil. (Gülüyor)

1500’e yakın konser verdiniz. Yurtiçi konseri mi, yurtdışı konseri mi?

- Konserlerin her biri özel. Ayırt etmek haksızlık olur. Şunu söyleyebilirim: Benim adrenalin beklentimi en çok kalabalıkta tüm şarkıları beraber söylediğimiz konserler karşılıyor.

Şarkı söylediğiniz gibi beste de yapıyorsunuz. Hangisi daha zevkli: Sahne önü mü, sahne arkası mı?

- Bak burada seçim yapamam. İkisinin tadı o kadar başka ki. Birinde ruhun derinlerinde sanki anne rahminde gibisin: Sessiz, güvende ve tek başına. Diğerinde herkesin önünde bir başına... Ama dünyada nefes aldığın en vazgeçilmez yerdesin. Bilmiyorum bu duyguları başka nasıl tarif edebilirim.

Sizce hangi şarkınız kitleler üzerinde daha etkili oldu: “Alimallah” mı, “Biz Aşkı Meleklerden Çaldık” mı?

- “Biz Aşkı Meleklerden Çaldık” tabii... Sihirli ve artık kült bir eser. Nice çiftleri evlendirdi biliyor musun? Yuva kurduran bir saflığı var...

Yazının Devamını Oku