Sahrap Soysal

.

Patlıcanları alacalı soyup saplarını kestikten sonra enlemesine ikiye bölün. Dilimleyip acısının çıkması için 30 dakika tuzlu suda bekletin.
Sudan çıkardığınız patlıcanları yıkayıp kağıt havluyla kuruladıktan sonra iki tarafına da fırça yardımıyla sıvıyağ sürün. Fırının ızgara teli üzerine fırın kağıdı serip patlıcanları yerleştirin. Fırını 200 dereceye ayarlayıp teli en üst rafa yerleştirin. Birkaç dakika pişirdikten sonra çevirin.
İsterseniz patlıcanları fritözde, az yağlı tavada ya da tost makinesinde kızartabilirsiniz. Yumuşayan patlıcanların üzerini kapatıp sıcak kalmalarını sağlayın. İncecik dilimlediğiniz hellim peynirini teflon tavada ve yağsız vaziyette önlü arkalı altın sarısı oluncaya kadar kızartın. Hellim peyniri bulamazsanız, mozzarella peynirini de dilimleyerek kullanabilirsiniz.
Sosu hazırlamak için, incecik doğradığınız maydanoz, dövülmüş sarımsak, tuz, karabiber ve zeytinyağını bir kasede çatal yardımıyla iyice çırpın. Servis tabağının dibine roka yapraklarını serin. Üzerine bir sıra patlıcan ve bir sıra hellim peynirini üst üste dizin. Her sıranın üzerine sos gezdirin.
Not: Bu salatanın üzerine hazır pesto sos da gezdirebilirsiniz, çok yakışacaktır.

MALZEME LİSTESİ

◊ 3-4 adet orta boy kemer

Zeytinyağı ve kıyma orta boy bir tencereye koyulup orta ısılı ateşte, tahta bir kaşıkla sürekli karıştırılarak, kıymanın rengi iyice kahverengileşinceye kadar, 3-4 dakika kavrulur.

Üzerine incecik doğranmış soğanlar ve soyulup rendelenmiş havuç eklenip karıştırılarak orta ısılı ateşte 3-4 dakika daha kavrulmaya devam edilir. Kırmızı biber, salça, kimyon, tuz ve karabiber de ilave edilip karıştırılır. Yaklaşık 4-5 dakika daha pişirildikten sonra haşlanmış barbunya eklenir ve ocaktan alınıp bir kenarda bekletilir.
Diğer taraftan, makarna 15 su bardağı tuzlu kaynar suda 10 dakika kadar haşlanır ve süzülür.
(Makarnanın haşlama suyundan 1 su bardağı kadar ayrılır.)
Makarna aynı tencereye aktarılıp ayrılan makarna suyu tavadaki kıymalı harcın üzerine ilave edilir. Kıymalı sos tekrar ocağın üzerine alınır ve sık sık karıştırılarak kaynayıncaya kadar pişirilir.
Sos kaynayınca ocaktan alınıp makarnanın üzerine aktarılır ve karıştırılır. Üzeri incecik kıyılmış maydanozla süslenip sıcak sıcak servise sunulur.
İstenirse üzerine rendelenmiş mihaliç ya da parmesan peyniri serpiştirilebilir.

MALZEME LİSTESİ

◊ 1 paket burgu veya

.

 İÇLİ KÖFTE KROKETİ

8 KİŞİLİKHAZIRLAMA SÜRESİ: 20 DAKİKA PİŞİRME SÜRESİ: 15 DAKİKA

MALZEME LİSTESİ

◊ 500 gr. orta yağlı köftelik kıyma
◊ 2 çay bardağı ince bulgur
◊ Yarım çay bardağı irmik (Un da kullanabilirsiniz.)

Yumurtanın sarısını ve akını ayırın. Patlıcanları çizgili formda soyup tavla zarı formunda doğrayın.

MALZEME LİSTESİ

◊ 8 adet hazır kare milföy hamuru
◊ 2 adet orta boy kemer patlıcan
◊ Türk kahvesi fincanıyla 1 fincan sıvıyağ
◊ 4 yemek kaşığı rendelenmiş kaşar peyniri
◊ 1 adet yumurta
◊ 1 çay kaşığı tuz, karabiber

4 KİŞİLİK

 İtalyan yemek programcısı arkadaşım Elizabeth, bizim mutfağın, özellikle annemin sardığı lahana dolmasının ve ballı böreğin tutkunu.

Yıllar önce bir TV programıma katılmıştı. Biz de eşim Nuri Soysal, oğullarım Mehmet, Hasan ve Ömer ile birlikte Elizabeth’in daveti üzerine İtalya’ya gittik. İtalya’nın öne çıkan lezzetlerini tattık. 

Bizim evin gurmesi ya da Mehmet Yaşin’in deyimiyle “şikemperver Ömer”e göre İtalyan mutfağı dünyada bir numara. Kendisi “dünyanın hiçbir mutfağına değişmem, bana keyif ve mutluluk veriyor” diyor.

Ona göre İtalya’daysanız kötü yemek yeme ihtimaliniz yok. Üstelik fiyatlar da çok uygun. Hani bir tost yiyelim derseniz, öyle ekmek arası peynirle sucuk vermiyorlar. Panini dedikleri, bazlama gibi, şahane bir ince ekmekleri var. İçine peynir, sucuk, salam doldurup çok lezzetli bir tost yapıyorlar. Yani en ucuz, en hızlı hazırlanan yiyecekleri bile çok kaliteli malzemeler kullanılarak yapılıyor.
“Canım ne olacak, maksat karın doyurmak değil mi” demiyorlar. Göze hitap eden ama damağı da es geçmeyen bir yemek anlayışları var. Bizim Ömer ince hamurlu çıtır pizzaya, domates soslu spagettiye, kremalı makarnaya ve tiramisuya da bayılıyor. Zaten her tür et de çok lezzetli ve pamuk gibi.
Marketlerdeki yeşillik ve salata malzemesi çeşitliliği de inanılmaz. E üzerlerine de şahane sızma zeytinyağı ve balzamik sirke gezdirince damak çatlatan bir lezzet ortaya çıkıyor.

.

PATATESLİ ÇITIR KÖFTE 

MALZEME  LİSTESİ

◊ 500 gr kıyma
◊ 3 adet orta boy patates
◊ 1 adet yumurta
◊ 1 adet orta boy kuru soğan
◊ 1 dilim mısır ekmeği

 Zeytinyağı ve eti, orta boy bir tencereye koyup orta ısılı ateşte tahta bir kaşıkla sürekli karıştırarak, 4-5 dakika kavurun.

Üzerine incecik doğranmış soğanları ekleyip sık sık karıştırarak 4-5 dakika daha pişirin. Üzerine 2 su bardağı sıcak su ekleyip, etler suyunu iyice çekinceye kadar kısık ateşte pişirmeye devam edin.
Havuçları soyup uzunlamasına ikiye böldükten sonra, tavla zarı formunda doğrayın. Patatesleri de aynı şekilde hazırlayıp havuçlarla birlikte suyunu iyice çeken etlerin içine katın. Üzerine 2 su bardağı sıcak su ekleyip orta ısılı ateşte, ara sıra karıştırarak sebzeler yumuşayıncaya kadar pişirin.
Konserve bezelyeyi ilave edip, tuz, karabiber, kekik ve kırmızı pul biberi serptikten sonra 5 dakika daha pişirin ve ocaktan alın. Diğer taraftan, 8 adet milföy hamurunu oda sıcaklığında 10-15 dakika bekletin. Yumuşayan milföy hamurlarından dördünü birleştirip hafifçe yoğurun.
Hamuru tezgahın üzerine alıp merdane yardımıyla 25-30 santim çapında bir yuvarlak oluşturacak şekilde açın. Diğer milföy hamurlarına da aynı işlemi uygulayıp iki adet yuvarlak yufka elde edin.
20-25 santim çapında, ısıya dayanıklı yüksek kenarlı fırın kabını sıvıyağla yağlayın. Hazırladığınız hamurlardan birini kalıba yerleştirin. Kenarlarından hafifçe çekiştirerek yukarı doğru yükseltin.
Ilık haldeki et yemeğini hamurun içine aktarın. Kalan milföy hamurunu da yemeğin üzerine kapatın. Kabın üzerine yerleştirdiğiniz hamurun kenarlarıyla alttaki hamurun uçlarını bastırarak birleştirin.
Hamurun üzerine fırçayla yumurta sarısı sürüp, 175 dereceye ayarlı fırında 40 dakika üzeri iyice kızarıncaya kadar pişirerek fırından çıkarın.

Hürriyet ve TÜRSAB’la yaptığımız şehirleri keşfet gezimizin bu seferki durağı Edirne’ydi. Otobüsle yola koyulduğumuzda bizi mastikalı, Balkan ezgili bir gezinin beklediğinden emindim...

 

Nereye gidersem gideyim öncelikle o yörenin şivesini öğrenmek isterim. Trakya ağzında “H” harfinin kullanılmadığını yani düşürüldüğünü ilk defa Hayrabolu tatlısını yediğimde öğrenmiştim. Tadına doyamadığım bu tatlıyı ısmarlarken garson, 4 tane Ayrabolu, 4 köfte diye siparişi almıştı.
Yıllar önce Kırklareli’ne gittiğimizde o yanık tenli, boylu poslu, simsiyah saçlı Roman garsona ailecek bayılmıştık.
Biraz sohbeti derinleştirdiğimizde klarnet çaldığını, çok iyi düğün halayı, mastika, damat karşılaması oynadığından bahsetmişti.
Annesine, “bana bir darana (tarhana) çorbası yap kızanım” dermiş. Patatese “patatis”, domatese “domatis”, soğana “suğan” deyip en sonunda da “ne yapıyon be ya” diyerek bizi çok güldürmüştü.
Hürriyet ve TÜRSAB’la yaptığımız şehirleri keşfet gezimizin bu seferki durağı Edirne’ydi. Otobüsle yola koyulduğumuzda bizi mastikalı, Balkan ezgili bir gezinin beklediğinden emindim. Aman da aman oyunlu gaydeli bir keşif gezisine gidiyorduk.