Bağ-Kur’lusu da soruyor, isteğe bağlı sigorta yaptıranlar da, işverenler de, ev hizmetlerinde çalışan da; soruyor.
Doğru; bir af var, aslında af değil de yeniden yapılandırma dersek daha doğru olur. Meclis’te görüşülen istihdam teşviklerini içeren kanun teklifine yeni bir madde eklenerek, vergi borçlarından sosyal güvenlik primlerine; idari para ve gecikme cezalarına kadar çok geniş alanda yapılandırma imkanı tanındı. Kanun tasarısı Meclis’te görüşülüyor, eli kulağında önümüzdeki günlerde çıkar. Bu kapsamda da Bağ-Kur’lusundan, işçi statüsünde çalışana, genel sağlık sigortası kapsamında prim borcu olanlara kadar birçok kesimin sosyal güvenlik borçları yeniden yapılandırılacak. Peki, kimler bu imkandan yararlanacak, yapılandırma nasıl olacak? Madde madde hepsini anlatayım.
36 AY TAKSİT İMKÂNI
Önce, yapılandırma kapsamına hangi borçlar girecek, ondan başlayayım. Kanun yasalaşırsa, tüm sosyal güvenlik primleri, emeklilik keseneği, işsizlik sigortası prim, sosyal güvenlik destek prim, isteğe bağlı sigortalıların ödedikleri primler, Bağ-Kur’luların durdurulan sigortalılık sürelerine ilişkin primler ve genel sağlık sigortası primleri ile bunlara bağlı gecikme cezası, gecikme zammı yeniden yapılandırılacak. Özetle, SGK’ya tüm borcu olanlar bu borçlarını yeniden yapılandırarak, haklarını geri alabilecekler ki, buna devletin sunduğu sağlık sigortasına olan prim borçları da dahil. Bu kapsamda, yaklaşık 1.2 milyon kişi, sadece sosyal güvenlik sistemine yönelik borçlarından dolayı yapılandırmadan yararlanacak.
Gelelim, yapılandırmanın nasıl olacağına. Yapılandırmada milat, 31 Ağustos 2020 tarihi. Bu tarihe kadar olan borçlar yapılandırma kapsamında olacak. Borçlarını yapılandırmak isteyenler, kanun çıktıktan sonra, yılsonuna kadar başvurarak, yapılandırma yapacak. Bu durumda kişilere iki seçenek sunulacak; biri peşin ödeme, diğeri borcunu taksitlendirme imkanı. Borcunuzu, 2021’nin şubat ayına kadar peşin ödemeyi tercih ederseniz asıl borcunuzun, yani anaparanın, tamamını yatırmanız halinde gecikme faizi ve cezaların yüzde 90’ını silinecek. Borcunuzun tamamını 2021’nin nisan ayına kadar öderseniz gecikme faizi ve cezaların yüzde 50’si silinecek.
Borcunuzu taksitlendirmek isterseniz yıl sonuna kadar yapılandırmak için başvuracaksınız ve 6, 9, 12 ve 18 ay taksit imkanından yararlanacaksınız. Taksitler ise 2 ayda bir ödenecek. Böylece 12 aylık taksiti seçenler, iki ayda bir ödeneceğinden, borcunu, 24 ayda ödemiş olacak. 18 ayı tercih edenler 36 ayda borcunu ödeyecek. Tabi, taksit seçeneğinden yararlanılırsa ana borcun üzerine enflasyon farkı eklenecek. Yani, taksitle ödemenin bir maliyeti olacak. Yapılandırma yapanların ilk taksit ödemesi de 2021’nin şubat ayında başlayacak. Şunu da belirteyim, borçlarını yapılandırmak isteyenlerin dava yoluna gitmemeleri, geçmişte açılan davalar varsa da bunlardan da vazgeçmeleri gerekecek.
BAĞ-KUR’LUYA MÜJDE!
Yasada, kendi adına çalışanlar, yani Bağ-Kur’lular ile de ilgili düzenleme yer alıyor. Meclis’te görüşülen tasarı yasalaştıktan sonra iki ay içinde borcu olan Bağ-Kur’luların, borçlarını ödemeleri ya da yapılandırmaları gerekiyor. Ödenmez ve yapılandırma yapılmazsa ne olacak? O zaman sigortalılıkları durdurulacak, borçlu oldukları dönem sigortalılıktan, yani emeklilik hesabından sayılmayacak. Çalışan Bağ-Kur’luların 1 Kasım 2020 tarihinden itibaren sigortalılıkları yeniden başlatılacak. Daha önce sigortalılık süreleri durdurulmuş olan Bağ-Kur’lular ve hak sahipleri, yasa çıktıktan sonra iki ay içinde borçlarını ödemeleri halinde sigortalılık süreleri durdurulmamış sayılacak ve emeklilik hesabına katılabilecek.
Cevap: Prim iadesi hakkından yararlanabilmek için emeklilik yaşını doldurmak gerekiyor, bu da kadınlar için 58. 58 yaşını doldurduğunuzda SGK’dan primlerinizi iade alabilirsiniz. Sadece çalışandan kesilen primler iade edilir; işveren payı ve İşsizlik Sigortası Fonu için kesilen iade konusu olmaz. Prim iadesi aldığınızda yetim aylığınız kesilmez.
ÇİFT MAAŞ HAKKINIZ VAR
Soru: Annemin babasının vefat tarihi 2000, SSK emeklisi. Benim babamın vefat tarihi ise 2019, Bağ-Kur emeklisi. Bu durumda annem her iki emekli maaşını da alabilir mi? Ulvi B.
Cevap: Annenizin eşinin vefatı 2008 sonrası olduğu ve babasının vefatı da 2008 öncesi olduğu için her iki emekli maaşını da alabilir.
58 YAŞINDA EMEKLİ OLABİLİRSİNİZ
Soru: 1967 doğumluyum. 1987’de Bağ-Kurlu olarak işe başladım, 705 gün prim günüm var. Sonrasında sigortalı olarak çalışmaya başladım, 2.199 prim günüm var. Şu anda İstanbul’da çeşitli ailelerin evlerinde temizlik işleri ile kayıt dışı olarak çalışıyorum. Ne zaman emekli olabilirim? Necmiye K.
İzmir’de meydana gelen deprem ve depremin hemen ardından Seferihisar ilçesinde yaşanan tsunami, başta konutlar olmak üzere işyerlerinde, araçlarda, teknelerde ciddi zarara neden oldu. Depremde onlarca bina yıkılırken, yüzlerce araç kullanılamaz hale geldi; işyerleri, depremin ve tsunaminin etkisiyle ya yıkıldı ya da sular altında kaldı. Arama kurtarma çalışmaları bittikten sonra detaylı hasar tespit çalışmaları başlayacak -ki, şimdiden hasarlı binalara yönelik hasar tespit çalışmaları devam ediyor- ve gözler sigortaya çevrilecek.
Kafalarda, çokça soru var; ‘tsunami sigorta kapsamında mı?’, ‘zorunlu deprem sigortası tüm hasarı karşılar mı?’, ‘kasko sigortası deprem ve tsunami zararını karşılıyor mu?’, ‘kaskosu olmayanlar zararını nereden alacak’ gibi. Şimdiden, zorunlu deprem sigortasının dışında sigorta şirketlerine 2 binin üzerinde hasar ihbarı geldi.
SİGORTALILIK YÜZDE 25’LERDE
Sigortacılarla konuştum. Kafalardaki tüm sorulara açıklık getirmeye çalışayım. Öncelikle şunu belirteyim, Türkiye’de ilk defa tsunami yaşanıyor ve sigortacılar da ilk defa tsunami hasarı ile karşı karşıya kalıyor. Sigorta poliçelerinin kapsamı içinde tsunami hasarı var mı? Çoğunluğunda var, ancak bu teminat, birçok sigorta teminatı ile birlikte verildi ve açıkçası, ‘pek olmaz ama hadi bu da içinde bulunsun’ diye verildi. Ama oldu ve konutlara, işyerlerine, araçlara, teknelere de ciddi zarar verdi.
Koronavirüs önlemleri kapsamında mart ayının sonlarında hem çalışanları hem de işverenleri desteklemek için çalışanlara kısa çalışma ödeneği ödenmeye başladı. Kısa çalışma ödemesinin süresi ise 3 aydı ve haziran sonunda bitti. Ancak salgın nedeniyle 31 Ekim tarihine kadar birkaç defa süreme uzatımı yapıldı. Dün yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararı ile kısa çalışma ödeneğine bir düzenleme daha geldi ve 31 Aralık tarihine uzatıldı. Son durumda, çalışanlar, bu yılın sonuna kadar kısa çalışma ödeneği alabilecek. Peki, kimler bu uzatımdan yararlanacak?
YENİ BAŞVURU YAPILMAYACAK
Aslında, haziran ayında normalleşmeye geçiş ile birlikte işverenlere verilen destekler de farklılaştı. Bu kapsamda, 30 Haziran’a kadar kısa çalışma başvurusunda bulunmuş olanlar kısa çalışma ödeneği almaya devam edecek. İşyerleri, kısa çalışma ödeneğinden bir daha yararlanmak için yeni başvuru yapmayacak, uygunluk tespitine girmeyecek. Daha önce kısa çalışma ödeneği alan işyerleri, aynı çalışanlar için yine aynı şartlarda aralık sonuna kadar kısa çalışma ödeneği almaya devam edebilecek. Buna göre de kısa çalışma ödeneğine yeni başvuru olmayacak, 30 Haziran’a kadar başvurmuş olanlar için ödeme yapılmaya devam edilecek.
Ancak, dediğim gibi, haziran ayında normalleşme ile birlikte kısa çalışmanın yerine normalleşme desteği getirildi. Özel sektör işyerlerinde kısa çalışma ödeneğinden yararlananlar ile bu süreçte işvereni tarafından ücretsiz izne çıkartılıp da nakdi ücret desteği alanlar; çalıştıkları işyerinde haftalık normal çalışma sürelerine dönmeleri halinde, prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigortalı ve işveren paylarının tamamı 3 ay boyunca İşsizlik Sigortası Fonu’ndan karşılanıyor. Kısa çalışma ödeneği alanlar için sigortalının kısa çalışma ödeneği aldığı aylık ortalama gün sayısı kadar primi devlet karşılıyor. Nakdi ücret desteğinden yararlandırılanlar içinse prim desteği, nakdi ücret desteği aldıkları aylık ortalama gün sayısını geçmeyecek. Buna göre de asgari ücretli bir çalışan için yararlanılacak en yüksek destek tutarı 956 lira. Bu destek, 2020’nin Aralık sonuna kadar devam edecek.
Ancak Meclis’te görüşülen yeni istihdam paketi kapsamında normalleşme desteği 2021’nin Haziran ayına kadar uzayacak. Yani, kısa çalışmadan çıkıp, normal çalışmaya dönen işyerleri, gelecek yılın haziran ayına kadar desteklenecek.
Şunu da belirteyim, Meclis’te görüşmeleri süren ve istihdam teşviklerini kapsayan kanun tasarısı ile Cumhurbaşkanı’na, kısa çalışma ödeneğini, 30 Haziran 2021’e kadar uzatma yetkisi de veriliyor.
ÜCRETSİZ İZİN 17 OCAK’A UZADI
Gelelim, nakdi ücret desteğine. Burada durum biraz daha farklı Nisan ayından bu yana ücretsiz izne çıkartılan, işvereni tarafından işten çıkartılıp da işsizlik ödeneği alamayanlara ücretsiz izinde oldukları ve işsiz kaldıkları süre içinde günlük 39.24 lira, aylık da 1.177 lira nakit ücret desteği ödeniyor. Son olarak eylül ayında alınan kararla işverene, çalışanını işten çıkarma yasağı -bir başka adıyla sözleşme fesih yasağı- ve işverenin işçiyi tamamen veya kısmen ücretsiz izne çıkarma hakkı uzatılmış, bu kapsamda da nakdi ücret desteği de 17 Kasım tarihine kadar uzatılmıştı.
Bugün, Bireysel Emeklilik Sistemi’nin (BES), 17’inci yılı. Yani, bundan 17 yıl önce, ülke tasarruflarına katkı sağlamak, bireyleri tasarrufa teşvik etmek için sistem başladı ve 17 yıl önce tam da bugün ilk BES sözleşmesi yapıldı.
Çok iyi hatırlıyorum, o dönem, başta sendikalar olmak üzere birçok kesim sisteme hem şüpheyle bakıyor hem de ciddi eleştiriyordu. Eleştirilin de birkaç nedeni vardı. Birincisi, geçmiş yıllarda hayat sigortalarında yaşanan kötü tecrübeler ve vaat edilen sözlerin yerine getirilmemesi. İkinci neden, 2000’li yıllardan önce konut edindirme yardımı gibi fonlardan dolayı yine vatandaşların yaşadığı kötü deneyimler. Kimi kesimler de yine o dönemde, tasarrufa ihtiyaç olduğunu kabul etse de BES’e ilgi olmayacağını savunuyordu. Anlayacağız, BES, başladığında hemen hemen tüm kesimler sisteme kuşkuyla bakıyordu. Bu nedenle de toplum nezdinde çok da itibar görmedi.
BES’TE KIRILMA NOKTASI
İtibar görsün diye de 2003’te uygulama vergi teşviki ile başlatıldı ve sisteme giren kişilere aylık yatırdıkları katkı paylarını vergiden düşebilme imkanı tanındı. Ancak bu imkandan da sadece çalışan kesim yararlandığı için teşvik de pek ilgi görmedi. Uygulama başladıktan bir yıl sonra, 2004’ün sonunda, 300 bin kişi sisteme giriş yaptı. Sistemin ilk yılında, 2003 sonunda fon büyüklüğü 43 milyon lira, 2004 sonunda ise 300 milyon lira oldu.
Cevap: Meclis’te görüşmeleri süren yasa tasarısında kısa çalışma ödeneğinin 2021’nin haziran ayına kadar uzatılması yönünde bir madde var. Ancak, yeni yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile kısa çalışma ödeneği 2 ay daha uzatıldı ve 31 Aralık’a kadar çalışanlar kısa çalışma ödeneğinden yararlanabilecek. Aynı şekilde ücretsiz izne ayrılanlara ödenen nakdi ücret desteği de 2 ay daha uzatıldı.
HAKLARINIZ İÇİN HUKUKİ YOLA BAŞVURACAKSINIZ
Soru: 2017-2018 tarihinde SGK’lı çalıştığım firmada alacağım haklarımı alamadım. Ne yapmam gerekiyor? Nurullah S.
Cevap: Zaman aşımı süresi henüz dolmamış. İşveren sizi işten çıkarttıysa ve haklarınızı da ödemediyse önce resmi bir başvuru ile haklarınızı işverenden talep etmelisiniz. Bunun için hukuki yola başvuracaksınız.
EMEKLİLİK İÇİN YAŞI BEKLEYECEKSİNİZ
Soru: 14.6.1978 doğumluyum. İlk sigorta girişim 20.4.1996 tarihinde. Toplam uzun vade gün sayım 7636. Emeklilik şartlarım nedir? Murat Ö.
Cevap: Sizin durumunuzda 25 yıl çalışıp, 5825 gün prim ödeyip, 56 yaşında emekliliğe hak kazanıyorsunuz. Prim gün sayınız emeklilik için yeterli. Eğer eksiksiz çalıştıysanız çalışma yılınızı tamamlamaya da bir yılınız var. Ancak yaşınız 42. Dolayısıyla emeklilik için yaşı bekleyeceksiniz.
ÇALIŞTIĞINIZ GÜNÜN PRİMİNİ İŞVEREN YATIRMALI
Şunu da söylemek lazım; araçların rayiç bedeli arttıkça, alınacak değer kaybı tazminatı da yüksek oluyor. Mesela, geçen senelerde ortalama değer kaybı tazminatı olarak 2-3 bin liralar ödenirken; bugünlerde araçların rayiç bedelleri arttığı için bu rakam 5-7 bin liralara kadar çıkmış durumda. Peki, değer kaybı tazminatı nedir, nasıl alınır? Sorularla anlatayım.
HER HASARA TAZMİNAT ÖDENMEZ
1) Değer kaybı tazminatı nedir?
Kaza sonrası hasar gören araçlar hem TRAMER kayıtlarında hasarlı araç olarak geçiyor hem de onarım gördüğünden piyasa rayiç değerinde maddi kayba neden oluyor, yani değer kaybı yaşanıyor. Bu kayıp, trafik sigortasından karşılanıyor. Buna da değer kaybı tazminatı deniyor. Sigorta şirketleri, trafik sigortasından, onarım gören araçlara değer kaybı tazminatı ödüyor.
2) Her sürücü değer kaybı tazminatı alabilir mi?
Tazminattan yararlanabilmeniz için kazada kusursuz taraf olmanız gerekiyor. Kazaya neden olan kusurlu sürücüler değer kaybı tazminatı alamıyor.
3) Değer kaybı tazminatı nasıl hesaplanıyor?
Cevap: 10 günden az çalışanların sigortası içinde emeklilik primi ve genel sağlık sigortası primi de yoktur. Sadece iş kazası ve meslek hastalığına karşı sigorta yapılır. Kendileri isterlerse 30 gün üzerinden emeklilik ve genel sağlık sigortası için prim ödeyebilirler. Prim ödemeleriniz için SGK’ya başvurmanız gerekiyor.
GERİYE DÖNÜK BORÇLANMA YAPILMAZ
Soru: 6.5 yıl serbest avukatlık yaptım, ardından engelli kadrosundan memuriyete girdim. Serbest avukatlık yaparken Bağ-Kurumu ödememiştim. Memuriyette şu anda 3.5 yılım doldu. Engel oranım yüzde 45. Bağ-Kur’luyken engelli raporum yoktu. Bağ-Kurumu ödesem emekli olabilir miyim? Fatma G.
Cevap: Engelli durumundan emekli olabilmeniz için 20 yıl çalışıp, 4400 gün prim ödemeniz gerekiyor. Geriye dönük borçlanma hakkı İş Kanunu’nda belirlenmiştir ve bu hakların dışında geriye dönük prim borçlanması yapılmaz. Kadınlar için doğum borçlanması bu haklardan biri. Bunun dışında geri dönük borçlanma yapamazsanız.
DOĞUM VE SÜT PARASI ALABİLİRSİNİZ
Soru: Gebe çalışanım. İşyeri pandemi nedeniyle ücretsiz izne çıkardı. 32.haftama kadar 2 ay var ve bu süre zarfında nakdi destek ücretine başvuracaklarını bildirdiler. 32. hafta öncesinde de işe tekrar başlatacaklarını söylediler. Bu durumda doğum rapor parası, süt parası gibi haklarımı alabilir miyim?
Gamze T.
Cevap: