Bir şey daha var: Van Persie oyundan çıkarken, Feyenoord taraftarlarının onu alkışlaması!
Gökhan Gönül’e o hakaretleri yapanların kulaklarını çınlattığımı söylemeliyim. Yıllarca tuttuğunuz takım için ter akıtan bir oyuncu, her zaman saygıyı hak eder, bunu hep aklımızda tutalım. Oyunun başından beri genel gidişi, Fenerbahçe’nin bu maçı kaybetmeyeceğini gösteriyordu. Hollanda ligi, Türkiye ligine göre daha yumuşak bir lig ve buradaki “mücadeleye” alışkın olan bir ekibin, Hollanda’nın lig liderini sahadan silmesi çok zor değil.
ADVOCAAT’IN ROLÜ
10. dakikada
“Geçici ve geçiş maddelerinin” çok sayıda olmasının nedeni, sisteme bugünkü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile geçme isteği.
Böyle olmasaydı, değişiklik referandumla kabul edildiği takdirde yeni anayasaya göre yeni bir seçim yapılır, “çok sayıda geçici ve geçiş maddesine” gerek kalmazdı.
Şimdi Anayasa değişikliği önce TBMM’de, sonra referandumda kabul edilirse Recep Tayyip Erdoğan görevine yeni sistemin Cumhurbaşkanı olarak devam edecek.
Ama unutmamak gerekiyor ki kendisi “eski sisteme göre” seçilmişti. Şimdi “otomatikman” yeni sistemin Cumhurbaşkanı olacak.
Yine Başbakan’ın ifadesine göre değişiklik 12 maddeden oluşuyor, çok sayıda geçici ve geçiş maddeleri de olacakmış.
Türkiye Cumhuriyeti’nin temel organlarının görev ve yetkileri değişiyor ve bu 12 maddelik bir paketin içinde halledilecek.
Sadece bu bile işin ne kadar sorunlu olduğunu göstermeye yetecek bir veri aslına bakarsanız.
Niye böyle oldu, bir tek nedeni var: MHP Genel Başkanı, Anayasa’da yaratılan fiili durumun anayasal hale getirilmesi gerektiğine karar verdi.
Zeynel Abidin Bin Ali’ye binmek kısmet olmamıştı, bizimkilere olacak.
Böylece devlet büyüklerimizin kullanımına tahsis edilen çift koridorlu, geniş gövdeli uçak sayısı da ikiye çıkmış bulunuyor, hayırlı, uğurlu olsun.
Devlet büyüklerimiz için içi özel olarak yapılan bir adet de 8 saat uçabilen A319CJ var.
Bu uçak da “bumba bumbacı” Berlusconi için yapılmıştı.
Bunu TBMM Darbe Komisyonu’nun AKP’li Başkanvekili Selçuk Özdağ açıkladı.
Binbaşı H.A.’nın hiç olmazsa bir inisyali var. Bu kahraman arkadaşımızın iki harflik bir inisyali bile yok. Niye acaba, “er” olduğu için mi? Özdağ’ın açıklamasına göre H.A., MİT Müsteşarı’na suikast yapılacağını ihbar etmişti. İsimsiz er de aynı istihbaratı MİT’e getirmiş.
Özdağ, binbaşı ve erin şimdi “güvenlik amacıyla hapishanede” olduklarını da söylüyor.
Bu nasıl bir güvenlik arayışı anlayamadım. İnsanları, özgürlüklerini kısıtlamadan korumak mümkün değil mi bu ülkede?
Aslına bakarsanız bu nedenle Güneş’i eleştirmek çok anlamlı değil. Sonuç olarak Kadıköy’e gelirken 4 puan öndeydi, dönerken de bu puan farkını koruyabildi. Ama şunu da söylemeliyim ki Beşiktaş’ın, bu sezon ilk kez bu kadar mahkum oynadığını da izledik. Birinci yarı boyunca F.Bahçe ceza sahasına bir kez bile giremediler, Volkan’ı çalıştırma mahiyetinde bile olsa bir tek şut çekemediler. İkinci yarının ilk 15 dakikasında ve son on dakikasında da tablo böyleydi ve Beşiktaş tahmin ediyorum ki çok uzun yıllardır ilk kez bir Fenerbahçe maçını gol pozisyonuna giremeden tamamladı.
Bunda elbette Fenerbahçe’nin takım savunmasını artık çok iyi yapabiliyor olmasının da rolü var. 11 kişiyle defans yapabiliyorlar, kaleci kalesini mecburen terk edemediği için de 10 kişi hücum edebiliyorlar.
Bunu Advocaat’ın hanesine yazmak gerekiyor elbette.
Dağılmış, sezon hazırlığını düzgün yapamamış bir ekibi, beş–altı haftalık bir bocalamadan sonra
Evet, şaka değil bu bir gerçek. Eğer rektör Prof. Dr. Hüseyin Bağ uyanık olup zamanında harekete geçmeseydi, Pamukkale Üniversitesi’ni kaybedecektik.
Olay şöyle gelişti: Denizli’deki üniversitenin bazı binalarına havadan bakınca ortaya 1 doların arkasındaki piramide benzeyen bir formun çıktığı bazı kişiler tarafından fark edildi.
Bunu nasıl fark ettiler, kanatlanıp uçtular mı, THY uçağına rica edip üniversitenin üzerinden mi geçirdiler, yoksa dron mu uçurdular, orasını bilmiyorum.
Bildiğim şu ki Prof. Hüseyin Bey, bu uyarı üzerine harekete geçti.
Binbaşı H.A.’nın MİT’e giderek darbe girişimini haber vermesiyle, darbe girişiminin başlaması arasında geçen saatlerde, bu ikilinin neden öyle davrandığı konusunun aydınlatılması, aslına bakarsanız bu kalkışmanın neden engellenemediğini de açıklığa kavuşturacak.
TBMM’de bunun için güya bir komisyon kuruldu, insanlar gelip o günle ilgili “hatıralarını” anlatıp gidiyorlar.
Meselenin özünü araştırma yönünde herhangi bir girişim yok çünkü iktidar partisi bunu engelliyor.
En son olarak Orgeneral Hulusi Akar ile Müsteşar Hakan Fidan’ın komisyona çağırılıp dinlenmeleri talebi, TBMM Komisyonu’nun AKP’li başkanlık divanı tarafından reddedildi.