Bitcoin, Ethereum, Ripple, Monero, Zcash, Dash ve diğerleri...
Sahipleri kim?
Richard Branson, Elon Musk ve Bill Gates olduğu söyleniyor...
Kripto paranın karşılığı nedir?
Belli değil.
Sabah kalkan alıyor akşam kime bozduracağını bilmiyor.
Muhatap belli değil.
Kanunlar yetersiz...
Bir yandan ortak askeri tatbikatlar, diğer yandan Doğu Akdeniz’deki birliktelikler ve en son 25 Mart günü Osmanlı’dan ayrılışının 200. yıldönümü töreninde yaşananlar...
Ve ABD F-16’larının törendeki gösterileri...
Yunanistan ve Arap dünyasının Türkiye aleyhine birleşmesi de oldukça garip...
Güney Kıbrıs Rum kesimi, Yunanistan ve Suriye’deki PKK uzantıları olan YPG ve PYD ile olan gelişmeler daha da dikkat çekici...
*
Etrafımızda bir şeyler dönüyor, döndürülüyor...
ABD ve AB içerdeki ekonomik sıkışıklık ve karışıklık senaryolarını dışarıda çıkaracağı büyük krizlerle filme çekmeye hazırlanıyor...
Türkiye üzerinden Çin ve Rusya’yı da köşeye sıkıştırmak isteyen güçler kendi halklarını yeniden güvenlik sendromuna sokmayı düşünüyor...
Merkel, Macron ve diğerleri Türkiye’yi hukuk ve insan hakları konusunda uyarıyor...
Ne diyorlar?
- HDP.
- APO.
- PKK.
- Selahattin Demirtaş.
- FETÖ.
- Ve kendilerince önemli gördükleri kişiler...
Doç. Dr. Hasan Basri Yalçın ‘Asimetrik Savaş ve Teknoloji Dağılımı’ kitabında son yıllarda sınır boylarımızda yaşanan Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı adlı askeri operasyonlardaki bilinmeyenleri ve başkalarının savaşlarındaki amaç ve araçlarını özetliyor...
Gücün tek boyutlu olmadığını, bazı taktikleri avantajlı hale getirebileceğini belirterek diyor ki:
Operasyonel sanat ve stratejik beceriyle birleştirebilenler zafere daha yakın hale gelir...
*
Amaçların sonsuz olabileceğini ama araçların hiçbir zaman sonsuz olamayacağını, silah teknolojisinde yaşanan değişimlerin asimetrik savaşları tarihsel olarak nasıl etkilediğini kitabında anlatan Doç. Dr. Yalçın gelinen durumu şöyle özetliyor:
Silah sistemi, başarıyı mümkün kılabilir ama mecburi bir sonuç haline getirmez.
*
Etrafımız kuşatılıyor sanki...
Yani, güneşin doğduğu yön...
Bizans’tan beri ticaretin merkezi...
Batı asırlardan beri sürekli seçeneklerini arttırıyor...
Türkiye arttırmaya kalktığında ise seçenekleri daraltmaya zorlanıyor.
Neden?
Rakiplerimizden daha akıllı olmak suç ilan ediliyor...
*
Doğu Akdeniz’de Güney Kıbrıs Rum kesimi, İsrail, Fransa, Yunanistan ve Mısır petrol arayabiliyor.
ABD ve AB ülkeleri ise güya hesap soracaktı...
Yalan oldu her şey...
Perde arkasındaki ticari ve stratejik hesaplar yüzünden olay kapatıldı...
Ve Prens Selman cinayetin dışında tutuldu...
*
S. Arabistan o günden beri hiç rahat durmuyor.
Türk mallarına ambargo koyuyor...
Ve kendisinin de kahraman olacağını sanıyordu.
Saddam ise uğradığı ihanete isyan edercesine hâkime bağırarak
diyordu ki:
Senin babanı ben emniyet müdürü yapmıştım!
*
Evet, Saddam ve Kaddafi’de antidemokratik duruş ve davranışlarıyla halkını mutsuz ve terörize etmeyi başarmış liderlerdi.
Hepsi de ardında büyük bir yıkım bırakmıştı. Her şeyi ele geçirdiklerini düşündükleri sırada her şeylerini kaybederek hayata veda etmişlerdi.
Arkalarında ise yıkık dökük kentler ve milyonlarca ölen insan.
Herkes sessizliğe büründü... ABD, büyükelçiliğini Tel Aviv’den Kudüs’e taşıdı...
Ve sessiz oyun devam etti...
Arap Birliği birkaç cümleden ibaret açıklamalarla yetindi...
Şimdi Çekya ülkesi bile Kudüs’te ofis açmış...
Yakında tüm Batılı ülkeler önce ofis, sonra büyükelçiliklerini taşıyacak...
Arap Birliği ise sessiz film izliyor gibi dünyalıklarıyla ve iktidarlarıyla daha fazla meşgul...
Nasıl birlikse, ne oyun bozabiliyor ne de oyun kurabiliyor.
*