Paylaş
Herkes sessizliğe büründü... ABD, büyükelçiliğini Tel Aviv’den Kudüs’e taşıdı...
Ve sessiz oyun devam etti...
Arap Birliği birkaç cümleden ibaret açıklamalarla yetindi...
Şimdi Çekya ülkesi bile Kudüs’te ofis açmış...
Yakında tüm Batılı ülkeler önce ofis, sonra büyükelçiliklerini taşıyacak...
Arap Birliği ise sessiz film izliyor gibi dünyalıklarıyla ve iktidarlarıyla daha fazla meşgul...
Nasıl birlikse, ne oyun bozabiliyor ne de oyun kurabiliyor.
*
Stratejik değil, ekonomik çıkarların birliği olduğunu da bilmeyen kalmadı...
Batılı ülkelerle birlik olup Türkiye ve İran’a ve hatta Katar’a karşı nasıl cephe aldıklarını da...
Öldürülen eski Libya lideri Kaddafi’nin sözleri düşüyor aklımıza.
Arap Birliği’nin toplantılarından birinde ABD’nin Irak’ı işgal edişine isyan etmiş ve herkese demişti ki:
Irak’ın işgali ve yıkımının, milyonlarca Iraklının öldürülme sebebi nedir?
*
Kaddafi’yi sessizce dinleyen Arap liderler bu soruya hiç cevap vermemişlerdi...
Vermek de istemiyorlardı.
Kaddafi, Bin Ladin’in Iraklı olmadığını, ABD’deki eylemleri de Iraklıların yapmadığını ve kimyasal silahın da olmadığını hatırlatmış ve demişti ki:
Bir ülkeyi işgal edip ve o ülkenin liderini asıyorlar ve bizde köşemize çekilip gülmekteyiz!
*
Kaddafi aslında belki de bin yıllık bir duruşu anlatıyordu.
Ve zulme karşı kendi sessizliğine çekilenleri uyarıyordu.
Ya da uyandırmaya çalışıyordu.
Oysa birçokları bu işgali destekliyordu.
Bir araya gelip toplantı yapmanın ötesinde hiçbir şeyi paylaşmadıklarını vurgulayan Kaddafi, Arap liderlerine olası bir şeyi hatırlatıyor ve diyordu ki:
Belki sizden biri, bir sonraki asılan olacak!
*/
Kaddafi, Saddam’ın İran’a karşı savaştığı dönemde ABD’nin başkan yardımcısı Cheney ve savunma bakanı Rumsfeld’in arkadaşı olduğunu hatırlatıyor ve diyordu ki:
Rumsfeld’in bakanlığı döneminde Saddam’ı sattı ve astı!
*
Amerika’nın bir gün kendilerini de asabileceğini söyleyen Kaddafi, Arapların da nükleer programa sahip olma haklarını hatırlatan Arap Birliği Genel Sekreteri Amr bin Musa’nın fikrine gülmüş ve demişti ki:
Bunu söylediğime üzülüyorum ama biz birbirimizin düşmanıyız.
Birbirimizden nefret ediyoruz...
Birbirimizi kandırıyoruz...
Bir diğerimizin derdine gizlice seviniyoruz!
Birbirimize tuzak kuruyoruz.
Bizim kurumlarımız, düşmanlarımızın yerine, bir diğerimize karşı kuyu kazıyor.
Bir Arap’ın düşmanı, diğer Arap’ın dostu!
*
İtalya ile ilişkilerinin komşuları Tunus ve Mısır’dan binlerce kez daha iyi olduğunu söyleyen Kaddafi, gelinen noktayı şöyle tarif ediyordu:
İşte Arapların hali bu!
Yani, sözün bittiği yerdi...
Kaddafi kürsüde gelecekte olabilecekleri konuşurken Esad ise gülüyordu...
Yıllar sonra Kaddafi infaz ediliyordu...
Libya’nın ve Irak’ın hali ise ortada...
ABD bir yandan Suriye’ye, diğer yandan Irak’a yerleşiyor...
Arap liderleri de seyretmeye devam ediyor...
*
Zorlayıcı nedenleriyle görünenden daha fazlası olamaz anlayışına teslim olan İslam coğrafyası, ilişkilerini ve çıkarlarını korumak uğruna etrafında olanları öğrenmekten çok uzak...
İslam coğrafyasında hiç kimse daha önemli olanlarla, olacaklarla ilgilenmiyor.
Hercai günler ise kapıda bekliyor...
Paylaş