Engin Kehale

Bu orta sahayla daha iyisi beklenemez

5 Şubat 2023
Beşiktaş üst üste 2 maçı yanlış oyuncu grubu ve kurgu nedeniyle kaybetti.

Sivas’ta kötü oyuna bahane bulmak kolay. Rakım, hava soğukluğu, iki maçın ardından niye burada oynanmasına izin verildiğine anlam veremediğim zemin. Bir takımı maçın içine sokmayacak birçok faktör aynı anda mevcuttu. Ancak bunların hiçbiri, Beşiktaş’ın Sivasspor karşısındaki performansını açıklayamaz.

Xabi Alonso şöyle der: “Orta sahayı kazanırsanız, büyük olasılıkla maçı alırsınız. Bu sadece orta saha oyuncularına bağlı değildir. Artık santrforlar geriye geliyor, savunmacılar öne çıkıyor. Baskın olmanız gereken alan orası.” Biraz zorunluluk, biraz doğru oyuncu grubunu bulma arayışı derken Güneş’in hâlâ ideal bir orta sahası yok. Necip-Tayfur-Hadziahmetovic üçlüsünü görünce Opta’dan Cem Ak’a danıştım.

10 MAÇIN 7’SiNDE FARKLI FARKLI iSiMLER GÖREV YAPTI 

Güneş ilk 4 maçın 3’ünde Salih-Gedson-Josef üçlüsüyle sahada. Diğer maç Necip-Atiba-Gedson ile çıkılan Antep deplasmanı. Sonraki 6 maçın 6’sında, toplamda 10 maçın 7’sinde farklı orta sahalar.

Rıza Çalımbay’ın merkeze baskı talimatıyla beraber Beşiktaş’ın topu rakip kaleye yerden götürme ihtimali geçiş oyunu dışında imkansızlaştı. Ne Necip ne Tayfur sırtı dönük top alıp gidebilme becerisine sahip. Tek seçenek, uzun oynayıp önde bir oyun daha kurmak, orta sahaya baskı yapmaktı. Bunu da yapmadılar. Aynı oyun, 76 dakika devam etti.

SAiZ BOMBOŞ BIRAKILDI

Sivas’ın golü, bu kurgunun savunma anlamındaki sıkıntılarını gün yüzüne çıkarttı. Sola deplase olan Saiz, taç atışında bomboş, elini kolunu sallaya sallaya ceza sahasında gezinirken Caicedo indirdi, Saiz de düzgün bir vuruşla ağları havalandırdı. Beşiktaş son 10-15 dakikada biraz oyunun gidişatından, biraz değişikliklerden aradığı baskıyı kurmayı başardı. 80 dakikada 11, kalan bölümde 6 defa rakip ceza sahasında topla buluştu siyah beyazlılar. İşin ilginci, bu bölümün en iyisi birebir net golü kurtaran Mert oldu. Maç sonunda Güneş’in ekibinin isabetli şutu “0” idi.

Beşiktaş, bu kadar inişli çıkışlı sezonda üst üste iki maçta puanı yanlış oyuncu grubuyla, yanlış kurgularla ve yanlış oyunlarla yitirdi. Gemi elbette doğru yönü gösterecektir fakat kara göründüğünde diğer takımlar çoktan oraya varmış olacaklar gibi gözüküyor.

Yazının Devamını Oku

Teşekkürler Jesus teşekkürler Montella

3 Şubat 2023
Bir futbolsever izlediği maçtan ne bekler? İyi bir tribün. Güzel bir zemin. Kıran kırana ikili mücadeleler.

Düşmeyen bir tempo ve iki kalede pozisyonlar. Adana’da ilk düdükle birlikte muhteşem bir futbol gecesinin perdesi açıldı ve gösteri başladı. Not almaktan maçı izleyemediğimi fark ettim. 1, 3, 4, 4, 5, 6, 6, 6, 8 maçın başında yazdığım pozisyon dakikaları. Gerçekten inanılmaz! Montella’nın Onyekuru üzerinden kurguladığı rakip savunmanın arkasına sarkma taktiği karşısında Jorge Jesus’un uzun toplarla oyunu başlatıp ikinci topa baskıyla rakibi gafil avlama stratejisi. Her an heyecan, her an şut, her an tehlike. Sezonun en çok şut atılan ilk 45 dakikası (24). Nötr bir futbolsever için çok keyifli bir maç olsa da taraftar ve teknik direktörler için kolay olmadığını söylemek gerek. Hakem kararları, maç içi sertliği, kontrolsüz oyun derken gerginlik seviyesinin tavana vurduğunu gördük. Maç sonuna kadar, hatta sonrasında bile sinirler benzer seviyede devam etti.

VALENCIA HAYAT VERDİ

56 dakikalık ilk yarıdaki çılgın tempo ikinci yarıda yerini Fenerbahçe baskısı ve Adana Demirspor kontralarına bıraktı. Osayi-Samuel, Zajc, Arda ve King’in girmesiyle aslında son bölümde daha etkin olması beklenen taraf sarı lacivertlilerdi. Maçın en iyilerinden Altay’ın hatasıyla gelen penaltı golü Akdeniz ekibine galibiyeti getirir mi diye düşünürken son perdede sahneye Valencia çıktı. Ekvadorlu, garip adam. Maçın büyük bölümünde kendiyle mücadele ediyor. Kendinden sıyrıldığında ise affetmiyor. Dün takımını tekrar maça soktu; az daha galibiyeti getiriyordu. İlk yarıdaki şut rekoru, maç sonunda tam 45 şut ile maçın rekorlarına bir yenisini ekledi ancak 110 dakikadan kazanan çıkmadı. 2022-2023 Süper Lig sezonu senelerdir özlemini duyduğumuz bir kaliteyi, rekabeti, heyecanı beraberinde getirdi. Ancelotti’nin dediği gibi: “Futbol, önemsiz şeyler arasında en önemlisidir.” Bize futbolun ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hissettiren Jesus, Montella ve ligin tüm aktörlerine teşekkürler.

Yazının Devamını Oku

Antalya engeli de aşıldı şimdi sıra sezonun maçında

2 Şubat 2023
Tribünleri dolduran taraftarlarla birleşen çok baskın bir Trabzonspor izledik.

Trabzonspor’u anlamak da zor, anlatmak da. Abdullah Avcı takımlarının bir istikrarı vardır. Tabanı ve tavanı arasındaki farklar çok yüksek değildir. Zaten geçen sezonki şampiyonluğun temel nedenlerinden bir tanesi bu oyun istikrarıydı. Bu sezon ise iç saha ayrı, deplasman ayrı. Oyun değil, karakter farklı. 

Antalyaspor karşısında Trabzonspor taraftarı soğuk havaya rağmen giyinmiş kuşanmış, takımına destek vermeye gelmişti. Arsene Wenger’in futbol ile ilgili güzel bir sözü vardır: “Futbol takımı güzel bir kadın gibidir. Ona ne kadar güzel olduğunu söylemezseniz zamanla ne kadar güzel olduğunu unutur.” Dün tribünler, takımına ne kadar güzel olduğunu söylemek için Akyazı’daydı.

MÜTHiŞ BiR SiNERJi

Abdullah Avcı ve öğrencileri de Hatay maçını unutturmak için birlik olup tribün-saha sinerjisi yakalanınca Trabzonspor’dan çok baskın bir ilk yarı izledik. Avcı öndeki ikiliden vazgeçip Trezeguet-Djaniny’li kanatlara dönmüştü. Hedef, Güray’ın boşalttığı alanlardı. Gomez ve Djaniny defalarca bu alana sarktılar ve ürettiler. İlginçtir ki; gol Bakasetas’ın diğer kanada deplase olmasıyla geldi. Yunan oyuncu ceza sahasında sadece iki Trabzonsporlu varken öyle sert bir top kesti ki, Helton’dan seken topu önünde bulan Trezeguet affetmedi.

NACİ ÜNÜVAR FiŞi ÇEKTi

İkinci yarı da oyunun hakimiyetini hiç bırakmadı bordo mavililer. Son dakikalarda yedikleri baskıya dayanmasını bildiler, son saniyelerde ise Naci ile fişi çektiler. Siopis’e ayrı bir parantez gerek. Her topa bastı, bozdu, yıprattı. Şimdi sıra sezonun maçında. Abdullah Avcı ve Trabzonspor hafta sonu Galatasaray karşısında ya devam diyecek ya tamam.

Yazının Devamını Oku

Beşiktaş orta sahasına bir Andrea Pirlo lazım

1 Şubat 2023
Siyah beyazlılar değişikliklere rağmen ne oyunu alabildi ne de skoru. 

Fatih Karagümrük karşısında siyah beyazlıların 11’ini görünce, Şenol Güneş’in bir kez daha risk aldığını düşündüm. Rakip, ligin en çok gol atan üçüncü, en çok gol yiyen ikinci takımı. Merkezde Tayfur-Gedson’la başlamak hem tempo hem geçiş oyununda dikine gidebilme becerisi ile avantaj sağlasa da aynı zamanda orta sahayı kaybetme dezavantajını barındırıyordu. İlk 45 dakikada Karagümrük’ün üçlü orta sahası, Beşiktaş’ın ikili merkezine ciddi üstünlük kurdu. 4, 10, 43 ve 46’da çok net pozisyonlara girdiler. Kazım 15 kez topla buluşurken; Aboubakar sadece 12 kez meşin yuvarlağı ayağında buldu. Bunu fark eden deneyimli teknik adam, Redmond’ı merkeze Dele Alli’yi sağa alarak ortadan geriye çabuk dönmek istedi. 

Oyun belki Pirlo’nun ekibindeydi ancak skorda Şenol Güneş’in öğrencilerinin üstünlüğü vardı. Önce geçiş oyununda Tayfur’un Cenk’i görmesiyle kaleyi yokladılar, sonrasında yine Cenk ile golü buldular.

İkinci yarıya Saiss ve Muleka değişikliğiyle başlayıp Gedson’u öne, Cenk forvete atan siyah beyazlılar, daha taşlar yerine oturmadan kalesinde golü gördü. Ne kendini geriye atan Kazım’ı Tayyip veya Saiss takip etti ne de merkezden koşu yapan Ozdoev’i gören vardı.

Sonraki bölüm, kış günü Olimpiyat Stadyumu’nda sıradan bir futbol maçıydı. Beşiktaş orta sahasında Karagümrük kulübesindeki Pirlo tipinde bir oyuncu olsa, maçın gidişatı da skoru da siyah beyazlılar adına olumlu anlamda değişebilirdi. Siyah beyazlılar değişikliklere rağmen ne oyunu alabildi ne de skoru. Şenol Güneş, sanırım dönüş yolunda kafasında bu maçı birkaç kez daha oynayacaktır.

Yazının Devamını Oku

Bu maçı kazanabilseydi çok şey değişecekti

29 Ocak 2023
Dış sahalarda alınan üst üste 3. yenilgi Karadeniz ekibinin umutlarını iyice azalttı.

Sanırım Abdullah Avcı, maç öncesi Hatayspor’un kadrosunu görünce sevinmiştir. Ribeiro ve El Kaabi’siz bir kadroyla Akdeniz ekibinin topu ayağında tutma ihtimali düşük gözüküyordu ki öyle oldu. Volkan Demirel’in takımı sezonun en az pas yaptığı ilk yarısını oynadı, sayılmayan gol ve 45+5’teki Kaan pozisyonu dışında üretkenlikten uzaktı. Oyuncular aynı olmasa da geçen haftaki dizilişin ve sistemin bir benzerini sahaya süren Avcı, artık takımından istikrar bekliyordu. Fakat unuttuğu bir şey vardı. Bu sezon Trabzon -hele hele son haftalarda- iç saha ve dış saha takımı olmak üzere ikiye ayrılıyor. Merkezdeki kalabalık yapı ön alan baskısını iyi yaptı, evet. Bakasetas ve Bardhi adeta bir De Bruyne-Bernardo Silva sekansıyla Trabzon’u öne geçirdi. Sanki rahat bir galibiyet için tüm şartlar oluşmuştu. İşte Trabzon’un bu sezonki en büyük sıkıntısı bu noktada kendini gösterdi. Saha içerisinde bir durgunluk, tempo yapamama, rakibin zaaflarının üzerine yeterince gidememe.

REAKSiYON VEREMEDi

Bir de üstüne Demirel’in kenarda bıraktığı iki az oyuncusunu ikinci yarıda sahaya atması eklenince, Trabzon reaksiyon veremedi.

Bertuğ’un önce El Kaabi’ye asisti, sonrasında Lobjanidze’nin pasını bitirmesiyle göz açıp kapayıncaya kadar Hatay 2-1 öne geçti.

Maçın geri kalan uzatmalarla birlikte 50 dakikası mı? Defalarca izlediğimiz filmin bir başka versiyonu. Oyundan kopan ve biraz da panik yapan bir Trabzonspor. Hatay’dan gelecek bir galibiyet, Beşiktaş gibi bordo mavililerin de ritim bulmasını sağlayabilirdi fakat üst üste gelen üçüncü deplasman yenilgisi umutları iyice azalttı.

Yazının Devamını Oku

Trabzonspor’da şimdi rehabilitasyon zamanı

23 Ocak 2023
Bordo mavililer sadece oyun olarak değil, mental anlamda da depresyondan çıkmalı.

Abdullah Avcı’nın kafasında sezon başından beri çözülemeyen bir soru var: “Trabzonspor nasıl etkili bir şekilde hücum eder?” Bu sorunun cevabı için denemediği sistem ve oyuncu grubu kalmadı. Hamsik’ten vazgeçti, olmadı. Gbamin’i koydu, yine yok. Gbamin’i savunmaya koydu, ı-ıh. Ön tarafı Maxi Gomez-Umut Bozok ile çiftledi, hâlâ durağan. Tüm bu denemelerin ardından, İstanbulspor karşısında kâğıt üzerinde kanatsız bir Trabzonspor gördük. Kanatsız diyorum çünkü Djaniny kanatta oynasa bile forvet içgüdüleri ile sahada olan bir isim. Nitekim dün maçın başında çok kısa sol kenarda kaldıktan sonra Avcı onu Gomez’in yanına aldı.

iLK 45’TE MERKEZE SIKIŞTILAR 

Bakasetas ve Abdülkadir zaman zaman kenarlarda top alıp enine genişlik sağlasa da ilk 45 dakikanın büyük bölümünde iç bölgelerde top beklediler. Önde de ikili bir yapı olunca oyunun merkeze sıkıştığını gördük. Üzerine bir de rakip savunma hattı arkasına kaçma, yani İstanbulspor defans çizgisini yerinden oynatma çabası az olunca zevksiz, temposuz ve durağan bir ilk yarı izledik.

iKiNCi YARIYA HIZLI GiRDi

Trabzon’un hücum performansı vasat olsa da savunmada göz açtırmadığını söylemeliyiz. Avcı’nın ilk yarı boyunca yedek kulübesindeki hırsı soyunma odasında belli ki oyunculara geçmişti. Düdükle birlikte bu hırsı sahaya yansıtan Karadeniz ekibi, sezonun en iyi 15-20 dakikalarından birini oynayıp 4 gol attı.

Bordo mavililerin artık sadece sahadaki oyun olarak değil, mental anlamda da yaşadığı depresyondan çıkması gerek. Ekimden beri ilk kez üst üste iki lig maçı kazanmak bu yolda önemli bir adım.

Önce camia kendini şampiyon hocaya, sonra da Avcı bir şeyleri değiştirebileceğine inanacak.

Trabzonspor’un elinde Konferans Ligi’nde ileri turlara gidebilecek potansiyel ve kadro var. Yaşanan türbülansın bu fırsatı yerle bir etmesine izin verilmemeli.

Yazının Devamını Oku

Sadece iyi plan yapmak yetmez

22 Ocak 2023
G.Saray’dan puan almak istiyorsanız...

Galatasaray’ın son haftalardaki formuna Antalyaspor’un eksikleri eklenince, maç öncesinde sarı kırmızılılar için rahat bir doksan dakika olacağı beklentisi ağır basıyordu. Sol bekte maça başlayan Emre Taşdemir dışında ideal onbirin sahada olması, Nuri Şahin’in orta sahada yaptığı değişikliklerle birleşince esame listelerinde maç önü beklentisinin teyit edildiğini gördük.

NURİ ŞAHİN’DEN DOĞRU SİSTEM 

Fakat ilk düdükle birlikte saha içindeki oyunun rahat olmayacağı anlaşıldı. Antalyaspor teknik heyeti, Galatasaray’ı iyi analiz etmişti. Sarı kırmızılıların saha içerisinde hem sayısal hem fiziksel sorun yaşayabileceği bir numaralı bölge orta saha. Nuri hoca, bu bölgeyi kalabalık tutarak kontrolü ele almak, Nakajima ve Mehmedi ile rakip savunma arkasına sarkarak oyunu daha geniş bir alana yaymak istiyordu. 18-19-20-28-29. dakikalar üst üste benzer şekilde tehlikeler yaratmayı başardı kırmızı beyazlılar. Bu kadar eksiğe rağmen doğru oyun planının hakkını vermek gerek.

KALiTESiYLE FARK YARATIYOR

Antalyaspor her ne kadar maç önü planlarını sahaya yansıtabilmiş olsa da Okan Buruk’un elindeki kalite her şekilde kendini belli etti. İlk 45 dakikanın tartışmasız yıldızı Helton Leite’ydi. Benfica kariyerinde düzenli oynadığı tek sezonu Jorge Jesus ile yaşamış olan Brezilyalı, gelmeden önce Portekizli hocanın fikrine başvurmuştur sanırım. Galatasaray çok iyi oynayamadığı bir ilk yarıyı yine de Opta rakamlarına göre 10 korner, 10 şut ve 0.83 gol beklentisi ile tamamlamayı başardı.

VER İCARDİ’YE, KOŞ SANTRAYA 

Merkezdeki bu eksikliği farkeden Galatasaray teknik heyeti, ikinci yarının başında Kerem’e sanki içe yaklaşması gerektiği direktifini vermişti. Bir korner sonrasında geri dönüşte Kerem ile Rashica’nın yerlerini değiştirip bir süre aynı şekilde kalmaları, Galatasaray’a maçın tekrar başlama düdüğünden iki dakika sonra golü getirdi. Zaten İcardi’yi tehlike hunisinde 2-3 defa topla buluşturursanız, vuruştan sonra santraya koşmaya başlayabilirsiniz.

RAKiP YORULUNCA iŞi KOLAYLAŞTI

Yazının Devamını Oku

Fenerbahçe'nin büyük ikilemi

20 Ocak 2023
Jorge Jesus’un aslında sezon başından beri yaşadığı ancak rakip kalitesinin yüksek olmadığı maçlarda farklı yöntemlerle çözebildiği temel sorun set oyunu üretkenliği.

Fenerbahçe taraftarı da doğal olarak bunu gördüğü için Arda Güler’in, Miha Zajc’ın daha çok sahada olmasını istiyor. Bu yüzden dün ilk onbirler açıklandığında birçok Fenerbahçeli taraftarın muhtemelen yüzü güldü. Sarı lacivertlilerin geçiş hücumları harici rakibi çözmesi için yetenekli bir iki ayak yeterli olacak gibi gözükmüyor. Çünkü santrforları sezonun bu bölümüne kadar fazlasıyla iyi gösteren temel nokta, geniş alanda, rakibin hazırlıksız olduğu anda hücum edebilme becerisi. Bireysel bir beceri değil bu, takım olarak yaratılan bir değer. Ancak bu değer için de kesici ve temaslı oyuncuların sahada olması, yetenekli isimlerden daha değerli.

JESUS ASLINDA NE DEDİ?

Jesus “Arda Güler fizik olarak yeterli değil” derken genç yıldızın sahada koşacak enerjisi olmamasından ya da rakibi geçerken ikili mücadelede yavaş kalacağından endişe etmiyor. Takım neredeyse adam adama olan savunma kurgusuna geçtiğinde rakibini fiziği nedeniyle sıkı tutabileceğine inanmıyor. Adam adama sistemin en kırılgan olduğu an birebirde rakibin geçebildiği andır, bu yüzden Portekizliye biraz empati yapmak gerekiyor.

ARDA VARKEN ENERJİ DEĞİŞİYOR

Yoksa Arda’nın ilk golde yarattığı sihri onun yaşını geçtim, Süper Lig’deki tüm oyuncular arasında yapabilecek olan kişi sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Belki Jesus için üçlü bir merkezin önünde Arda, yani biraz daha merkeze çekilmiş bir görev daha iyi olabilir. Şu bir gerçek ki Arda sahadayken taraftarın enerjisi değişiyor. Ve Fenerbahçe’nin bu enerjiye şu anda fazlasıyla ihtiyacı var. Durum böyleyken, son dakikalarda sorumluluk alan oyuncu iki maç üst üste Enner Valencia oldu. Ekvadorlu futbolcu ne kadar dağınık olursa olsun, öngörülemez bazı özellikleri böyle anlarda fark yaratıyor. Bir an ters eşleşmeyi yakalayınca, Fenerbahçe’ye turu getirmeyi başardı. Jesus’un artık ana stratejisi, Zajc ve Arda’lı oyunu önde baskılı plana bir şekilde entegre etmek olmalı. A planının etkinliğini biraz azaltsa bile.

Yazının Devamını Oku