Kendimizi, gördüklerimizi, yaşadıklarımızı, hissettiklerimizi, hayallerimizi anlatırdık.
Yemek hayatı güzelleştiren en önemli ayrıntılardan biridir.
Yıllar içinde gastronomi derneklerine, kulüplerine üye oldum.
Ve müthiş tadımlara...
Sadece Türkiye’de değil, dünyanın birçok yerinde...
Damak biraz gelişince, o derslerden biraz bir şeyler öğrenince tatların harmonisi farklı oluyor.
2004 yılında Turkish Society Network parolasıyla dünyada ve Türkiye’de bir ilk olan Wishnee sosyal medya platformunun kuruluşuna öncülük etti. Sosyal medyanın gelecekte çok önemli bir yeri olacağına ve bu alanda yatırım yapılması gerektiği konusunda Türk yatırımcılarını bilgilendirme çalışmalarını yürüttü.
Farklı alanlarda ve sektörlerde çalıştıktan sonra 2019’da mentor ve mentilerin sanal ve gerçek ortamda bir araya geldikleri Mentee Turkey platformunu kurdu.
Vizyon 100 de; dijital dönüşümü merkeze alan üst düzey yöneticilerin yer aldığı bir platform...
Pandemi dönemi dijitalleşmeyi daha çok ön plana çıkardı. Büyük şirketler önce evden çalışmayı teşvik ettiler, bazıları da hibrit bir modeli önerdiler.
Bir yılın sonunda Google, Amazon gibi şirketler aşı olanları yeniden ofislere çağırmaya başladılar, yaz sonundan itibaren de hibrit bir model uygulayacaklarını açıkladılar.
Kutlunun bu süreçle ilgili bazı notları var.
Ne devletlerin böyle bir hazırlığı vardı, ne de özel sektörün...
Çok kitap okudum, bu konuları işleyen çok film seyrettim ama bir buçuk yılı bulan bu pandemi dönemini hayal bile edememiştim.
Geçen gün düşündüm.
Kovid 19 salgınının bir pandemiye dönüşebileceğini ve hayatımızı etkileyebileceğini ilk, ne zaman, kiminle konuşmuştuk diye...
2019’un aralık ayıydı ve İzmir Alsancak’taki Arkas Sanat Merkezi’nde yine güzel sergilerden birindeydik.
İçine girenler bilir.
Etrafımda bunu gözlemliyorum.
Borsaya olan ilgi aslında tasarruflar açısından önemli bir gelişme...
Çünkü borsaya girerken, şirkete ortak oluyorsunuz.
Finansal okur yazarlık arttığı sürece bu ilgiyi çok değerli buluyorum.
Ancak bizde birçok konuda olduğu gibi kulaktan dolma bilgilerle, arkadaş tavsiyeleriyle, sosyal medya yönlendirmeleriyle yatırım yapıyoruz.
Bu dönemde aslında küçük yatırımcılar büyük hayal kırıklıkları yaşamadı.
Hükümet Bilim Kurulu’nun tavsiyelerine göre hareket edecek.
Yani 17 Mayıs’tan sonra her şeyin bittiğini zannetmeyin.
Büyük ihtimalle hafta sonu yasakları bir süre daha devam edecek.
Hafta içi 19.00 değil ama belki 21.00’den sonra yasaklar sürecek.
Kapanmanın ardından önce okullar ve sınavların açılması bekleniyor. İkinci aşamada tek dükkan olarak tanımlanan kuaför, avukatlık bürosu ve küçük esnafın açılabileceği ifade ediliyor.
Kafe ve restoranların üçüncü aşamada, masa sınırlaması ve dış mekân şartıyla açılmasının daha doğru olacağı da ifade ediliyor.
Örneğin ben “e-devlet” şifremle birçok işlemi yapabiliyorum.
Eskiden olduğu gibi muhtara gidip ikametgah, nüfus idaresine gidip nüfus sureti almama gerek yok.
İlgili yerlere girip bir tuşa basınca hepsi karşıma geliyor.
Çok dikkat ediyorum ama trafik cezası alıp almadığımı arada girip sorguluyorum.
Hastanede yaptırdığım bütün kontroller bende bir dosya halinde vardır.
Ama olmasa da yine bir tek tuşla girip bütün tahlillerimi, hangi doktora gidip muayene olduğumu, koyulan teşhisi tek tek görebiliyorum.
Dijital yapılan bu toplantıyı ben de izledim.
Kılıçdaroğlu siyasete girmeden, iş dünyasıyla ilgili düşüncelerini, çözüm önerilerini anlattı.
Oda üyeleri Kılıçdaroğlu’na sorular sordu, o da yanıtlar verdi.
Bunlar arasında Çeşme’yle ilgili bir soru dikkatimi çekti.
Zeynep Hülagü’yü de eğitim sektörü çok iyi bilir. Çalıştığı kurumlara hep katkı sağlayan, sektörü büyüten isimlerden biridir.
Kızları Nilipek’i çok küçükken tanıdık, sevdik.
Yıllar geçti, genç kız oldu, üniversite okumak için İstanbul’a Boğaziçi Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümü’ne gitti. Sonra Hollanda’daki Maastricht Üniversitesi’nde Biyolojik Psikoloji’yi bitirdi.
Bu arada müzik hep hayatında oldu. Farklı gruplarda yer aldı ve bir gün solo bir albüm çıkardı.
“Sabah...”
Herkesin sabahı farklıdır.