Can Bartu

Yazık etmeyin

11 Şubat 2003
<B>Oğuz</B> Çetin, Ortega üzerine takım kurmalı, takımı onun etrafında kenetlemeli. Ama 3-5 futbolcunun tripleriyle kendini baltalıyor. Ortega’yı hedef adam haline getiriyor. * F.Bahçe'de Oğuz'un yanlışları nelerdi? Ortega'nın protesto edilmesine ne diyorsunuz? F.Bahçe'de eksik olan neydi?

OĞUZ Çetin
'in çok yanlışı var. Birincisi, Ortega'dan faydalanamıyor. Ortega, F.Bahçe'nin elindeki önemli güç, bir nimet. Büyük fedakarlıklarla alındı. Ama F.Bahçe, Ortega'nın kalitesini tartışıyor. Oğuz, onun üzerine takım kurmalı, takımı onun etrafında kenetlemeli. Ama bunun tam tersi yapılıyor. Ortega istenmeyen adam haline geldi. Bunu önleyecek isim kuşkusuz Oğuz Çetin. Ama o, ‘‘Ceyhun mu, Ortega mı?’’ diye kendi kendine bir problem yarattı.

Sinir oluyor sinir

Ortega
'yı ikide bir oyundan çıkarırsan bu olmaz. Seyirci de bundan anlamaz, ‘‘Çıksın oynasın’’ der. Sen adamı yıpratırsan, nasıl oynar? Ortega, hedef tahtası haline getirildi. F.Bahçe'nin şu kadrosunda kötü de oynasa da çıkmayacak tek oyuncu Ortega. Adamın yetenekleri var. Frikik atar, orta yapar, pas atar, bir hareket yapar oyunu değiştirir. İki adamı geçer, penaltı yaptırır veya gol atar. Böyle bir adamı oyundan alıyorsun, onun yerine yeteneği olmayan bir oyuncu koyuyorsun. Adam boş adam değil, dünyanın en ünlü futbolcusu. Bu yapılanlara üzülmez mi, kırılmaz mı? Sürekli yedek. Senin takımın çok iyi bir takım olur da adam yedek kalır, ‘‘Bu takımda büyük oyuncular var, ben daha çok çalışayım’’ der. Ama oynamayacak adamları takımda görünce, o da sinir oluyor.

Ama takıma bakın, sakat Serhat oynuyor. 3 antrenmanla sahaya çıkıyor. Oysa Ortega sürekli sahada olsa, 3 kişi onu kontrol etmeye çalışacak. Türkiye'de ona yapılan, futbol bilgimizi, futbol kültürümüzü gösteriyor.

Gidişat çok kötü

İkincisi, futbolcularının becerilerinden yararlanmak istiyorsan, ‘‘Aman fazla ileri çıkma, rakibinin yanından ayrılma’’ gibi talimatlarla onları sınırlamayacaksın. F.Bahçe oyun düzenini oturtup, futbolcuları şahsiyet kazanmalı. Öncelikli şart bu. Gerisi palavra.

Ayrıca F.Bahçe gibi bir takım tek santrforla oynar mı? Olacak iş değil. Takımda herkes, ‘‘Gemisini kurtaran kaptan. Vatan kurtaran aslan’’ görünümünde. Kim ne yapacağını bilmiyor, paylaşım yok. Oğuz, futbolcularda o birleşmeyi, uyumu sağlayamadı. Oğuz'a fazla yüklenmek istemiyorum, takımın başına yeni geçti ama gidişat kötü.

Fenerbahçe elbette berabere kalabilir, ama hiç olmazsa futbol oynar. Bu takım A.Gücü önünde 18'e gidemiyor, futbolcular oyunda bir santforlarının olup olmadığının farkında değil.

En başta Ortega problemi çözülmeli. Daha önce de yazdım, beceremiyorlarsa göndersinler. Arjantin Milli Takımı'nda oynayan futbolcu Türkiye'de problem oldu. Bescastnih 1 yıldır, Rebrov 6 aydır futbol oynamıyor. Madem bunları transfer ettiniz, oynatın ki güçlensinler. Ama oynatmıyorlar. Üstelik Oğuz bu oyuncuları kendisi istedi.

Yazık ediyorlar

Bir şeye daha değinmek istiyorum. Bu takımın içinde Ortega gibi bir oyuncuyu istemeyenler varsa, Fenerbahçe bitmiş demektir. Ortega'dan faydalanmak demek, F.Bahçe'nin iyi yerlere gelmesi ve diğer futbolcuların da değerlerinin artıp para kazanmaları demektir. Böyle bir güç var Fenerbahçe'nin elinde. Diğer futbolcular da bunun farkına varmalı.

Dedikodular bol, neymiş, ‘‘Gidecekmiş, karısı hamileymiş.’’ Adam, ‘‘Gitmiyorum’’ diye beyanat veriyor, ama gitmesi için zorlanıyor. Yönetim, ‘‘Gitsin de, biz de boşuna sokağa para atmayalım’’ mı demek istiyor?

F.Bahçe, 3-5 kalitesiz futbolcunun tripleriyle kendi kendini baltalıyor. Hem kendilerine, hem de Ortega'ya zarar veriyorlar. Bunu böyle sürdürerek, Ortega'ya da, Fener'e de yazık etmeyin.

Ya 1-1 olsaydı

* Kocaeli'nde hücumu daha çok düşünen bir Beşiktaş vardı. Bu değişikliği nasıl yorumluyorsunuz?

BU
tip maçlarda ikinci golü atamazsan iş zora girer. Durum 1-0 iken, Kocaelispor bir penaltı, yüzde yüz de bir gol kaçırdı. Eğer bunlardan biri gol olsa maç değişik olurdu. Hakemin penaltı kararı yanlış. Ama dediğim gibi o gol olsa her şey değişik olurdu. Tıpkı F.Bahçe maçındaki gibi. Top direkten dönmese, Augustine boş kaleye kaçırmasa, Fener mağlup olacaktı. Ama 2. golden sonra Beşiktaş oyunu kopardı. Bu sadece Kocaeli maçı için değil, her karşılaşma için böyle. İlhan'ın topa vuruşuyla, Sergen'in topuk pasındaki güzellik, işin süsü. 5-0 elbette büyük bir netice.

Taraftar HAKLI

* F.Bahçe taraftarı başkan ve yönetimi istifaya davet ediyor. Fenerbahçe'deki bu gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?

F.BAHÇE
'de hep verilen sözler vardır. ‘‘Öyle bir takım kuruyoruz ki, Avrupa'da final oynayacağız’’ derler. Ama hiç öyle olmuyor. Olmayınca da, seyirci bu kadar büyük işler yapan başkanına isyan ediyor. İnsanlar keyifle maç izlemek istiyor. Transferler yapıldı, ikinci yarı umutla başladı. Ama 2 maçta 5 puan kaybedildi. Şimdi taraftar, ‘‘Antrenöründe, futbolcusunda, ya da yönetiminde bir şey var’’ diyor, ‘‘Bunları çözemiyorsanız gidin’’ diyor. Fenerbahçe seyircisi sahada gurur duyacağı bir takım istiyor.

G.Saray başarılı

* G.Saray-Denizli maçının ertelenmesini nasıl değerlendiriyorsunuz? İhmal söz konusu mu?

İHMAL
olduğu kesin. Ama bir yerde de, G.Saray'ı tebrik etmek lazım. Her türlü imkanı kullanıyor. İnsan gücünü çoğalt, sahayı temizle kardeşim. Ama G.Saray, yeni oyuncularıyla böyle kötü bir sahaya çıkmak istemedi. Üstelik onların kararına yardımcı olan federasyon var. Saha temizlense daha ilk gün oynanırdı bu maç. Yanlış bir şey yaptılar, etik değil, ama Türkiye'de ne doğru yapılıyor ki. Çanağı federasyon tuttu, G.Saray da akılı olarak bunu kulübünün menfatine kullandı. Disiplinli bir ülkede bu olmazdı. Ama bir kulüp istemediği hakemi değiştiriyorsa, bunu da yapacak. G.Saray'ın bu hareketini başarılı buluyorum.
Yazının Devamını Oku

Sıradan takım

10 Şubat 2003
<B>FENERBAHÇE, </B>Ankaragücü karşısındaki futboluyla hayal kırıklığı yarattı. Sarı lacivertliler, topu kullanamıyor, iki pas yapamıyor. En önemlisi oyun tarzı yanlış. Fenerbahçe gibi bir takım hiçbir zaman ileride bir santrforla oynamaz. Fenerbahçe sıradan bir Anadolu takımı olmuş. Doğru düzgün şutu, şutu bırakın, pozisyonu yok.

Fenerbahçe'nin elinde bir sürü oyuncu var. Yetenekli iki önlibero var, ama yerlerinde çakılı oynamayacaklar, ileriye gidecekler. İkisi de yeni oyuncular; Kemal ve Hakan Bayraktar. Fenerbahçeli futbolcular, takım arkadaşları yeni transfer Beschastnykh'in oynayıp oynamadığını farkında değiller. Kemal ve Hakan'ın oyuna katılmaları gerekirdi. Yalnız topu kesmekle olmaz, bu topu kullanıp hücumda da kendilerini gösterecekler. Diyelim ki, Kemal yeni transfer, heyecanlı. Ama her top geri verilmez ki. Topu geri verince rakibin kapanmasını sağlıyor.

Fantazi yapma

Bazı oyuncular vardır, onlar oyunun kaderini her an değiştirebilir. Bir şut atar, bir frikik kullanır, güzel bir pas yapar skorun değişmesini sağlar veya sağlatır. Fenerbahçe'nin elinde böyle bir oyuncu var; Ortega. Onu da oyundan alıyorsun. Bu olmaz. Bu tip oyuncular kötü oynasa da sahada kalır. Ortega da maçı tamamlamalıydı. Ayrıca takıma ısınması, oynatarak onu kazanmak lazım. Tabii Ortega'dan faydalanmayı düşünüyorsan... Ortega ve Ceyhun ile başla Oğuz Çetin. Kendi kendine fantazi yapma, oyuncuları demoralize etme.

Karşında sağlam oynayan bir Ankaragücü var. Ankaragücü hafife alınacak bir takım değil. Ancak Fenerbahçeli futbolculara şahsiyet vereceksin Oğuz, serbest bırakacaksın. Oyuncu insiyatifini kullanacak. Futbolcuyu sen oraya kadar git, bu kadarını yap dersen oynayamaz. Ceyhun, Hakan, Kemal fena oynamadılar. Abdullah da kendine gelmiş durumda. Ama F.Bahçe 1 santrforla oynarsa, rakip üzerinde dünkü gibi ağırlığını hissettiremez. Sürekli geriye oynayan bir orta saha da olmaz.

Neden yedek bekliyor?

Beschastnykh
ile Rebrov'u takıma takviye diye aldılar. Biri oynuyor, biri yedek bekletiliyor. Yeni transferleri antrenmanla mı kazanacaksınız. İkisi birden sahaya sürülmeliydi. F.Bahçe'de Ümit ve Mirkoviç bir tek hava toplarını aldılar. Mirkoviç sürekli yanındakiyle oynuyor, Ümit de öylesine topu ileriye dolduruyor. Oyuna fazla katkıları yok. Bu futbol anlayışıyla rakibe nasıl üstünlük kurulur. En başta düzgün bir kadro sahaya sürülmeli.

Ankaragücü dün gece F.Bahçe'den daha iyi oynadı, daha çok pozisyona girdi. Yüzde yüz bir gol kaçırdılar, bir şutlarında da top direkten döndü. F.Bahçe'de daha futbolcular birbirine adapte olamamış. Ama bunun sistemle alakası yok. Çünkü insiyatif kullanamıyorlar. Fenerbahçe ilerisi için hiç ümit vermedi. Düzelir mi derseniz, düzelmek zorunda. Ama bu kafayla nasıl olacak, onu da bekleyip göreceğiz.
Yazının Devamını Oku

Komedi

3 Şubat 2003
<B>FENERBAHÇE </B>önemli bir kayıp verdi. Yenildi, ancak böylesine ağır bir sahada Beşiktaş gibi güçlü bir rakip karşısında, 10 kişi kalmasına rağmen başabaş, hatta bazen rakibinden daha iyi oynadı. Yenilginin iki önemli nedeni var; birincisi sorumsuzluk, ikincisi elindeki imkanları kullanmamak. Sakın ola Beşiktaş'ı küçümsediğim zannedilmesin. Fenerbahçe kendi kendini küçük duruma düşünüyor.

Böylesine önemli bir derbide Fatih gibi bir futbolcunun yaptığı kabullenilir davranış değil. Böyle sorumsuzluk olmaz. Hem takımını daha maçın başında 10 kişi bırakıyor, hem de ‘‘Ben ne yaptım?’’ diyor. Adama faul yapmışsın, bir de üstüne basıyorsun. Ne hakkın var? Bunu yapan futbolcu hem milli takım oyuncusu, hem de takımın tecrübelilerinden. Gerçekten çok yazık. F.Bahçe seyircisi de Fatih'in yaptığı hareketi görmüyor, İbrahim’i rol yapıyor zannedip sürekli ıslıklıyor.

Neden oynamasınlar?

F.Bahçe elindeki imkanları ve futbolcuları kullanmamak için uğraş veriyor. Bir Ortega-Ceyhun tartışması yaratıldı. Neden ikisi de sahada oynamasın anlamıyorum. Ceyhun oynarsa, Ortega oynamayacak. Ortega oynarsa Ceyhun oynamayacak. Allah aşkına nereden çıktı bu? Ali Güneş sahada duruyor, Ceyhun çıkarılıp, yerine Ortega oyuna alınıyor. F.Bahçe klinik vakka. İki iyi oyuncusu var birini oynatmıyor, böyle komedi olur mu?

Bu anlayışla F.Bahçe ne yapacak bilmiyorum. Elinde iyi futbolcu varsa oynatacaksın. Hele elinde dünya yıldızı varsa onu mutlaka oynatacaksın. Dünya Kupası kazanmış Arjantin, Ortega'nın üstüne titriyor, F.Bahçe oynatmıyor. Bütün bu komideler F.Bahçe'de oluyor ne hikmetse.

Ceyhun da streste

Peki, diyeceksin ki Ortega hazır değil, geç gelmiş, hazırlanamamış. Onun gibi antrenman yapmayan, Serhat, Ogün gibi futbolcular oynuyor. Bunu nasıl anlatacaksınız? Onlar kötü mü oynadılar? Hayır, var güçleriyle çalıştılar. Ortega üzerinde başka hesaplar varsa bunu bilmem. Adamı maksatlı olarak oynatmıyor ve gitsin diyorlarsa veya küstürmeye çalışıyorlarsa, bir sürü kulüp istiyor, versinler. Bu mantalite ile bu iş çözülmez. Ceyhun da ‘‘Benim yerime Ortega oynayacak’’ diye streste, o da bunun sıkıntısını yaşıyor.

Lucescu iyi bir manevra yaptı. F.Bahçe 10 kişi kaldıktan kısa bir süre sonra Ahmet Dursun'u oyuna sürdü. Önceden söylendiği gibi beraberliğe falan değil, kazanmaya oynadı. Beşiktaş'ı kutlamak lazım, çok profesyonelce oynadılar. Problemli, sinirli futbolcuları vardı, problemliler F.Bahçe'den çıktı. Beşiktaş kazandı, hakem yardımı falan olmadan, hakkıyla. Üstelik 38. dakikada Abdullah, Kaan’ı ceza alanında yere indirdi. Penaltı kararı verilmesi gereken bu pozisyonu Ali Aydın es geçti. Beşiktaşlılar da itiraz bile etmediler.

F.Bahçe şampiyonluk yarışından kopmuş değil, ama böyle devam ederse kopar.
Yazının Devamını Oku

Beşiktaş'ı yenmek şart

28 Ocak 2003
Fenerbahçe'nin pazar günü oynayacağı erteleme derbisi final gibi. İyi de oynasalar kötü de oynasalar bu engeli geçmek zorundalar. Bu maçta iyi oyun yanında biraz da şans lazım. Derbi öncesi F.Bahçe'nin performansını nasıl buluyorsunuz? Bu maç öncesi artı ve eksileri neler?

F.Bahçe iyi çalışıyor. Saha içindeki çalışkanlıkları da güzel. Daha da iyi olacaklar. Oğuz Çetin akılcı davranıyor. Bu sahada da biraz belli oluyor. Zaten herşey bir anda ortaya çıkmaz. Ancak anlamadığım nokta, Oğuz'un hala Ali Güneş'le, Semih'le, Johnson'la oynaması. Bu işin onlarla gitmeyeceğini Oğuz da biliyor, ama neden oynatıyor.

Johnson'u alternatifi olmadığı için oynatıyor. Ama güçlü bir Steviç de o bölgede daha iyi olabilir. Neden Beschastnykh 15 gündür burada çıkıp oynamıyor? O bu takımda oynamayacak mı? Onu özel maçlarda oynatıp, takıma alışmasını sağlamak ve lige hazırlamak lazım. 30 dakikalık verilen şans az. Oysa yeni transferler bu tür maçlarda oynasa, seyirciye de, takıma da bir güven ve moral gelecek. Oğuz'un aklında belki Beşiktaş maçının kadrosu var, ama zaten o elindeki futbolcuları tanıyor. Beşiktaş maçında ileri uçta oynayacak adamlardan biri de Tuncay. Oysa Tuncay, solda oyundan kopuk oynuyor.

Fenerbahçe aslında büyük yanlışı sezon başında yaptı. F.Bahçe bu kadrosuyla Şampiyonlar Ligi ve Türkiye Ligi'ne başlasaydı herşey farklı olurdu. O kadroyla bu işlerin gitmeyeceği belliydi. O zaman bu transferler yapılmış olsa, Beşiktaş maçında Beschastnykh de Rebrov da oynayabilirdi.

Beşiktaş maçı ise çok önemli ve bir anlamda final gibi. F.Bahçe bu maçı iyi de oynasa kötü de oynasa geçmek zorunda. En azından yenilmemeli. Çünkü o zaman lig güzelleşecek. Hem F.Bahçe, hem de Oğuz moral bulacak. F.Bahçe için de güzel bir başlangıç olacak. Beşiktaş maçıyla ilgili bir şey daha var. Bu maçta iyi oyun yanında biraz da şans gerekiyor.

Fener’in lideri kim?

Revivo, Rapaiç gitti, Beschastnykh ile Rebrov geldi. Ortega ve Ceyhun da var. Takımın lideri kim olacak?

İlle de takımın lideri olacak diye bir şart yok. Bir kişi de olabilir bir kaç kişi de... Lider kendini futboluyla, bilgisiyle, becerisiyle antrenmanda olsun, maçta olsun kendini ön plana çıkarır, belli eder.

Sen lider olacaksın demekle, futbolcu o takımın lideri olmaz. O lider kendiliğinden ortaya çıkar. Takım arkadaşlarına verdiği güven ve sevgiyle dediklerini sahada yaptırır. Diğer futbolcular da ona inanır, dediklerini yapar. Lider futbolcu sahada ikinci antrenör gibidir. Böylece en azından futbolcu da sahada ne zaman, topu kime vereceğini bilir. Kendi kafasına göre oynarsa saçma sapan bir oyun ortaya çıkar. Fenerbahçe'de bu görevi üstlenecek futbolcuyu önümüzdeki günlerde göreceğiz.

Ortega derbide oynar

Ortega hiç hazırlık maçında oynamadı, idmana çıkmıyor. Beşiktaş maçında ilk 11'de sahaya sürülürse bu doğru bir karar olur mu?

Bence doğru bir karar olur. Ortega, Ortega'dır. Saha çıktığı zaman herşey değişir. O da herhalde kendini hazırlayacak. Maça Fenerbahçe'nin kendinden neler beklediğinin bilincinde çıkacaktır. Şanssızlıklar üstüste geldi, hazırlık maçlarında forma şansı bulamadı. Gönül isterdi ki Kocaelispor maçında oynasaydı. Ama perşembe günü genç takımla Samandıra'da bir maçta oynayabilir. Aslında bu maçların her hafta yapılması lazım.

Beşiktaş Ronaldo'nun yokluğunu hissetmez

Ronaldo'nun derbi maçta olmaması Beşiktaş adına büyük bir kayıp, F.Bahçe için de bir avantaj mı? Yerine oynayacak oyuncu boşluğunu doldurur mu?

Boşluğu doldurulur, ama o zaman ne olur Zago libero oynar. Esas yeri de o. Sol tarafta da başka bir oyuncu oynar. Beşiktaş'ın elinde bu tür oyuncu var. Fark eder mi derseniz, şöyle farkeder; kurulmuş düzenin dışına çıkmak oyuncuları rahatsız edebilir. Beşiktaş'ın oyun tarzında Zago ile Ronaldo çok iyi anlaşıyorlardı. Oynasa Beşiktaş için iyi olurdu ama elindeki kadroyla bu Lucescu için endişe yaratmaz. Ali Eren oynar. Esas yeri de orasıdır. Ama Ronaldo var diye Zago sol bek oynuyor, Ali Eren de sağ bek oynuyor.

G.Saray'da fark yok

G.Saray yeni transferler yaptı ve Terim özellikle defansta yaşanan sıkıntıyı gidermek için bir arayışta. Hazırlık maçlarındaki performansıyla G.Saray'da iyi yönde bir değişim var mı?

G.Saray iyi yönde bir değişim için gayret içinde. Yeni santrforu Ali Lukunku toplara çıkıyor, ama kaleyi bulmayan kafa vuruşları var. Revivo'dan çok şey bekleniyor G.Saray. Oysa ben Revivo'nun G.Saray'da bu beklentilere karşılık vereceğini zannetmiyorum. Takımın beyni olmak el kol hareketleri sallamak değil. Xavier geldiğinde geriyi toparlayabilirse G.Saray'da bazı şeyler farkedebilir. Ama şu anda fark yok.

Oğuz Çetin Lorant'tan iyi

Lorant'ı oyuncu seçimi nedeniyle eleştiriyordunuz. Oğuz Çetin'in hazırlık maçlarındaki takım tertibini doğru buluyor musunuz?

Oğuz en azından orta sahasında Hakan'ı göbeğe çekerek Ceyhun'a şans veriyor. Böylece Lorant'tan da çok daha farklı bir düşünce yapısı içinde. Onlar takımın temel oyuncuları oldular. Ayrıca Oğuz, Ali Akdeniz'i de kazanmaya başladı. Oğuz'un Lorant'tan daha akıllı ve yetenekli olduğu kesin. Fenerbahçe takımın başına Oğuz'u getirmekle iyi bir iş yaptı. Ama herşeyden önce sabırlı olması lazım.

Rebrov F.Bahçe'ye yarar sağlar

Oğuz Çetin'in ‘‘Takımın oyununu senin üzerine kuracağım’’ diyerek Tottenham'da uzun süredir oynamayan ve hazırlık maçına çıkma şansı da yakalayamayan Rebrov'un transferini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bir antrenör kalkıp, ‘‘Oyunu senin üstüne kuracağım’’ demez, oyun kendi kendine bu oyuncunun üstüne kurulur. Oğuz'un böyle bir şey söyleyeceğini zannetmiyorum. Rebrov oyun kurucu, ona göre alınmış. Bir takımda oyun kurucu çok ve bu oyun kurucu gole yönelikse çok iyi olur. Takım da iyi oynar. İyi oyunculardan iyi, büyük oyunculardan büyük takım kurulur. Standart oyuncularla bundan önceki F.Bahçe gibi oynarsınız. Rebrov söylendiği kadar iyiyse F.Bahçe'ye büyük fayda sağlar.
Yazının Devamını Oku

Ali Güneş ve Semih'le olmaz

27 Ocak 2003
<B>FENERBAHÇE</B>'nin Kocaelispor karşısında aldığı parlak neticeden çok, gördüğüm yanlışlardan bahsetmek istiyorum. Bu, son hazırlık maçı. Çünkü, 2 Şubat'ta çok kritik bir Beşiktaş maçı oynanacak. Fenerbahçe, bu maçı kaybederse çok şey kaybedecek. Puan farkı açılacak.

Hazırlık maçı niye yapılır? Oyuncuların birbirine uyumu, takım düzeninin oturması, en önemlisi de yeni transferlerin durumunu görmek için... Bilhassa, takıma takviye için aldığınız oyuncuları böyle maçlarda oynatırsınız ki, bir an önce uyum sağlayabilsinler. Vladimir'in gelişi bir haftayı geçti. En az 7-8 antrenmana çıktı. Bu oyuncuyu 60 dakika kenarda oturtmanın manası ne? Oğuz Çetin'in sahaya çıkardığı takım Beşiktaş maçının 11'i ise çok yanlış. Semih'le, Ali Güneş'le Beşiktaş'a karşı bir şey yapamazsın.

İki fırsat kaçtı

Vladimir,
doğru yerlere kaçıyor, oyunu iyi okuyor, gol pozisyonunu görüyor. 30 dakikada iki asist yaptı. Bu oyuncunun 30 dakika değil, 90 dakika oynaması lazım. Uyumu ancak böyle sağlayabilirsiniz. Son 20-25 dakikada oyuna sokarak değil... Nitekim Vladimir, 20'şer dakikalık 2 hazırlık maçı oynayarak, takıma uyum sağlayabileceği iki fırsatı kaçırdı.

Oğuz Çetin, Semih ve Ali Güneş'i sürekli oynatmayı düşünüyorsa, Vladimir'i niye aldırdı? (Gerçi kurallar gereği Rus oyuncu Beşiktaş’a karşı oynayamayacak. Ama yine de onu hazırlamk lazım) Semih'i bir hazırlık maçında bedavadan 5 gol attı diye birden bire ilk 11'e hazırlamak yanlış. Daha pişmesi lazım.

Bir de sistem diye tutturmuşlar. Böyle bir şey yok. Fenerbahçe dörtlü defans oynuyor. Bu yeni bir şey değil. Galatasaray, Beşiktaş ve Milli Takım zaten bu sistemle oynuyorlar. Hiç gereksiz yere ‘‘Takım yeni sisteme alıştı mı?’’ gibisinden abuk subuk suallere hiç gerek yok.
Yazının Devamını Oku

Bal gibi oynarlar

21 Ocak 2003
Fenerbahçe durduk yere bir disiplin arayışına girdi. Problemleri kendi kendine yaratan bir kulüp oldu. Önce sorunu kendi çıkarıyor, sonra onun içinde boğuluyor... * F.Bahçe'de son iki hazırlık maçında yenilgiler ve bir Ortega mı, Ceyhun mu? tartışması var...

Özellikle Trabzon maçına değinmek istiyorum. Trabzon'un iyi olacağını yenildiği ligdeki F.Bahçe maçında söylemiştim. Daha da iyi olacaklar. F.Bahçe ilk defa da yenilmiyor, ama ders çıkarması lazım. Bu maç F.Bahçe'deki eksikleri gösterdi. Şu anda kondisyon eksik, takım yerli yerine oturduğunda en azından eskisinden iyi olacak.

Takımda beyin görevi üstlenecek oyuncu var, ama kullanmana bağlı. Ceyhun da, Ortega da, Hakan da bu vasıfta oyuncular. Ayrıca gol atmanız lazım. Bu anlamda sıkıntı var. Gol rahatlık ve kendine güven verir. Golü geç bulursanız, zaten sallantıda giden, kamuoyunu, seyircisini tatmin edememiş bir takım büyük sıkıntı içine düşer. Mustafa Denizli'den başlayıp bugüne gelin, F.Bahçe'nin iyi oynadığı 5 maç var. Yaklaşık 3 senelik bir dönemde bir takım sadece 5 tane mi iyi maç oynar.

Ancak F.Bahçe'de tuhaf şeyler oluyor. Bundan önce Oğuz Çetin konumu da gereği konuşmuyordu. Ama şimdi de çok konuşmaya başladı. Belki apolet var ama buna da bir sınır koyması lazım. Ağzından bir kelime çıkarıyor, ‘‘düşünüyorum’’ diyor veya lafın gelişi konuşuyor, ‘‘Ortega, Ceyhun’’ diyor, bir problem ve yazı dizisi çıkıyor. Bizde içeriğe bakılmaz, söylenenler büyütülür.

Problemi kendi yaratıyor

Hiçbir antrenör futbolcularına taviz vererek bir yere gelemez, bunun cezasını en sonunda çeker. Bu demek değil ki oyuncuları hırpalayıp, katı düzenle sarsacaksın. İyilikle güzellikle kendini kabul ettireceksin. F.Bahçe durduk yere bir disiplin arayışına girdi. ‘‘Ortega gelir mi?’’ problemi çıktı. Sonra şimdi de Ortega-Ceyhun tercihi. Ortega da oynar, Ceyhun da. İkisi birden oynar.

Bu problem neden yaratılıyor. Deniyor ki, iki mükemmel oyuncu, ama ikisinden biri oynayacak. Niye ikisi birden oynamıyor. Böyle bir komedi olur mu? F.Bahçe problemleri kendi kendine yaratan bir kulüp oldu. Önce sorunu kendi çıkarıyor, sonra onun içinde boğuluyor. Saçma beyanatlarla, oyunculara gözdağı mı veriliyor, disiplin mi kurulmak isteniyor? Bir antrenörün görevi en iyi oyuncuları sahaya sürmek ve bunlardan en iyi şekilde faydalanabilmektir.

* F.Bahçe kondisyoner aldı, bilimsel bir çalışma yapıyor ama futbolcuların 60 dakika sonra performansı düşüyor. Bu durumu neye bağlıyorsunuz?

Belli bir kondisyona ulaşmak zaman ister. Kondisyon depoyu benzinle doldur, gaza bas git gibi olmaz. Ama Lorant da takıma kondisyon olarak bir şey kazandıramamış demek ki. Futbolcu sahadaki antrenman ve özel hayatına dikkatle daha yukarıya çıkar. 1 hafta 10 gün bilimsel çalışmakla kondisyon artmaz, bu zamanla oturur. Sorun 50-60 dakika değil, bu yukarı çıkarılabilir. Sorun sistem de değil...

Böyle bahane olmaz

Bir sistem lafı dolaşıyor. Sisteme alışmış alışmamış ne demek? Geride dörtlü, ortada 4-5'li oynayan bir takım var. Yardımlaşamıyor anlaşamıyorlar mı? Sisteme alışılacak diye bir bahane olur mu? Oyun içinde 5-6 kere ayrı sistemlerde olursunuz. Bilen bilmeyen bir takım şeyler yazıyor. Bunlar F.Bahçe için fevkalade tehlikeli.

Önce kondisyonu artıracaksınız, elinizdeki oyuncu imkanlarına göre sistemi kuracaksınız. Oğuz sistemi kurmuş. Defans dörtlü, önündeki 4-5 orta saha üzerine düşeni yapamıyor mu? O zaman yetenekleri sınırlı, oyuncu seçimleri de yanlış. Güçlü olmanın yanında takımda yardımlaşma olacak. Rakip hücuma kalktığında orta saha geriye gelecek, sen hücuma kalktığında da ileriye gidecek. 3-5 bilinmeyenli denklemlere gerek yok. Bütün dünya nasıl oynuyorsa sen de öyle oyanayacaksın.

* Rus Beschastnykh F.Bahçe'nin gol sorununa çözüm olacak bir futbolcu görüntüsü veriyor mu?

Onun hakkında henüz bir fikir yürütmek yanlış ve zor olur. F.Bahçe geçmişte yaptığı hatalardan, aldığı yanlış oyunculardan hala ders alamamışsa söyleyecek bir şey yok. O zaman onlara Oscar vermek lazım. Bu futbolcuyu golcü diye aldılar, golcü mü, değil mi şimdilik belli değil. İsmini önceden bilmiyorum, ama anladığım kadarıyla hazır değil. Hazır olup sahaya çıktığında göreceğiz. Ben daha önce ününü duymadım. Bu devirde de önemli bir golcüyü almanız mümkün değil. Herhalde yasak savılacak. Önceki golcülerden iyi olacağını ümit ederim.

F.Bahçe'nin Hasan'a ihtiyacı yok

* F.Bahçe Revivo'ya karşı G.Saray'a Hasan'la misilleme yapmak istiyor. Hasan yararlı olur mu ve bu davranışı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Revivo'nun sözleşmesi varken G.Saray ile görüştüğünü F.Bahçe yönetimi biliyor. G.Saray'a gitmesi problem edilmedi ve rahatsızlık vermedi. Bizde başarılı olamıyorsa ilgilenmiyoruz dediler. Ama başkan Azız Yıldırım, centilmenlikten bahsediyor ve bunun karşılığını veriyorsa bu konu bir yere gelebilir.

F.Bahçe'nin Hasan'la ilgilenip ilgilenmeyeceği teknik kadronun işi. Ama Hasan golcü değil, onunla neden ilgilenilsin ki. Çalışkanlığıyla faydalı olabilir, ne var ki şampiyonluğu getirecek golleri atamaz. Onun futbol anlayışı farklı. F.Bahçe'nin ihtiyacı golcü, Hasan değil. Hasan F.Bahçe'ye G.Saray'a gitmeden A.Gücü tarafından hem de 500 bin dolardan aşağı bir rakama F.Bahçe'ye önerildi. O zaman alınmadı, şimdi neden alsın.

Sergen, bu nasıl profesyonellik

* Beşiktaş'ta Sergen'in kilo alması ve sakatlığı Lucescu'yu endişelendiriyor. Sergen hakkındaki yorumunuz.

Bir futbolcu düşünün. Profesyonel, seyircinin sevgilisi, herkes tarafından takdir ediliyor. Bir ara oluyor, bir haftada 4 kilo alıyor. Böyle şey olur mu? Özellikle böyle kilo alma zaafın varsa çok daha dikkat edeceksin. Bırak kazandığın parayı, insan kendini sevenin karşısına farklı çıkmaya çalışır. Seyircisi onu başka türlü seviyor, başka kulübe gitmiş doğduğu yere dönmüş. Böyle bir skandal olabilir mi?

Bırak kilo almayı, daha çok vermeye çalışacaksın. Seyirci seni görmek istiyor, Milli Takım senden faydalanmak istiyor. Kiloluyken daha çok zorlanırsın, sakatlıklar gelir. Depar atmak istersin adalen atar, bileğin döner. Bunu Sergen bilmiyor mu? Neymiş, çekirdek kilo yaparmış, çok çekirdek yiyormuş. Çekirdeğin kilo yaptığını da ilk defa duyuyorum. Yani Sergen yemek yemiyor mu?

G.Saray iyi golcü aldı

* Hazırlık maçlarında G.Saray'da gerçekten bir değişim göze çarpıyor mu? G.Saray'ın transferde izlediği yol hakkındaki yorumunuz.

G.Saray'da en önemli nokta sahada çalışıyor, koşuyor. Ama golü bulamıyor. Bundan önce bir firikik atıyor, maçı kurtarıyor, kötü oynayan takım iyi mücadele etmeye başlıyordu. Aradıkları golcüyü buldular gibi geliyor. Lukunku güçlü, belki tam hazır değil, ama gol yollarına kaçan iyi bir futbolcu. Daha iyi mi, kötü mü olur, zaman gösterecek. Bana göre kötü olması mümkün değil. Bütün iş Fatih Terim'in elinde. Onun yönlendirmesinde, çalıştırmasında.

G.Saray çalışıyor. Herkes bir şeyler yapma gayretinde. Orta sahaya, takımın beyni olmak üzere Revivo'yu istediler. Revivo başarı olur mu olmaz mı bilemiyorum. Fiziki olarak iyi değil. Belki F.Bahçe'deki çalışmasından, adam geçemeyen bir Revivo vardı. Ama çok güzel firikik atıyor. Bu G.Saray için avantaj olacak. F.Bahçe'deki gibi koşmadan topu ayağına bekler, deparda bir adamı ekarte edemezse, Fatih'in onu oynatacağını zannetmiyorum.
Yazının Devamını Oku

Oğuz doğru yolda

14 Ocak 2003
Dörtlü defansla oynamak F.Bahçe ve elindeki futbolcular için uygun olanıydı. Oğuz'un tercihleri de sahaya sürdüğü kadro da doğru. Ne yaptığını biliyor. Ama şans da F.Bahçe'nin yanında olmalı. * Hazırlık maçlarındaki görüntüsüne baktığınızda F.Bahçe'de kısa dönemde önemli değişiklikler oldu mu? 4'lü defans ve yeni sistem takıma oturacak mı?

Bu sistem oturmak zorunda. Tabii F.Bahçe'de büyük değişiklik var. Nedir bu değişiklikler... Artık bundan önce oynamayan, oynaması gereken oyuncular yeteneklerinin maksimuma çıktığı yerlerde oynuyorlar. Kim bunlar; Hakan Bayraktar, Ceyhun. İleriye de takviye golcü alındı. F.Bahçe iyi yolda.

Bundan önce problemi neydi F.Bahçe'nin, kondisyonu yoktu. Kondisyoner getirildi. Bilimsel olarak doktorlar, profesörler kontrolünde çalışıyor. Sahaya düzgün bir kadro çıkıyor. Oğuz çok iyi bir yolda ilerliyor. Tercihleri fevkalade doğru. F.Bahçe bu hazırlık devresini diğerlerinden farklı geçiriyor. Daha aktif ve bilimsel, eksikleri kapamaya yönelik ne yaptığını bilen bir dönem. Oğuz, takımını kurarken, oyuncuların kabiliyetini kapasitesini gözönüne alarak yapmalı ve bu konuya büyük hassasiyet göstermeli. O da elindeki oyunculara göre oynatıyor. Futbolcularının kapasitesini biliyor, ona göre de bir sistem uyguluyor. Dörtlü savunma sistemi de elindeki futbolculara uygun olanı. Hazırlık maçlarında daha önce kötü oynayan Fatih çok iyi oynadı, Ceyhun da öyle. Hakan takımın beyniydi. F.Bahçe sağ beke adam aramıştı, halbuki elinde en iyi sağ bek vardı. Oğuz bunları mantıklı olarak gördü ve şimdi de böyle oynatıyor.

Şans faktörü...

F.Bahçe'de Oğuz iyi şeyler yapıyor diyoruz, ama tabii tüm bunların yanında ne kadar çalışıp, düzgün şeyler yaparsanız yapın, biraz da şansa ihtiyacınız var. Oğuz'un da takımın da biraz şansı olması lazım. Ne kadar iyi oynarsanız oynayın, şansınız yoksa kazanamazsınız. Sahada oynanan futbola bakmak lazım. İnşallah şans da yanlarında olur. F.Bahçe şansa kazansın demiyorum, ama iyi oynarken de kaybetmesin istiyorum.

Bütün bunların yanında 2 Şubat'ta Beşiktaş maçı var. Herşey bu maça endeksli. Bu erteleme maçı F.Bahçe için çok önemli. Ya farkı kapatarak devreye girecek ya da uzaklaşacak.

Bu Semih oynar

* Genç futbolcu Semih için yorumunuz. Yeni transfer Erhan Albayrak’ın takıma katkısı olur mu?

Bir futbolcu iyi niyetliyse takıma katkısı olur. Tabii futbol kalitesi ve adaptasyonu da bu katkıda baş faktördür. Bu futbolcuların takıma adaptasyonunu sağlayacak olan Oğuz Çetin. Kadronun zenginleşmesi F.Bahçe'nin lehine. Duruma göre Semih oynar, Erhan oynar. Bunlar antrenmanlardaki performanslarına bağlı. Semih ile Erhan arasındaki farka gelince. Erhan daha çok defansına da yardımcı oluyor. Semih ileri uç oyuncusu. Ama Semih'in akıllı bir tarafı var, nerede oynayacağını, nasıl vuracağını biliyor. Tabii antrenman maçlarıyla lig maçları farklı.

Revivo nerede isterse oynasın

* Revivo G.Saray'a giderse, F.Bahçe Hasan'la vururuz diyor. Profesyonel futbolda centilmenlik anlaşması olur mu? Bu nereye kadar gider?

Esasında tüm bu yaşananların olmaması lazım. 3 büyük kulüp birbirine zarar vermemeli. Aslında bu zarar da değil. Bizde bir kulüp bir futbolcusundan yararlanamıyorsa, rakibine gitmesin diye kötü de olsa elinde tutmaya çalışıyor. Bir anlamda kendi kendine zarar veriyor. Bırakın, sizde faydalı olamıyorsa gider diğer kulüpte oynar. F.Bahçe yönetimi, Revivo G.Saray'a gider de başarılı olursa suçlanacağından endişe duyuyor. Oysa bir futbolcudan yararlanamıyorsanız bırakacaksınız gidecek.

iLHAN MANSIZ ATEŞLE OYNUYOR

* Beşiktaş'ta İlhan Mansız'ın davranışlarının nedeni nedir?

İlhan ya gitmek istiyor ya da kişisel problemleri var. Çünkü sahada da problemli. Onu çözmek mümkün değil. Tribünlerin sevgilisi, antrenörü üzerine titriyor. Büyük bir gücü var, ameliyat oldu, kısa süre sonra çıktı oynuyor. Bu kadar sinirli olmasını bir türlü anlamıyorum. Oysa ne kadar rahat olursa o kadar randımanı artar. Futbolcu hırsından ve rahatsızlığından dolayı girdiği gol pozisyonunu da değerlendiremez. Sahada her dakika kavga eden bir adama tribün de dayanmaz. Şampiyonluğa giden bir oyuncu bu tip maçlarda böyle yaparsa ligde çok zor durumda kalır ve takımını da ateşe atar. Büyük ceza alır, bu da Beşik- taş'a büyük kayıp getirir. Şimdi seyirci de onun tavırlarını görüyor ve ‘‘Ne yapıyor?’’ diyor. Antrenörü de durumu görüyor ve çıkarıyor.

Ortega sorununu yönetim yarattı

* Fenerbahçe'de Ortega'nın gelişi sorun oldu. Ortega konusu takımı nasıl etkiler?

Ortega'nın gelişi sorun değil, F.Bahçe bu ortamı yarattı. ‘‘3'ünde 5'inde gelecek. Ceza vereceğiz’’ dediler. Ortamı gerdiler. Adam sakatım diyor, doktorumla konuşun, sakatlığı ne durumda, nasıl geçer diye merak edin. Ama bunlar yok. Ortega ‘‘Yasal iznimi kullandım’’ diyor. F.Bahçe bunlardan haberder değil mi? Yönetim, neden farklı beyanatlar veriyor, kendi kendini zora sokuyor anlamak mümkün değil. Ortega geldi ve ‘‘Çalışmak istiyorum, bu takımda başarılı olmak istiyorum’’ dedi. F.Bahçe, Ortega sorununu kendisi yarattı.
Yazının Devamını Oku

Viladimir yetmez

7 Ocak 2003
Kemal ve Okan iyi futbolcular, keşke gelseler. Transferleri F.Bahçe'ye güç katar. Ancak şampiyonluğu getirmez. F.Bahçe’nin şampiyonluk için bir golcü daha alması şart. Sadettin Saran transferde 6 isim açıkladı. Bu isimler arasındaki en yararlı anlaşma Rus golcü Vladimir miydi? F.Bahçe Okan ve Kemal'i de almalı mı?

Okan ve Kemal ikisi de çok iyi futbolcular ve Ümit Milli Takım oyuncuları. F.Bahçe, eğer takımını düzgün kurar ve oyuncuları yerli yerinde oynatırsa, oyunculara rahatlık ve kendine güven sağlarsa, gerek yaklaşımla gerek antrenörüyle -ki Fener bunu geç kalmış olduğu halde yapıyor- başarılı olur.

Okan çok iyi futbolcu, herşeyden önce genç. Kemal mükemmel bir orta saha oyuncusu. Keşke F.Bahçe'ye gelseler ama sadece takıma güç katarlar, ihtiyaç bu iki oyuncu değil. F.Bahçe'ye gereken şampiyon yapabilecek, ileride oynayabilecek, güçlü, gol vuruşu yapabilecek, gol atacak mücadeleci oyuncular.

F.Bahçe başından beri bu işi yanlış tuttu. Serhat ve Washington'la bırak Avrupa'da Türkiye'de başa oynayamaz. İkisinin de o meziyeti yok. Washington çok gol atar, kime atar 3. sınıf takımlara. Ciddi lig maçlarında çok zor. F.Bahçe'nin bu arayışa ligin çok başında girmesi lazımdı. Teşhisler oyuncu, antrenör seçimi yanlış yapıldı. Şimdi bunlardan dönüyor F.Bahçe. Sistemini değiştiriyor, kondisyoner getirdi. Psikolog var. Bunların hepsi çok önemli şeyler. Bütün bunların yanında golcü, Vladimir'i aldılar. Bir tane daha golcü alırlarsa bu iş olur. Vladimir, pek fazla tanıdığım oyuncu değil. Listedeki diğer yabancılar da miyadını doldurmuş isimler. Büyük isim yapmış futbolcu değiller ki, satıştalar. Yoksa bir kulüp elindeki yıldızı neden versin.

Bir de transferde oyuncuları sen takip edeceksin, menajerlerin tavsiye ettikleri adamları gözü kapalı almayacaksın. İşi menajere bırakmayacaksın. Onlar oyuncuları allayıp pullayıp verirler. Kasetlerden izleyip futbolcu alıyorsanız büyük hata yapıyorsunuz. Bu futbolcuları antrenör veya güvendiği futboldan iyi anlayan isimlerin, 1 maç değil, 15-20 maç izlemesi lazım. F.Bahçe'de böyle bir düzen kurulmalıydı. Görmeden alınıyor. Kulübün içinde bu transferle ilgilenecek bir sektör olacak. Bir kişi de değil. Ayrıca muhtelif ülkelerde olacaklar ve bir ülkeyle de yetinmeyecekler.

Tabii transfer bir de para sorunu. Herkesi alalım demek kolay ama, parayı ödemeye gelince zor iş. Hele Türkiye'de Fenerbahçe devreye girmişse transferde kulüpler mangalda kül bırakmıyor.

Bravo OĞUZ

F.Bahçe'de Oğuz Çetin'in futbolculara uygulattığı yeni bilimsel yaklaşımı nasıl değerlendiriyorsunuz. Ne tür bir fayda sağlar?

Fevkalade, çok iyi bir yaklaşım. En azından dipten dolma çalışma yapılmayacak. İki kondisyoner getirdiler. Sakatım diyen 6 ay yoktu. Sağlık grubu kuruldu. Bunlarla F.Bahçe şimdi gerçek bir kulüp gibi olmaya başladı ama çok geç. Bunlar sezon başında yapılmalıydı. Bu sistemi ‘‘Antrenör istemiyor’’ deniyorsa, o gitsim kardeşim. F.Bahçe antrenörünü de geç değiştirdi. Lorant'a Feyenoord maçı sonrası güle güle demesi lazımdı. Antrenör futbolcuları da demoralize etti.

İdari hatalar da yok mu, var. Ortega ile konuş, uzayda bir yere gitmiyor ki telefonları var. Tedavisi ne zaman biter, ne zaman gelir. Yok 3'ünde yok 5'inde gelmezse bilmem ne tutacağım demenin ve spekülasyonlar yaratmanın anlamı ne. Böyle yaklaşımlar oyuncuları gerer, onları kazanma yerine kaybetmeye yönelik söylemlerdir. Ortega'yı bu kadar çok gündemde bırakmasınlar.

Lig büyük keyif verecek

Ligin ikinci yarısı için görüşleriniz...

Ligin ikinci yarısında puan aslanın ağzında. Çok çekişmeli bir lig izleyeceğiz. Ama F.Bahçe, Beşiktaş'ı yenerse, lig müthiş keyifli bir hal alacak. Fener'in iyi olması, Beşiktaş'ın iyi olması, G.Saray'ın yeni transferlerle güçlenmesi, G.Birliği'nin araya girmesi, Trabzonun genç mücadeleci bir takım olması lige keyif getiriyor. Ayrıca Gaziantep geliyor, Denizli iyi yerlerde, Bursaspor ise hiç haketmediği bir yerde.

Bursaspor çok iyi futbol oynayan, ama ısırmayan takım. Eğer biraz karakter kazanırsa istediği takımı heryerde yener. Diyarbakırspor büyük bir seyirci desteğiyle oynuyor. Kadro olarak zayıf ama Samsun müthiş bir mücadele veriyor. Oktay gider, havasını da bulursa ikinci yarı çok mücadeleci bir takım olacak. Kafaya oynayan bazı takımlar puanlar kaybedecek, ama üzülmesinler iyi takımlarımız çıktı ortaya. Böyle bir İstanbulspor olmayacak herhalde. Adana toparlanmak zorunda.

Kocaeli iyi bir takım nasıl bu hale düşüyor, hayret. Futbolcularında bir moralsizlik var. Altay'a bakıp aldanmayın, oyuncularına transfer teklifleri var. Hem de üç büyüklerden teklifler alıyor, demek ki iyi oyuncuları var.

Canaydın'ın tespiti doğru

Galatasaray'da yabancılar sorun oldu ve yeni arayışlar var. Hazırlıklar ise başladı. Bu dönemde alınacak yabancılar yararlı olabilir mi?

Bu konuda en güzel lafı G.Saray Başkanı Özhan Canaydın söyledi. ‘‘Ya problemli futbolcu alacağız, ya da elinde bonservisi olan adam’’ dedi. Yani şimdi ‘‘Bizden bitti, al bonservisini iyilik yapalım, istediğin kulüpte oyna’’ denilen oyuncuları bulacaksın. Ya bu oyuncuları alacaksın ya da çok mükemmel bir adam bulacaksın. Bu mükemmeli, kendi liginde başarıyla oynayanı buldun mu da çok para ödeyeceksin. Yani bu transferler, yukarıda da belirttiğim gibi önceden organize edilecekti.

Nihat Kahveci yerini buldu

Nihat Kahveci, İspanya Ligi'nde büyük bir çıkış yakaladı. Bu çıkışı sürdürebilir mi?

Sürdürebilir, ama biraz daha çalışkan olması lazım. Bundan 2 sene önce Beşiktaş'ta sağ kanatta oynarken ‘‘Bu çocuğa yazık ediyorlar. Günah’’ dedik. Bunu o zaman 10 kere söyledim. O zaman takımın başında Daum vardı, sonra da Toshack. Şimdi bu adam bu mevkiinin oyuncusuymuş diyorlar. Fenerbahçe Nihat'ı sağ kanatta oynatmak için transfer etmek istedi. Beşiktaş dönmesini istedi, o da sağda oynatacak. Alın şimdi Nihat, patlamaya hazır bomba. Ne zaman, topu ayağına verirsen. Nihat iki ileri adamının arkasında oynayacak, Çabuk, dengeli, futbolu bilen oyuncu. Daha da iyi olacak. Tabi onun başarısı takımına da bağlı. Çok iyi oynasa da takımı sonuç alamazsa bir şey farketmez.
Yazının Devamını Oku