Terim’in Basın toplantısından;
-----Hakemlerden bahseden biri değilim; Ama hakem maçı doğradı!
-----Şansızlıktan söz ettiğim hiç görülmemiştir; Ama çok şansızdık!”
-----Oyuncularımı değil beni eleştirin; Bu kadar pozisyona girip golü atamıyorsan buna… (!)
***
Kuralar çekildiğinde;
Yine olmadı işte…
Fenerbahçe bu maçı hak etti…
Ben oynanan futbola ve işin adaletine bakarım;
Nasıl Trabzonspor’un olmayan penaltısını ilahlar kurtardı ise bugün de son dakikada, adalet yerini buldu…
****
Neden bunları yazıyorum?
Çünkü yarın herkes Diego’ya yapılan hareketin faul olmadığını konuşacak…
Henüz olmamış bir takımımız var…
Takım demeyelim şimdilik oyuncular topluluğu şeklinde…
Takım olur mu?-------Şimdilik soru işareti…Meireles’in topa girişine, Nani’nin yüz ifadesine, Sow’un top ile buluşma sayısına, Caner’in kanatta yalnız kalışına bakınca;
--------Zor!Şener’in temposuna, Fernandao’nun çabasına, Diego’nun arzusuna, Souza’nın oyun disiplinine bakarsan;
-------- Olur!Hocamızın veya yardımcının, yaptığı üç tane değişikliğe bakarsan;
-------- Olacak derim…Aradan geçen süreye ve oynadığımız topa bakarsak;
------- Acaba diyorum…Takımın lideri yok diye düşünüyorum…
Yazımın başlığı bir tekrardır…
Tam dört yıl önce bugün atmışım bu başlığı…
18.Ağustos.2011 günü…
Yazmaya başladığım ilk günler…
O gün henüz 17 yaşındaymışlar…
Yine Ankara Başkent Voleybol salonunda; Ülkemize takım sporlarında ilk Dünya şampiyonluğunu getirmişler…
“Çağla, Şeyma, Kübra, Ece, Dilek, Damla, Ceylan, Cemre, Ceyda, Dilara, Aslı;İsimlerini şimdiden ezberleyin!Ya da kendinizi hiç yormayın kendinizi. Onlar bize ezberletecekler isimlerini.”Yazmışım…
Çok takip edememiş olsak bile bu gurur bizim…
Ay Yıldızlılar, 4 ayrı kategoride 4 madalya kazandı.
Her yaş gurubunda, tüm turnuvalarda küsüde yer alan tek bir ülke var;
Türkiye…
Bu gurur bizim ülkenin…
Bu bir istikrar demek…
Kalıcı ve sürekli başarı demek…
• 3 Temmuzda, şaşkın savcı ve polislerin, cihazları açık kalmış, Aziz Yıldırım ve 7 sülalesini, 9 ay boyunca dinlememişlerdi(!)
• 12.000 sayfayı bir saatte okuyup kavraması ile ünlenip sonradan CEO ve Sportif A.Ş yönetim kurulu üyesi olan beyefendiler, “yüzde bir bile masum olma ihtimali yok” demişti(!)
• 12 Mayıs’ta gökyüzünde seyreden sis bombaları, Kadıköy’de Saracoğlu’na düşmüştü(!)
• Trabzon’da, mahzun ve masum bir kaç taş, Fenerbahçe otobüsünü delip geçmişti(!)
• Failin; Derede bulunan, kendi başına şaşkın ördek avlayan bir av tüfeğinin, bitkin mermileri olduğu anlaşılmıştı(!)
• “Bu takım şike ile özdeşleşmiştir” diyen bilmiş hâkim, silahlı saldırı davasına atanmıştı(!)
• Ota çöpe bile pankart ile çıkan örgütlü futbolcular, meslektaşlarına yapılan bu saldırı sonunda, tek bir kelam etmeden, utanmadan, tüm maçları oynamışlardı.
• “Neden bizim takımın otobüsü kurşunlanmıyor?” çağrışımı yapan fotoğraflar veren,
• Fenerbahçe’nin değeri 158 milyon Euro, Shattar’ın değeri ise 148 milyon Euro…
Fenerbahçe, Shakhtar’a elendi(!)
• Trabzonspor’un değeri 111,5 milyon Euro, Rabonicki’nin değeri ise 4,8 milyon Euro…
Trabzonspor, Rabonicki’ye elendi(!)
• Başakşehir’in değeri 48 milyon Euro, Az Akmaar’ın değeri ise 24,5milyon Euro…
Başakşehir’, AZ Alkmaar’a elendi(!)
***
Sizce bu işte bir terslik yok mu?
Çıktığın her adım alın terin olacak…
Bir daha geri dönmemek üzere çıkacaksın merdivenlerden…
Ağır ama sağlam basaksın…
Fenerbahçe 10 yıldır çok sağlam basıyor…Panik yapmaz ise sonunda ışık var…
***
Fenerbahçe’nin gidişi bu gidiştir…
Bugün Shakhtar Donetsk’ den üç yiyerek Şampiyonlar Ligine veda etmiştir…