- ‘Fırın ağzı’ adı verilen ilginç bir Anadolu yemeğini denemek için...
- Ticaret konusunda kendimi azıcık geliştirmek için...
- ‘Gesi Bağları’ türküsünü yerinde dinlemek için...
- Sucuk, pastırma, mantı falan... Satın almak için...
- Erciyes’e karın yağıp yağmadığını kontrol etmek için...
Bir Anadolu şehrine doğru yola çıkıyorum.
*
İki gün yazı yazmayacağım.
Herkes gibi ben de sallantıyla uyandım.
*
Sabahları en az üç kahve içmeden gözünü bile açamayanlar familyasından olduğum için kalakaldım.
Sadece aval aval etrafıma baktım.
*
Üçüncü saniyede içimden geçen cümle şu oldu:
*
“Profesör Naci Görür’ün bir süredir tellallığını yaptığı büyük İstanbul depremi bu mu acaba?”
Bu format, Hıncal Uluç formatıdır.
*
O geliştirdi, o ilerletti, o sınırlarını zorladı, o çeşitlendirdi, o tam sayfaya yaydı.
Ve bu formatın babası oldu.
Korona günlerinin son demlerinde Hıncal Uluç ve Bedri Baykam’la buluşmuştuk. Hünkar’da yemek, sonra bir resim sergisi. Şahane bir sohbetti.
*
Ben
- Şeytani planlara imza atacaksın.
*
- Bombacı teröristi, kafaları karıştırmak maksadıyla özenle seçeceksin.
*
-“Suriyeli yapımı bir terör” izlenimi vermek için bin türlü desiseyle bir ekip kuracaksın.
*
- Bir pazar akşam üzeri İstiklal’de gözünü kırpmadan bombayı patlatacaksın.
*
Allah rahmet eylesin.
*
Ölünün arkasından konuşmak gibi olmasın ama Celal Bey...
Abisi Kemal Kılıçdaroğlu hakkında hiç de yenilir yutulur olmayan cinsten sözler söyledi.
Bir kere değil, iki kere değil, bin kere üzerine gitti abisinin.
Muhalefet kanadının propaganda mekanizması çalışmaya başladı.
*
Muhalefetin propagandası, iki ana noktada toplanıyor:
*
- BİR: Erdoğan, Altılı Masa’dan korktuğu için masayı dağıtmaya çalışıyor.
*
- İKİ: Erdoğan, kazanamayacağını anladığı için İYİ Parti’yi saflarına çekmeye çalışıyor.
*
Daha ilk günden çok abartılı biçimde yüklendi İmamoğlu’na.
Zaman tanımaya hiç yanaşmadı.
Sürekli İmamoğlu ile uğraşıyormuş ve onu takıntı haline getirmiş izlenimi verdi.
*
Geçen akşam Tarafsız Bölge’de Belediye Meclisi’nde AK Parti’nin sözcüsü konumunda olan Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu’yu konuk ettik.
*
Tevfik Göksu’yu dinlerken “Aradan geçen zaman içinde muhalefet yapmayı öğrenmişler” dedim içimden.
*
“Görüntüleri defalarca izledim. Bombacı terörist hiç böyle kaçar mı abi? Ben hiç ikna olmadım.”
*
İyi de bombacı bir terörist nasıl kaçar, ey kanaat önderi abla? Bize bir anlatsana hele.
*
Hayatı boyunca herhangi bir istihbarat ya da polis araştırmasının kıyısından bile geçmemiş anlı şanlı gazeteci abimiz, gayet kendinden emin şekilde analiz patlatıyor: