VOSVOS’lar Gümüldür Hipocamp’ta buluştu

Haberin Devamı

En yenisi, aşağı yukarı 30 yıllık... Bizim emektar Camper’in ise pastasında  neredeyse 40 mum var artık! Eskimeyen, eşsiz tasarımı ve yuvarlak hatlarıyla, “Kaplumbağa” ya da “Vosvos”  diye seslendiğimiz ve otomobil ötesi bir tutku olan “Volkswagen” sahiplerinin kurduğu pek çok dernek var ülkemizde. İstanbul’dan Antalya’ya, Ordu’ya, Sivas’a, Ankara’ya ve tabii İzmir’e kadar pek çok yerde faaliyet gösteren bu derneklerin, en bilinen ve aktif olanlarından biri de VKOD.
Volkswagen Kaplumbağa Otomobil Derneği, her yıl geleneksel olarak düzenlediği Caretta - Caretta etkinliği için bu yıl Ege’yi seçti; hem de yanıbaşımızı... Biz de evsahibi olarak, Cumartesi sabah İstanbul’dan çıkan kafileyi, (feribot macerası filân derken) akşamüstü Bornova’da karşıladık. VW Kaplumbağa ve Camper’lerden oluşan yaklaşık 25 araç (ki Pazar günü katılanlarla sayıları 40’ı geçti...) yan yana parkettiğinde, ortalık yere dökülmüş kâğıtlı şeker kavanozuna döndü yine.
Dernek üyeleri, 30 Haziran - 8 Temmuz tarihleri arasında Gümüldür Hipocamp’da kamp yapacaklar. Vosvos sahibi olmak bir yaşam biçimi olduğu için, bu kafadakilerin çok önemli bir bölümü, tatillerini “büyük tesislerin açık büfe kuyrukları”nda tüketmezler. Kalplerinden taşan insan ve doğa sevgisiyle, o “rengârenk bereket”i, her yıl güzel memleketimin başka bir köşesine götürürler. Onlar, “Gökkubbenin ne kadar büyük olduğunu gece vakti, toprağa sırtüstü uzanıp keşfetmişlerdendir. Onlar için, önümüzdeki bir hafta boyunca gün, uluslararası mavi bayrak ödüllü bir denizde başlayacak ve güneşi aynı kumsalda mangal başında batıracaklar...”
Hipocamp’ı tekrar tekrar anlatmaya gerek bile yok. 60 dönümlük bir kamp alanı düşleyin. Tepenizde çam ağaçlarından bir şemsiye... Kampçıların her dem ihtiyacı olan elektrik ve su düzeneklerine çok kolay erişebiliyorsunuz. Mutfağından sıcak duşlarına, temiz ve bakımlı tuvaletlerinden, düzenli bulaşık ve çamaşır alanlarına kadar ihtiyacınız olan her şey, uluslararası standartlardan haberdar olarak hazırlanmış bir hizmet modeli içinde sunuluyor.
Zaten, “ADAC Kamping Rehberi”nde yer aldığı için yurtdışından gelen kampçılar bile “nokta atış” yaparak geceliyorlar. Meraklısı hatırlayacaktır; 2006’da, 36 ülkeden 52 dernek ve kulübün üyesi olduğu FICC, (Uluslararası Kampçılık ve Karavancılık Federasyonu) “Rally” adındaki “Uluslarlararası Büyük Buluşması”nı İzmir’de yapmak istemişti de (İzmir Büyükşehir Belediyesi, -Bu kadar kalabalık İnciraltı’ndaki doğal dengeyi bozar, karavanlarını bırakır gider bunlar- yollu ufuksuz ve komik gerekçesiyle eşsiz bir fırsatı reddettiği ve koca İzmir’de başka da bir yer gösteremediği için...) Türkiye Kamp ve Karavan Derneği de misafirlerini yine Gümüldür-Hipocamp’da ağırlamıştı...
Bu “eskimeyen arabalar”ın birlikte seyahatini ve her tatilini “butik” hale getiren şey, sürücülerinin içlerinde hep taze kalmış gizli bir heyecan taşımalarıdır. Çünkü onlar buluştuğunda, farklı rüzgârlar eser. Birincisi, sahipleri cân-ı gönülden inanır ki, “Vosvos 4 tekerden fazlasıdır”. İkincisi, onlar arabalarının bir “ruh”u olduğunu bilir ve ruhla beden ayrılmadıkça, direksiyon sallamaya devam etmek kararındadırlar. “Paranın satın alamayacağı” bir otomobile binen bu ayrıcalıklı misafirlerimize tekrar “Hoş geldiniz” diyor ve  iyi tatiller diliyorum.

Yazarın Tüm Yazıları