Yeşil vadi Ballıkayalar’da kamp…
Son bir yıldır yurt dışı gezilerine ara verdim. Daha çok kamp olayına odaklandım ve her fırsatta malzemeleri sırtlayıp kendimi doğanın kucağına atıyorum. Popüler rotalarım genelde İstanbul’a yakın yerler. Yine İstanbul’a çok yakın yer olan Ballıkayalar Tabiat Parkı’nda aldım soluğu… Burası yeşillikler içinde güzel bir hafta sonu için oldukça ideal…
1995 yılında 'tabiat parkı' statüsü kazanan Ballıkayalar, Gebze’nin Tavşanlı Köyü’nde yer alan, yaklaşık 2 km uzunluğunda bir vadi, kanyon. Barındırdığı zengin fauna ve İstanbul’a yakınlığıyla özellikle hafta sonu kaçamakları için ideal. İlginç isminin hikâyesi ise şöyle; zamanında vadi arılar ve arı kovanlarıyla doluymuş. Hal böyle olunca da Ballıkayalar olmuş vadinin adı. Bu arada bir tane bile arı göremedim. Arı fobisi olanlar için dipnot olsun.
Daha önce günübirlik ziyaret edip, vadiye çıkma şansım hiç olmamıştı. Sadece girişte bulunan gölün etrafında vakit geçirmiştim. Bu kez iş arkadaşım Bahadır ile kamp kurmak için hafta sonu erkenden Ballıkayalar’a attık kendimizi. Girişte araç için günlük 10 TL ödedik. Aracı park edip, malzemeleri sırtlandık ve kamp için yer aramaya başladık.
Şunu özellikle belirtmeliyim ki, eğer trekking ya da kamp için geliyorsanız kesinlikle sağlam bir ayakkabıyla gelin çünkü kireç taşları ve dere üzerinden, içinden ilerliyorsunuz. Parkur çok kolay değil. Ama çok keyifli. Yaklaşık 500 metre eşyalarla ilerleyip, kamp yerini bulduk. Bir gece kalıp ertesi gün geri döndük. Kamp için gidiyorsanız bir tavsiye daha, akşam vadi serin oluyor kıyafet konusunda tedbirli gitmeyi unutmayın.
Ayrıca değinmek istediğim bir konu da; maalesef ülkemizde yer alan bu eşsiz doğal güzelliklere gerektiği kadar önem vermiyoruz. Pazar sabahı çadırı toplayıp dönüşe geçtiğimizde vadinin içinde çöpler, yemek artıkları hatta kıyafetler vardı. Maalesef Ballıkayalar Tabiat Parkı’nda Gebze Belediyesi’ne dair hiçbir iz göremedik. Burası gözlemlediğim kadarıyla birkaç işletmeye kiralanmış ve tamamen o işletmelerin insafına bırakılmış. Girişteki göl etrafı ve piknik alanı haricinde; vadiyle ilgilenmiyorlar (temizlik konusunda). Umarım belirli periyotlarla da olsa temizlik faaliyetleri yapılıyordur parkta. Çöp manzaraları görmek insanın içini acıtıyor ama maalesef bilinçsiz bir toplum olmanın sonuçlarıyla her yerde karşılaşıyorsunuz.
NELER YAPILIR
Kamp: Ballıkayalar kesinlikle tecrübe edilmesi gereken bir kamp macerası sunuyor. Şartlar çok kolay değil ( hafta sonu olabildiğince erken gidin ki, iyi bir kamp yeri bulun) ama tamamen doğanın içinde olduğunuzu düşününce keyfi bir başka oluyor. Burada elektrik, duş, tuvalet yok. Bir kayanın üzerinde ve suyun kenarında attık kampı; keyfi inanılmazdı. Zifiri karanlıkta yıldızları izlemek, doğanın sessizliğine kendinizi bırakmak, bir de kampta yenen yemeklerin lezzeti harika...
Treking: Yazının başında da belirttiğim gibi treking için gelecekseniz kesinlikle sağlam bir ayakkabıyla gelin. Hem kayaların üzerinden yürüyecek hem de sudan geçmek zorunda kalacaksınız.Bu ilk treking rotası. Bir diğer rota da bizim kamp attığımız alanın üzerinde yer alıyor. Burası daha yüksekte. Ayrıca biz o kadar ilerlemediğimiz için görmedik ama kamp attığımız ilk rota üzerinde birkaç şelale olduğunu okumuştum.
Yüzme: Kamp kurduğumuz yerin tam yanında derin bir su birikintisi vardı. Gün boyu yüzmeye gelen insanlarla doldu taştı alan. Aklınızda olsun, "ben buz gibi kaynak suyunda yüzerim" derseniz, yedek kıyafet ya da mayo getirmeyi unutmayın.
Kaya Tırmanışı: Burası Türkiye’deki ilk kaya tırmanışı yapılan yer olarak gösteriliyor. Zorluk derecesine göre birçok nokta var tırmanış yapabileceğiniz ancak tabi ki gelişigüzel tırmanış yapamıyorsunuz.
Piknik: Özellikle günübirlik gidiyorsanız, yeme içme anlamında hizmet alabileceğiniz birkaç işletme var. Biz herhangi bir hizmet almadık. Ayrıca girişte sizi karşılayan gölün kenarında piknik masaları mevcut.
Nasıl gidilir?
Ballıkayalar Tabiat Parkı, Gebze’nin Tavşanlı Köyü’ne bağlı. İstanbul’a yaklaşık 60-65 km, Gebze’ye ise 10 km uzaklıkta bulunuyor. Biz şahsi aracımızla gittik. Giderken Gebze Sanayi’nin içinden geçeceksiniz. Yanlış gidiyoruz diye düşünmeyin sakın...