Evrim SÜMER
Son Güncelleme:
Vahşi hayvanların yanına yaklaşmadık rahatsız etmemek için!
Boyner Mağazaları Genel Müdürü Aslı Karadeniz, çok seyahat ediyor ama bunlar ağırlıklı olarak iş seyahati. ‘Kendim için bir seyahate çıktığım zaman çok mutlu oluyorum’ diyor ve 15 yıllık evliliğinde, eşiyle birlikte çıktıkları tatillerde kendilerini yeni evli gibi heyecanlı hissettiklerini anlatıyor.
En çok doğada geçirdiği tatillerden zevk alıyor. Vitrinleri, trendleri incelemek yerine, safariye katılıp ‘Büyük 5’li’ listesindeki hayvanları takip ediyor. Karadeniz, sürprizlerle dolu Güney Afrika seyahatini anlattı.
Güney Afrika’da nerelere gittiniz?
- İlk olarak Johannesburg’dan geçerek Cape Town’a gittik. Cape Town insana kendini çok iyi hissettiren, ‘yaşlılıkta yerleşilecek yer’ dedirten bir şehir. Havası çok güzel, çok sakin. Johannesburg böyle değil. Türkiye’yle kıyaslarsak Johannesburg İstanbul, Cape Town Antalya gibi.
Cape Town’ın dışında neler görülebilir?
- Cape Town’ın güzelliklerinden biri, oradan hareketle birçok yere gidebilmeniz. Mesela en büyük turist atraksiyonlarından biri olan Table Mountain’e (Masa Dağı) çok kısa bir sürede gidebiliyorsunuz. Burası ismi gibi, dümdüz bir dağ tepesi, bütün şehri görebiliyorsunuz. Çok değişik bitkiler ve hayvanlar var. Mandela’nın yıllarca tutsak olarak yaşadığı adayı da ziyaret edebiliyorsunuz.
PENCEREDEN BAKAN DEVEKUŞU
Ümit Burnu’na gittiniz mi?
- Evet, Ümit Burnu’nu görünce neden o ismi verdiklerini anlıyorsunuz. Kıtanın iki tarafından gelen sular orada birbirine karışıyor ve çok değişik bir görüntü oluşturuyor. Denizle insanın mücadelesini anlatan bir görüntü var. Denizcilerin bir zamanlar ‘İnşallah geçebiliriz’ dedikleri bir noktaymış burası. Hakikaten çok gemi, çok denizci kaybolmuş orada.
Cape Town dışında nerelere gittiniz?
- İkinci durağımız Sun City idi. Mecbur değilseniz çok tavsiye etmem; bence Las Vegas’ın kötü bir kopyası. Tamamen insan yapımı bir yer, büyük bir kumarhane şehri. Bizim bu seyahatteki esas hedefimiz safariydi. Entabeni Game Reserve’da yaptık safariyi. Daha doğrusu orada kaldık ve her gün 1-2 safariye çıktık. Bir devekuşları vardı, oranın peti olmuş resmen. Sizinle odanıza kadar geliyor, camı açıyorsunuz, kafasını içeri sokuyor.
Safarilere sabahları dörtte beşte kalkıp mı çıkıyordunuz?
- Evet. Safarideki amaç doğadaki vahşi hayvanları görmek ve onların ortalıkta olma saatleri avlanmak için çıktıkları zamanlar, yani güneş doğmadan önceki saatler ve gün batımı. Yerden yüksek, üstü açık, 10 kişilik ciplerle, yanınızda silahlı bir orman bekçisiyle çıkıyorsunuz. Coğrafya itibarıyla sıcak olmasını beklediğiniz bir yer ama dağlık bölge olduğu için sabahları çok soğuk oluyordu. Çok değişik hayvanları gözlemleme fırsatı bulduk.
NORMAL YA DA VAHŞİ TUR
Ciple hayvanlara çok yaklaşılıyor mu, korkutucu mu?
- Bizim gittiğimiz yer doğaya ve vahşi hayata çok saygılı, o yüzden hayvanları rahatsız etmemek için fazla yakınına gidilmiyor. Ancak hayvan size yaklaşırsa çok yakından görebiliyorsunuz. Bazıları insanların geçme saatinde leopar parçalasın diye geyik falan atıyor, bizde öyle bir şey yoktu. Bir keresinde bir patikada bir gergedanla karşılaştık, bekçi hiç kıpırdamamamızı söyledi. Çünkü hayvan alıştığının dışında bir hareket görürse, mesela biri hızla ayağa kalkarsa, korkup saldırabiliyormuş. Ama rahatlıkla fotoğraf çekebiliyorsunuz. Sadece filmlerde gördüğünüz anları canlı yaşamak, onları gururla gezinirken görmek çok heyecan verici. Big 5 (Büyük 5’li) denen gergedan, aslan, leopar, fil, bufalo gibi hayvanlar çok mağrur ve gururlu dolaşıyor, zürafalar çok zarif, maymunlar çok oyuncu.
Değişik bir şey yaptınız mı?
- Evet, ciple gidilemeyen bölgeleri görebileceğimiz bir helikopter turu yaptık. Kanyonların arasından uçarak izledik hayvanları. Bizim için sürpriz olansa, helikopteri kullanan ‘Crazy Fred’ (Deli Fred) lakaplı pilottu. Geldiğinde ’Pilot gelmedi, sizi ben uçuracağım’ dedi. Meğerse, askeriyeden ayrılma müthiş bir pilotmuş. Orman yangınlarında en girilemeyecek yerlere girip, en mucizevi kurtarışları o yaparmış. Ama deliliğinden biz de nasibimizi aldık. Turun başında ‘Normal mi, vahşi mi olsun’ diye soruyor, siz ‘Biz orta alalım’ diyorsunuz ve o dağlık arazide serbest düşüşler yapıyor, kayalara çok yaklaşıyor, ağaçların arasına iniyor; indiğinizde yere yapışıyorsunuz. Ama herkesin yapmasını öneririm.
ÖZGÜR HAYVANLA SOSYAL HAYVANIN FARKI
Kaldığımız yere bir gece dişi bir fil ve yavrusu geldiler. Fil mevcut yolları, patikaları kullanmayan bir hayvan. Kendi yolunu kendi açıyor, ağaçları kırarak geçiyor. Bunların doğal olarak meydana gelmesi çok güzel. Günlük hayatımızda işimiz vesaire yüzünden yapmak zorunda olduğumuz bir sürü şey, oynamak zorunda kaldığımız bir sürü rol var. Ama orada hayvanların nasıl özgürce yaşadığını görünce, size de bir hal geliyor. Çok kurallı bir sosyal hayvan olmanın ne kadar zor ve sıkıcı olduğunu görüyorsunuz.
En etkilendiği yerler
Güney Afrika Jamaika Kapadokya Paris Zermatt (İsviçre)
seyahatte ne okuyor
O sırada okuduğu kitaba devam ediyor.
ne dinliyor
Gittiği yerin müziğini dinlemeyi tercih ediyor.
ne yiyor, ne içiyor
Kereviz dışında yemem dediği bir şey yok ama çok acayip şeyleri de yemiyor. Mesela safaride herkesin yediği topraktan çıkan böceği...
ne giyiyor
Seyahatin tarzına bağlı olarak spor ve rahat giyiniyor; şehir seyahatlerinde şık ve özenli olmaya çalışıyor. Kot pantolon, tişört, yağmurluk, postacı çantası seviyor.
neyle seyahat ediyor
Uçakla.
nerede kalıyor
Konforlu otelleri tercih ediyor.
kimle seyahat ediyor
Eşi Hakan ve birçok seyahate birlikte çıktıkları Hande ve Metin Eskinazi ile.
çantasının olmazsa olmazları
Yağmurluk, aspirin, yaz-kış güneş gözlüğü, kot pantolon, blazer ceket, küçük ambalajlı cilt bakımı malzemeleri.
Güney Afrika’da nerelere gittiniz?
- İlk olarak Johannesburg’dan geçerek Cape Town’a gittik. Cape Town insana kendini çok iyi hissettiren, ‘yaşlılıkta yerleşilecek yer’ dedirten bir şehir. Havası çok güzel, çok sakin. Johannesburg böyle değil. Türkiye’yle kıyaslarsak Johannesburg İstanbul, Cape Town Antalya gibi.
Cape Town’ın dışında neler görülebilir?
- Cape Town’ın güzelliklerinden biri, oradan hareketle birçok yere gidebilmeniz. Mesela en büyük turist atraksiyonlarından biri olan Table Mountain’e (Masa Dağı) çok kısa bir sürede gidebiliyorsunuz. Burası ismi gibi, dümdüz bir dağ tepesi, bütün şehri görebiliyorsunuz. Çok değişik bitkiler ve hayvanlar var. Mandela’nın yıllarca tutsak olarak yaşadığı adayı da ziyaret edebiliyorsunuz.
PENCEREDEN BAKAN DEVEKUŞU
Ümit Burnu’na gittiniz mi?
- Evet, Ümit Burnu’nu görünce neden o ismi verdiklerini anlıyorsunuz. Kıtanın iki tarafından gelen sular orada birbirine karışıyor ve çok değişik bir görüntü oluşturuyor. Denizle insanın mücadelesini anlatan bir görüntü var. Denizcilerin bir zamanlar ‘İnşallah geçebiliriz’ dedikleri bir noktaymış burası. Hakikaten çok gemi, çok denizci kaybolmuş orada.
Cape Town dışında nerelere gittiniz?
- İkinci durağımız Sun City idi. Mecbur değilseniz çok tavsiye etmem; bence Las Vegas’ın kötü bir kopyası. Tamamen insan yapımı bir yer, büyük bir kumarhane şehri. Bizim bu seyahatteki esas hedefimiz safariydi. Entabeni Game Reserve’da yaptık safariyi. Daha doğrusu orada kaldık ve her gün 1-2 safariye çıktık. Bir devekuşları vardı, oranın peti olmuş resmen. Sizinle odanıza kadar geliyor, camı açıyorsunuz, kafasını içeri sokuyor.
Safarilere sabahları dörtte beşte kalkıp mı çıkıyordunuz?
- Evet. Safarideki amaç doğadaki vahşi hayvanları görmek ve onların ortalıkta olma saatleri avlanmak için çıktıkları zamanlar, yani güneş doğmadan önceki saatler ve gün batımı. Yerden yüksek, üstü açık, 10 kişilik ciplerle, yanınızda silahlı bir orman bekçisiyle çıkıyorsunuz. Coğrafya itibarıyla sıcak olmasını beklediğiniz bir yer ama dağlık bölge olduğu için sabahları çok soğuk oluyordu. Çok değişik hayvanları gözlemleme fırsatı bulduk.
NORMAL YA DA VAHŞİ TUR
Ciple hayvanlara çok yaklaşılıyor mu, korkutucu mu?
- Bizim gittiğimiz yer doğaya ve vahşi hayata çok saygılı, o yüzden hayvanları rahatsız etmemek için fazla yakınına gidilmiyor. Ancak hayvan size yaklaşırsa çok yakından görebiliyorsunuz. Bazıları insanların geçme saatinde leopar parçalasın diye geyik falan atıyor, bizde öyle bir şey yoktu. Bir keresinde bir patikada bir gergedanla karşılaştık, bekçi hiç kıpırdamamamızı söyledi. Çünkü hayvan alıştığının dışında bir hareket görürse, mesela biri hızla ayağa kalkarsa, korkup saldırabiliyormuş. Ama rahatlıkla fotoğraf çekebiliyorsunuz. Sadece filmlerde gördüğünüz anları canlı yaşamak, onları gururla gezinirken görmek çok heyecan verici. Big 5 (Büyük 5’li) denen gergedan, aslan, leopar, fil, bufalo gibi hayvanlar çok mağrur ve gururlu dolaşıyor, zürafalar çok zarif, maymunlar çok oyuncu.
Değişik bir şey yaptınız mı?
- Evet, ciple gidilemeyen bölgeleri görebileceğimiz bir helikopter turu yaptık. Kanyonların arasından uçarak izledik hayvanları. Bizim için sürpriz olansa, helikopteri kullanan ‘Crazy Fred’ (Deli Fred) lakaplı pilottu. Geldiğinde ’Pilot gelmedi, sizi ben uçuracağım’ dedi. Meğerse, askeriyeden ayrılma müthiş bir pilotmuş. Orman yangınlarında en girilemeyecek yerlere girip, en mucizevi kurtarışları o yaparmış. Ama deliliğinden biz de nasibimizi aldık. Turun başında ‘Normal mi, vahşi mi olsun’ diye soruyor, siz ‘Biz orta alalım’ diyorsunuz ve o dağlık arazide serbest düşüşler yapıyor, kayalara çok yaklaşıyor, ağaçların arasına iniyor; indiğinizde yere yapışıyorsunuz. Ama herkesin yapmasını öneririm.
ÖZGÜR HAYVANLA SOSYAL HAYVANIN FARKI
Kaldığımız yere bir gece dişi bir fil ve yavrusu geldiler. Fil mevcut yolları, patikaları kullanmayan bir hayvan. Kendi yolunu kendi açıyor, ağaçları kırarak geçiyor. Bunların doğal olarak meydana gelmesi çok güzel. Günlük hayatımızda işimiz vesaire yüzünden yapmak zorunda olduğumuz bir sürü şey, oynamak zorunda kaldığımız bir sürü rol var. Ama orada hayvanların nasıl özgürce yaşadığını görünce, size de bir hal geliyor. Çok kurallı bir sosyal hayvan olmanın ne kadar zor ve sıkıcı olduğunu görüyorsunuz.
En etkilendiği yerler
Güney Afrika Jamaika Kapadokya Paris Zermatt (İsviçre)
seyahatte ne okuyor
O sırada okuduğu kitaba devam ediyor.
ne dinliyor
Gittiği yerin müziğini dinlemeyi tercih ediyor.
ne yiyor, ne içiyor
Kereviz dışında yemem dediği bir şey yok ama çok acayip şeyleri de yemiyor. Mesela safaride herkesin yediği topraktan çıkan böceği...
ne giyiyor
Seyahatin tarzına bağlı olarak spor ve rahat giyiniyor; şehir seyahatlerinde şık ve özenli olmaya çalışıyor. Kot pantolon, tişört, yağmurluk, postacı çantası seviyor.
neyle seyahat ediyor
Uçakla.
nerede kalıyor
Konforlu otelleri tercih ediyor.
kimle seyahat ediyor
Eşi Hakan ve birçok seyahate birlikte çıktıkları Hande ve Metin Eskinazi ile.
çantasının olmazsa olmazları
Yağmurluk, aspirin, yaz-kış güneş gözlüğü, kot pantolon, blazer ceket, küçük ambalajlı cilt bakımı malzemeleri.