Uludağ’ın yeşil mevsimi

Uludağ, 2543 metrelik irtifasıyla Marmara Bölgesi’nin en yüksek dağı. Kuzeybatı-Güneydoğu doğrultusunda uzanıyor. Bursa’dan Uludağ’a karayolu ve teleferik olmak üzere iki yoldan çıkılabiliyor. 1230 metre yükseklikteki Kadıyayla teleferiğin birinci istasyonu. Kadıyayla’da kabin değiştirerek ikinci bir hatla ulaşılan 1650 metre yükseklikteki Sarıalan ikinci istasyon. Sarıalan’dan Çobankaya’ya telesiyej ile ulaşım imkanı bulunuyor. Bursa merkezinden Uludağ’a karayolu ile ulaşmak ise 40 dakikanızı alıyor.
Karabelen, Uludağ Milli Parkı sınırının başladığı ve giriş gişelerinin bulunduğu alan. Biz önceki hafta sonunda 120 Atlas Dergisi okuruyla Sarıalan’da kamp kurduk. Burada 300-350 çadırlık kamp alanı bulunuyor. Bunun dışında dokuz dükkan, iki kır gazinosu, üç hizmet evi, tuvalet, sıhhi tesis kompleksi, iki restoranı var. Çevre Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’ne ait 12 bungalov ve 29 baraka sadece yazın konaklamaya açık.
Sarıalan’ın yanı sıra başka yaylalar da kamçılık için kullanılıyor. Özellikle dağcı ve izcilerin kamp alanı olarak kullandıkları bölgeler Kadıyayla, Gölcük, Yılanlıkaya, Çobankaya, Hamuralanı, Devetaşı. Kadıyayla su kaynakları yönünden oldukça zengin. Kamp yapmak için en uygun aylar haziran, temmuz, ağustos ayları. Nitekim bu aylar kamp alanlarının en kalabalık olduğu zamanlar.

GECE ÇOK SERİN

Uludağ’da piknik yapmak, temiz hava almak, manzara seyretmek amacıyla günübirlik kullanımlar için tercih edilen yerler de var. Örneğin oteller bölgesine giden yol üzerindeki Kirazlıyayla ve oteller-Bakacak yolunun sağında Çobankaya-Kızılay Kampı’nın karşısında yer alan Softaboğan Deresi.
Sarıalan, deniz seviyesinden 1650 metre yükseklikte, oteller bölgesine 7 kilometre uzaklıkta. Buraya çıkarken hemen her 50 metrede bir sıcaklığın yarım derece düştüğünü hissediyorsunuz. Temmuzda şehir merkezi bunaltıcı sıcakken burası şaşırtıcı şekilde serin. Hele güneş battıktan sonra, sıcaklık 15 derece civarına iniyor. Bu yüzden hazırlıklı gitmeyi gerektiriyor.
Uludağ’da yaz mevsiminde otelde de konaklayabilirsiniz. Ancak sadece iki otel açık. Bu nedenle yola çıkmadan rezervasyonunuzu yaptırmanızda yarar var. İki otel bu dönemde firma organizasyonları ve yaz kampı yapan öğrenciler tarafından kullanılıyor. Arap turistler de Uludağ’a ilgi gösteriyor. Tabii fiyatlar kış mevsimiyle kıyaslarsanız bariz şekilde daha ucuz oluyor.
Sarıalan, Çobankaya, Bakacak, Fatintepe ve Cennetkaya Tepesi Uludağ’daki başlıca manzara seyretme noktaları. Tabii en güzel manzarayı zirveye çıkarak seyredebilirsiniz. Uludağ Tepe, yani Uludağ’ın en yüksek noktası, 2543 metre. Dağın doruk noktasından açık havada İstanbul, Marmara Denizi ve civardaki yakın yerler gözüküyor. Ayrıca Milli Park sınırları içerisindeki yüksek kesimlerde bulunan buzul gölleri de seyredilebiliyor. Bu göller Karagöl, Aynalıgöl, Kilimligöl ve Buzlu Göl.
Zirveye kışın çıkarsanız yağan kardan dolayı gölleri göremezsiniz. Fakat yazın göller muhteşem güzelliğiyle görenleri heyecanlandırıyor. Oturup manzarayı izleyebiliyor, fotoğraf çekebiliyorsunuz.

9 PARKUR BULUNUYOR

Uludağ’da dokuz dağ yürüyüşü parkuru var. Bunların toplam uzunluğu 50 kilometre. Oteller-Cennetkaya-Kurtkaya parkuru 3,5 kilometre, Oteller-Bağlıköyü parkuru 5,2 kilometre, Oteller-Sarıçayır-Sarıyayla parkuru 4 kilometre, Oteller-Kızpınar-Sarıyayla parkuru 4,2 kilometre, Oteller-Kaplıkaya-Sarıyayla parkuru 4,7 kilometre, Oteller-Bakacak parkuru 5,3 kilometre, Oteller-Zirvetepe-Göller parkuru 11 kilometre, Oteller-Karçuru parkuru 6 kilometre, Soğukpınar-Aras Şelalesi parkuru 6,8 kilometre.
Biz Atlas okurlarıyla, Sarıalan’dan oteller bölgesine otobüsle ulaştık, daha sonra Karçuru parkurunu izledik. Yürüyüşümüz yaklaşık yedi saat sürdü. Zirveye çıkmak istiyorsanız, sıcak saatlere kalmamak için yürüyüşe erken saatlerde başlamanız önemli. Bu arada yürüyüş şartları hava koşullarına göre değişebiliyor. Bu nedenle hem sıcağa hem de serinliğe uyum sağlayabilecek şekilde hazırlanmalı, olası yağmuru göz önünde bulundurmalısınız. Doğa yürüyüşü deneyim gerektirir. Özellikle uzun yürüyüşler için dayanıklılık, ayrıca coğrafya bilgisi ve tedbir şart. Bu nedenle eğer yürüyüş yapmaya karar verirseniz yeterli bilginiz yoksa mutlaka bir rehber eşliğinde yürümelisiniz. Aksi taktirde kaybolabilir, kaza geçirebilirsiniz.

YAZ TURİZMİNİ HIFZI VELDET VELİDEDEOĞLU BAŞLATMIŞTI

Uludağ’da yaz turizmini 1942 yılında, ünlü hukukçu Ord. Prof. Dr. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu başlatmıştı. Almanya’daki hukuk öğrenimi sırasında, yaz aylarında hocalarının Karaormanlar’da düzenlediği kamplara katılan, akademisyenlerin beyin fırtınalarına tanık olan Velidedeoğlu, Türkiye’ye dönüşte Uludağ’da benzer bir etkinliği başlatmıştı. İlk iki yıl Bursa Dağcılık Kulübü’nün kampında, temmuz ve ağustos aylarında öğrencileriyle buluşmuş, dağda farklı rotalarda keşif yürüyüşleri yapmıştı. Kızpınarı, kurtkaya, karkpanarı, mermerkayalar, ayıvadisi, erpınarı gibi rotalara isimlerini vermişti. 1944’ten sonra Büyük Otel’de yazlarını geçirmeye başlayan Vedidedeoğlu’nun yazılarında Uludağ’ın yaz güzelliklerini anlatması üzerine, bölgede yaz turizmi hareketi oluşmuştu. İktisatçı Ord. Prof. Dr. Celal Sarç, ziraatçi Ord. Prof. Dr. Esat Bozkaya, siyaset bilimci Ord. Prof. Dr. Tarık Zafer Tunaya, ilk mavi yolculardan Azra Erhat, ressam Elif Naci gibi pek çok aydın, dostları ve öğrencileriyle yaz aylarında Uludağ’da tatil yapmaya başlamıştı. Hıfzı Veldet’in eşi, yazar Meriç Velidedeoğlu’ndan aldığımız bilgiye göre, gündüz uzun yürüyüşlere çıkılır, akşam beş çayında buluşulup kültür sohbetleri yapılırdı. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu, saat 22.00’den sonra öğrencileri ve diğer akademisyenlerle buluşup güncel hukuk uygulamaları, siyasi gelişmeler üzerine söyleşiler yapardı, bu konuşmalar herkese açık olurdu. Velidedeoğlu’nun yurtdışındaki toplantılarda akademisyenlere Uludağ’ın yazını anlatması, Cumhuriyet Gazetesi’ndeki köşesinde konuyu gündeme getirmesi üzerine 1970’lerden itibaren yurtdışından akademisyenler ve Cumhuriyet okurları da Uludağ tatilcilerine katıldı. Velidedeoğlu 1961 Anayasası üzerine çalışmalarını da yaz aylarında, Büyük Otel’deki 202 numaralı odasında yürütmüştü. Bu nedenle anayasanın muhalifleri 1961 Anayasası’na “Uludağ Anayasası” adını takmıştı. * Serhan YEDİG

NEREDE KALINIR?
Sarıalan Kamp Alanı: Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü’nün tesisinde 4 kişilik bungalowların 15 günlük dönemleri temmuz ve ağustosta 790 TL, eylülde 560 TL. 4 kişilik barakaların 15 günlük ücreti temmuz, ağustosta 280, eylülde 270 TL. Tuvalet ve duş ortak kullanım. (Tel: 0 224 211 40 90) Ayrıca bungalow ve barakalarda harcanan elektrik ücreti de ekstra olarak ödeniyor. Kartanesi Otel: Oda kahvaltı çift kişi 200 TL. Tel: 0 224 285 24 17 * Karinna Hotel: Çift kişi tam pansiyon 170 TL. Tel: 0 224 285 23 60