GeriSeyahat Üç vakte kadar dünya mirası
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Üç vakte kadar dünya mirası

Üç vakte kadar dünya mirası

Ali Kırca, Ali Sunal, Fuat Güner, Haldun Dormen, Kadir Doğulu, Saba Tümer, Sertab gibi ünlü simalar Türk kahvesini tanıtmak için başlatılan 'Türk Kahvemi İçiyorum Kahveme Sahip Çıkıyorum' kampanyasına katıldı, Atıl Kutoğlu'nun tasarladığı ve Karaca Porselen'in ürettiği klasik kahve fincanlarıyla Zeynel Abidin Ağgül’e poz verdi. Türk kahvesi dünyada öyle büyük bir hızla yükseliyor ki yakında UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne bile girecek.

Avusturyalılara fal bile bakıyorum

ATIL KUTOĞLU (MODACI)

Günün her saatinde Türk kahvesi içebilirim ama kahvaltıdan ve öğle yemeğinin ardından içtiğim kahvenin tadı bir başka oluyor.Benim için Türk kahvesi müthiş bir keyfi ve enerjiyi ifade ediyor! Adeta pozitif bir enerji yayıyor ve insana aşılıyor. Viyana'daki butiğimizde de yabancı misafirlerimize Türk kahvesi ikram ediyoruz. Avusturyalılar Türk kahvesini çok seviyor. Önemli isimler fal bakmamı da istiyor bazen. Onları kırmamak pahasına, pek de anlamamama rağmen bakıp bir şeyler görmeye, yorum yapmaya çalışıyorum. Bir keresinde bir müşterim öylesine duygulandı ki söylediklerimden, bir anda ağlamaya başladı. Bu kahve fincanının ve tabağının tasarımını yaparken, çok sevdiğim Türk kahvesini en keyifli nasıl bir formda ve ne büyüklükte bir fincanla içeceğimi düşündüm. Bana en sempatik gelen formu oluşturdum. 2012 ilkbahar/yaz koleksiyonumda ipek emprimelerimde de kullandığım, Selçuklu kültüründen esinlenerek hazırladığım kafes desenini büyüklü, küçüklü ve biraz yabancılaştırarak fincanın porselenine uyarladım. Kulpu geometrik formda tasarladım. Turkuvaz ve mor renklerini seçtim. Her ikisinde de altın konturlu alternatif setler hazırladım ki, Türkiye’den dünyanın her yerine çok sempatik hediyeler olarak götürülsün.

Espresso fincanında sevilmiyor

KARACA PORSELEN YÖNETİM KURULU BAŞKANI FATİH KARACA

Türk kahvesi her zaman ilk tercihim olmuştur. Yoğun iş tempom içinde beni zinde tutan, birkaç dakikalığına da olsa keyif veren, hayatımdan hiç çıkarmayacağım bir içecek. Bu özel ve bize ait olan tada hep birlikte sahip çıkalım. Karaca Porselen olarak sosyal sorumluluk projelerine her zaman destek vermekteyiz. Ancak bu proje daha özel çünkü içinde milli bir değerimiz ve geleneksel bir tadımız mevcut. Değerlerimize sahip çıkmak, Türk kahve geleneğini yaşatmak, yeni kuşağa bu kültürü aktarmak, en önemlisi de yurtdışında Türk kahvemizi tanıtmak adına bu projede yer almaya karar verdik. Türk kahvesi fincanının diğer fincanlardan ayrı şekli var. Türk insanı, kahvesini klasik Türk kahvesi fincanında içmeyi tercih ediyor. Son zamanlarda espresso fincanına benzer daha modern fincanlar üretilmiş olsa da, tüketici klasik fincandan vazgeçmiyor.

UNESCO Dünya Kültür Varlıkları Envanteri'ne aday

TÜRK KAHVESİ KÜLTÜRÜ VE ARAŞTIRMALARI DERNEĞİ BAŞKANI MERVE GÜRSEL

Manevi mirasımız olan Türk kahvesinin kültürel değerine inanan, kültürümüzün ulusal ve uluslararası bilinirliğine katkıda bulunmak isteyen gönüllülerin bir araya gelmesiyle 2008'de kurulmuş bir dernek bizimki. Misyonumuz, Türk kahvesi kültürünü yaşayan bir değer haline getirmek. Önce ulusal sonra da uluslararası bilinirlik ve tanınırlık yaratmak. Bu hedefler doğrultusunda sürdürdüğümüz çalışmalarda kısa sürede umut verici gelişme sağlandı. Dünyanın dört bir yanından Türk, hatta Türkiye ile ilgisi olmayan insanlar derneğimiz ekseninde güç birliğine katıldı. Türk kahvesi UNESCO Dünya Kültür Varlıkları Envanteri'ne aday gösterildi. İki yıllık yoğun bir araştırma süreci neticesinde Prof. Dr. Emine Gürsoy Naskali editörlüğünde hazırlanan, alanındaki en kapsamlı akademik eser niteliğindeki 'Türk Kahvesi Kitabı' Dünya Gazetesi tarafından 'Yılın En İyi Gastronomi Kitabı' ödülüne layık görüldü. Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık tarafından hazırlıkları sürdürülen görsel ağırlıklı kahve kitabı, 2012'in ilk haftalarında raflardaki yerini almış olacak. Derneğimiz için 2012'nin en kapsamlı ve heyecan verici projesiyse Türk Kahvesi Sanal Müzesi. Türk kahvesini her yönüyle ele alarak, bu konuda kültürel ve tarihsel değere sahip eserlerin sanal bir çatı altında sergileneceği, farklı etkinlikler ve önemli bölümlerle öğretici, dinamik ve enternasyonal bir kahve platformunu hayata geçirmek üzere girişimlerimizi başlattık.

ONLAR DA KAHVECİ

EBRU AKEL: Türk kahvesinin tadı, aroması beni dinginleştirip aynı zamanda da bütün yorgunluğumu alıyor; bu yüzden Türk kahvesini çok seviyorum. Günde birkaç kez içiyorum.

AYŞEGÜL ALDİNÇ: Türk kahvesinin bir ritüeli, bir sunuluş şekli var. Pişirildikten sonra işi bitmiyor ki kahvenin. Bir de kahvenin fal kısmı var. Türk kahvesi çok birleştirici. Kahve, dostlukların pekişmesini, samimiyeti ifade ediyor. Kahve bahane diye bir laf vardır; kahve hakikaten bahanedir. Gel seninle bir kahve içelim, seninle bir şey konuşalım deriz, o kahve o sohbete bahanedir.

NEVRA SEREZLİ: 11.00’de içtiğim bir kahvem var. Bir de akşamüstü kahvem... Bana kalsa üç-dört tane içerim ama iki taneyle sınırlıyorum. Muhakkak köpüklü, çok sıcak ve şık bir fincanda olması lazım. Kahveye gelinmiş, gidilmiş, oturulmuş, komşuculuk yapılmış, dertler anlatılmış, aile sorunları çözülmüş, ölüler çıkmış, düğün olmuş, kahveler içilmiş... Hayatınızın her döneminde her fırsatta kahve içmek için bir neden bulabilirsiniz.

KEREM GÖRSEV: Türk kahvesi bize ait bir şey. Baklava da Türk’ündür, lokum da. Size ait bir şeye, malınıza mülkünüze nasıl sahip çıkıyorsanız, kahve de ülkenin sahip çıkabileceği bir şey. Türk kahvesi Türk’ün kahvesidir.

False