Üç büyük dinin kesiştiği yer: Hatay
Roma İmparatorluğu’nun üç büyük kentinden biri Hatay. Dinlerin ve inançların bir arada yaşandığı yer. İşte Hatay’ın öyküsü ve gezilecek yerleri...
Amanos ile Habib Neccar Dağları’nın ortasındaki vadide kurulmuş bu şehir inanılmaz bir tarihi zenginliğe sahip. Hatay’nın bu gelişmişliği, Akdeniz ve Mezopotamya arasında bir köprü oluşturulmasından kaynaklanıyor. Ayrıca tarihi boyunca çeşitli dinlerin ve inançların bir arada yaşadığı Hatay bu özelliğini günümüzde hala korumakta. İslam, Hristiyanlık ve Musevi inançları iç içe yaşamakta, cami, kilise ve havra yan yana varlıklarını ve fonksiyonlarını sürdürmektedir. Toplumun sahip olduğu bu ortak kültür ve inanç farklılıkları Hatay'da hiçbir zaman problem olmamış. Bu farklılıkları kültürel yapının bir zenginliği olarak kabul edilmiştir.
İşte Hatay’da gezilecek yerler:
Asi Nehri
Hatay’ın tarihi kent dokusunu keşfetmek için Asi Nehri’nin üst tarafını dolaşmak gerek. Farklı dinlerden insanların yıllardır bir arada yaşadığı bu şehir fazla bozulmamış bir yapıda. Eski Hatay evleri, arabaların zar zor geçebileceği taş döşeli ara sokaklara açılıyor.
Hatay Arkeoloji Müzesi
Şehrin merkezinde yer alan Hatay Arkeoloji Müzesi dünyanın en büyük ikinci mozaik sergileme alanı. Grek, Roma ve Bizans dönemine ait mozaiklerin bulunduğu müze 2014 tarihinde yeni binasında açılmıştır.
Saint Pierre Kilisesi
Hristiyanlığın ilk toplanma yerlerinden biri olan Saint Pierre Kilisesi Antakya’da mutlaka görülmesi gereken yerlerin başında geliyor. Zeminindeki yer yer bozulmuş mozaik ve duvar freskleriyle ziyaretçilerin ilgisini çeken kilisede her yıl Haziran ayında Aziz Petrus adına anma törenleri düzenleniyor.
Antik dönemde şehir, adını mitolojideki Daphne adlı bir su perisinden almış. Yunan mitolojisindeki bir destana göre bir gün Daphne kaçarken Apollon'a yakalanır ve babası Yunan Deniz Tanrısı Peneus'dan yardım ister. Peneus, Daphne'yi defne ağacına dönüştürür ve Daphne sonsuza dek Defne ağacı olarak kalır. Dönüştüğü ağaç kesin olarak defne midir bilinmez ama Harbiye’de defne yağı ve yaprağından üretilen cilt bakımı ürünlerinin üretimi yıllardır sürmekte.
Titus Tüneli
Çevlik’e geldiğinizde dünyanın ilk tüneli ‘Titus Tüneli’ karşınıza çıkar. Roma döneminde yapılan tünel mühendislik harikası olarak kabul ediliyor. Eğer bacaklarınıza güvenirseniz kentin Akropolüne çıkarak kayalara oyulmuş mağaraları da gezebilirsiniz.
Saint Simeon Manastırı
‘Hristiyan’ kelimesinin ilk kez kullanıldığı Hatay’da diğer bir gezi noktası Saint Simeon Manastırı. Herhangi bir restorasyona girmemesine rağmen oldukça iyi durumda olduğu söylenebilir. Manastırın bulunduğu tepenin manzarası ise büyüleyici. Bir tarafta Samandağ ve Çevlik sahilleri, diğer tarafta Asi Nehri.