Tsunaminin haritadan sildiÄŸi kasaba: Minamisanriku
Times gazetesinin muhabiri Richard Perry, Cuma günü yaşanan depremin neden olduğu tsunaminin haritadan sildiği Minamisanriku kentinde tanık olduklarını anlattı. İşte Perry'nin izlenimleri...
Â
DEPREMÄ°N ARDINDAN MÄ°NAMÄ°SANRÄ°KU/Foto Galeri
Â
Arabamızın uydu destekli navigasyon aracının parlayan ekranında Minamisanriku, keyifli ve geleneksel bir Japon kasabası olarak görünüyor. Ancak gerçekte böyle bir görüntü söz konusu deÄŸil.   Â
Â
Tepenin eteklerinde bir Şinto tapınağı bulunuyor, Şizugava Lisesi biraz daha ileride. Köprünün karşısında hastane ve belediye binası, onların ardında ise limanlar ve balıkçılık kooperatifleri bulunuyor.
Geçen Cuma’ya kadar, Minamisanriku, pirinç tarlalarıyla çevrili, hayatından memnun, hırstan uzak insanların yaşadığı bir liman kasabasıydı. Ancak kentin kendine özgü bu çekiciliği sonsuza dek ortadan kalktı.
Navigasyon cihazına göre hastanenin bulunduğu noktada, bugün yıkılmış bir duvar var. Belediye binasının yerinde ise kırmızı bir yapının iskeleti görülüyor. Balıkçı teknelerinin tamamı karaya vurmuş. İlkokula ne olduğunu ise Allah bilir.
Kentte, dayanıklı çelik kiriş kullanılmadan inşa edilen tüm evler, dükkanlar ve küçük apartmanlar, tamamen yok olmuş.
Japonya'nın kuzeyinde yaÅŸanan yıkımın fotoÄŸrafları Cuma'dan bu yana alışılmış görüntüler haline geldi. Ancak ülke genelinde, durumu Minamisanriku’dan daha kötü olan bir yer olduÄŸunu düşünmek zor. Kentin sahil ÅŸeridinde bulunan köylerde bine yakın ceset kıyıya vurdu.Â
Bu köylerde depremden önce toplam 17 bin kişi yaşıyordu. Bunların, 8 bin tanesinden henüz haber alınamadı. Birkaç bin kişinin de ölmüş olduğu düşünülüyor. Dünya, 2004 yılında Hint Okyanusu’nda yaşanan tsunamiden bu yana böyle bir şeye tanık olmamıştı.
DOĞAL YAPI FELAKETİ GÜÇLENDİRDİ
Ä°zole edilmiÅŸ bir kent olan Minamisanriku’nun fiziksel yapısı da yaÅŸanan yıkıma katkı yapmış gibi görünüyor. Bir dizi ada, Minamisanriku’yu HonÅŸu adasından ayırıyor. Ä°ki burun arasında kalan dar bir körfezde bulunan Minamisanriku’yla, aynı kıyıda bulunan kentler de büyük bir yıkım yaÅŸadı. Ortaya çıkan görüntü, sanki körfezin kolları tsunamiye geçiÅŸ yolu açmış ve tüm gücünü kentin üzerine vermesini saÄŸlamış izlemini yaratıyor.Â
Minamisanriku’nun fotoğraflarında, yaşanan yıkım açıkça görülüyor. Kent, doğal ölçülerinde iki boyutlu bir plana indirgenmiş: Sokaklar ve bloklar görülüyor ancak sağlam kalabilen birkaç tanesinin dışında, binalar ancak temellerinden fark edilebiliyor.
Konuşamayacak kadar afallamış iki kadın ve bir erkek, ağlamaklı bir halde, bir zamanlar evleri olan beton sütun karmaşasına bakıyor. Birkaç yüz metre ötede, 79 yaşındaki Tokuji Sugawara, sahip olduğu tek şey olan bisikletini sürüyor.
YETERİNCE YÜKSEĞE ÇIKMADILAR
Depremin ardından dalgaların kenti vurması yaklaşık yarım saat sürdü. Bu süre, Sugawara gibi bazı sakinlerin daha yüksek yerlere kaçması için yeterliydi. Ancak kasaba halkından birçok kişi yeterince yükseğe çıkmadı. Dalgalar, Minamisanriku’nun 3.5 metre yüksekliğindeki deniz duvarını rahatlıkla aştı. Vadiyi aşan dalgalar, deniz seviyesinden 16 metre yükseklikte gücünü kaybetti.
Dalgaların etkisini en çarpıcı biçimde ortaya koyan görüntü, eski tapınağın karşısındaki üç katlı apartman binasının tepesine düzgün bir şekilde park etmiş gibi duran arabaydı. Araba, yerden en az 9 metre yükseklikte duruyordu.
Deniz duvarını aşarak gelen büyük balıklar, bir zamanlar sokakların olduğu yerlerde oluşan derin çukurlarda yüzüyor. Denize karşı duran binaların iskeletleri, balık ağları ve turuncu-mavi şamandıralarla süslenmiş halde.
Bir saatlik mesafede, Avustralya, Yeni Zelanda ve İsviçre’den gelen kurtarma ekiplerinin kampları var. Felaket yaşanır yaşanmaz yardıma koşan bu ekipler, neredeyse hiçbir şeye yaramıyor. Almanlar, eve dönüş hazırlığı yapıyor. Bunlar dışında şehirdeki herkes öldü.
Â
*Bu yazı "Cosy port town is now a flat, sodden wasteland" başlıklı makaleden derlenmiştir.
Â
http://www.facebook.com/#!/HurriyetPlanet
Planet'i Twitter'da takip etmek için:
http://twitter.com/HurriyetPlanet