Sokak Manzaraları
İşlemeli ve kıvrımlı
Eğlence hayatı dolu dizgin yolunda ilerliyor. Start sapma asla yok: Buddha Bar'a yemeğe gidelecek; olmadı Papermoon'da capraccio'nun tadına bakmak lazım. Yoksa Safran'da en iyi alternatif balık çorbası var. Die Pacifia'da tadilat var. Orta vadeli eğlenceye ara verildi. Safo deseniz dolup taşıyor; en ‘‘trendy’’ anlamına girmiş gibi... Ama... ben bunlardan söz etmek istemiyorum. Konumuz Altın Kelebek gecesi. Hani ödüllerin dağıtıldığı, 1200 konuğunun bulunduğu gece.
Renk renk postişler
Kıyafetlerde bütünlük aramayın. Asla yoktu. Ortak nokta aramak gerekirse saçlarına kaynak veya postişle takviye yapmış olanları biraraya getirmek gerekir. İnce ve yüksek topuklu ayakkabılar en revaçta olanlardı. Ayaklardaki kuralları bozanlar ise iki kişiydi: Alişan beyaz çorap giymişti; Songül Karlı ise kırmızı ayakkabı. Ama malum kırmızı en moda renk; Alişan'da en moda adamlardan. Ama.. Serdar Ortaç'ın kıyafeti pek hoştu. En açığından gri bedene oturan takım elbise. En parlak takım elbisenin sahibi İbrahim Tatlıses'di. Ama tabii en son dönem meşhuru, yeni şarkıcı Meriç'i saymazsak. Pek bir zebraydı.
Dövmeli kadınlar
Kadın nüfusunda pantolon ceketi tercih edenler bir yana bol tüylü peluşlarla, bordo bedene oturan kadife elbiselerle törene katılan davetliler de yok değildi. Ancak gecenin haber verdiği bir olay vardı: Gerçek veya sahte olarak dövme tamamen artık hayatımıza girmiş. Sezen Aksu'nun yanağında, eski Kara Melek Sanem Çelik'in sırtında, kalın hatlı olanı Harika Avcı'nın kolunda... Hepsi işlemeli ve kıvrımlı...
2000'e doğru
Başka? Altın Kelebek Milenyum, sonrası ‘‘milenyumu karşılama’’ programlarına girmiş bulunuyoruz. Stop. Herkes de bir telaş. Stop. Kimse 2000'e nerede, nasıl girsin bilmiyor. Stop. Sakin olun derim ben. Stop!
Simten Danışman
sboratav@hurriyet.com.tr