Seker hastalarina album

‘‘Kesmeseker’’ 90'li yillarda ortaya cikan ve Turkce sozlu rock yapan gruplarin en saglamlarindan biri. Grup, Ada Muzik etiketiyle piyasaya cikan besinci albumleri ‘‘Icinde Icindekiler Vardir’’ ile bildikleri gibi muzik yapmaya devam ediyor. Hayranlarina duyuralim, grup bu yaz ‘‘Bulutsuzluk Ozlemi’’ ve ‘‘Mogollar’’ ile birlikte Akdeniz'de konserler vermeye hazirlaniyor. ‘‘Kesmeseker’’ ismiyle ozdeslesen kaptanlari Cenk Taner (vokal, elektro ve akustik gitar) ve Belen Unal (elektro ve akustik gitar, vokal) son albumlerini anlatti. Diger elemanlarin nerede oldugunu kimse bilmiyordu!

Sizi kimler dinliyor?

Albumun icinde de belirttik, Kesmeseker'in dinleyicisi ucsuz bucaksiz bir azinliktir. Cok populer bir grup oldugumuzu tabii ki iddia etmiyoruz ama bizi her yerde takip eden ve surekli bizimle iliski kuran bir dinleyici kitlemiz var. En ufak bir hatamizda bizi elestirip hesap soruyorlar, gecenin bir yarisi eve telefon aciyorlar. Onlarla neredeyse arkadas olduk. Mesela, grupla askerde tanisan bir dinleyicimiz, Bahcelievler'deki pastanesinde gece gunduz ‘‘Kesmeseker’’ sarkilari caliyor. Koluna Cenk Taner dovmesi yaptiran liseli ogrencileri bile var! Bizi tek tek sarkilarimiz icin degil, durus olarak seviyorlar.

Nasil bir durus sizinkisi?

Biz un ve para icin ilkelerimizden taviz vermedik. Populer olmak icin bizim elimize de cok firsat gecti, bu yonde teklifler geldi ama ozgurlugumuzden vazgecmedik.

Son albumunuzde, ozelllikle sarki sozlerinde, biraz tasavvufa kaymissiniz sanki?

Tasavvufi yorumun sehir hayatina yayilmis hali. Bizim icin kentli ozanlar dediler, dervisler dediler. Grubun hep boyle bir havasi vardi zaten. Son donemde biraz yogunlasti bu albumde Mevlana'nin ‘‘Fihi Mafih’’ kitabindan da esinlendik.

Muzige basladiktan sonra gecen on yil icinde belki biraz yaslandiniz belki de dinginlestiniz?

(Uzun uzun guluyorlarlar, cunku her ikisi de erken otuzlarindalar.) Dinginlestik diyelim. Yaslar da biraz sakinlestirdi bizi. Keske dinleyiciler de biraz sakinlesse... En son Ankara konserinde iki yarali var, buradan sesleniyoruz. Lutfen konserlerde sise atmasinlar!

Son albumu studyoya girip bir kerede kaydettiniz. Bu biraz trip gibi durmus. Sizin kayit sirasinda hata yapma ihtimaliniz yok mu yani?

Simdi muzikte bir rutbe durumu var. O ehliyeti aldiginiz zaman bir seyler yapma ozgurlugunuz hep vardir. Eh, biz de on yilda o ehliyeti aldik artik.

Yani studyoya girip calariz ve cikariz mi diyorsunuz?

Belen Unal: Bu durumu nasil anladiginiza bagli, bunun adi tripse trip. Bu var olan seyin soylenmesidir. Muzik anin sanatidir, baslangici ve sonu vardir. Farkli farkli zamanlarda kayit yapip, sonra bunlari bir anin muzigi gibi sunmak bize uymadi. Konsere gelen insanlar da albumdeki gibi bir muzik dinleyecek. Bizim konserlerde playback yapmaya ihtiyacimiz yok, neysek oyuz. Bizim meslegimiz muzik, ticaret erbabi degiliz. Bir ogrenci koluna Cenk Taner dovmesi yaptiriyorsa bu sorumumluluk demektir. Rock'n roll'un bir tavri vardir ve o tavir korunmak zorundadir. Dinleycilerimizi yari yolda birakirsak onlara ayip etmis oluruz. Bu, biraz ciplak dolasmak gibi bir sey. Bizde uckagit yok.

Cenk Taner: Yaptigimiz, biraz albumun tasavvuf konseptiyle de ilgiliydi. Cunku tasavvufta gecmis ve gelecek yoktur, sadece bu an vardir. Album kayitlarinda da bunu yansitmak istedik. Hata yapmaktan korkmadik. Studyoda album kaydi yapilirken surekli orasi burasi duzeltilir, yeniden yendine calinir, album guzellestirilmeye calisilir. Butn bunlar cok yapay...