Sarı yazın tadını çıkarabileceğimiz en güzel 10 adres
Kavurucu sıcaklar bitti, deniz tam kıvamında ve sahillerdeki kalabalık yerini sakinliğe bıraktı. Eğer sessiz, huzurlu bir tatile çıkmak istiyorsanız en doğru zaman. Türkiye’de eylül-ekim aylarında yaşanan ‘sarı yaz’da denize girebileceğimiz, doğanın tadını çıkarabileceğimiz adresleri jürimize sorduk, en güzel 10 seçeneği sıraladık.
Burcu Gürtürk Kadak / Hürriyet Seyahat gezgini
Plajlarının en güzel dönemi başlıyor
Alaçatı, İzmir
Arnavutkaldırımlı sokakları, kesme taş evleriyle otantik bir atmosferi olan Çeşme’nin popüler beldesi, eylül ayında yapacağınız kısa bir deniz tatili için de en uygun adreslerden… Yüksek sezonda sokaklarında yürümekte zorlanabileceğiniz Alaçatı sokaklarının, yer bulmakta zorlandığınız plajlarının sakin dönemleri işte şimdi başlıyor. Yazdan kalma güneşli günler de ekstrası… Türkiye’nin önemli sörf merkezlerinden biri olan Alaçatı hem güneşlenip hem denizin tadını çıkarabileceğiniz bir sahil. Hatta içlerinde biri var ki doğal güzelliğiyle muhtemelen Alaçatı’nın en çok fotoğraflanan yerlerinin başında geliyor; Delikli Koy. Girişin ücretsiz olduğu koyda içecek ihtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz bir market karavan var.
Saffet Emre Tonguç / Hürriyet Seyahat yazarı
Sonu yokmuş gibi görünen kumsal
Patara Plajı, Antalya
Kalkan’dan karayoluyla yaklaşık yarım saat uzaklıkta Türkiye’nin en uzun plajı var. 12 kilometre uzunluğuyla baktığınızda sanki sonu yokmuş hissi uyandıran Patara Plajı, hem Caretta caretta kaplumbağalarının yumurtlama alanı olmasından dolayı hem de ülkemizin tek kumullu plajı olduğu için ayrı bir öneme sahip. Bu uzun plaj Yeşilçam’ın çöllere düşülen acıklı senaryolarının ev sahibi olmuş. Likya uygarlığının en güzel kentlerinden biri olan Patara, rüzgârla kumun altına gömülmüş ve yüzyıllar boyunca öylece kalmış. Bulunup gün ışığına çıkarılan antik kent, açık hava müzesi olarak ziyaretçilerini ağırlıyor. Likya Birliği’nin merkezi olan şehirdeki meclis binasını görmeden dönmeyin.
Bahar Gündoğdu / Hürriyet Seyahat gezgini
Pırıl pırıl deniz
Datça, Muğla
Sonbaharın en güzel deniz rotası bana göre kesinlikle Datça. Her zaman pırıl pırıl bir denizi ve sayısız alternatif koyu var. Tesis olmayan koyları seven biri olarak benim favorim Palamutbükü’nün hemen arkasındaki Gerence Akvaryum Koyu. Buraya yiyeceğinizi, içeceğinizi alıp gitmelisiniz. Tesis olsun diyenlere iki adım ötedeki Palamutbükü hitap edecektir. Denizi çakıllı. Çocuklu ailelerin rahat edebileceği koysa Hayıtbükü. Denizi kumluk ve sığ. Kurubük tesis olmayan bakir bir koy. Burayı da tercih edebilirsiniz. Hangi koya giderseniz gidin bir akşamüstünüzü Knidos Antik Kenti’ne ayırmazsanız üzülürsünüz. Gezmesi bitince de kendinize antik kentte güzel bir yer bulup en güzel günbatımlarından birine şahitlik yapmadan dönmeyin. İsteyen tüm günü orada denize girerek de geçirebilir.
Ebru Erke Hürriyet Ekler Gastronomi yazarı
Koylarını dolaşın, lezzetlerini tadın
Fethiye, Muğla
Büyük Boncuklu Koyu benim bölgedeki favorilerimden. Bunda en büyük pay ise gerek yemek gerekse servisiyle kaliteli hizmet vererek bölgedeki çıtayı yukarı çeken See Me Beach. Burada iki alternatif var, eğer daha sakin bir yer arıyorsanız isterseniz çocukların alınmadığı See Mee More’da vakit geçirebilirsiniz. İddialı suşilerden yemeyi ihmal etmeyin, bir de gitmeden önce mutlaka rezervasyon yapmayı... Ölüdeniz Lagünü ise , Belcekız Plajı diye de adlandırılan 3 kilometrelik Ölüdeniz Plajı’nın ucunda. Milli parkın içinde olduğu için girişi ücretli ve Belcekız’a göre denizi daha sığ ve dalgasız. Şezlong kiralanabilecek yerler de var. Denizi taşlık ama serin ve berrak olan Kıdrak Koyu da favorilerimden. Çalış Plajı karşısındaki Şövalye Adası ve Kuleli Koyu da diğer favorilerimden...
Melih Uslu / Seyahat yazarı, Food and Travel Türkiye dergisi yazıişleri müdürü
Renklerin en doygun olduğu zamanlar
Marmaris, Muğla
Sonbahar aylarında Marmaris’te deniz ve güneş keyfinin tadına doyum olmaz. Çünkü turist kalabalıkları el etek çeker, kumsallar ıssızlaşır. Sarı yazda Marmaris’te renkler doygunlaşır, günbatımı görkemli bir şölene dönüşür. Gündüzler parlak güneş altında yazın devam ettiğini hissettirirken akşam saatlerinde başlayan hafif serinlik, kukumav kuşlarının şarkılarıyla tamamlanır. Böylesi günlerde Marmaris’te kumsallara uzanmak için seçenek çok. Yalancıboğaz tarafındaki butik plajlar, merkezdeki Belediye Plajı, yenilenen Pamucak Plajı ya da boylu boyunca uzanan İçmeler’in plajları bunlardan birkaçı. Biraz daha uzaklara gitmek isterseniz yönünüzü Bozburun Yarımadası’na çevirebilir; sırasıyla Hisarönü, Orhaniye, Turgut, Selimiye veya Söğüt kumsallarından birini tercih edebilirsiniz. Ayrıca Turunç ve Kumlubük kumsallarının yanı sıra dünya güzeli Çiftlik Koyu muazzam sakinliğiyle öne çıkanlar. İlçe merkezindeki rıhtımdan kalkan bol yüzme molalı günübirlik gezi tekneleri, kış öncesi son seferlerini yapıyor. Bu özel günler, civar gezileri için de iyi bir fırsat. Marmaris Kalesi, Arkeoloji Müzesi, Netsel Marina ve Kaleiçi’nin sürprizli sokakları, semt pazarları, Nimara Mağarası ve Amos Antik Kenti, keşfedilmesi gereken yerler. Gökova tarafıysa ayrı bir cennet. İncekum’un Maldivler’i aratmayan beyaz kumsalları bugünlerde Marmaris’in keyfini sürmek için ideal yerler.
Canan Demiray / Seyahat yazarı
Çocuklar da çok sevecek
Kuşadası, Aydın
Isınan suyu, tenhalaşan sokaklarıyla Kuşadası’nda yılın en güzel zamanları… Çocuklu ailelerin de rahatlıkla vakit geçirebileceği çok fazla seçenek var. Tarihi tabakhane bölgesi ve marina keyifli bir durak. Dalış meraklıları Botanik Park önünden batırılan Airbus A300’u derinlerde keşfedebilir. Dilek Yarımadası Milli Parkı’nın büyüleyici suları ve doğası görmeden dönmemeniz gereken yerlerden. Hemen yakındaki Efes Antik Kenti’ni, Artemis Tapınağı’nı ve Efes kazılarında çıkarılmış eserlerin sergilendiği Efes Müzesi’ni sıcak altında bunalmadan gezebilirsiniz. Meryem Ana Kilisesi, Panayır Dağı eteklerindeki Yedi Uyuyanlar Mağarası da Selçuk’ta görülmesi gereken diğer noktalar. Şirince Köyü’nü de programınıza ekleyin.
Serda Büyükkoyuncu / Seyahat yazarı
Kendi kadar çevresi de güzel
Dalyan, Muğla
Burası Muğla’nın doğa harikalarından biri. Antik çağda başkenti Halikarnas yani bugünkü Bodrum olan Karya ile Likya ülkelerinin sınırı. Köyceğiz Gölü’nü Akdeniz’e kavuşturan bir su kanalı Dalyan. Bu güzel coğrafya Kaunos Antik Kenti’ne ev sahipliği yapıyor. Tiyatrosu, tapınakları, surları ve kral mezarlarıyla sizi başka bir dünyaya çağırıyor bu kent. Tepedeki Akropolis’e tırmanmanın ödülüyse muhteşem bir manzara. Dalyan’ın batısında günümüzden 2 bin yıl önce Kaunoslular tarafından kullanılan, Türkiye’nin radyoaktivitesi en yüksek kaplıcası olan Sultaniye Kaplıcaları, Ekincik, Gökova ve Marmaris var. Doğusundaysa kışın bile insanın içini ısıtan, çamlar arasında saklanmış Göcek...
Yıldırım Güngör / Seyahat yazarı, dağcı
Bisiklete de binin
Gökçeada, Çanakkale
Sonbaharda birkaç günlük kısa bir tatil için Gökçeada ideal bir tercih. Hava çok soğuk değilse adanın dört bir yanına yayılmış plajlarda ekim ortasına kadar denize girilebilir. Sonbahar adanın başka bir yüzünü de ortaya çıkarıyor. Yaz tatilcilerinin deniz sevdası yüzünden yapamadığı doğa etkinlikleri sonbaharda oldukça cazip bir hale geliyor. Adanın dört bir tarafı doğa yürüyüşü rotalarına sahip. Yaklaşık 20 civarındaki her bir yürüyüş rotası muhteşem manzaralar içeriyor. Ada, yapılacak günübirlik yürüyüşlerin yanı sıra kamplı yürüyüşler ve bisiklet aktiviteleri için de ideal. Adayı baştan başa bisikletle geçenler her bir etapta adanın doğal ve kültürel dokularının farklı özelliklerine şahit olacaklar.
Nurgül Büyükkalay / Hürriyet Seyahat gezgini
Kalabalıktan uzak ama hâlâ canlı
Kaş, Antalya
Benim sonbahar favorim Kaş. Çünkü sonbaharda en güzel haline bürünüyor. Hem deniz suyu hem de hava hâlâ sıcak. Sokakları hem kalabalıktan uzak hem de canlı. Kaş’ın en güzel plajlarından biri akvaryum gibi deniziyle Hidayet’in Koyu. Ayrıca teknelerle gidilen Limanağzı berrak ve dalgasız deniziyle bir diğer harika seçenek. Ülkemizin en güzel plajlarından biri olan Kaputaş’a mutlaka yolunuzu düşürün. Büyüleyici turkuvaz deniziyle Kaputaş en pırıltılı günlerini yaşıyor. Kaş’tan kalkan tekneler ile Kekova koylarına mavi bir yolculuğa da çıkabilirsiniz. Kaş’ın muhteşem atmosferinde yeme-içme keyfi yapabileceğiniz çok sayıda mekân var.
Bahar Akıncı / Seyahat yazarı
Caretta caretta’ların arasında
Olimpos, Antalya
Antalya’nın Kumluca ilçesine bağlı belde, 1990‘ların tatil köyü furyasını kazasız belasız ve betonsuz atlatmış ender yerlerden. 2000’lerin başına kadar yolunun olmaması ve halen çok şükür ki sit alanı olması, bu sahilin kurtarıcısı oldu. Olimpos’ta kısa bir açık hava müzesi turundan sonra karşınıza çıkan manzara harika. Sağınızda devasa bir lahit, solunuzda kaplumbağaların kafalarını çıkarıp balıkların zıpladığı dere, derenin denize açılmadan önce oluşturduğu lagünün ve Caretta caretta’ların yumurtalarını bıraktığı muazzam sahil... Dikkat! Olimpos, sonbaharda öğleden sonraları dev dalgaların oluşabildiği bir koy. O nedenle denizin ve güneşin tadını öğle saatlerine kadar çıkarın.