Safranbolu ve Amasra, turizmde eski günlerini arıyor
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri nedeniyle sessizliğe bürünen Karabük'ün UNESCO Dünya Mirası Listesi'ndeki ilçesi Safranbolu ile tarihi yapıları, doğal güzellikleri ve mutfak kültürüyle ün yapmış Bartın'ın Amasra ilçesi, turizmde eski günlerini arıyor.
"Dünyanın en iyi korunan 20 kenti" arasında gösterilen "açık hava müzesi" konumundaki Safranbolu, Osmanlı döneminden kalma han, hamam, cami, çeşme ve köprülerin yanı sıra genellikle 3 katlı, 6-8 odalı, ihtiyaçlara uygun tasarlanarak estetik biçimde şekillendirilmiş geleneksel evleriyle dikkati çekiyor. Her yıl binlerce yerli ve yabancı turistin yılbaşı tatili için tercih ettiği tarihi ilçe, bu yıl kısıtlama nedeniyle tarihinin en sakin yılbaşı tatilini geçirdi. Kovid-19 nedeniyle birçok dükkan, otel ve konakların kapalı olduğu tarihi ilçenin sokaklarında sessizlik hakim oldu. Yılda 1 milyon 300 bin turisti ağırlayan Safranbolu, yeniden eski günlerine dönmeyi bekliyor.
"Safranbolu Türkiye'nin en gözde kültür turizmi noktalarından birisi"
Karabük Valisi Fuat Gürel, AA muhabirine, Safranbolu'nun Türkiye'nin en gözde kültür turizmi noktalarından biri olduğunu söyledi. Safranbolu halkının Kovid-19 tedbirlerine büyük oranda riayet ettiğini belirten Gürel, kurallara uyan bütün Safranbolu halkına teşekkür etti. Gürel, geçen yıl tarihi ilçeye gelen turist sayısında önceki yıllara oranla bürük bir kaybın yaşandığını ifade ederek, 2019 yılında 318 bin olan konaklama sayısının geçen yıl 90 binlere kadar düştüğünü anlattı. Safranbolu'nun 1994 yılında UNESCO Kültür Mirası Listesine dahil edilmesi ile dünyanın her yerinden misafirleri çekmeye başladığını dile getiren Gürel, "Safranbolu bütüncül korunan bir şehir. Aynı zamanda yaşayan bir şehir ve inşallah bu şekilde yaşamaya da devam edecektir." dedi.
Gürel, Kovid-19 tedbirleri kapsamında uygulanan sokağa çıkma kısıtlaması nedeniyle tarihi ilçenin yılbaşını sessiz ve sakin geçirdiğini vurgulayarak, pandemi sonrası bütün misafirleri Safranbolu'nun güzelliklerini görmeye davet etti.
"Sağlıklı günlerde tüm ziyaretçilerimizi ilçemize bekliyoruz"
Tarihi yapıları, doğal güzellikleri ve mutfak kültürüyle ünlü Bartın'ın Amasra ilçesi, Kovid-19 tedbirleri kapsamında uygulanan 3 günlük sokağa çıkma kısıtlaması dolayısıyla en sakin günlerini yaşadı. Amasra Kalesi ile 2015'te UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ne eklenen, el değmemiş koyları, temiz kumsalları, az dalgalı denizi ve doğayla bütünleşen güzelliklerinin yanı sıra balık ağırlıklı mutfak kültürüyle yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çeken Amasra, koronavirüs salgını nedeniyle en sakin günlerini geçiriyor.
Özellikle hafta sonları yerli ve yabancı turistlerin gelmesiyle nüfusunun 10 katı misafir ağırlayan tarihi ve turistik ilçedeki cadde ve tarihi mekanlar kısıtlama boyunca boş kaldı. Normal zamanlarda en fazla yoğunluk yaşanan Kaleiçi ve Boztepe mahallelerindeki tarihi Amasra Kalesi, Büyük Liman, Küçük Liman ve Çekiciler Çarşısı sessizliğe büründü.
Amasra Belediye Başkanı Recai Çakır, AA muhabirine, Helenistik, Arkaik, Roma, Bizans, Ceneviz, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait çok sayıda eserin bulunduğu ilçenin, 3 bin yıllık tarihiyle turistlerin ilgisini çektiğini söyledi. Doğa harikası ilçenin, resmi tatillerde ve dini bayramlarda özellikle Ankara ve çevre illerden çok sayıda ziyaretçiyi ağırladığını belirten Çakır, şöyle devam etti:
"Turizmin başladığı ilk yerlerden biri olan Amasra, yoğun turist ağırlayan bir ilçemiz. Bayram tatilleri dışında önceki yeni yıl günlerinde de çok sayıda günübirlik ziyaretçi ağırlayan ilçemiz yılbaşı tatilinde Kovid-19 salgını nedeniyle boş kaldı. Amasra'mız açısından Kovid-19 süreci iyi gitti ve bu şekilde de devam ediyoruz. Bu zorlu günleri atlattıktan sonra sağlıklı günlerde tüm ziyaretçilerimizi ilçemize bekliyoruz."