Gökhan ÖZKAN
Son Güncelleme:
Ruhunuzu yeşile ciğerlerinizi oksijene doyuran yürüyüş rotası
Yanıkdere Vadisi, İstanbul yakınlarındaki en popüler yeşile kaçış alternatifleri arasında. Sapanca Gölü’ne dökülen Yanıkdere boyunca uzanan vadi, özelikle basık ve kapalı dokusu, eşsiz güzellikteki doğası, şaşırtıcı bitki çeşitliliğiyle etkileyici güzelliğe sahip.
Yanıkdere Vadisi’nde hem dere yatağında hem de onun üst kısmındaki yamaç patikasında yürüyüş yapılabiliyor. Bu nedenle maceralı ve hafif zorlu rotaları tercih eden yürüyüşçüler tarafından tercih ediliyor. Bahar ve yaz aylarında, birçok gezi firması bölgeye tur düzenliyor. Turlar, yürüyüş tecrübesi olan kişilere öneriliyor. Yanıkdere’de ilkbahar başlarındaki yağışlarla birlikte su seviyesi yükselir, bu dönemde macera üst seviyededir. Bölgede macerayı seven üniversiteli gruplara daha sık rastlanır. Parkurda yapılan yürüyüşlerde genelde gidiş dere yatağından dönüş ise üst yamaçtaki patikadan yapılır. 2,5 saat civarı dere yatağından yüründükten sonra küçük bir şelaleye ulaşılır. Orada öğle yemeği için ateş yakılır ızgarada sucuklar pişirilip afiyetle yenildikten sonra şelalenin biraz ilerisine kadar devam edilip yamaç patikasına ulaşılır. Tekrar başlangıç noktasına doğru yürünür. Dönüş yürüyüşü de yaklaşık iki saat sürer.
STRESİNİZİ DEREDE BIRAKACAKSINIZ
Hem dere yatağı içinde hem de patikadan yürürken ortam basık ve kapalıdır. Zaman zaman ağaçlar gökyüzünün sadece küçük aralıklardan gözükmesine izin verir. Yürüyüş boyunca size coşkun akan derenin dinlendirici sesiyle eşsiz görünümler eşlik eder. Doğanın güzelliğini cüretkár şekilde sergilediği yerlerden birisidir Yanıkdere. Çeşit çeşit ağaçlar, yabani bitkiler ile kendinizi bazen bir cangılda hissedebilirsiniz. Patikada yürürken yabani ıspanaklar, çeşit çeşit mantarlar, dallarda böğürtlenler görebilirsiniz. Yanıkdere’nin bakirliğinin ve doğallığının sonucu olarak insan burada tam anlamıyla doğada olduğu hissedebilir. Dinlenir ve huzur bulur. Hayatın zorlukları, sorunları ile değil doğa ile mücadele etmenin tarifsiz hazzını yaşar. Yanıkdere, daha birkaç saat önce içinde bulunduğunuz, çok yakınınızdaki şehrin stresi, hengamesi ve tüm yoruculuğun ardından size doğal bir terapi sunar. Döndüğünüzde hissettiğiniz yorgunluk hayat boyu yaşadığınız en tatlı yorgunluklardan biri olur, doğada olmanın, doğada yorulmanın tadı tüm yorgunluğunuzu unutturur.
KAYGAN TAŞLARA DİKKAT EDİN
Yanıkdere tecrübe gerektiren, yorucu bir parkurdur. Ciddi sağlık problemi olan, yeterli kondisyona sahip olmayan kişiler için uygun değildir. Parkurun en kolay olduğu zamanlar suların alçaldığı temmuz ve ağustos ayları. Onun dışındaki zamanlarda parkurun zorluğu göz önüne alınmalı. Her daim kondisyon gerektiren bir parkur olması nedeniyle aşırı kilolu kişiler için de zorlayıcı olabilir.
Ne zaman gidilirse gidilsin bir ilk yardım çantası bulundurulmalı, özellikle dere yürüyüşünde azami derecede dikkatli olunmalıdır. Zira bu tarz yürüyüşlerde zaman zaman düşerek başını taşa vurma, bilek burkulması gibi kazalar yaşanıyor. Dere yürüyüşü esnasında ıslak taşlardan ziyade kurularına ve suyun dışında kalan bölümlerine basmak gerekir. Çünkü ıslak taşların kaygan olma ihtimali yüksektir. Bileğe ve diz altına kadar olan su yüksekliklerinde dere tabanına basarak yürünebilir ancak suyun daha yüksek olduğu dönemlerde yapılan yürüyüşlerde yüksek su seviyesi dengenizi ayarlamanızı zorlaştıracağı için taşlardan sekerek ya da dengenize dikkat ederek yürümeniz gerekir. Yanıkdere’ye parkuru iyi bilen, tecrübeli bir rehber eşliğinde gitmenizde yarar var. Bu tarz kapalı ve basık vadilerde beklenmedik durumlarla karşılaşma ihtimaline karşı, yanınızda tecrübeli ve parkura hakim birinin bulunması çok önemlidir.
Yanıkdere’de günübirlik yürüyüş yapabileceğiniz gibi, isterseniz konaklayabilirsiniz. Dere parkurunun başlagıcında, sol tarafta bulunan düzlük kamp için en ideal yer. Burası hem dereye yakın hem de düz ve korunaklı. Ayrıca akşamüstü çayıra uzanıp Sapanca Gölü manzarasını keyifle seyredebilirsiniz. Yanıkdere’ye gittiğinizde dönüşte Sapanca Gölü kıyısına inip göl manzarasına karşı sıcak bir şeyler içebilir ya da bölgedeki restoranlarda yürüyüş arkadaşlarınızla alabalık ziyafeti yapabilirsiniz.
NASIL GİDİLİR?
Yanıkdere, İstanbul’a yaklaşık 150 kilometre uzaklıkta. İstanbul yönünden gitmek için TEM Otoyolu’ndan Ankara istikametinde devam edip Sapanca sapağından çıkmanız, Arifiye tabelalarını takip etmeniz gerekiyor. Arifiye merkezine ulaştığınızda dereyi çevredekilere sorabilirsiniz. Parkur başlangıcındaki alan piknik ve park alanı olarak kullanılıyor. Son yıllarda parkur başlangıcındaki inşaat faaliyetleri yüzünden bu bölümün doğallığı kayboldu. Dereye geniş bir toprak yoldan yürünerek ulaşılıyor. Yanıkdere’ye kendi imkánlarınızla gidebileceğiniz gibi İstanbul’da doğa turu organizasyonları yapan acentaların turlarına da katılabilirsiniz. Bahar ve yaz aylarında bu bölgeye birçok günübirlik tur düzenleniyor.
STRESİNİZİ DEREDE BIRAKACAKSINIZ
Hem dere yatağı içinde hem de patikadan yürürken ortam basık ve kapalıdır. Zaman zaman ağaçlar gökyüzünün sadece küçük aralıklardan gözükmesine izin verir. Yürüyüş boyunca size coşkun akan derenin dinlendirici sesiyle eşsiz görünümler eşlik eder. Doğanın güzelliğini cüretkár şekilde sergilediği yerlerden birisidir Yanıkdere. Çeşit çeşit ağaçlar, yabani bitkiler ile kendinizi bazen bir cangılda hissedebilirsiniz. Patikada yürürken yabani ıspanaklar, çeşit çeşit mantarlar, dallarda böğürtlenler görebilirsiniz. Yanıkdere’nin bakirliğinin ve doğallığının sonucu olarak insan burada tam anlamıyla doğada olduğu hissedebilir. Dinlenir ve huzur bulur. Hayatın zorlukları, sorunları ile değil doğa ile mücadele etmenin tarifsiz hazzını yaşar. Yanıkdere, daha birkaç saat önce içinde bulunduğunuz, çok yakınınızdaki şehrin stresi, hengamesi ve tüm yoruculuğun ardından size doğal bir terapi sunar. Döndüğünüzde hissettiğiniz yorgunluk hayat boyu yaşadığınız en tatlı yorgunluklardan biri olur, doğada olmanın, doğada yorulmanın tadı tüm yorgunluğunuzu unutturur.
KAYGAN TAŞLARA DİKKAT EDİN
Yanıkdere tecrübe gerektiren, yorucu bir parkurdur. Ciddi sağlık problemi olan, yeterli kondisyona sahip olmayan kişiler için uygun değildir. Parkurun en kolay olduğu zamanlar suların alçaldığı temmuz ve ağustos ayları. Onun dışındaki zamanlarda parkurun zorluğu göz önüne alınmalı. Her daim kondisyon gerektiren bir parkur olması nedeniyle aşırı kilolu kişiler için de zorlayıcı olabilir.
Ne zaman gidilirse gidilsin bir ilk yardım çantası bulundurulmalı, özellikle dere yürüyüşünde azami derecede dikkatli olunmalıdır. Zira bu tarz yürüyüşlerde zaman zaman düşerek başını taşa vurma, bilek burkulması gibi kazalar yaşanıyor. Dere yürüyüşü esnasında ıslak taşlardan ziyade kurularına ve suyun dışında kalan bölümlerine basmak gerekir. Çünkü ıslak taşların kaygan olma ihtimali yüksektir. Bileğe ve diz altına kadar olan su yüksekliklerinde dere tabanına basarak yürünebilir ancak suyun daha yüksek olduğu dönemlerde yapılan yürüyüşlerde yüksek su seviyesi dengenizi ayarlamanızı zorlaştıracağı için taşlardan sekerek ya da dengenize dikkat ederek yürümeniz gerekir. Yanıkdere’ye parkuru iyi bilen, tecrübeli bir rehber eşliğinde gitmenizde yarar var. Bu tarz kapalı ve basık vadilerde beklenmedik durumlarla karşılaşma ihtimaline karşı, yanınızda tecrübeli ve parkura hakim birinin bulunması çok önemlidir.
Yanıkdere’de günübirlik yürüyüş yapabileceğiniz gibi, isterseniz konaklayabilirsiniz. Dere parkurunun başlagıcında, sol tarafta bulunan düzlük kamp için en ideal yer. Burası hem dereye yakın hem de düz ve korunaklı. Ayrıca akşamüstü çayıra uzanıp Sapanca Gölü manzarasını keyifle seyredebilirsiniz. Yanıkdere’ye gittiğinizde dönüşte Sapanca Gölü kıyısına inip göl manzarasına karşı sıcak bir şeyler içebilir ya da bölgedeki restoranlarda yürüyüş arkadaşlarınızla alabalık ziyafeti yapabilirsiniz.
NASIL GİDİLİR?
Yanıkdere, İstanbul’a yaklaşık 150 kilometre uzaklıkta. İstanbul yönünden gitmek için TEM Otoyolu’ndan Ankara istikametinde devam edip Sapanca sapağından çıkmanız, Arifiye tabelalarını takip etmeniz gerekiyor. Arifiye merkezine ulaştığınızda dereyi çevredekilere sorabilirsiniz. Parkur başlangıcındaki alan piknik ve park alanı olarak kullanılıyor. Son yıllarda parkur başlangıcındaki inşaat faaliyetleri yüzünden bu bölümün doğallığı kayboldu. Dereye geniş bir toprak yoldan yürünerek ulaşılıyor. Yanıkdere’ye kendi imkánlarınızla gidebileceğiniz gibi İstanbul’da doğa turu organizasyonları yapan acentaların turlarına da katılabilirsiniz. Bahar ve yaz aylarında bu bölgeye birçok günübirlik tur düzenleniyor.