Hakan GENCE
Son Güncelleme:
Reenkarnasyona inananlar tapınaklarda ölümü aç, susuz ama huzurla bekliyordu
Açık Radyo’da "Dünyanın Gezgini" programını hazırlayan Mehmet Vural (49) denizcilik eğitimi aldığı halde hayatını serbest gazetecilikle kazanıyor. 1997’den bu yana dünyayı geziyor, yazıları, fotoğrafları çeşitli dergilerde yayımlanıyor. Radyo programıyla gezgin kültürünün yaygınlaşması için çaba gösteriyor.
İlginç yolculuklar yapanların öykülerini, kendi ağızlarından dinleyicilerine aktarıyor. "Gezginler her ortama uyar, her konuyu öğrenmeye çalışır. 100 dolarlık otelde de, dağın başında da kalır" diyor. Vural en sevdiği ülkelerden Nepal ve İsviçre’yi anlattı.
SULTANAHMET’TEKİ VOSVOS’LAR NEPAL İLHAMINI VERDİ
Gençlik yıllarımda Sultanahmet’te Vosvos otomobillerin üzerindeki Nepal yazılarını görür, oraları çok merak ederdim. Ülke hakkında pek çok kitap okudum, bilgi sahibi oldum. Duvarların üstüme geldiği bir gün yola çıkmaya karar verdim. Gezgin ruhumu ateşleyen, TV programlarını izlediğim Coşkun Aral’ı aradım. Bana Nepal’i anlattı, yanıma en az 5 bin dolar almamı önerdi. Vazgeçmemek için hemen Haydarpaşa Garı’na gidip, bilet aldım. Erzurum’dan İran’a geçtim.
İran’da hayat çok yavaş akıyor. Sıcak şehir anlamına gelen Tahran’a uğrayıp bir gece konakladım. İsfahan’a geçtim. Meydanları, tarihi binaları, çinileri görülmeye değer. Lokantalarda, otobüslerde para almadılar. Zayende-Rud Nehri’ni günbatımında izlemek büyük bir zevkti. Pakistan’ın ticaret şehri Kuetta’ya otobüsle geçtim. Çuvallar, keçiler, halılarla kucak kucağa yolculuk yaptım. Lahor ve asıl görmek istediğim Hindistan’ın Amritsar şehrindeki Altın Tapınak’a gelmişti sıra. Sih dinine inananlar, tapınaktaki havuza başlarındaki türbanı çıkarmadan giriyor. Havuzdan çıkınca bütün günahlarından arındıklarına inanıyor.
Pakistan’dan Hindistan Yeni Delhi’ye tren yolculuğu yaparak geçtim. Trende satıcılar, yerlerde oturup kahve içinler, bağıranların oluşturduğu büyük bir curcuna yaşanıyordu. Kimse kimseden rahatsız olmuyordu. Yeni Delhi, Tahtakale gibi ticaretin yoğun olduğu bir bölge. Eski Delhi oldukça düzenli. Bence Delhi’nin tapınakları mutlaka görülmeli.
NEPAL’DE HAYATLA İLİŞKİLERİMİ SORGULADIM
Nepal yolculuğu başlıbaşına bir maceraydı. Ulaşıp etrafıma baktığımda, iyi ki gelmişim, dedim. Halkı bizim kadar sert, gergin değil. Yumuşak bakıyorlar. Katmandu’da, Dubar Meydanı’nındaki tapınakların tırmanabildiğiniz en yüksek basamağına oturup, çevreyi seyretmek harikaydı. Phewa Gölü’ndeki günbatımı da... Maymun Tapınağı eskiden bir gölün üstündeymiş, su kuruyunca bütün çıplaklığıyla ortaya çıkmış. Merdiveni 365 basamaklı. Girişte Buda heykelleri karşılıyor ziyaretçileri. Her yer maymun dolu. Kubbesinde çeşitli simgeler bulunuyor. Rahip adayları burada kurs görüyor.
Katmandu meydanlarındaki binaların çoğu ağaç oymalarla süslü. Süslemelerde cinsel figürler yaygın olarak kullanılmış. Budistler ölümden sonra başka bir canlı formunda dünyaya gelineceğine inanıyor. Bu yüzden tapınaklarda aç, susuz, ölmeyi bekleyen yaşlılarla karşılaşıyorsunuz. Nehrin kıyısında yakılacakları günü huzurla bekliyorlar. 50-100 metrede bir tapınak var. Halk işine giderken, yolda yürürken devamlı dua ediyor. Dokuma ve el işçiliği de gelişmiş. Everest’i uzaktan da olsa görmek büyüleyiciydi. 15 bin dolar veren herkesi zirveye çıkartıp indiriyorlar. Nepal’de 1 dolardan 100 dolara kadar otel bulmak mümkün. Nepal yolculuğu kendimi, mekanlar ve hayatla ilişkilerimi sorgulamamı sağladı.
İSVİÇRE’DE SANAT VE DOĞA GÜZELLİĞİ BİR ARADA
Seyahat etmekten keyif aldığım ülkelerden biri de İsviçre. Fribourg Kantonu’ndaki Sarine Nehri üzerindeki kum taşından yapılmış Zahringen Köprüsü büyüleyiciydi. Kum taşından yapılmış olan Saint Nicolas Kilisesi’de güzel kabartmaları nedeniyle görülmeli. Bence İsviçre’de yapılabilecek en güzel şey Sarine Nehri’nin kıyısına inip tarihi binalara ve köprüye bakarak kahve içmek. Bu ülkede insanın yarattığı sanat güzelliği doğanın güzelliğiyle sentezlenmiş. Gruyeres’de yeşilin binbir çeşidi de görülmeli. Ülke dağcılıkta çok gelişmiş. Alpler’e çıkamasam da sık sık yürüyüşler yaptım. Muhteşem bir manzarası vardı. İsviçre’ye özgü yemekleri de unutmamak lazım. Peynirlerini mutlaka tatmalısınız.
GEZGİNLERLE TURİSTLERİN ROTALARI FARKLIDIR
Gezginlerle turistlerin tercih ettikleri rotalar genellikle farklı oluyor. Gezginlerin en popüler uluslararası rotalarından biri karayoluyla İstanbul-Katmandu ve İstanbul-Kahire. Son yıllarda San Petersburg’dan başlayarak Moskova üzerinden Ulan Batur’a geçip Pekin’e uzanan tren yolculuğundan çok bahsediliyor. Radyo programım sayesinde birçok gezginle tanışıyor, ilginç öykülerini dinliyorum. Mesela otomobil yarışçısı Berna Aksoy motosikletiyle çıktığı Avrupa turunu anlatmıştı. İtalya bir yoldan geçmiş. Bu rotayı motorsikletle dolaşınca hacı olunuyormuş. Aksoy da hacı olmuş. Gelecekle ilgili hedefim özel bir belgesel hazırlamak: Anadolu coğrafyasında insanlığı etkileyen ve çağlarını aşan aydınlar çok az yetişiyor. Bunun cevabını başka coğrafyalarda çağlarını aşan aydınların nasıl yetiştiğini inceleyerek bulabiliriz. Bu konuda bir belgesel hazırlamak istiyorum. Amudsen’in keşif rotasını izleyerek Antarktika’nın kutup noktasına yürümeyi planlıyorum. Ama bunun için sponsora ihtiyacım var.
EN SEVDİĞİ BEŞ YER
á Nepal á İsviçre á New York á San Diego á New Port
seyahatte ne okuyor
Gittiği yerin yazarları ve şairlerini
ne yiyor, ne içiyor
Gittiği ülkelerin lezzetlerini tadıyor
ne giyiyor
Rahat ve bol tişörtler, şort
nerede kalıyor
Lüks otelleri sevmiyor, halka yakın olabileceği orta kalite otellerde kalıyor
neyle seyahat ediyor
Uçak, karayolu, tren fark etmiyor
çantasının vazgeçilmezleri
Rehber, kitap, dünya şiir antolojisi, fotoğraf makinesi
kimle seyahat ediyor
Yalnız
oradan ne alıyor
Ufak tefek hediyelikler
SULTANAHMET’TEKİ VOSVOS’LAR NEPAL İLHAMINI VERDİ
Gençlik yıllarımda Sultanahmet’te Vosvos otomobillerin üzerindeki Nepal yazılarını görür, oraları çok merak ederdim. Ülke hakkında pek çok kitap okudum, bilgi sahibi oldum. Duvarların üstüme geldiği bir gün yola çıkmaya karar verdim. Gezgin ruhumu ateşleyen, TV programlarını izlediğim Coşkun Aral’ı aradım. Bana Nepal’i anlattı, yanıma en az 5 bin dolar almamı önerdi. Vazgeçmemek için hemen Haydarpaşa Garı’na gidip, bilet aldım. Erzurum’dan İran’a geçtim.
İran’da hayat çok yavaş akıyor. Sıcak şehir anlamına gelen Tahran’a uğrayıp bir gece konakladım. İsfahan’a geçtim. Meydanları, tarihi binaları, çinileri görülmeye değer. Lokantalarda, otobüslerde para almadılar. Zayende-Rud Nehri’ni günbatımında izlemek büyük bir zevkti. Pakistan’ın ticaret şehri Kuetta’ya otobüsle geçtim. Çuvallar, keçiler, halılarla kucak kucağa yolculuk yaptım. Lahor ve asıl görmek istediğim Hindistan’ın Amritsar şehrindeki Altın Tapınak’a gelmişti sıra. Sih dinine inananlar, tapınaktaki havuza başlarındaki türbanı çıkarmadan giriyor. Havuzdan çıkınca bütün günahlarından arındıklarına inanıyor.
Pakistan’dan Hindistan Yeni Delhi’ye tren yolculuğu yaparak geçtim. Trende satıcılar, yerlerde oturup kahve içinler, bağıranların oluşturduğu büyük bir curcuna yaşanıyordu. Kimse kimseden rahatsız olmuyordu. Yeni Delhi, Tahtakale gibi ticaretin yoğun olduğu bir bölge. Eski Delhi oldukça düzenli. Bence Delhi’nin tapınakları mutlaka görülmeli.
NEPAL’DE HAYATLA İLİŞKİLERİMİ SORGULADIM
Nepal yolculuğu başlıbaşına bir maceraydı. Ulaşıp etrafıma baktığımda, iyi ki gelmişim, dedim. Halkı bizim kadar sert, gergin değil. Yumuşak bakıyorlar. Katmandu’da, Dubar Meydanı’nındaki tapınakların tırmanabildiğiniz en yüksek basamağına oturup, çevreyi seyretmek harikaydı. Phewa Gölü’ndeki günbatımı da... Maymun Tapınağı eskiden bir gölün üstündeymiş, su kuruyunca bütün çıplaklığıyla ortaya çıkmış. Merdiveni 365 basamaklı. Girişte Buda heykelleri karşılıyor ziyaretçileri. Her yer maymun dolu. Kubbesinde çeşitli simgeler bulunuyor. Rahip adayları burada kurs görüyor.
Katmandu meydanlarındaki binaların çoğu ağaç oymalarla süslü. Süslemelerde cinsel figürler yaygın olarak kullanılmış. Budistler ölümden sonra başka bir canlı formunda dünyaya gelineceğine inanıyor. Bu yüzden tapınaklarda aç, susuz, ölmeyi bekleyen yaşlılarla karşılaşıyorsunuz. Nehrin kıyısında yakılacakları günü huzurla bekliyorlar. 50-100 metrede bir tapınak var. Halk işine giderken, yolda yürürken devamlı dua ediyor. Dokuma ve el işçiliği de gelişmiş. Everest’i uzaktan da olsa görmek büyüleyiciydi. 15 bin dolar veren herkesi zirveye çıkartıp indiriyorlar. Nepal’de 1 dolardan 100 dolara kadar otel bulmak mümkün. Nepal yolculuğu kendimi, mekanlar ve hayatla ilişkilerimi sorgulamamı sağladı.
İSVİÇRE’DE SANAT VE DOĞA GÜZELLİĞİ BİR ARADA
Seyahat etmekten keyif aldığım ülkelerden biri de İsviçre. Fribourg Kantonu’ndaki Sarine Nehri üzerindeki kum taşından yapılmış Zahringen Köprüsü büyüleyiciydi. Kum taşından yapılmış olan Saint Nicolas Kilisesi’de güzel kabartmaları nedeniyle görülmeli. Bence İsviçre’de yapılabilecek en güzel şey Sarine Nehri’nin kıyısına inip tarihi binalara ve köprüye bakarak kahve içmek. Bu ülkede insanın yarattığı sanat güzelliği doğanın güzelliğiyle sentezlenmiş. Gruyeres’de yeşilin binbir çeşidi de görülmeli. Ülke dağcılıkta çok gelişmiş. Alpler’e çıkamasam da sık sık yürüyüşler yaptım. Muhteşem bir manzarası vardı. İsviçre’ye özgü yemekleri de unutmamak lazım. Peynirlerini mutlaka tatmalısınız.
GEZGİNLERLE TURİSTLERİN ROTALARI FARKLIDIR
Gezginlerle turistlerin tercih ettikleri rotalar genellikle farklı oluyor. Gezginlerin en popüler uluslararası rotalarından biri karayoluyla İstanbul-Katmandu ve İstanbul-Kahire. Son yıllarda San Petersburg’dan başlayarak Moskova üzerinden Ulan Batur’a geçip Pekin’e uzanan tren yolculuğundan çok bahsediliyor. Radyo programım sayesinde birçok gezginle tanışıyor, ilginç öykülerini dinliyorum. Mesela otomobil yarışçısı Berna Aksoy motosikletiyle çıktığı Avrupa turunu anlatmıştı. İtalya bir yoldan geçmiş. Bu rotayı motorsikletle dolaşınca hacı olunuyormuş. Aksoy da hacı olmuş. Gelecekle ilgili hedefim özel bir belgesel hazırlamak: Anadolu coğrafyasında insanlığı etkileyen ve çağlarını aşan aydınlar çok az yetişiyor. Bunun cevabını başka coğrafyalarda çağlarını aşan aydınların nasıl yetiştiğini inceleyerek bulabiliriz. Bu konuda bir belgesel hazırlamak istiyorum. Amudsen’in keşif rotasını izleyerek Antarktika’nın kutup noktasına yürümeyi planlıyorum. Ama bunun için sponsora ihtiyacım var.
EN SEVDİĞİ BEŞ YER
á Nepal á İsviçre á New York á San Diego á New Port
seyahatte ne okuyor
Gittiği yerin yazarları ve şairlerini
ne yiyor, ne içiyor
Gittiği ülkelerin lezzetlerini tadıyor
ne giyiyor
Rahat ve bol tişörtler, şort
nerede kalıyor
Lüks otelleri sevmiyor, halka yakın olabileceği orta kalite otellerde kalıyor
neyle seyahat ediyor
Uçak, karayolu, tren fark etmiyor
çantasının vazgeçilmezleri
Rehber, kitap, dünya şiir antolojisi, fotoğraf makinesi
kimle seyahat ediyor
Yalnız
oradan ne alıyor
Ufak tefek hediyelikler