Kızılın elli tonunu keşfedebileceğiniz dünyadaki gezegen: Ürdün

Nasıl giderim, nasıl gezerim?

Ürdün’e THY’nin Amman ve Akabe’ye düzenlediği direkt uçuşlar ile ulaşabileceğiniz gibi Pegasus’un Ankara aktarmalı Amman uçuşu ile de ulaşabilirsiniz. Gezmek için araba kiralamak en uygun seçenek. Araba kiralamak ile uğraşmak istemeyenler hem ulaşım hem rehberlik hizmeti sunan yerel tur firmalarını da değerlendirebilir.

Jerash Antik Harabeleri’nde tarihi soluyun

Jerash, Amman’a araba ile yaklaşık 1 saat mesafede bir şehir. Burada göreceğiniz yerler çok fazla olmadığı için Amman ile aynı gün gezecek şekilde gününüzü planlayabilirsiniz. Jerash Antik Harabeleri için Petra’dan sonra mutlaka görülmesi gereken ikinci güzellik diyorlar. Zaman zaman Ortadoğu’nun Pompei’si diye de geçiyor.

Şehre Hadrian Kemer’inden geçerek girdiğiniz andan itibaren içerideki tarihi havayı hissediyorsunuz. Hipodrom, Oval Plaza ismindeki meydan, o dönem şehrin en önemli caddesi Cardo, Nymphaeum ismindeki çeşme dikkatinizi çekecek etkileyici güzellikteki yerler. Şehrin en güzel tapınağı ise Zeus tapınağını da sollayan Artemis Tapınağı. Eğer ziyaretiniz sırasında müzik duyarsanız sesi takip edin. Sizi Antik tiyatroya götürecektir. Buradaki merdivenlerden yukarı çıkıp oturun ve turistlere yönelik yapılan canlı müziğin keyfini çıkarın.  

Amman eski şehir bölgesini keşfedin

Amman biraz otantik, biraz eski ve yorulmuş biraz da yenilenmiş yüzü ile karşınıza çıkacak. Şehirde vakit geçirmek isteyeceğiniz yer hiç kuşkusuz eski şehir bölgesi olacaktır. İlk durağınız şehrin en yüksek noktalarından birinde yer alan ve güzel bir manzara sunan Amman Kalesi olsun.  Amman Kalesi’nde Roma döneminden İslami döneme kadar kalıntılar bulunuyor. Bunların en dikkat çekeni ise kesinlikle Umayyad Sarayı ve Herkül Tapınağı.

Amman’da görmeye değer yerlerden bir diğeri de Arkeoloji Müzesi. Çok büyük bir müze değil ama oldukça değerli eserler sergileniyor. Eski şehir bölgesindeki çarşılar, hediyelik eşya satan dükkanlar ve esnaf, Eminönü, Tahtakale’ye benzerliği nedeniyle çok tanıdık gelecek. 

Kızılın elli tonunu sunan yer, Wadi Rum

Ürdün seyahatinin en keyifli saatlerini geçireceğiniz yer Wadi Rum’da, kendinizi sık sık farklı bir gezegende hissedeceksiniz. Burada yapabileceğiniz iki keyifli aktivite var. Bunların ilki deve ile safari. İster gün doğumu, gün batımı şeklinde olan turlara katılın, isterseniz gün içinde bir saati seçin, çölü deve ile keşfetmek inanılmaz bir deneyim. Bir diğer aktivite de çölün birçok noktasını saatlerce keşfetmenizi sağlayacak cip safari.

Cip ile safari sırasında uğrayacağınız Little Bridge ve Um Frouth Rock Bridge sadece görüp geçmemeniz gereken yerler. Biraz göz korkutucu olsa da göründüğü kadar zor olmayan tırmanışlar gerçekleştirerek etkileyici Wadi Rum manzaralarını keşfedebilirsiniz. Burdah Rock Bridge’e tırmanmak vakit aldığı için planınıza eklemek istiyorsanız daha geniş bir zaman ayırmalısınız. Bizim vaktimiz fazla olmadığı için uzaktan görmekle yetindik.

Wadi Rum’da gezerken bazen öyle kaya oluşumları, öyle manzaralar gördük ki kendimizi yeryüzünde olduğumuza inandırmakta zorlandık. Yaşadığım en ilginç deneyimlerden biri şoförümüzün bize çölde yemek pişirmesi, bir diğeri de gün batımını çölde bir kayanın üzerinde izlemek oldu.

Wadi Rum’da konaklamak için en güzel seçenek çöldeki çadır tesisler. Bu tesislerin çoğunda çadırda sadece yatak bulunuyor. Banyo, tuvalet gibi ihtiyaçlar ortak kullanımlı ve dışarıda yer alıyor. Bazı özel tesisler ise lüks sınıfına giriyor. Bu çadırlar otel odasından farksız, oldukça konforlu. Banyo ve tuvalet de içeride bulunuyor. Çölde konaklamak inanılmaz bir deneyim. Gökyüzünü süsleyen yıldızlar ve şansınız varsa dolunaya denk gelmeniz keyfinizi ikiye katlayacaktır.

Kayıp şehir Petra

Nebatilerin kayıp şehri Petra o kadar büyülü bir yer ki, ne söylense ne yazılsa bir şeyler eksik kalır. Petra’yı detaylı bir şekilde gezmek istiyorsanız en az 2-3 gün ayırmalısınız. Bizim gibi vaktiniz kısıtlı ise mutlaka görülmesi gereken yerleri önceliğinize alarak gezinizi planlayabilirsiniz. Ziyaretçi merkezinden girdiğiniz andan itibaren karşınıza çıkan yolu takip ederseniz, sizi görülecek en önemli yerlere çıkaracak. Yaklaşık 4 kilometre süren bu yol boyunca bazen dar kanyonlardan geçeceksiniz, bazen ilginç kayalar göreceksiniz. The Siq boyunca yürürken yolda size eşlik eden at arabaları ile geçmişe gitmemeniz mümkün değil. Yolun sonunda kayaların arasından tüm güzelliği ile yavaş yavaş karşınıza çıkan El Hazne’yi gördüğünüz anda heyecandan nefesinizin kesildiğini hissedeceksiniz.

Açıkçası El Hazne’yi gördükten sonra, yolda karşınıza çıkan diğer yerler aynı heyecanı hissettirmiyor. Yolun sonunda ulaştığınız Manastır da göz kamaştırıcı güzellikte ancak El Hazne yine de Petra’daki en güzel yer.

Petra’da haftanın belli akşamları Petra by Night isminde bir etkinlik düzenleniyor. Petra’nın girişinden El-Hazne’ye kadar tüm yol mumlarla ışıklandırılmış. El-Hazne’ye ulaştığınızda da her yerin mumlarla aydınlatılmış olduğunu görüyorsunuz. Herkes tek sıra halinde oturup bu muhteşem anın büyüsüne kapılıyor. Kısa bir süre sonra hüzünlü bir flüt sesi, sonrasında ise yanık bir ses eşlik etmeye başlıyor bu büyülü ana. O an sonsuza kadar sürmesini istediğiniz bir huzur kaplıyor içinizi. Çok yoğun ve karışık duygularla geçen muhteşem bir gece sunuyor Petra size.

İnternet bağımlılığı ve teknoloji kullanımı