İstanbul gecelerine GQ Bar geliyor
GQ’yu bir yıl önce erkek dergisi olarak tanıdık. Şimdi restoran-bar olarak hayatımıza girmeye hazırlanıyor. Çarşamba günü Etiler’de açılacak olan GQ Bar’ı açılmadan gittim gördüm. 4,5 milyon dolarlık yatırımla şehrin en lüks mekânı olacak GQ Bar’da Levent Veziroğlu ve Mirgün Cabas’la sohbet ettim. Cabas’ı tanıyorsunuz, GQ’nun yayın yönetmeni. Veziroğlu ise yeme-içme sektöründe hızla büyüyen Doğuş Grubu’nun kurduğu D.ream adlı şirketin CEO’su...
* Doğuş Grubu, yeme-içme sektöründe hız kesmiyor. Kaçıncı marka oldu GQ Bar?
Levent Veziroğlu: D.ream adıyla kurduğumuz şirketle yeme-içme sektörüne girdik. D.ream’in 37 markası var, GQ ile 38’inci markaya ulaştı.
* Üstelik çok kısa bir sürede...
Levent V.: Evet, geçen sene nisanda kurduk şirketi. İlk Nusr-Et ve Kiva’yı aldık.
* GQ Bar ne zaman açılıyor?
Levent V.: Bu çarşamba (13 Şubat) soft opening var, müşteri kabul etmeye başlayacağız. 28 Şubat’ta da büyük açılış partisi var.
* Ünlü birileri gelecek mi açılışa?
Levent V.: DJ Claude Challe ve DJ Miss Nine gelecek. Sonrasında her ay yurtdışından ünlü bir DJ gelecek. Kulüp havasını burada yaratmaya çalışacağız.
* GQ Bar’ın hedefi nedir? İyi bir restoran olmak mı, iyi bir gece kulübü olmak mı?
Levent V.: Biz buna aslında ‘one stop shop’ konsepti diyoruz. Yani gelen kişi hem doğru dürüst yemek yiyebilsin hem de eğlenebilsin. Mekân mekân gezmeden sadece tek bir durakta her şeye ulaşabilsin.
DÜNYADA İKİNCİ GQ BAR
* Mekânın mönüsünü kim hazırladı?
Levent V.: Gary Robinson. Yıllarca Buckhingam Palace’te Prens Charles’ın kişisel şefliğini yapmış bir isim.
* Mutfağı nasıl tanımlıyorsunuz?
Levent V.: Dünya mutfağı... Bütün dünya mutfağından örnekler mevcut. Rafine şekilde özel lezzetler olacak.
* Gece kaça kadar açık?
Levent V.: 03.00’e kadar açık olacak. Bu bölgede böyle bir mekân yok. Eskiden insanların trendi, bir mekândan bir mekâna dolaşıp farklı yerleri görmekti. Ama hem İstanbul’un trafiği hem zamansızlık yüzünden insanlar artık bir yerde her şeyi bulmak istiyorlar. Hem iyi bir yemek yesin hem gecenin ilerleyen saatinde eğlensin.
* Mekânın mimarisi kime ait?
Levent V.: Canan Taşçı’ya... Biz D.ream olarak yetenekli ama isim yapmamış mimarlarla çalışmayı tercih ediyoruz. Nusr-Et’in mimarı da isimsizdi ama şimdi herkes “Nusr-Et mimarı kim?” diye soruyor.
* Nusr-Et gibi GQ da bir zincire dönüşecek mi Türkiye’de?
Levent V.: Hayır, dönüşmeyecek. Türkiye’de bir tane olacak, sadece burası...
* Dünyada başka GQ Bar var mı?
Levent V.: Bir tane de Moskova’da var. 2008 yılında açıldı...
ŞEHİR KULÜBÜ GİBİ KURGULADIK
* Rus GQ var mı Mirgün?
Mirgün Cabas: Rus GQ var ama dergiyi yayınlayan grupla mekânı işleten grup aynı değil.
* Başka ülkelerde GQ Bar açacaklar mı bundan sonra?
Levent V.: Bizim burada yarattığımız konsepti Conde Nast grubu çok beğendi. Bu konseptle Moskova’daki konseptin aslında alakası yok. Bundan sonra pilot konsept olarak İstanbul GQ’yu kullanmaya karar verdi Conde Nast...
* Nerelerde açılacak dünyada?
Mirgün C.: Dubai’de açılıyor. Şanghay’da, Londra’da ve Bakü’de de açılacak.
* İlla ülkede GQ dergisinin yayınlanması gerekmiyor o zaman kulübün açılması için?
Mirgün C.: Hayır, bu saydığım ülkelerde GQ yayınlanmıyor mesela, İngiltere dışında... Ama yine de derginin karakterini taşıyan mekânlar olması lazım.
* GQ erkeği gibi mi?
Mirgün C.: Evet. Zeki, şık, şehirli, trend takip eden ve trend belirleyen. Sen dergide bir yaşam stili öneriyorsun, insanlara bir davranış kodu öneriyorsun, burası da onun hayata geçtiği bir mekân...
* GQ erkeğinin tercih edeceği bir mekân mı olacak burası?
Mirgün C.: Aslında öyle olması için çok uğraştık. Baştan beri burası nasıl olmalı diye konuşuyoruz.
* Senin dahlin oldu mu bunlara?
Mirgün C.: GQ Bar için bir şirket kuruldu zaten, ben de onun yönetimindeyim. Dolayısıyla başından beri işin içindeyim ve fikir alışverişi yapıyoruz. Doğuş Yayın Grubu’yla yeme-içme şirketi D.ream’in en net kesiştiği yer burası.
Levent V.: Burasını şehir kulübü gibi kurguladık. Dışarıdan bakıldığında bina taş bir mabet şeklinde.
* Şarap mönüsü nasıl?
Levent V.: İstanbul’un en iddialı şarap kavlarından biri burada. Daha da önemlisi, biz buradaki pahalı şarapların birçoğunu kadehte ikram edebilme şansına sahibiz.
* Nasıl yani? Bir şişe Petrus’u açtıramayız ama gelip burada bir kadeh Petrus sipariş edebilir miyiz?
Levent V.: Edebilirsiniz tabii ki...
* Gece dışarı çıkan, Tuba’yla (Ünsal) gezen ve gece hayatını bilen birisin Mirgün. GQ Bar İstanbul gece hayatına ne katacak?
Mirgün C.: İstanbul mekânlarının pek çoğunda bir eğretilik var. Eğretilik de şuradan kaynaklanıyor: Mimari olarak binanın kendisinde bir acayiplik var. Bu iş için düşünülmemiş, sonradan kulübe dönüştürülmüş yerler. GQ ise bu iş için yaratılmış bir mekân. Sıkılmadan uzun saatler geçirebileceğiniz bir yer.
* Restoran bölümü kaç kişilik?
Levent V.: 250 kişilik... Bara döndüğünde 500-600 kişiyi rahatlıkla ağırlayacak bir alana sahip.
* Ne kadarlık bir yatırım burası?
Levent V.: Yaklaşık 4,5 milyon dolarlık bir yatırım bu.
* GQ birinci yılını doldurdu, birinci yılında kendi adına bir de barı oldu. Dergiye nasıl katkısı olacak bunun?
Mirgün C.: Derginin buraya, buranın dergiye katkısı olacağından eminim. Burası, çok trafiğin olacağı bir yer. Dergiyle tanışmamış insanlar da tanışmış olacak.
DEV EKRANDAN DIŞARIYA YAYIN
* Mekânın girişindeki dev led ekranları nasıl kullanacaksınız?
Mirgün C.: Hem bizim hem de yurtdışındaki GQ’nun kapak çekimlerinden, moda ve ünlü çekimlerinden, kamera arkası görüntülerden bölümler yayınlayacağız.
Levent V.: İçeriden görüntüler ve kareler de yansıtmayı düşündük ekrana ama trafikten izin almaya çalışıyoruz bunun için...
* Trafik ne alaka?
Levent V.: Sürücülerin dikkatini dağıtabileceği söyleniyor. Bu yüzden trafik ilgileniyormuş. Şimdi izin almaya çalışıyoruz.
* Mirgün ya senin de içeride Tuba’yla eğlenirken görüntülerin dışarıya led ekrana yansırsa?
Mirgün C.: Birilerinin başı yanar herhalde! (Gülüyor)
* Bak o anlamda mekânda torpillisin demek ki...
Mirgün C.: Hayır, biz ekrana yansıyanlardan hesap almayacağız!
* NBA’deki ‘kiss cam’ gibi yapın hatta, kalp içine oturtun sevgilileri...
Mirgün C.: Yok, hatta kapıda bekleyen magazin muhabirlerine içeride kim varsa listesini yayınlayalım ekrandan!
* Paparazziler ayrılmaz buradan!
Mirgün C.: Sonuçta burası bir basın markası, arkadaşlara kolaylık yapmamız lazım. (Gülüyor) İşin şakası bir yana, sadece ekranda dergi görsellerini dönmek bile Etiler’e bir renk getirecek.
* Pahalı bir yer mi GQ Bar?
Levent V.: Asla... Muadilleriyle karşılaştırdığınızda verdiğiniz paranın karşılığını tam olarak alabileceğiniz bir yer.
* İki kişi gelsem, bir şişe de şarap açsam, adam başı ne kadar öderim?
Levent V.: Kuver başı ortalama şarap dahil 100-120 lira. Tabii şarabın kalitesine de bağlı. Ana yemeklerimiz 45-65 lira arası...
UYGULAMALI SİMÜLASYON
* Levent, sen ilk günden beri işin başındasın değil mi?
Levent V.: Evet, hatta şirket kurulmadan önce bile...
* Nusr-Et’i alırken, kısa sürede bu kadar hızlı büyümeyi planlamış mıydınız?
Levent V.: Tabii ki... Nusr-Et alımının öncesinde bir yıllık çalışma yatıyor.
* Neden bu sektörü tercih ettiniz?
Levent V.: Yeme içme ve eğlence sektöründe kurumsal sermayenin olmadığını gördük. Herkesin bireysel girişimci olduğu bir sektör bu. Biz kurumsal bir sermaye olarak ve arkasında bir sistemle bu işi yapabilirsek ciddi bir ekonomi yaratabileceğimizi düşündük.
* 38 markaya dokuz ayda yatırılan rakam ne?
Levent V.: 300-350 milyon dolar civarında bir yatırım yaptık bu alana.
* Sadece yurtiçinde değil, yurtdışında da alımlar ve ortaklıklar yapıyorsunuz...
Levent V.: Yurtdışında Zuma ve Roka’nın sahibi Azumi Grup’la ortaklığımız var. Bizim diğer bir amacımız, Türk markalarını yurtdışına taşımak.
* Hangisi var taşınabilecek?
Levent V.: Mesela Nusr-Et için özellikle Ortadoğu’dan çok ciddi talepler var. Bizim asıl amacımız, gerçek Türk mutfağını doğru temsil eden Kiva’yı dünyaya açmak. Yurtdışından da birtakım markaları Türkiye’ye getireceğiz.
* Var mı anlaşmak üzere olduğunuz marka?
Levent V.: Birkaç tanesiyle görüşüyoruz, ancak şu an açıklayamam.
* Nereden; İngiltere mi, Amerika mı?
Levent V.: Avrupa ve Amerika’dan birkaç markayla anlaşmak üzereyiz...
* Hedef ne 2013’te?
Levent V.: Sektörde ciddi bir dominant sağlayabilmek. Sadece ticari anlamda değil, içerik ve hizmet kalitesi olarak bu sektöre bir farklılık getirmek istiyoruz. Servis elemanlarının eğitimi bile buna dahil.
* Nasıl seçiyorsunuz elemanları?
Levent V.: Uygulamalı olarak, simülasyon yaparak...
* Nasıl yani?
Levent V.: Profesyonel tiyatro oyuncuları gelip bazen kararsız, bazen sinirli müşteriyi oynuyor bize. Servis elemanları da kime nasıl davranacağının dersini alıyor.