İNTİKAM
Yarın (bugün) gazetelerde, fillerin müthiş hafızalarıyla kendilerine kötülük edenleri, ana babalarını öldürenleri hatırladıkları ve intikam aldıkları şeklinde bir ilginç haber okuyacaksınız. Detayına girmiyorum. Okuyun.
Nature dergisinde yer alan bir bilimsel makale ise ‘erkeklerin kadınlardan daha intikamcı olduğunu’ iddia ediyor. İngiltere’de bir üniversite, 32 gönüllü deneğe, ‘mahkûm dilemması’ denilen testi uygulamış ve bir yandan da MR ile beyinlerini izlemiş.
Söz konusu testte mahkûm rolündeki denekler işbirliği yapabilecekleri gibi, kendilerini kurtarmak için birbirlerine kazık da atabiliyorlar.
MR çekimleri göstermiş ki, erkekler (kadınlara nazaran) hilekar-oyuncuların küçük elektrik akımlarıyla cezalandırılmasından büyük haz duyuyormuş. Ve ‘masumlar’ elektrikle cezalandırıldığında, yine kadınlara nazaran, daha az empati / üzüntü duyuyorlarmış.
Yani erkekler daha gaddar ve intikamcı çıkmış.
Araştırmacı Tania Singer bu farkın, evrimin sonucu olabileceğini düşünüyor: “Belki de tabiat adaletin temini görevini erkeklere vermiştir.” Bir diğer araştırmacı, David Sloan ise “Ama fark biyolojikten çok, kültürele benziyor” diyor, “Beyinde diye doğuştan olması gerekmez.”
Özetle - bizi ilgilendiren de bu - erkekler kadınlardan daha ‘intikamcı’ çıkmış.
Ben, kendimi erkek bilirim ama, intikam almaktan hazzetmem.
Oysa...
Bazen, size öyle bir haksızlık, öyle bir terbiyesizlik eden çıkar ki, hani rahmetli Celal Amcam’ın dediği gibi ‘Yesem doymam!’ Yani intikamı fazlasıyla hak edenler... Ve elinizdeki (tabii manevi) silah başlar avcunuzu yakmaya. Bir telefon kâfi, bilirsiniz, eşinden, işinden, ekmeğinden etmeye. Ama yapmazsınız, yapamazsınız. Albert Cohen’in (Annemin Kitabı’nda “Çektiğim acı, kendimden aldığım intikamdır”) dediği gibi, ciğerinizin alınmamış intikamla yanmasını göze alırsınız, harekete geçmezsiniz. Ya “Bana yakışmaz” diye, ya karşınızdaki aşağılık, seviyesiz ve terbiyesize yine de kıyamadığınızdan.
Yoksa...
*
Yeri gelmişkene, önce bir iki meşhur alıntı yapalım ‘intikam’ üstüne.
*
Birçok dengesizliğin - belki de bütün dengesizliklerin - sebebi, çok geciktirilmiş bir intikamdır. Patlamayı bilmeli insan! Her türlü huzursuzluk, içe atılmış nefretten iyidir.Emil Michel Cioran (De l’inconvenient d’être né)
*
Uğradığınız şerefsizlik aleniyle, intikam da öyle olmalı...Beaumarchais (Figaro’nun Düğünü)
*
Nefretini gizleyen intikamı sağlama alır.Corneille (L’Illusion)
*
Sizi döveriz, aldatırız, kovarız / Sizi yeri gelir af bile ederiz / Ama intikamınızdan çok korkarız biz / Eğer en büyük hatayı yapar da / Alay etmeye kalkarsak sizinle...Sacha Guitry (Frans Hals)
*
Biri karınızı elinizden mi aldı? Ondan alınacak en büyük intikam... karınızı ona bırakmaktır.Sacha Guitry (Elles et Toi)
*
Acele edilmiş bir intikam, intikam değil, karşılıktır.Henry de Montherlant (Malatesta)
* Bütün çareler tükenince, geriye intikam kalır.Daniel Pennac (Messieurs les enfants)
* Cehennem nedir ki, bir anlık bir hatanın sonsuza kadar süren intikamından başka?Honoré de Balzac
* Bozulan dostluktan sonraki nefret, meyvelerin en öldürücüsüdür. G.E.Lessing
Anonim
VE SON OLARAK, BANA EN UYGUN OLANI:
*
En kuvvetli öfkesini yenendir. En halîm (yumuşak), gücü yeterken intikam almayandır.İbni Ebiddünya