İçi başka, dışı başka güzel: Paris
Aslında aşkın başkenti olan ancak Avrupa Futbol Şampiyonası nedeniyle unvanı bugünlerde ‘Futbolun Başkenti’ olarak değişen Paris’in içi gibi dışında da görülecek çok yer var. Şehrin sınırları içinde ya da biraz ötesinde, günübirlik gidip gezebileceğiniz Avrupa’nın en olağandışı şatoları, şarap bağları, şık sahil kasabaları bulunuyor. Aslında buraya tüm Fransa’nın küçük bir modeli denilebilir. Bir sonraki Paris seyahatinizin bir gününü bu seçeneklerden birine ayırın. Büyük keyif alacaksınız…
Versaille Sarayı
Neden gidilir: 17. yüzyılda, 14. Louis tarafından av köşkünden dönüştürülüp inşa ettirilen, Versaille Sarayı, Fransa’nın tartışmasız en ünlü anıtı. En az saray kadar etkileyici olan bahçeler, düzen ve simetri içinde yerleştirilmiş mermer ve bronz heykellerle, geometrik hizalı teraslarla dolu. Beni en çok 75 metre yüksekliği ile Aynalar Holü etkiledi. Haziran ayından eylül ortasına kadar akşamları yapılan klasik müzik eşliğinde fıskiyeli havuz şovlarını seyredebilirsiniz. Nasıl gidilir: Paris’e 22 km. uzaklıkta olan Versaille Köyü’ne, Montparnasse Garı’ndan RER banliyö treniyle ulaşabilirsiniz. Arabayla 55 km’lik yolu kat etmek için A13 otoyolunu takip edin.
Giverny - Monet’nin Evi
Neden gidilir: Fransız empresyonist ressam Claude Monet’nin Paris’in 80 km. kuzeydoğusunda, Giverny Köyü’nde 1883 yılında ölümüne kadar 43 yıl yaşadığı evi ve resimlerine ilham kaynağı olan bahçeleri listenizin en başına yazın. “Bir ressamdan daha çok bir bahçıvanım” diyen Monet’nin kendi elleriyle yarattığı ve özellikle ‘Ot Yığınları’ ve ‘Nilüferler’ serilerine ilham olan bahçesinde gezerken, tablolarının içinde dolaşıyormuşsunuz gibi hissedeceksiniz.
Nasıl gidilir: Paris St. Lazare İstasyonu’ndan sürekli kalkan trenlerle 45 dakikada Vernon kasabasına varıp, ardından otobüsle yemyeşil manzarayı seyrederek 20 dakika içinde Giverny kasabasına ulaşabilirsiniz. Arabayla, Paris’ten A13 otoyolunu takip edince sadece 1 saat sürüyor.
Fontainebleau Şatosu
Neden gidilir: Bir zamanlar Kraliyet Ailesi’nin avlanma alanı olan 20 bin hektarlık Fontainebleau Ormanı ile çevrili kasabada tarihi bir yolculuğa çıkacaksınız. Burada Marie Antoinette’in özel Türk Odaları’nı mutlaka görün. İsterseniz Michelin yıldızlı Le Caveau des Lys’de, morel mantar ile dana madalyon, tereyağı ve şampanya ile kerevitli risotto yiyin. Parislilerin uğramadan dönmedikleri Patisserie Chocolaterie’den, şef Frederic Cassel’in üzeri şamfıstığı ve fındıkla süslenmiş, çikolata kremalı tartlarından mutlaka tadın. Nasıl gidilir: Fontainebleau-Avon’a Lyon Tren İstasyonu’ndan şato ve tren biletini kombine alıp, 35 dakikada ulaştıktan sonra, otobüsle 15 dakikada Fontainebleau’ya varırsınız. Araba ile 65 km. tutan yol için, Lyon istikametine doğru A6 çevre yolunu izlemeniz gerekiyor.
Deauville-Trouville
Neden gidilir: Her yıl eylül ayında yapılan Amerikan Film Festivali, 2 kez düzenlenen at yarışları, lüks otelleri, butikleri ve casino’su ile ‘Normandiya sahillerinin kraliçesi’ lakabını fazlasıyla hak ediyor. Burası Paris’in Riviera’sı, Deauville. Kasabaya varır varmaz, 643 metre uzunluğunda sahil kenarı Promenade des Planches’de bisiklet kiralayıp, turlayın. Öğle yemeği için hemen yakında, daha sessiz sakin bir balıkçı kasabası olan Trouville’e geçin.Nasıl gidilir: Gar St. Lazare’dan direkt yolculuk 2 saat sürüyor.
Vaux le Vicomte Şatosu
Neden gidilir: Vaux le Vicomte Şatosu ve onu çevreleyen bahçeler 17. yüzyılda yapılmış.
Lüks iç dekorasyonu ve çarpıcı kubbesi ile dikkat çekiyor. Ziyaret için en iyi zaman, mayıstan ekim ayına kadar 2000’den fazla mum ile aydınlatıldığı cumartesi akşamları. Gerçekten görülmeye değer. Ayrıca ‘Moonraker’ ve ‘The Man with the Iron Mask’ filmlerine de konuk olmuş.
Nasıl gidilir: Gare de Lyon’dan Melun kasabasına giderseniz, oradan otobüslerle şatoya ulaşırsınız. Araba ile önce A6, daha sonra A5 otoyolları ile varabileceksiniz.
Champagne rotası
Neden gidilir: Fransa’nın resmedilmeye değer bu bölgesi, düzgünce sıralanmış üzüm bağları, küçük köyleri ile dünyanın en ünlü köpüklü şarap üretim merkezi. Gün boyunca dünyanın en ünlü, Moet Chandon, Dom Perignon, Veuve Clicquot gibi şampanya evlerinde degüstasyon workshop’larına katılabilir, üzümler ve şampanya üretimi hakkında bilgi almak için bağları ve mahzenleri gezebilirsiniz.Nasıl gidilir: Günübirlik bu geziyi yapmanın en uygun yolu internet acentelerinden otobüs turu almak. Başka bir zaman daha uzun bir vakit ayırmak isterseniz, bölgeyi araba kiralayıp kendiniz gezersiniz.
Mont Saint Michel Manastırı
Neden gidilir: Ölmeden önce görülmesi gereken yerler listesindeki yerini fazlasıyla hak eden Mont Saint-Michel, adacık üzerine kurulmuş dalgalarla ve kumlarla çevrili bir manastır. Manastırın üst katlarına çıktığınızda çarpıcı, panoramik Normandiya sahil manzarasını ve aşağıda çarpan dalgaları seyretmek apayrı bir keyif. Nasıl gidilir: Yakın bir zamanda tüm Normandiya sahillerini kapsayan uzun bir gezi planlamıyorsanız, Paris’ten otobüsle yaklaşık 4 saat süren yolu göze alıp, mutlaka görün.