Hürriyet Seyahat ‘Burası Neresi’ kazananları ile buluştu

2015’in mart ayında Seyahat eki yenilendi. Yayın günün de pazartesiden pazara alındı. Değişen konseptli birlikte arka kapağımızda artık o günden bu yana ‘Burası neresi?’ adında bir bölüm yer alıyor. Her hafta dünyanın farklı köşesinden bir yeri yayımlayıp, oranın neresi olduğunu soruyoruz. Doğru cevabı veren 100’üncü şanslı okurlarımız da iki kişilik tur kazanıyor. Son üç yıldır Saffet Emre Tonguç’la ‘Boğaz Turu’nda buluşuyorduk Ancak bu sefer şehrin ara sokaklarında kaybolmaya karar verdik. Rena Travel sahibi Aslı Özlen’in organize ettiği ‘Cihangir-Çukurcuma Turu’ ile tarihin peşine düştük. 

Hürriyet Seyahat ekibi tam kadro turda yer aldı. Soldan sağa stajyerlerimiz Mert Ofluoğlu, Ömer Faruk Metin, Hülya Yeris, Arp Sanatçısı Melis Çom, Saffet Emre Tonguç, yayın yönetmeniz Serkan Ocak, editörümüz İsmail Sarı.

“Bir şehri tanımanın en güzel yolu ara sokaklarında kaybolmaktır. Peki yaşadığı şehrin ara sokaklarında kaç kişi kayboluyor?” diyor Saffet Emre Tonguç... Çok doğru, mesela kaçımız her gün önünden geçtiği çeşmenin ya da caminin hikâyesini biliyor? Örneğin Taksim’in adının nereden geldiğini biliyor musunuz ya da Orhan Pamuk’un bir dönem kitaplarını yazdığı apartmanın nerede olduğunu? İşte tüm bu soruların yanıtını ve daha nice bilgiyi turumuzda öğrendik.

Adile Naşit Çıkmazı

Üç kutsal ruha adanmış kilise

Türkiye’nin dört bir yanından tam 35 kişi turumuza katıldı. İlk durağımız Taksim’deki Aya Triada Kilisesi’ydi. Burası İstiklal Caddesi’nde ‘Meşelik Sokak’ üzerinde 1879 tarihinde inşa edilmiş ve Ortadoks mezhebine ait üç kutsal ruha adanmış; Tanrı, Kutsal Ruh, Hazreti İsa... Bu bölge 19. yüzyılda Rum mezarlı.

Hürriyet Seyahat Gezgini ve Instagram fenomeni olan Zeynep Zor da geziye katılanlar arasındaydı...

Kolera salgını çıkınca mezarlık kullanılmıyor. Cenazeler o zaman şehrin dışına, ‘Pangaltı’ semtine gömülüyor. 1876 mezarlık nakli yapıldıktan sonra kilise için inşa izni çıkıyor. Mimarı ise Vasilaki Efendi... Özellikle kilise içinde 6-7 Eylül olaylarında hasar görmüş tablolar ve her birinin hikâyesi oldukça etkileyici...

Aya Triada Kilisesi

Altın ağızlı Ohannes

Gezimizin ikinci durağı, Katolik mezhebine ait Voskoperan Kilisesi... İstanbul’daki yaklaşık 35 Ermeni kilisesinden biri... Fransız Konsolosluğu’nun hemen arkasında yer alıyor. Belki de bu somon rengindeki kilisenin önünden binlerce kez geçtik ama farkında bile değiliz. Voskoperan, ‘altın ağızlı Ohannes demek” diyor Saffet Emre Tonguç.

Voskoperan Kilisesi

Ermeniler o zaman Fener Rum patriğini ‘aziz’ olarak betimlemişler ve bu nedenle bu adı vermişler. Aslında Aya Triada kadar dış görünüşü o kadar etkileyici değil, çok sade... Kapısından içeri girdiğimiz anda herkes fotoğraf çekmeye başladı. Vitraylardan içeri giren ışık inanılmazdı. İçeride ayrıca inanılmaz hikâyeler barındıran eserler var.

Taksim’in adı nereden geliyor?

Tur boyunca belki de herkesin en çok şaşırdığı an Taksim’in adının nereden geldiğini öğrenmesi oldu. Meydan, 1600’lü yıllarda mezarlık olarak kullanılıyormuş. Sonrasında mezarlıklar yok oldu ve bugünkü halini aldı Taksim... Bir vakit sonra Beyoğlu ve Galata’nın su sorunu çözmek amacıyla ‘maksem’ yani taksim etmek için kullanılan su depoları inşa edilmiş. O maksem şu anda sanat müzesi olarak kullanılıyor.

Özetle suların taksim edilmesinden dolayı bölgenin adına ‘Taksim’ deniliyor. Taksim’in adının nereden geldiğini öğrendikten sonra, Romanya Konsolosluğu, Belçika Konsolosluğu, Zapyon Kız Lisesi, Esayan Ermeni Lisesi, St. Pulcherie Fransız Lisesi, Merkez Rum Okulu, Rizzoli Apartmanı, Alman Hastanesi’ni geçtikten sonra Cihangir’e vardık.

Burada da Sadık Paşa Konağı’nı ve Cihangir Camii’ni gördükten sonra Orhan Pamuk’un evinin önünden ve Kapıcılar Kralı’nın çekildiği sokaktan geçtik. Sırasıyla Küçük Kurabiye Dükkânı, Orhan Kemal Müzesi, Firuzağa Camii, Asri Turşucu (Neşeli Günler filmindeki turşucu), Ağa Hamamı’nın dışarıdan görüp belki de turumuzun en güzel noktasına ulaştık; Tomtom Gardens.

Tarihindeki görkemi yeniden yaşatıyor

Beyoğlu’nun tam ortasında, yeşilin her tonuyla tanışabileceğiniz sakin bir vaha Tomtom Gardens... Konsolosluklarla çevrili son derece nezih ve ferah bir bölgede yer alıyor. Hatta 300 yıldan beri Beyoğlu’nun en prestijli binalarından biri kabul edilen Venedik Sarayı’na komşu...

Tomtom Gardens projesinin mimarı Hakan Kodal

Peki Tomtom Gardens nedir? Beyoğlu’nun tam ortasında 17 binadan oluşan, avluların etrafında orijinal tarihi görüntü ve dokusuna uygun olarak yenilenmekte olan cepheleriyle, dönem mimarisini yansıtan bir yaşam alanı projesi... Her şey tamamlandığında, 120’nin üzerinde konut ve ofis, 25’den fazla mağaza, sanat galerisi, restoran ve kafe burada hayat bulacak. Projenin mimarı Hakan Kodal’ın misafiri olduk. Ekipçe harika ağırlandık. Hatta bir de sürpriz vardı: Melis Çom’dan arp resitali... Bir zamanlar Avusturya Macaristan okulu olarak kullanılan binadaki mini konserin ardından turumuzu tamamladık.

Bir zamanlar Avusturya Macaristan okulu olarak kullanılan binada Melis Çom’dan arp resitali...