Gurmelerle birlikte Rodos keşfi

Yaşamımın büyük bir kısmını seyahat etmeye adadım. Bu seyahatlerde Yunan adalarının yeri ise her zaman başka olmuştur. Hem tekneyle hem de karadan gitmeyi tercih ettiğim, inanılmaz keyif aldığım ve her seferinde beni bir başka içsel keşfe sürükleyen bir enerjisi var adaların. En popülerinden çok az kişinin bildiği ufacık adalara kadar hepsi bende her ayak bastığımda ayrı bir iç huzuru sağlıyor. Rodos da bu adalardan biri, defalarca gitmiş olmama rağmen her seferinde başka bir güzelliğini keşfediyorum.

Bu kez Yunan seyahat ve yemek yazarlarıyla birlikte Rodos’taydım. Birbirinden farklı lezzetleri tattığımız, ünlü aşçıların pişirdiği ve kurslar, atölyeler yaptığı inanılmaz bir gurme turuna şahit oldum. Üçüncü defa gittiğim adanın daha önce görmediğim birçok güzelliğini keşfetme şansı buldum.

Rodos hem yemekleri hem de plajları ve korunmuş doğasıyla popüler bir destinasyon. Ada dünyanın dört bir tarafından gelen turistlerin akınına uğruyor. Her yıl milyonlarca turist ağırlanıyor, buna rağmen plajları, tertemiz doğası alabildiğine bakir ve korunmuş. Özellikle belirtmek isterim ki Yunan adalarında plajlar ücretsiz. Mayonuzu giyip havlunuzu alıp herhangi bir koyda dilediğinizce yüzebilirsiniz.
Atina’dan gelen gurme yazarlara evinin kapısını açan Michalis ve kardeşi ünlü şef Dimitris Mavrikos, Yunan yemeklerinin sırrının taze ürünler ve zeytinyağı olduğunu söylüyor. Şef Mavrikos’un harika yemeklerini yeme fırsatı buldum. Eğer yolunuz düşerse mürekkepbalığı ile hazırlanmış pilavı, kalamar dolmayı mutlaka denemenizi tavsiye ederim. Tabii tatlı olarak limonlu muhallebiyi de unutmayın. Dünya sosyetesinin uğramadığı bu restoran hem hesaplı hem de inanılmaz tatlar sunuyor.

Rodos Adası’nın doğusunda yer alan Lindos mutlaka görmeniz gereken yerlerden. Rodos şehir merkezine 50-55 km mesafede. Aslen bir Dorian şehri olan Lindos, beyaz kübik evleriyle meşhur. Teknelerin de en çok tercih ettiği koylardan biri. Muhteşem Agios Pavlos Koyu, huzur arayanlar için tam bir cennet.

Lindos ayrıca harika lezzetler sunan restoranlara sahip. Oasis ve Symposio daha çok öğle yemeği için tercih edilirken, adanın en eski restoranlarından biri olan Lindos’un merkezindeki ünlü ‘Mavrikos Restaurant’ muhteşem mutfağıyla yemek saatlerini tam bir şölene dönüştürüyor.

Restoranın sahibi Michalis ve Rodos’un en ünlü şeflerinden olan Dimitris Mavrikos tam bir Türk dostu. Şehrin en güzel yerinde yer alan restoranda birbirinden lezzetli yemekler yapılıyor. Michalis rahmetli Mehmet Ali Birand ile yaptığı sohbetleri unutmadığını söylüyor. Rodos’ta yaşayan 3 bin civarında da Rodoslu Türk var. Adanın merkezinde yer alan bir başka restoran ise bir Türk’ün işlettiği Nisos. İşletmeci Fatoş Çanga Türkçeyi çok iyi konuşuyor. Restoranın sahibi Kostas Zois ve kızı Sevgi Zois ise gelen konukları kapıda karşılıyor. Burada dev karides ızgarasını ve peynirli ballı böreği tatmadan dönmeyin.

İncirli yoğurdu mutlaka deneyin

Yol üzerinde bulunan doğal ürünler satan Natura Rodos dükkânına uğramanızı da öneririm. Dükkânın sahibi Stavros Kallas, volkanik sabundan incirli yoğurda, organik zeytinyağına kadar birçok yerel ürün satıyor. Stavros’un mağazasına mutlaka uğramanızı tavsiye ediyorum.

Vadide binlerce kelebek

Her yıl temmuz ve eylül arası binlerce kelebeğe ev sahipliği yapan Kelebekler Vadisi ile buz gibi sularıyla serinleten 7 Kaynaklar Rodos’un çok fazla bilinmeyen doğal güzelliklerinden. Adanın batı tarafında yer alan Kelebekler Vadisi’ni mutlaka gezmenizi ve 7 Kaynaklar’ı ziyaret etmenizi tavsiye ederim. Bir inanışa göre 7 Kaynağa ulaşan dar ve kısa geçidi kullanırsanız nazarlardan arınacağınız ve hayatınızın geri kalanını daha huzurlu geçireceğiniz söyleniyor. Rodos’un tarihi kale içini, Lindos Akropolü’nü, Apollo Tapınağı’nı ve Hükümet Sarayı’nı mutlaka görmenizi tavsiye ediyorum.

Göz açıp kapama mesafesinde

Rodos Türkiye’ye Marmaris’ten sadece bir saatlik uzaklıkta! Çok keyifli bir feribot yolculuğu ile adaya göz açıp kapayıncaya kadar ulaşıyorsunuz. Adaya Fethiye ve Bodrum limanlarından da ulaşım mümkün... Bodrum’dan kalkan feribotlar adaya 2 saatte ulaşırken, Fethiye’den ulaşım 1 saat 30 dakika sürüyor. Marmaris’ten gidiş dönüş kişi başı 75 Euro. Bodrum’dan 84 Euro ve Fethiye’den yeni başlayan seferler ise 29 Euro. Vize işlemlerinizi birkaç hafta önceden acenteler aracılığıyla yapmanız size zaman kazandıracaktır. Çünkü bazen kapı vizelerinde uzun kuyruklar ve gereksiz zaman kayıpları olabiliyor. Adaya varır varmaz ise bir araç kiralamanızı tavsiye ederim. Adanın muhteşem koylarında duraklayarak ve yol üstündeki restoranlarda inanılmaz lezzetleri tadarak harika birkaç gün geçirebilirsiniz. Araçların günlük kirası 50 Euro civarında.