Paylaş
LÜKS DÜNYASININ GÖZÜ TÜRKİYE’DE
Dünyanın lüks etkinliklerinin tasarımcılarını ve Türk turizm liderlerini Rixos Tersane’de bir araya getirecek olan Sofralar Sergisi öncesi etkinliğin ev sahibi KM Events’in kurucusu Meltem Tepeler ile bir araya geldik.
Bu yıl özellikle Avrupa’dan rekor katılım aldıklarını belirten Tepeler “Türkiye yurtdışındaki lüks etkinliklerin hem satılması hem de ülkemizde düzenlenmesi adına giderek daha çok rağbet gören bir ülke haline geliyor. Anadolu sofraların, İstanbul ise tarihteki lüksün merkezi. Bu heyecanla yola çıkarak dünyanın ünlü etkinlik tasarımcıları ile lüks düğün ve VIP etkinlik sofraları sergisi hazırladık. Keza 3 günlük etkinliklerde Michelin yıldızlı şeflerle panellerden, yabancı etkinlik tasarımcılarının lüks düğün ve organizasyon atölyelerine kadar birçok yaratıcı eğitim tasarladık” dedi.
“Diversity in Luxury” platformu tarafından dünya lüks endüstrisinin en etkili 100 ismi arasına seçilen Antonio Paraiso’nun “Lükste Yaratıcılık ve Sanat” adlı konuşmasıyla başlayacak etkinliğin bu yılki teması ise yaratcılık.
Konsept sofra tasarımlarının sergisi dışında bu temaya özgü konuşmaların da olacağı etkinlikte “Yaratıcı Bir Marka Dünya Çapında Nasıl Büyütülebilir” konulu paneli Guadalupe Alvarez, Abdulaziz Alnoman, Alejandra Poupel gibi etkinlik sektörünün ünlü isimleri yönetecek.
İSTANBUL’A YENİ BİR BOTANİK PARK
Bu arada lüks demişken... Acıbadem’deki Benesta BenLeo projesinde gastronomi dünyasının en lüks ürünlerinden trüf mantarının Türkiye’deki nadir uzmanlarından Gökhan Gönder’in konuşmacı olduğu bir trüf tadımına katıldım.
Benesta’nın Genel Müdürü Roksana Diker ile bir araya geldiğimiz gecede, oyuncular Cansel Elçin ve Zeynep Tuğçe Bayat ile Günseli Kato ve İsmail Acar gibi sanat dünyasının ünlü isimleriyle 100 yıllık çam ormanının yanında trüf tadımında bulunduk.
Roksana Diker’den öğrendim ki inşaat projesinin tam ortasına çevresindeki doğal ekosistemi destekleyecek nitelikle bölgenin en büyük botanik parkı inşa ediliyormuş.
2025 sonu tamamlanacak İstanbul’un göbeğindeki 15 bin m2’lik parka İtalya’dan ağaçlar ve endemik bitkiler yetiştirilmiş halleriyle taşınıyormuş. Böylesine doğa ve sürdürülebilir odaklı bir ortamda şef Umut Karakuş’un türflü tariflerini deneyimleyerek trüfe dair yeni bilgiler de edindim.
Türkiye geçen yıl 250 milyon TL’lik trüf ihracatı yapmış.
Ülkemizde kayıtlı 400 trüf avcısı bulunuyormuş. Özellikle Batı Karadeniz bölgesinde trüfe rastlanabiliyormuş.
Ülkemizin lüks kategoride ihraç ettiği ürünler arasında trüf hızla yükseliyormuş.
ZEYTİNİN LÜKS OLDUĞU ANLAR
Lüks aslında herkes için göreceli bir kavram. Azerbaycanlı ressam Sakid Mammadov’un galerisini ziyaretimde anlattığına göre 1950’lerde bir gün Nazım Hikmet Bakü’de bir otelde uyanıp kahvaltı salonuna inmiş.
Garson, Azerbaycan’da o zamanlar bolca bulunup ucuz olan havyardan kaşık kaşık Nazım Hikmet’in tabağına servis ediyormuş. Hikmet havyara pek dokunmayıp garsona dönerek “Sizde zeytin yok mudur” demiş.
Garson da “Aman efendim. Bizde zeytin ne gezer!” diye cevap vermiş.
1950’lerin dünyasında havyar bir lüks değilken bugün artık kısıtlı üretimi ve yüksek fiyatından dolayı bir lüks.
Bu hikâyede olduğu gibi erişilmezlik zeytini bir lüks haline getirebiliyor.
Paylaş