Son Güncelleme:
Gözlerinizi bir an olsun yummak istemeyeceğiniz bir yolculuk
EGEGökova Körfezi’ni de içine alan, Ege’nin en güzel rotalarından biri... Milas’tan başlayarak Muğla’dan geçen, Marmaris’e devam ederek Datça’da sona eren, her kıvrımında keyif veren, gözlerinizi bir an olsun bile yummak istemeyeceğiniz bir yolculuk. Eğer Datça’ya vardığınızda, aylardan mayıssa, Akdeniz’den bir testi su alıp Ege’ye dökmek üzere yürüyüş yapanların şenlikli ritüeline katılmalısınız. Bir zamanlar Afrodit’in çırılçıplak bedeniyle kendini iki denize birden sunduğu Datça Yarımadası’nın en ucunda, Ege ile Akdeniz’in flört edişini izlemelisiniz. Belki de 1950’lerde Mavi Yolculuk’un temellerini atan Cevat Şakir, Sabahattin Eyüboğlu ve Azra Erhat gibi, bir mavi günlük tutmalısınız. Bakir kalabilmiş koyların sapa yollarını, Ege sıcaklığıyla dolu kasabaların kahve sohbetlerini, çam ormanlarının içine sokulan denizin tonlarını, balıkla rokanın tadını tekrar tekrar hatırlayabilmek için... NASIL GİDİLİR?İzmir- Bafa (Çamiçi)- Milas 188 km. İstanbul- Bandırma (İstanbul Deniz Otobüsleri)- Balıkesir- Manisa- İzmir- Bafa (Çamiçi)- Milas 456 km. Ankara- Afyon- Dinar- Denizli- Aydın- Bafa (Çamiçi)- Milas 678 km. İstanbul- İzmir- Aydın- Muğla 780 km, Marmaris 840 km. Ankara- Afyon- Denizli- Muğla 620 km, Marmaris 680 km. İzmir- Aydın- Muğla 230 km, Marmaris 290 km.Uçak; Milas- Bodrum Havaalanı (0252 523 01 01), Milas’a 14, Marmaris’e 142 km. mesafede. Muğla’ya en yakın havaalanı ise 93 km. mesafedeki Dalaman (0252 792 52 91). Dalaman Havaalanı’nın Marmaris’e uzaklığı 95 km. Milas-Bodrum Havaalanı’nda bir Turizm Danışma da bulunuyor.Otobüs; Varan (444 8 999), Ulusoy Kamil Koç (444 0 563, Akyaka 0252 243 54 90), Pamukkale (444 35 35, Akyaka 0252 243 55 18, Milas 0252 512 31 58), Karadeveci Seyahat (Milas, 0252 512 10 71), Hakiki Koç (Milas, 0252 513 08 97)Bodrum- Milas yolu üzerinde, Peçin Kalesi’ne ayrılan asfalt yol, Bizans ve Menteşe Beyliği’ne ait yapıların yakınından geçerek, 45 kilometre sonra Gökova Körfezi kıyısındaki Ören’e varır. Güzel bir sahili ve plajı olan Ören, son yıllarda Gökova santraliyle gündeme gelmiş, santral yapılmış ancak hiçbir zaman aktif hale getirilmemişti. Burada, antik Keramos kenti kalıntılarını görebilirsiniz. Ören’den Gökova Körfezi’nin güzel beldesi Akyaka’ya ulaşmak isterseniz, körfezin kuzey kıyısından devam eden 48 kilometrelik, harika manzaralı ancak oldukça kötü yolda, standart bir arabayla zorlanacağınızı bilmenizde yarar var. Bunun yerine, ya Ören- Alatepe- Akbük- Kıran- Yelkesik- Akkaya- Muğla yolunu tercih edebilir ya da Ören’den tekrar Milas’a dönerek, yol üzerindeki hayalet şehir Stratonikeia antik kentini de görerek Muğla’ya devam edebilirsiniz. Birinci güzergah üzerinde, Akyaka’ya 20 kilometre mesafedeki, bölgenin en güzel ve bakir koylarından, çam ağaçları ve zeytinlikler arasındaki Akbük, Özel Çevre Koruma Bölgesi. Muğla- Marmaris yolunun 15. kilometresinde, Gökova’nın ilk büyüleyici manzarası karşınıza çıkar. Bu virajlı yolun üzerindeki Sakar Geçidi’nden aşağı, ovaya doğru inerken, seyir noktalarında durabilirsiniz. 27. kilometrede, sağa doğru bir sapak, Akyaka- Sedir Adası diye ayrılır. Çamların arasından kıvrılan yolun sonunda, Ağa Han ödüllü mimar Nail Çakırhan’ın yaptığı, geleneksel Anadolu mimarisindeki evleriyle ün salmış Akyaka var. Akyaka’nın bazı bakir ve temiz koylarına, bugün hálá karayoluyla ulaşım zor. Akyaka’ya, daha ilerideki Marmaris- Muğla yol ayrımından da giriliyor. Bu yol, kaynakların oluşturduğu, Azmak adı verilen bir dere boyunca ilerleyerek Akyaka’ya varıyor. İçinde ördeklerin ve kazların dolaştığı bu sodalı dere, balık restoranlarının yanından geçiyor, denize ulaşıyor. TEKNEYLE SEDİR ADASIAkyaka mendireğinden, 9.30- 11.30 saatleri arasında, doldukça kalkan tekneler, yaklaşık bir saatlik bir yolculuğun ardından Sedir Adası’na varır. Dönüş, ancak 17.30’da başlar ve 19.00’a kadar sürer. Eğer bunu kaçırırsanız, Çamlı İskelesi’ni (0252 495 82 93) deneyin. Marmaris- Muğla yol ayrımından, Marmaris’e doğru devam ederken, 18. kilometrede, sağda, Gelibolu- Sedir Adası sapağından beş kilometre içerideki iskeleden kalkan tekneler, 25 dakikada adaya varıyorlar. Mayıstan ekim sonuna kadar çalışan tekneler, gün boyu, 08.00- 17.00 saatleri arasında doldukça kalkar ve 13.00’ten itibaren de her yarım saatte bir, iskeleyle ada arasında karşılıklı sefer yaparlar. Son tekne, adayı 18:00’de terk eder. Çamlı İskelesi ile 15 kilometre mesafedeki Marmaris arasında, düzenli minibüs seferleri var. İskeleden üç kilometre ilerideki Taşbükü’ndeki Sedir Motel’in (0252 495 81 66) teknesi ise sizi 10 dakikada adaya ulaştırır.Tekne yolculuğunuzda, gözünüzden kaçmayan o görkemli manzaranın başrolünde, Kıran Dağları vardır. Koruma altındaki, tropikal özellikli kumuyla ünlü Sedir Adası ya da bir diğer adıyla Kleopatra Adası, sizi bir dizi kuralla karşılar. Ege ve Akdeniz’de, Girit Adası dışında, sadece burada bulunan, çağlar boyu, Mısır Kraliçesi’nin güzelliğini borçlu olduğu söylenen bu bembeyaz kumu şişeye ya da cebinize doldurup götürmek, üzerinize yapışmışken adadan duş almadan ayrılmak, kumlara havlu sermek, plaja kıyafetle girmek, piknik yapmak, mangal yakmak yasak. Azra Erhat, adayı şöyle anlatıyor: ‘’Sedir Adası’nın iki koyu da güzeldir ama Kıran Dağları’na karşı yemyeşil bir denize açılan ve yusyuvarlak, bembeyaz bir kumla örtülü plajı, dünyada herhalde biriciktir. Buraya Kleopatra Kumsalı diyenler de var. Güya Mısır Kraliçesi, Romalı Antonius’u ziyaret etmek için Tarsus’a geldiğinde, buraya kadar uzanmış da Kedrai Adası’na çıkmış. Kıran Dağları’nın karşısına eşsiz bir manzara ile açılan bu koyda, kum bulunmamasından yakınmış. Antonius da sevgilisine hoş görünmek için Mısır’dan gemiler dolusu kum getirtmiş, plajdaki kum, o kummuş...’’ Pizolit ya da oolit olarak adlandırılan bu kum, tatlı suyun, deniz suyuna karışarak, incecik bir kum tanesinin etrafında karbonatını biriktirmesiyle oluşuyor. Çok yavaş ve küçük miktarlarda oluştuğundan, azaldığında yerinin doldurulması imkansız. Ada yazın, kendini kuma gömen tatilcilerle, tam bir panayır alanına dönüşüyor. Turizm sezonu dışında, ıssız kumsalı ve ormanın içindeki Karya kenti antik Kedrai kalıntılarıyla, aklınızda yer edecek bir atmosfere sahip. DENİZKIZININ DÜŞÜTekrar Gelibolu- Sedir Adası sapağına geri dönüp anayola çıkınca, bir kilometre sonra, Karacasöğüt tabelasını göreceksiniz. Büyük bir kısmı toprak olan yolda, hiç sapmadan 12 kilometre boyunca devam edin. Küçük bir marinası (0252 465 53 46, www.martimarina.com) bulunan ve daha çok yatların uğradığı Karacasöğüt Limanı, aynı zamanda Gökova Körfezi’nde müstakil yazlıkları olan bir sayfiye yeri.Gökova’nın bir başka ünlü limanı da İngiliz Limanı. Kışın terkedilmiş bir görünüm alan Karacasöğüt’e varmadan bir kilometre önce, Kargılı yazan tabeladan sola, bir sonraki yol ayrımında ise bu kez Kargılı levhasından değil de levhasız yoldan sağa devam etmelisiniz. Toprak yol, beş kilometre sonra, alabildiğine sakin İngiliz Limanı’nda ya da diğer ismiyle Çanak Koyu’nda son bulur. Gökova Körfezi’nin en büyük koyu olan Değirmenbükü’nde yer alan limanda, yaz kış yaşayan balıkçılar ve yatçılara hizmet veren iki restoran var. Liman adını, II. Dünya Savaşı’nda, Alman savaş gemilerinden kaçarak bu elverişli coğrafyaya gizlenen İngiliz filosundan alıyor. Tekneyle, 5- 10 dakikalık bir mesafede, Gökova tutkunu, ünlü denizci Sadun Boro’nun, körfeze armağan ettiği denizkızı heykeli, denizin ortasında duruyor. Üzerinde şunlar yazılı: ‘’Bu denizkızı, düşlerini süsleyen cennete erişebilmek için, nice engin denizler, ufuklar aştı... Kıtalar, adalar, koylar dolaştı... Ta ki Gökova’ya ulaşana kadar.’’ Burada ayrıca Özal zamanında yapılan Cumhurbaşkanlığı konutunun bulunduğu Okluk Koyu, Hırsız Koyu, Malderesi ve Sazanlı koyları da yer alıyor. İngiliz Limanı’ndan tekrar yol ayrımına geri dönüp, bu kez Kargılı tabelasını takip edin. Kargılı, aslında daha yaygın olarak bilinen ismiyle Löngöz Koyu ve bu da sizi Marmaris- Datça asfaltına çıkaracak olan 55 kilometrelik toprak Bördübet yolu. Arabanız sağlam değilse sorun yaşayabilirsiniz. Issız ve dingin Löngöz’e geldiğinizde, güneye doğru giderek, yaklaşık 30 km yol kat etmişsiniz demektir. Löngöz sapağından yeniden takip etmekte olduğunuz yola çıkın. 10 kilometre sonra, Gökova Körfezi’ndeki klasik bir günbatımı noktası Yedi Adalar var. Yedi kilometre sonra, Club Amazon ve Bördübet Koyu... Bördübet adının, eskiden bölgede saklanan İngiliz askerlerinin, buraya ‘’bird the bed’’ yani kuş yatağı demesinden kaynaklandığına inanılıyor. Reşadiye Yarımadası’nın Gökova’ya bakan tarafındaki Bördübet koyunda, denizin bir kanal gibi çam ormanlarının içine girmesi de burayı daha da özel yapıyor. 3.5 kilometre sonra Golden Key Bördübet oteline geldiğinizde, Marmaris- Datça asfaltına sadece beş kilometre kaldı demektir. Toprak yolda yaptığınız bu bol kıvrımlı yolculuğun sonunda asfalta çıkarken, Amazon Camping, Löngöz, Yedi Adalar, İngiliz Limanı ve Sedir Adası yazan tabelayı göreceksiniz. Buradan Datça 50 kilometre. YATLARIN UĞRAK YERİMarmaris’e 21 kilometre mesafede, eskiden bir balıkçı köyü olan ve iri kumlu plajıyla meşhur Turunç, ilk durak. Turunç’a gelirken geçtiğiniz Osmaniye sapağına geri döndüğünüzde, 35 kilometre sonra Bayır köyüne varıyorsunuz. Köy meydanındaki, üç bin küsur yaşındaki çınarın etrafında dilek tutup dönen yerli ve yabancı turistleri göreceksiniz. Buradan yol, Hisarönü Körfezi’nde, bakir kalabilmiş bir balıkçı köyü olan Selimiye’ye devam ediyor. Marmaris’e 50 kilometre mesafede, Marmaris’i Datça’ya bağlayan asfalttan ayrılan bir yol, yatların uğrak yeri Bozburun’a varır. Bozburun’un limanında, küçük bir benzin istasyonu olduğu aklınızda bulunsun. Bozburun, büyük ağaç tekneler yapan atölyeleriyle ünlü. Sadece Bodrum ve Bozburun’da yapılan bu guletlerin iskeletleri bile etkileyici. Bozburun’dan Hisarönü Körfezi’ne doğru dönerken, Bozburun’a 13 kilometre mesafede eski adı Saranda olan Söğüt köyü, balık açısından zengin bir bölge. Köyün tepesinden Taşlıca, Serçe Limanı, Asardibi ve Bozukkale görünüyor. Yunan adası Simi ise uzakta belli belirsiz. Marmaris’e 35 kilometre mesafedeki Turgut köyünün 10 metre yükseklikten akan şelalesinin göletinde serinleyebilirsiniz. Selimiye köyünün Rumlar zamanından kalma ismi Nosta olduğu gibi Turgut köyününki de Elle. Orhaniye’ninse Gırvasıl. Turgut köyüne dört kilometre mesafedeki Bybossos antik kentinin eteklerine kurulu, doğal SİT alanı olan Orhaniye köyü yakınında, bu rotanın en güzeli olmasa da en popüler ve ilgi çekici plajlarından Kızkumu var.NEREDE KALINIR?Akyaka’nın tek dört yıldızlı tesisi Yücelen Otel’in (0252 243 51 08. www.yucelen.com.tr) mimarisi Nail Çakırhan’a ait. Havuzlu Hotel Gökova’nın (Akyaka, 0252 243 43 61, www.hotelgokova.com), klimalı, televizyonlu odaları var. Gökova Öztürk Orman içi Turistik Tesisleri (Akyaka, 0252 243 43 98), muhteşem bir çam ormanının içinde, bungalov, kamp ve karavan alanı arayanlar için. Club Çobantur (Gökova İskelesi, 0252 243 45 50), Akyaka’nın konumu en etkileyici tesislerinden. Çamlı köyündeki Çınar Country Resort & Restaurant’ın (0252 495 84 62, www.basoglancinar.com.tr), bir diğer adı Muğla Evleri..Selim Pansiyon (0252 465 50 20). Bördübet’in bakir doğasına gizlenmiş, etrafı masmavi koylarla çevrili, çam ve günlük ağaçlarının arasındaki havuzlu kamping Club Amazon’un (0252 436 91 11 www.klubamazon.com), sıcağı içeri geçirmeyen ponza taşından, mini buzdolaplı küçük bungalovları var. Büyük bir ormanın içinde, dere ile denizin kesiştiği noktada, şık, zevkli ve keyifli villaları bulunan Golden Key Bördübet’te (Bördübet, 0252 436 92 30, www.goldenkeyhotels.com), bisiklet, kano, trekking, tenis, yelken, sörf gibi etkinliklere katılmak mümkün. Emel Sayın’ın sakin Turunç koyundaki, samimi butik oteli, ES Apart’ın (0252 476 78 97, www.turuncinfo.com), odalarının hepsi deniz görüyor. Hisarönü sahilinde, önünde kumsal ve göz alabildiğine Datça Yarımadası’nın uzandığı Asuhan Beach Resort (0252 466 60 43 www.asuhan.cjb.net), palmiye ağaçları içinde, sakin ve samimi bir otel. Golden Key Hisarönü (0252 466 66 20 www.goldenkeyhotels.com), Hisarönü köyünün sakin bir koyunda. Selimiye köyündeki Palmetto Hotel (0252 446 42 99 www.palmettoresort.com), denize sıfır ve havuzlu. Araba ile ulaşımın bulunmadığı, Bozburun’daki Sabrinas Haus (0252 456 24 56 www.sabrinashaus.com), dış dünyadan kopmak isteyenler için ideal. NEREDE YENİR?1966’dan beri balıkları, mezeleri ve kusursuz servisiyle, ünü Akyaka’nın dışına taşmış Halil’in Yeri (0252 495 84 40), Azmak manzaralı. Ördek, balık ve kaplumbağaların cirit attığı Azmak kenarında, kocaman bahçesi, meze, balık, kavurma ve güveçleriyle Azmakbaşı Restaurant (Çamlı köyü, 0252 495 80 17), Sedir Adası yolu üzerinde. Karacasöğüt’ün en çarpıcı manzarasına sahip Martı Marina Restaurant’da (0252 465 53 46) taze balık bulabilirsiniz. Yat Limanı Restaurant (Otluk Koyu, 0252 465 52 28) ve Captain Restaurant & Market (Değirmenbükü, 0252 465 52 40), İngiliz Limanı’na gelen teknelerin uğrak yerleri. Löngöz’ün tek restoranı Ali Bar & Restaurant’da (Löngöz/ Kargılı Koyu), günlük balık, tavuk, pirzola, salata, patates kızartması, közde patates ve mezeler var. Restoranın sempatik sahibi Ali’yi (0546 210 27 09) önceden arayın ya da ona mesaj atın. Marmaris Netsel Marina’nın en kaliteli ve şık restoranlarından biri, Antique Cafe & Bar- Restaurant (0252 413 29 55). Şahin Tepesi Restaurant’ın (0252 411 00 39) geniş bahçesinde yemek yerken bütün Marmaris ayaklarınızın altında. Selimiye köyünde muz ağaçlarıyla çevrili Sardunya Restaurant’ın (0252 446 40 03) leziz mezeleri, önünde iskelesi ve küçük bir plajı var. Ayşen Hanım’ın kendi açtığı sebzeli, tavuklu, cevizli ev makarnalarını denemek için, Marmaris’te Zeytin’e (Adaköy, Yalancı Boğaz Yolu, 0252 411 03 39) uğrayın. Marmaris’in civarında gezerken mola verebileceğiniz Afrodit Restaurant’ın (Turgut Köyü, 0252 486 80 20) sahibi Birol Bey, Turgut köyünü ve civarını iyi biliyor. Marmaris’te Bedesten Cafe’nin (Çeşme Meydanı, 0252 412 88 38) otantik avlusunda, rahat bir atmosferde yemek yiyebilir, kahve ya da nargile içebilirsiniz. Marmaris’te günbatımını Castle Bar’ın (Tepe Mah. 0252 412 75 28) terasından seyredin.MUĞLA VE MİLASBodrum, Fethiye, Marmaris ve Datça’nın bağlı olduğu Muğla ili, Antalya’dan sonra Türkiye’nin en büyük tatil ve turizm merkezi. Mütevazı bir kasabayı andıran Muğla’da, kırmızı kiremit çatılı, beyaz badanalı evleri ve Muğla’nın kendine özgü bacalarını görebilmek için Saburhane Mahallesi’ne uğrayın. Türkiye’nin tek doğa tarihi müzesi olan ve 5- 7 milyon yıllık bitki ve hayvan fosillerinin sergilendiği Muğla Müzesi (Pazartesi hariç her gün, 08.30- 17.00 saatleri arasında açık. Milas Ovası’na hakim bir düzlükte ise Bizans ve Menteşe Beyliği’ne ait yapılar var. Milas’tan 200 metre yükseklikte doğal kaya üzerinde Peçin (Beçin) Kalesi bulunuyor. Kalenin dışındaki en kaydadeğer yapı Büyük Hamam. Ayrıca Milas’ta, dünyanın yedi harikasından biri olan Halikarnas (Bodrum) Mausoleionu örnek alınarak yapılmış ve adeta onun bir minyatürü olan Gümüşkesen Mezar Anıtı, 18. yüzyıla ait Çöllüoğlu Hanı, Milas’ın en güzel Türk yapısı Firuz Bey Camii, Uzunyuva, Osmanlı Köprüsü, kent surlarının en belirgin kalıntısı Baltalı Kapı, birçok yerinde devşirme malzemenin göze çarptığı 14. yüzyıla ait Ulu Cami, Milas Arkeoloji Müzesi (haftasonu hariç, her gün 08.30- 12.00 ve 13.00- 17.30 arası açık, 0252 512 39 73) ve eski Milas evleri görülebilir.NEREDE KALINIR & YENİR?Muğla’nın tek dört yıldızlı oteli Otel Grand Borther’s (0252 212 27 00) ve yakın zamanda yenilenen İzzet Han Otel (0252 212 27 00), seçenekleriniz. Eğer meşhur Muğla köftesini tatmak isterseniz, masaları bir cami şadırvanının etrafına kurulmuş Çınar Köfte’ye (Kurşunlu Cad. Çınar İşhanı No: 27, 0252 212 98 24) uğrayın. Şadırvan Lokantası (Camikebir Mah. Pabuçcular Sok. No: 14, Muğla, 0252 214 92 26). Muğla’nın yaylasında, yemyeşil bir bahçede, oğlak ya da kuzu etinden yapılan, yöresel kuyu büryaninin en lezizi, Keyfoturağı- İmam Dayı’nın Yeri’nde (Karabağlar Yaylası, Muğla, 0252 212 47 95).Turistlerin konaklamak için pek tercih etmedikleri Milas’ta, seçenekler de sınırlı. Sürücü Otel ** (0252 512 40 01), Çınar Hotel ** (0252 512 55 25). Adalılar Izgara Salonu’nun (Hisarbaşı Mah. Kızılay Cad. No. 46, 0252 512 28 12), köftesi, ciğer ve et kavurması, kuzu şişi, hepsi birbirinden leziz. Artemis Pub (Sürücü Otel altı, Milas, 0252 513 73 38) geç saatlere kadar açık. DATÇADünyada bir denizden diğerine yapılan tek yürüyüşMarmaris’i Datça’ya bağlayan ince burunda yol alırken, bir yanınızda Akdeniz diğer yanınızda Ege Denizi vardır. Datça’da her mayıs ayının ilk haftasında, şenlikli bir yürüyüş yapılır ve Akdeniz’den bir testi su alıp Ege’ye dökülür. Dünyada, bir denizden diğerine yapılan tek yürüyüştür bu. Datça Yarımadası’nın en dar yerine Balıkaşıran denir. Anlatıldığına göre, bundan sadece 50 yıl öncesine kadar, bir tarafta balık daha çok olduğundan, balıkçılar sandallarını sırtlayıp öbür tarafa geçer, yeterince balık avladıktan sonra da yine aynı şekilde geldikleri tarafa dönerlermiş. Bu dar geçidin üzerinden balıkların uçtuğuna inanıldığından Balıkaşıran dense de, balıkçıların bu mücadelesinden de geriye Kayıkaşıran sözcüğü kalmış.70 kilometrelik virajlı yolun sonunda varacağınız bal, badem ve balığıyla ünlü Datça’da, eski kasabayı, civar köyleri ve bükleri dolaşırken, bölgenin bakirliği dikkatinizi çekecektir. Datça merkeze gelmeden, Eski Datça sapağından girin. Eskiden Can Yücel’in yaşadığı ve renklendirdiği bu kasabanın taş evleri, Can Yücel Müzesi ve Muhtar Orhan’ın kahvesi görülmeli. Burası sessizlik içindeyken, Yeni Datça’nın sahili balık lokantaları ve satıcılarla oldukça hareketlidir. Datça koylarına araba, motosiklet ya da bisikletle ulaşmak zor değil. Kızılbük, Hayıtbükü ve Ovabükü’nü içine alan Mesudiye köyünde mütevazı tesisler var. Mesudiye köyünden Palamutbükü’ne giden yol üzerinde, kendinize özel bir plaj seçebilirsiniz. Palamutbükü Plajı’ndan sonra yol, Yazı ve Yaka köylerinden geçerek Knidos’a varır. Reşadiye Yarımadası’nın en ucunda, Tekir Burnu’nda yer alan Knidos, konumu açısından bölgenin en güzel antik kentlerinden biri. Yazı köyüne 8.5 kilometre, Datça’ya 33 kilometre mesafedeki Knidos’a vardığınızda, yarımadanın en uç noktasındasınız demektir. Ege Denizi’nin nerede bitip, Akdeniz’in nerede başladığını tahmin edebilmeniz mümkün değil. Knidos denince akla, Afrodit gelir. Antikçağın ünlü heykeltıraşı Praksiteles’in MÖ 4. yüzyılda yaptığı, çırılçıplak Knidos Afroditi, büyük bir cüret gerektiren ve yenilik getiren bir sanat eseri olarak kabul edilmiş ancak adalarda yaşayanlar bunu çok müstehcen bulunca, Knidoslular dünyanın bu ilk çıplak tanrıça heykelini alarak kendi kentlerindeki kutsal yapıya yerleştirmişlerdi. Bilim, mimarlık ve sanatta ileri bir kent olan Knidos’ta, astronomi ve matematik bilimcisi Eudoksus, doktor Euryphon, ünlü ressam Polygnotos ve dünyanın yedi harikasından biri sayılan İskenderiye Feneri’nin mimarı Sostratos yaşadı. Tabelalar sizi antik kent içinde yönlendirecektir. Konumu muhteşem, yuvarlak planlı Afrodit Tapınağı’nı kaçırmayın. Datça’ya Marmaris üzerinden karadan gidilebildiği gibi, mayıs-ekim döneminde Bodrum- Datça arasında (1,5 saat) feribot seferleri (yolcu ve araç taşıyor) düzenleniyor. Bodrum Feribot (0252 316 08 82), Datça (0252 712 21 43). Eski Datça’nın en özgün pansiyonu Dede Pansiyon (0252 712 39 51), eski köy evlerine benzemesinin yanısıra tertemiz bir havuza, geniş ve klimalı odalara sahip. Doğa Pansiyon (0252 712 21 78), yine Eski Datça’da taş mimarisi ve yeşillikler içindeki bahçesiyle hoş bir mekan. Datça merkezde, güzelim bir bahçe içindeki Thetis Otel (0252 712 20 87), tipik bir Akdeniz pansiyonu. Datça merkezdeki en iyi otellerden biri de, deniz manzaralı odalarıyla Villa Tokur (0252 712 87 28 , www.hotel-tokur.com). Denize dik inen bir tepenin üzerindeki konumu, Simi ve Rodos manzaralı bahçesiyle Villa Carla (0252 712 20 29 www.villacarladatca.com), modern ve konforlu. Plajı muhteşem bir koyun içinde, odaları klimalı, adeta küçük bir ormanın içindeki Gabaklar Pansiyon- Restoran’da (Hayıtbükü, 0252 728 01 58 www.gabaklar.com), balığın en tazesi, zeytinin en güzeli ve ekmeğin en sıcağı ikram ediliyor. El değmemiş bir kumsala ve cam gibi bir denize sıfır Agais Hotel-Rest. & Camping’de (Ovabükü Mesudiye, 0252 728 02 21) kalmasanız da, kömürde Agais soslu piliç ve saçta balık yemek için uğrayın. 195 yıllık Mehmet Ali Ağa Konağı’nın (Reşadiye köyü, 0252 712 92 57, www.kocaev.com), kalemişleriyle bezeli odaları, narenciye behçesi ve şarap dolu kavı, farklı bir Datça deneyimi yaşamak isteyenler için.Enfes balıklar, ahtapot köftesi, kapari turşusu, kırma yeşil zeytin ve çiğ balık gibi mezeler için Fevzi’nin Yeri (Datça, 0252 712 97 46), vazgeçilmez bir marka. Lokantanın sempatik sahipleri Fevzi ve Semra, trekking turları da düzenliyor. Balıkaşıran Sanat Evi Restaurant & Bar (Ambarcı Cad., 0252 712 41 50), hem bir resim galerisi olarak hem de caz müziği eşliğinde sunulan yemekleri ve pazar brunchlarıyla, canlı bir mekan. Reşat Restaurant’ın (Thetis Pansiyon altı, 0542 661 42 60) sahibi arkeolog ve antropolog Reşat Bey’in yaptığı ilginç ve leziz mezelerin isimlerini hatırlamasanız da, tatları damağınızda kalacaktır. Zekeriya Sofrası (0252 712 43 03), Datça’nın meşhur esnaf lokantası. Datça limanındaki Küçük Ev Restaurant’da (0252 712 32 66), balıklar her zaman taze. Eski Datça’nın en güzel sokaklarından birinde, bahçe içindeki Antik Bar Apart’da (0252 712 97 70), Çerkez mantısından ballı bademli yoğurta, farklı lezzetler bulacaksınız. İki katlı taş evi, apart olarak kiralıyorlar. Cafe Vino (0252 725 55 71, www.knidos.com.tr), her türlü içki ve kokteyli, yerli şarapları, odun fırınında pişen ekmek çeşitleri ve yemekleriyle, Palamutbükü’nde benzerine kolay rastlamayacağınız bir mekan.