GeriSeyahat Fokun karnı acıkınca pengueni ham yapıyor
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Fokun karnı acıkınca pengueni ham yapıyor

Fokun karnı acıkınca pengueni ham yapıyor

Ata Anıl (solda), başka ülkeleri keşfetmeyi kişisel zenginlik olarak kabul eden bir diş hekimi. Yoğun temposuna rağmen seyahat için vakit yaratıyor. Biraz da arkadaşlarının katkısı ve desteği var tabii. Müzisyen Volkan Hürsever’in başını çektiği bir grupla her sene sıradışı yerlere gidiyor. Grubun son misyonu, Güney Kutbu’nu, yani Antarktika’yı keşfetmekti. Dalgıç ve sualtı fotoğrafçısı Ateş Evirgen’in organize ettiği turda, Jacques Cousteau’nun teknesiyle gezdiler.

Sıcacık evinde huzur içinde oturan biri neden kalksın Antarktika’ya gitsin?

- Kesinlikle çok büyük bir doğa sevgisi ve bilinci olması lazım ki burayı merak etsin insan. Yol zorlu, yolculuk yorucu. Kafa dinlemek, yalnızlığı tatmak isteyenler de gidebilir. O kadar sessiz ve o kadar kendinizle baş başasınız ki. Cep telefonlarının çalışmadığını söylememe gerek yok herhalde. Dünyanın sadece yaşadığımız şehirden ibaret olmadığını anlamak için de gayet bir destinasyon.

Güney Kutbu, Kuzey Kutbu’ndan daha zor derler. Neden?

- Birinci sebebi ulaşım. Çünkü hangi kıtadan giderseniz gidin, Antarktika çok uzak. Yeni Zelanda/Avustralya ve Güney Afrika’dan gitmek de mümkün ama o yol çok daha uzun. İkinci sebebi de tabiat. Daha doğrusu, soğuk. İklimin böyle sert olduğu başka bir yer yok.

BUZULA ÇARPARAK İLERLEYEN GEMİ

Nasıl bir gemiydi bu?

- Buzkıran özelliği olmayan ama buza çarpmaya karşı dayanıklı olan bir Fin gemisiydi. Buza çarpmak da şöyle bir şey, bazen çok fazla dümen kırmamak ve rotadan çıkmamak için gidiyor güm diye yandan çarpıyor buzula. Onun verdiği ivmeyle devam ediyor yoluna. İçi çok konforlu değil ama olmasına da gerek yok, inanılmaz donanımlı.

Uçsuz bucaksız denizde, bilinmeyene doğru gittiğiniz denizdeki ilk gününüzü anlatır mısınız?
/images/100/0x0/55ea8db4f018fbb8f887846b


- İlk hedefimiz çok zorluydu aslında. Güney Amerika ve Antarktika arasındaki Drake Passage dünyanın en zor denizi, bütün yelkencilerin geçmek istediği ama çok da korktuğu bir geçit. Güney Amerika’dan çıkıp Antarktika’da bir kıyıya varmamız iki günden fazla sürdü. 400 küsur millik bir mesafeydi, ortalama 10 deniz mili hızla gittik. Ekibe göre hava sütlimandı ama 30 kişilik grubun 10’u perişan oldu. Şanslıydık, fırtınayla karşılaşmadık, yoksa daha da uzun sürüyormuş.

Geçişte tek tük buz kütleleriyle karşılaştınız mı yoksa Kutup Dairesi’nde coğrafya birdenbire mi değişti?

- Yolda hiç buzul görmedik. Ama bir noktada hava birdenbire soğudu. İlk gün güvertede çok rahat dururken bir anda rüzgarla birlikte dayanılmaz oldu. Kutup Dairesi’nin içinde ise hayat tamamen değişti. Biz güya yazın gittik, hava sıfırla eksi beş derece civarıydı. Deniz sıcaklığı da bu aralıktaydı. Kışın eksi 30’lara çıkıyor soğuk. Antarktika kıtası öyle bir yer ki, sığınacak hiçbir yer yok. O yüzden çok riskli kış aylarında. Zaten birçok noktasınaulaşım da yok.

NE KADAR MAVİ O KADAR ESKİ

Peki yemekler nasıldı?

- Gerçekten felaketti! Hollandalı ve Orkney Adaları’ndan gelen iki kişinin elinden çıkan yemeklerin tadını almamak için kaç şişe tabasco ve ketçap bitirdik bilmiyorum.

10 gün boyunca Antarktika kıyılarında dolaştınız. Bu sürede coğrafya herhangi bir değişiklik gösterdi mi?

- Kıtaya vardığımız ilk noktalarda buzullar daha ufaktı, toprak gözüküyordu. Polar bölgenin içine ilerledikçe bir metrekarelik bile toprak kalmadı. Her yer kar, her yer buz, buzul. Denizdeki buz kütleleri de büyüdü ve eskidi. Buzulun eskiliğini, buzun mavisinden anlıyorsunuz. Ne kadar mavi, o kadar eski. O noktalarda deniz artık araç değil, hedef olmaya başladı. Bir gün, demirlediğimiz yerden apar topar hareket etmek zorunda kaldık çünkü koydan içeri dev buz kütleleri akmaya başlamıştı. Sadece birkaç saatte o noktada aylarca hapis kalmak mümkünmüş. Zaten turun başında rota veriyorlar ama her yere gitmeyi garanti etmiyorlar. Günlük koşullara göre belirleniyor rota.
/images/100/0x0/55ea8db4f018fbb8f887846d


Kıtada hayat var mı?

- Antarktika’da sadece araştırma üsleri var. Hepsi de hayatını bilime ve doğaya adamış. Başka bir şey yok hayatlarında. İkisiyle sohbet ettim; biri karısı öldükten sonra başlamış bu işe, diğeri büyük bir depresyondan sonra altı senedir buradaymış. Hepsi Greenpeace üyesi.

EN SEVDİĞİ 5 YER

Göcek İtalya Buenos Aires Güney Fransa Bodrum çevresi

NERELERDEN GEÇTİLER

Ushuaia, Arjantin Drake Passage Güney Shetland Adaları Cuverville Adaları, Errera Kanalı ve Neko Limanı Lemarie Kanalı, Booth Adası ve Vernadsky Üssü Arktik Daire, Detaille Adası Lemarie Kanalı, Lockroy Limanı ve Danco Adası Foyn Limanı, Enterprise Adası, Gerlache Boğazı ve Melchior Adaları Drake Passage Ushuaia

BOL BOL PENGUEN GÖRDÜK

40-50 cm boyunda yedi-sekiz çeşit penguen yaşıyor. İnsandan korkmuyorlar, çünkü tanımıyorlar. Sessiz sakin oturursanız çevrenize toplanıp gagalarıyla dokunarak tanımaya çalışıyorlar. Ayrıca binlerce fok ve denizaslanı gördük. Foklar ve penguenler kardeş kardeş duruyor, "A ne güzel anlaşıyorlar" diyorsunuz. Ama sonra bir fokun karnı acıkıyor ve ham diye bir pengueni kapıyor... Fokları da balinalar yiyor. Albatros karnını doyurmak için beşbin mile kadar uçabiliyor. Hani denizde kuş göründü mü kara yakındır denir ya; o gördüğünüz kuş albatros ise yandınız! Ve tabii bolbol balina çıktı karşımıza.

seyahatte ne okuyor

Eskiden hep diş hekimliğiyle ilgili kitaplar okurmuş. İki üç senedir tarih, ekonomi ve dünyanın geleceğiyle ilgili kitaplar okuyor.

ne yiyor, ne içiyor

Her türlü yabancı mutfağa ve deneye açık. Çekirge, karafatma gibi böceklerin tadını sevmiyor.

ne giyiyor

Rahat giyiniyor, en lüks yerde bile kot-tişörtten vazgeçmiyor.

neyle seyahat ediyor

Yelkenli tekne ile.

nerede kalıyor

Doğanın içinde, butik otelleri seviyor. Şehirlerde ise yerel ruhu yansıtan ufak otellerde kalıyor.

kimle seyahat ediyor

Borsacı Pamir Sezener en sevdiği seyahat arkadaşı.

çantasının olmazsa olmazları

Tıraş takımı, şampuan, şort ve çok sayıda tişört, tokyo.

oradan ne alıyor

Çok alışverişçi değil, orayı anımsatacak ufak tefek şeyler alıyor.
False