GeriSeyahat Deniz böceği, kuzu eti, beyaz şarabın tadı damağımda kaldı
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Deniz böceği, kuzu eti, beyaz şarabın tadı damağımda kaldı

Deniz böceği, kuzu eti, beyaz şarabın tadı damağımda kaldı

Semih Diken her fırsatta şeyahate çıkıyor, farklı kültürleri ve mutfaklarını keşfetmeyi seviyor. Gittiği şehirleri turist gibi değil de gezgin gibi günlük hayatın içine girerek keşfediyor. Halkla kaynaşıyor. Üç yıl önce mayısta Hırvatistan’a giden Diken, “Bu mevsimde deniz ürünleri şaşırtacak kadar bol ve ucuz” diyor.

İstanbul’da yaşayan Semih Diken (35), makine yüksek mühendisi. En büyük zevki seyahat. Eşiyle birlikte çıktığı gezilerde, farklı kültürleri, mutfaklarını keşfetmek yaşamının bir parçası olmuş. “Herkes bir haftalık bayram tatillerini çok sever ama biz 19 Mayıs, 23 Nisan gibi bir günlük resmi tatilleri de çok seviyoruz. Hafta sonuyla birleştirip 4 günlük gezilere çıkıyoruz. Bu şekilde yılda 6-7 kez seyahate gidiyoruz. Tabii hafta sonu kaçamakları hariç. Dini bayramlar, resmi tatiller, yıllık izinlerimizi en az bir sene öncesinden planlar, uçak biletlerimizi 6 ay öncesinden alırız. Örneğin şu anda 2012 sonuna kadar kullanılacak 18 uçak biletimiz var elimizde” diyor. Bugüne kadar Bahreyn’den Kamboçya’ya, İspanya’dan Türkmenistan’a dört kıtada 39 ülke görmüş. Yunanistan’ın pek çok adasını gezmiş.

DOYASIYA KARİDES, ISTAKOZ VE BALIK

Gittiği yerlerde ana yoldan çıkıp köylere girmeyi sevdiğini söyleyen Diken, “Turistlerden uzakta, gittiğimiz yerin yerlisi gibi yaşamaya, onların yediklerini bulmaya uğraşıyoruz. Hırvatistan’da ıstakozlu spagetti, Karadağ’da kabuklu midye, Estonya’da ayı eti, Gürcistan’da mersin balığı, Vietnam’da muz yaprağında mercan balığı, Kamboçya’da timsah eti, Selanik’te garides saganaki aklıma gelen farklı yerel lezzetler” diyor.
2009’da eşiyle gidip bir hafta kaldığı Hırvatistan’da otomobil kiralayıp Split, Hvar Adası, Korçula Adası ve Dubrovnik sahil hattında gezdi.
Hırvat mutfağını nasıl keşfettiğini şöyle anlatıyor: “İzmir’de büyüdüm, dolayısıyla Ege ve Akdeniz lezzetlerine aşığım. Dalmaçya sahilleri de en az Ege kadar zengin ve cömert. Sebze ve deniz ürünleri çok çeşitli. Bahar ayları özellikle kalamar, karides ve ıstakoz için doğru zaman. Üç tarafımız denizlerle çevrili ama ülkemizde balık dışındaki deniz ürünlerini bulmak zor. Dalmaçya sahilleri ise balık dışındaki deniz ürünleri açısından tam bir cennet, bunlarla yapılan spagetti ve pizzayı doğru dürüst ilk defa orada gördüm. Dalmaçya usulü ıstakozlu spagetti ise Türkiye’de kolay kolay bulamayacağımız cinsten. Bir de midye üretim çiftlikleri var, kabuklu midyeden muazzam yemekler yapıyorlar. Yok ben deniz ürünlerini sevmem diyenler hiç üzülmesin, baharla birlikte yeşeren otları yiyen kuzuların tam kıvama geldiği zaman, bu zamandır. Tadını hâlâ unutamıyorum. Son olarak Korçula adasında üretilen o güzelim beyaz şarapları atlamamak gerekir. Adanın ünlü şarap üreticisi Posip fabrikasını ziyaret edebilir, bir kaç şişe alabilirsiniz. Dubrovnik’te güneşin batmasına yakın, Revelin Kalesi’nin olduğu tepede bir banka oturup, Korçula’dan aldığımız beyaz şarabı yudumlayarak gün batımını izledik. Çantamızda şarap kadehleri vardı. Maliyeti 5 Euro’ydu, aldığımız keyif ise paha biçilemez.”

MAYISI GEÇİRMEYİN

2007 yılından beri yaptığı gezileri eşiyle birlikte internet sitesinde (www.loplopculer.com) yazan Diken, “Bizim gibi mutfak kültürünü keşfetmek için Hırvatistan’a gideceklere önerim internette araştırma yapmaları. Sırf yemek fotoğraflarından etkilenerek oraya giden arkadaşlarımız var” diyor. Bahar mevsiminin Hırvatistan’a gitmek için doğru bir zaman olduğunu anlatıyor: “Özellikle mayısı öneririm. Turistler doluşmadan gidin, keyfini çıkarın. Baharda kalamar, karides, ahtapot denizden fışkırıyor. Ağustosta yedikleriniz ise derin dondurucudan çıkmış olacaktır.”

VİZE YOK

Hırvatistan’da tatilinizi fazlasıyla turistik Dubrovnik’te geçirmeyin. 3-4 saatliğine şehri gezin, limanda bir kadeh beyaz şarap eşliğinde ahtapot salatası yiyip kalkın. Diğer şehirlere oranla lokantası, oteli yüzde 50 pahalı. Hırvatistan gelecek yıl Schengen kapsamına girecek, vizesiz gezi imkanı ortadan kalkacak. Bu nedenle elinizi çabuk tutun.

OTEL ARAMAYA GEREK YOK

Önce ucuz uçak bileti bulup, sonra internetten misafir kabul edenleri araştırırız. (www.couchsurfing.com) Şimdiye kadar 9-10 ülkede eşimle ailelere misafir olduk. Hem konaklama maliyetini düşürüyoruz hem de halkla kaynaşıp gerçek yaşamı görüyoruz. Bu size uygun değilse Hırvatistan’da “sobe” denilen başka bir sistem var, tavsiye ederim. Halk evlerinin bir odasını turiste uygun fiyata kiralıyor. Herşey dahil otel tatiliyle bir ülkenin gerçek kültürünü keşfetmek mümkün değil. Bu alternatifler farklı uluslardan bireylere buluşma şansı veriyor.

En sevdiği beş yer: Korçula (Hırvatistan), Hoian (Vietnam), Nungwi (Tanzanya), Moskova, Semerkant (Özbekistan)
Seyahate hangi ulaşım aracıyla gider? Ülkeler arasında uçak, şehirler arasında feribot veya tren.
Seyahatte ne yer ne içer? Yerel yiyecekler
Seyahatte nerede kalır? Couchsurfing evleri, ucuz pansiyon
Kiminle seyahat eder? Eşi ve arkadaşlarıyla
Seyahatten ne alır? Yerel yemek malzemeleri
Seyahatte ne okur? Gezi ve yemek dergilerindeki makaleleri
Seyahat çantasının vazgeçilmezleri neler? Mayo, şnorkel, terlik, fotoğraf makinesi, Anestol (ilaç), ishal hapı

False