‘Caretta caretta’lar! ilk hedefiniz Akdeniz
‘Caretta caretta’lar, nesli tükenme tehlikesinde olan nadir canlılardan. Belek kıyıları Akdeniz’in ikinci, Türkiye’ninse en büyük yumurtlama alanı. Bin yumurtadan sadece üçü ergin olabiliyor. Bu canlıların mücadelesini yakından izlemek, yaşama dönmelerine ve rehabilite edilmelerine katkı sağlamak muhteşem bir deneyimdi.
Tüm zorluklara ve büyük ekolojik değişimlere rağmen bunca zaman hayatta kalan bir türün son sınavı insanoğluna karşı veriliyor. Doğaya hükmetme yetimiz arttıkça nesli tehlikeye giren denizkaplumbağalarının yaşam mücadelesinin tanığı olarak Belek/Ekolojik Araştırmalar Derneği (EKAD) kampındayız. Yaklaşık on altı yıldır, üniversitelere yapılan duyurular ve devamındaki başvurulara bağlı olarak bir araya gelen gönüllülerin ortak amacı ‘Caretta carettalar’ın yaşamlarına katkı sağlamak.
Bu yavrular bir metre kumun altından çıkıp denize ulaşabilme içgüdüsüne sahip. Ülkemizdeki en büyük caretta caretta popülasyonunu bünyesinde barındıran Belek bölgesindeki yuva sayısı 1997’de 400 civarındayken, 2014 itibariyle bu sayı 2000’lere yaklaştı. Burada uzun yıllardır kesintisiz sürdürülen koruma çalışmalarına Belek Turizm Yatırımcıları Birliği (BETÜYAB) önemli katkılarda bulundu.
50 kişiye ulaşan kampta hazırlığımız akşam saatlerinde başladı. Bir yavru için kumun serinliğinde yuvadan çıkmak ve denize ulaşabilmek beynine kazılmış bir öğreti. Biz de bu bilgiyle erkenden yollardayız. Yumurtlama döneminde 32 kilometrelik sahil şeridinde GPS’yle yerleri kaydedilmiş yuvaları kontrol ederek ayak izlerini arıyoruz. Zira yumurtadan çıkışların başlamasından itibaren 3-4 günlük süre zarfında yavruların kumdan çıkamama, yaralanma ihtimaline karşı kontrol edilip, yaşama dönmelerine ve rehabilite edilmelerine katkı sağlamak gerekiyor. Kampta bütün bu sürece tanıklık etmek istiyoruz. Sualtı görüntüleme yaşamımda beni en çok zorlayan şey, o minik yavrunun bize veda ederek suya giriş anını görüntülemek olmuştur. Kısa kısa yüzeye çıkıp nefes alma anlarıysa her zaman muhteşem.
Güneşin yükselmesi ve kumun ısınmasını hisseden yavrular yuvadan çıkmamaya özen gösteriyor. Biz de son kontrolleri yaparak kahvaltı ve devamında uykuya hücum ediyoruz. İşte doğa savaşçılarının dört ay süresince sürdürdükleri yaşam bu şekilde özetlenebilir. Son yıllarda yurtdışından da kampa katılımların başlaması bu özel çabanın sınır tanımadığının bir göstergesi.
YAVRULARIN MUCİZESİ
IUCN’nin (Doğa ve Doğal Kaynakların Korunması İçin Uluslararası Birlik) 2000’de yayımladığı tehlike altındaki türlerin yer aldığı kırmızı listeye göre ‘Caretta caretta’ ciddi tehlike altında olmayan ancak yakın gelecekte nesli tükenme riski yüksek bir tür olarak sınıflandırıldı. Akdeniz’deki ‘Chelonia Mydas’ (yeşil kaplumbağa) çok yakın bir tarihte nesli tükenme riski en üst düzeyde olan bir tür olarak sınıflandırıldı. Tüm bu türler CITES (Nesli Tehlike Altında Olan Yabani Hayvan ve Bitki Türlerinin Uluslararası Ticaretine İlişkin Sözleşme) bünyesinde korunuyor.
‘Caretta carettalar’ın genel yayılım alanları Atlas, Pasifik ve Hint Okyanusu’nun ılıman ve subtropikal sularındaki koyların kıyıya yakın olan kesimleri. Kuzey Amerika’daki en büyük popülasyonu Kuzey Karolina’dan Florida kıyılarına kadar olan adalarda bulunuyor. En büyük yuvalama alanlarıysa Umman’ın Masirah Adası. Akdeniz’de ise Yunanistan ve Türkiye sahilleri.
Türkiye’deki yumurtlama bölgeleri Ekincik, Dalyan, Dalaman, Fethiye, Patara, Kumluca, Belek, Çıralı, Kızılot, Demirtaş, Gazipaşa, Anamur ve Göksu Deltası sahilleri. Belek kıyıları, Yunanistan’ın Zakintos Adası’nın ardından, Akdeniz’deki ikinci, Türkiye’ninse en büyük yumurtlama alanı.
Son beş yıldır kampa katılıyor olmama karşın, ilk defa ‘Chelonia Mydas’ (yeşildenizkaplumbağası) yavrularının mucizesine tanık olabildim. Yaralı bulunan bir ergin türü, daha önce rehabilitasyona alındığı Turkuazoo Akvaryum’da görüntülemiştim. Ama buna karşın kabuğu bir sürat teknesinin pervanesiyle parçalanmış ölü bir yeni erginin sahile vurması da bizleri üzdü.
Bir bölümünü yavru denizkaplumbağalarının yaşamına ayırdığımız ‘Şahika’nın Mavi Dünyası’ belgeselini izledikten sonra kampa katılan Kumsal Düzgün ve milli sporcu Şahika Ercümen’in aynı karede buluşması ise bizleri mutlu etti.
KORUMAK İÇİN NELER YAPILABİLİR?
Asıl ilgi yuva alanları ama diğer bölgeler de koruma altına alınmalı. ‘Chelonia Mydas’ (yeşilkaplumbağa) daha kritik bir durumda olduğundan, bu türe özel koruma önlemleri devreye girmeli. Kıyılardaki insan kalabalığı, yuvalama alanlarındaki yapay ışık kaynakları, kontrolsüz balıkçılık gibi faktörler türün üzerindeki baskıları arttırmış. Kum çıkarma işlemi, yumurtlama alanı olan kumsallarda durdurulmalı. Halk ve turistler için eğitim programları düzenlenmeli, kumsalların nasıl kullanılması gerektiği anlatılmalı, kurallar konulmalı, yuva koruma prosedürleri uygulanmalı. Balıkçılık kaynaklı kaplumbağa ölümleri araştırılmalı ve gerekli önlemler alınmalı.
BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?
* Denizkaplumbağaları yumurtadan çıktıkları kumsalları 20 yıl sonra bulabilen doğadaki çok özel canlılar arasındalar. Beslenme, yuvalama ve kışlama alanları arasında uzun mesafe göç edebilirler ve bunu yaparken de dünyanın manyetik alanını kullanırlar.
* Bir denizkaplumbağası bir kerede ortalama 80 yumurta bırakabiliyor. 40 yıllık üretkenlik döneminde yaklaşık 3200 yumurta kuma bırakılırken her bin yumurtadan sadece üç tanesi ergin canlı olabiliyor.
* Bir ergin dişi birden fazla erkek bireyle çiftleşebilir ve spermlerini depo edebilir. Böylece aynı yıl içerisinde dört kez yumurtlama yapabilir ve her üç senede bir yuvalama amacıyla kumsala çıkar.
* Yavru kaplumbağaların cinsiyeti kulukça sıcaklığına bağlı. Küresel ısınmanın etkileri nedeniyle bir süre sonra tüm türün erkek ya da dişi olma tehlikesi bulunuyor. (Ortalama kuluçka sıcaklığı 29 derecenin altındaysa yavrular erkek, üstündeyse dişi oluyor). Ancak buzul çağlarını atlatan bu canlının bu problemin üstesinden geleceğine de inanılıyor.
* Yavru bireyler, yumurtadan çıkınca denizden yansıyan doğal ışıkla yönlerini bulurlar. İçgüdüsel olarak denize ulaşan yavru, 24 saat boyunca açığa doğru yüzme çılgınlığı yaşıyor.
Yavru kaplumbağalar yumurtadan sabahın ilk ışıklarıyla çıkıyor. 110 milyon yıldır varlığını sürdüren caretta carettaların suya kavuşma
süreci eylül sonuna kadar sürüyor.