Côte d’Azur güzelliğinin sırrı
Cagnes-sur-Mer, Fransa’nın mavi kıyıları Côte d’Azur’de şirin bir kasaba. Nasıl da şirin kalmış; apartman, rezidans ve AVM’den korunmuş... Kendi ülkeme bakınca iç çekmemek mümkün değil. Kültür, gönül ve sevgi... Sen nelere kadirsin!
İlk önce kültürden başlayalım. Belediye Kültür Müdürü Dr. Roland Constant arkadaşım, biraz sohbet edelim. Roland üç lisanı gayet iyi konuşan, uzun boylu ve tipik güneyli şivesi ile konuşan sempatik ve yakışıklı bir Fransız. Kasabası ile övünüyor. Roland bir tıp doktoru, çene cerrahı ama öğleden sonraları belediye binasındaki ofisinde. Roland kasabanın kültür müdürü. Memleketi ile bu kadar çok iftihar eden ve güzelliklerini tüm dünya insanlarına göstermeye çırpınan bir adam daha görmedim hayatımda.
GRİMALDİ ŞATOSU VE MÜZESİ
“Château Grimaldi” 1309’da şimdiki Monako kraliyet ailesinin soyundan, Cagnes lordu ve Fransa’nın amirali Rainier Grimaldi tarafından yaptırılmış. Fransız İhtilali’nden sonra ordu karargâhı ve daha sonra da hastane olarak kullanılmış. Şimdilerde ise belediyeye ait müthiş bir yapıt “Château Musée Grimaldi”.
Şatoda duvar ve tavanlarda 13. Luis devrinden önemli eserler var, güzelliği ise modern sanat müzesi ile kucak kucağa olması. Roland ile gezerken aklımdaki soruları soruyorum.
Belediye başkanı seçimleri altı senede bir yapılıyor ve başkan tüm listesi ile seçime katılıyormuş. Roland ise ‘Belediye Kültür Müdürü’ olarak başkanın en önemli kozu imiş. Bakar mısınız? Şirin sahil kasabasındaki belediye başkanının en önemli adamının bir ‘Kültür Müdürü’ olmasına...
Müzeyi büyük bir gurur ile bizlere gezdiren Roland, son olarak da yeni kurmakta olduğu zeytinyağı müzesine götürdü. Bu yöreler, yani Fransız Rivierası dünyanın en kaliteli zeytinyağlarını imal eder. Konu yemekten açıldı, şimdi öğle yemeğine...
PARA İÇİN DEĞİL GÖNÜL İÇİN
Roland işi olduğu için belediyeye gitmek zorunda kaldı ve yemeğe kalamayacağını söyledi. Ayaküstü biraz utanarak sordum, ne kadar maaş alıyordu. Gülümseyerek ekledi. “Ben bu işi para karşılığı yapamam, çok keyif alıyorum, ayda sadece 1000 Euro alıyorum” dedi (Fransa standartlarında düşünüldüğünde 1000 TL civarı bir paranın sağladığı yaşam standardına denk gelir).
MÜŞTEMİLATTAN MİCHELİN YILDIZLI LOKANTAYA
Hotel Restaurant Château Le Cagnard 1928’de otel olarak restore edilen, ana şato Grimaldi’nin müştemilatı. İsveçli Ivarsson ailesi her yaz geldikleri Cagnes sur Mer’e yerleşme kararı vermiş ve bu eski oteli satın alıp müthiş bir otel/lokanta yaratmışlar.
1928’de ressam Emile Wéry, eski Grimaldi şatosu muhafız odasının duvarlarını egzotik tarzda boyayarak çok gizemli bir mekân yaratmış. Beni çok etkileyen mimar Philippe Robert’ın tek tek elle boyadığı, 200 panellik, tamamen açılabilen lokanta tavanı. Bütün bu şaşırtıcı detayların güzelliğine ek olarak bir de Michelin 2015 yıldızı eklenen bir mutfak karşıma çıkınca keyfime keyif kattım Côte d’Azur’da.